GENEL
Modüler inşaat nedir, modüler inşaatın avantajları
Yayınlandı
6 ay önce-
Yazar:
yapiinsaatdergisi
Melih Şimşek // Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Modüler inşaat, geleneksel yöntemlerden farklı olarak, 2 veya 3 boyutlu modüllerin fabrikalarda üretilip şantiyede birleştirilmesini içeriyor. Bu yöntem, inşaat sürecini hızlandırırken iş gücü ihtiyacını da azaltıyor. Modüler teknikler, inşaatın planlama, tasarım ve montaj aşamalarını eş zamanlı yürüterek, geleneksel yöntemlere göre süreci yüzde 40’a varan oranda kısaltıyor.
Endüstriyel ve modüler yapı sistemlerinin sağladığı birçok avantaj var. Bu sistemler sayesinde; beklenmeyen maliyet artışları önlendiği gibi, çoğu işin fabrikada gerçekleştirilmesi nedeniyle iklim gibi olumsuz durumların yaratacağı gecikmeler ve sürpriz harcamaların da önüne geçiliyor. Ayrıca bu tipteki yapılar geleneksel inşaata göre 4.5 kat daha hafif olduklarından deprem yükünü bu oranda daha az alıyorlar ve yine geleneksel yöntemlerle inşa edilmiş yapılara göre 4 kat daha az deprem kuvvetine maruz kalıyorlar.
Üretimin fabrikada yapılarak alanda birleştirildiği “off-site construction”, sahadaki inşaatlarda karşılaşılabilecek insan hatalarını ortadan kaldırıyor. Bu yöntemle inşaatta hem işler hem de maliyet daha kontrollü gerçekleştiriliyor.
Tüm dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de işçi ve usta kısıtı yapılaşmamızda büyük bir engel teşkil etmeye başladı. İnşaat sahasında her koşulda vardiyalı çalışmak mümkün değil, buna karşın modüler yapılar 7/24 fabrika ortamında üretilebiliyor.
Modüler yapıların yapı fiziğine olumlu katkılarının başında gelen enerji verimliliğini de unutmamak gerekiyor. Bu teknikle, enerji tasarruflu yapılar inşa etmek çok daha mümkün ve ekonomik. Çelik ve geleneksel yapıların maliyetleri kâğıt üstünde aynı olsa da çelik yapılar, zaman ve kazanılan alanlardan dolayı her zaman daha ekonomik oluyor. Özellikle tekrarlı projelerde bu ekonomi çok daha artıyor.
Binalar ve inşaat endüstrisi toplam karbon emisyonunun yüzde 38’ine neden olacak kadar büyük bir paya sahipken, çelik yapılar karbon salınımını en aza indiren inşaat yöntemi olarak öne çıkıyor. Bu yapılar, düşük karbon salınımıyla iklim değişikliği mücadelesine destek oluyor ve enerji ihtiyacının düşmesinden kaynaklı doğal kaynakların korunmasına katkı sağlıyor. Minimum su tüketimiyle tasarruf sağlayan çelik yapılar, su kaynakları ve yer altı sularının kirlenme riskini de azaltıyor.
Yapılan araştırmalar modüler inşaat sektörünün dünyada 2040 yılına kadar yüzde 6’yla yüzde 10 arasında yıllık büyümeyle 1,1 trilyon dolarlık bir pazar büyüklüğüne ulaşabileceğini gösteriyor. Ülke olarak çelik yapı endüstrisini kurarsak depreme karşı dirençli, hızlı, ekonomik ve sürdürülebilir bir yapım yöntemine sahip olurken sadece inşaat yapan değil, ihraç eden bir ülke de olabiliriz.
Modüler teknikler hem çevre hem de deprem açısından güvenli bir çözüm sunuyor
İstanbul başta olmak üzere tüm şehirlerimizin hızla olası depremlere hazırlanması gerekiyor. Bunun için dünyada ortaya konulmuş formül ise niteliksiz yapıların yıkılıp yerlerine deprem dirençli yapıların inşa edilmesini amaçlayan ‘Kentsel Dönüşüm’.
Konut ihtiyacının kısa vadede karşılanmasının önünü açacak modüler çelik konut yapımı; inşaat yapıcıları ile çelik yapı üreticilerinin el ele vererek sektöre canlılık getirecekleri çok önemli bir konu.
Resmî açıklamalara göre; İstanbul’da 1,5 milyon riskli bina bulunuyor ve bu yapıların yüzde 30’unun acilen dönüştürülmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Kentsel dönüşüm süreçlerinin hızlandırılmasıyla yaklaşan deprem tehlikesine karşı önlem almak ve 3 yılda 1 milyon konut üretmek mümkün.
Bir senede 300 bin konut üretebilmek için 2 milyon ton yapısal çelik gerekiyor. Ülkemizin kapasitesi ise 50 milyon ton. Bu üretim için 72 bin adet insan gücüne ihtiyaç var. Bu da büyük miktarda bir istihdam yaratmak anlamına geliyor. Çelik yapıların gelişip yaygınlaşması için kamuya da büyük iş düşüyor. Kamu, çelik yapıların gelişimi ve kullanımı teşvik ederek bu konuya destek olabilir.
İstanbul’da 2000 öncesi konut sayısı 4 milyon 500 bindi, şu anda 6 milyon 384 bin. Bakanlık verisine göre, bugüne dek kentsel dönüşüm yöntemiyle sadece 695 bin konutun dönüşümü sağlandı yani 2000 öncesi yapıların yüzde 16’sı yeni yönetmeliklere göre inşa edildi. 2000 sonrası inşa edilen tüm yapıların deprem dirençli olduğunu varsayarsak, İstanbul’da hâlâ yüksek sayıda deprem riski taşıyan konut var demektir.
Dünya Çelik Birliği (WSA) verilerine göre Türkiye 2020’de dünyanın yedinci, Avrupa’nın ise birinci büyük çelik üreticisi. Fakat bu hacim ülkemizde inşa edilen çelik yapılara maalesef bugüne dek yansımış değil. Türkiye’de endüstriyel yapılarda çelik kullanımının 20 yılda yüzde 1’den 5’lere geldiğini görüyoruz. Ancak ne yazık ki bu konuda konutlar için yeterli bir artış yaşanmadı. Geçtiğimiz dönemde çelik yapıların toplam binalara oranı konutlarda yaklaşık yüzde 0,5 artış ile yüzde 1,5’e ulaştı.
Amerika ve İngiltere’de yapıların yaklaşık yüzde 50’si, Almanya ve Fransa’da yüzde 30’u, İran’da ise yüzde 50’sinden fazlası çelik taşıyıcı sistemle inşa ediliyor.
Consera’nın modüler inşaat çözümleri
Consera; “konut, otel, okul, yurt ve hastane” gibi farklı yapı türleri için modüler inşaat çözümleri sunuyor. Off-site üretim sayesinde süreçler daha kontrollü hale geliyor, inşaat süresi kısalırken kalite standartları en üst seviyeye çıkıyor. Esnek tasarım ve ölçeklenebilir projelerle farklı ihtiyaçlara uygun güvenli ve sürdürülebilir yapılar oluşturuluyor. Off-site üretim yöntemi, inşaat sürecini hızlandırırken hata payını da en aza indiriyor.
Bu çözümlerle, depreme dayanıklı yapıların proje yönetimi tüm detaylarıyla titizlikle çalışılıyor. Ayrıca, sahada çalışmanın maliyetli ve zor olduğu lokasyonlarda, modüler yapım tekniği, zaman ve iş gücü tasarrufu sağlayarak projelerin daha verimli ve ekonomik bir şekilde tamamlanmasına olanak tanıyor. Tüm bakım hizmetleri eksiksiz bir şekilde sunulurken; modüler inşaat çözümleri, güvenli, yüksek kaliteli ve sürdürülebilir yapısıyla dikkat çekiyor.
Modüler inşaat ve yapay zeka çözümleri
Yapay zeka, son dönemde her sektörde olduğu gibi inşaat sektörünün de dinamiklerini değiştirecek yenilikler sunuyor. Proje yönetiminden tasarım aşamasına, inşaat süreçlerinin her aşamasında yenilikçi fırsatlar sunan yapay zeka çözümlerinin kullanılacağı alanların başında ise yapıların dijital ikizlerinin oluşturulması geliyor. Özellikle BIM (Building Information Modeling: Yapı Bilgi Modellemesi) bu sürecin başlangıç noktası kabul ediliyor.
İnşaatın tüm aşamalarında görev alan kişilerin proje süreciyle ilgili güncel bilgilere ve detaylara kolayca ulaşmasını sağlayan BIM, daha verimli bir tasarım yönetimi sağlarken üretim süreçlerindeki maliyetleri düşürmeye yardımcı olacak çözümler de sunuyor.
Diğer yandan; dijital ikiz teknolojisi de işletmelerin kaynakları en efektif şekilde kullanabilmelerini sağlarken çalışan güvenliği risklerinin de ortadan kaldırılmasına destek oluyor. Gerçek alanların, nesnelerin, binaların ve altyapı tesislerinin sanal bir kopyasının çıkartılması olarak tanımlanabilecek dijital ikiz teknolojisi, gelişmiş simülasyon ve analiz yetenekleriyle inşaat sürecindeki potansiyel zorlukları ve çeşitli senaryoları simüle ediyor.
Türkiye’nin “off-site construction” yani “saha dışı yapı üretimi/ modüler inşaat” alanının öncülerinden biri olan Consera da proje aşamasında tüm tasarım ve üretim süreçlerinde BIM ve dijital ikiz teknolojilerini kullanıyor. Modülerleştirme ile standardizasyon yaklaşımını benimseyen şirket, bu teknikleri kullanarak tasarım, fabrika ve şantiye süreçlerini birbirine entegre ederek montaj ve genel proje süresinin kısaltılmasını sağlıyor.
Yeni nesil evler
Consera, Homera ile gayrimenkul sektörüne yenilikçi bir iş modeli sunuyor. Bu model, müşterilerin önce arsayı edinmesine ve ardından seçtikleri arazi üzerine konumlandırılacak ön tasarımlı konutlar arasından seçim yapmasına olanak tanıyor. Genellikle “paket ev” olarak adlandırılan bu yaklaşım, arsa ve konutu tek bir çözümde birleştiriyor. Arsa ve konutun ayrı satın alınması, müşterilere konut için daha uzun ödeme vadeleri sunarken; tasarım, teslim süresi ve fiyatlandırma konusunda net beklentiler sağlıyor. Endüstriyel konut üretimi, üretim süresi, maliyet ve kalite açısından hata payını önemli ölçüde azaltarak daha güvenilir ve verimli bir süreç sağlıyor.
Diğer yandan; Melih Şimşek, “Türkiye ve Avrupa’da ev sahibi olma geleneğinde yeni bir seçenek yaratan modüler konut markamız Homera’yla bu sene Avrupa’ya modüler konut ihracatlarımızın başlayacağını öngörmekteyiz. Homera’nın tasarımcı ve mühendislerden oluşan multidisipliner kadrosuyla hem son kullanıcı hem de yatırımcılara paket hizmet sağlamaktayız. Homera evleri birkaç kez yenilenebilir, yeniden kullanılabilir ve taşınabilir yapılarıyla iyi bir yatırım seçeneği olarak öne çıkıyor diyebilirim.” diyor.
Consera hakkında
Consera, Türkiye’nin “off-site construction” yani “saha dışı yapı üretimi/ modüler inşaat” alanının öncülerinden biri. Çelik yapı sektöründeki benzersiz geçmişinden ve 2,5 milyon metrekarelik deneyiminden güç alan Consera, yalın ve verimli yöntemlerle daha iyi binalar üretmeyi hedefliyor.
Özellikle deprem bölgesinde bulunan ülkemizde güvenli yapılar inşa ederken, sürdürülebilirliğe uygun yapı sistemlerini yaygınlaştırmayı amaçlayan firma; yarım asırlık bilgi birikimiyle aralarında Dominik, Belçika, Venezuela, Bulgaristan, Hollanda, Irak’ın da bulunduğu 32 ülkeye çelik yapı ihraç ediyor.
Fikri Şimşek tarafından 1971 yılında geleneksel bir inşaat şirketi olarak kurulan Akşan Yapı; 2001’de Melih, Mert ve Müge Şimşek kardeşler tarafından hayata geçirilen, Türkiye’nin ilk ve hafif çelik konusunda deneyimli fabrikası Akkon Çelik ve 90 günde anahtar teslimi yapılabilen, Türkiye’de ve Avrupa’da ev sahibi olma geleneğinde yeni bir seçenek yaratan modüler konut markası Homera ile birlikte ülke yapı sektörüne birçok yenilik kazandırıyor. Consera, fabrika ortamında yapı üretiminin Türkiye’deki öncülerinden biri olarak sektörü yönlendiriyor.
Bunları da Beğenebilirsin
GENEL
Volvo Trucks, Göz Takip Teknolojisi İle Sürücü Uyarı Destek Sistemini Üst Seviyeye Taşıyor!
Yayınlandı
2 gün önce-
Kasım 7, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Volvo Trucks, uzun yol şoförlerini desteklemek ve yol güvenliğini artırmak amacıyla “Sürücü Uyarı Destek Sistemi”ni (Driver Alert Support) “Göz-Takip Kamerası” ile güçlendiriyor!
Volvo Trucks, uzun saatler boyunca yolculuk yapan kamyon şoförlerinin dikkat ve konsantrasyonlarının korunması için yeni teknolojileri devreye alıyor. Volvo Trucks, mevcut sistemini daha da geliştirerek yorgunluk ya da dikkatsizlik belirtileri gösteren sürücüleri tespit edip uyarıyor. Volvo Trucks, sürücülerin yanında olmayı ve trafikteki herkesin güvenliğini desteklemeyi hedefliyor.


Volvo Trucks’ın geliştirilmiş “Sürücü Uyarı Destek Sistemi”, iki kamera kullanıyor. Yan taraftaki ekranın üzerine yerleştirilen yeni “Göz-takip Kamerası”, sürücünün bakış yönü üzerinden dikkat dağınıklığı belirtilerini tanıyor, sürücüyü açılan mesaj penceresiyle ve sesli uyarı ile bilgilendiriyor. Mevcut sistemde bulunan, öne dönük kamera ise şeridin konumunu, kamyonun şerit içindeki yerini ve yol kenarına yakınlığını izliyor. Böylece uyku halindeki ya da dikkat dağınıklığı yaşayan bir sürücünün tipik davranış özellikleri tespit edilebiliyor.
Volvo Trucks Trafik ve Ürün Güvenliği Direktörü Anna Wrige Berling; “Birkaç saatlik sürüşün ardından direksiyon başında uyanık ve odaklı kalmak zor olabilir. Geliştirilmiş Sürücü Uyarı Destek Sistemimiz, yorgunluk ya da dikkatsizlik belirtileri gösteren bir sürücüyü algılama ve uyarmada çok daha iyi sonuçlar veriyor. Amacımız, sürücüleri desteklemek ve onlar ile aynı yolu paylaşan kişileri korumaya yardımcı olmak. Sürekli olarak ek güvenlik sistemleri geliştiriyoruz ve devreye alıyoruz. Volvo Trucks’ta uzun vadeli vizyonumuz olan ‘Sıfır Kaza’ ve güvenlik yaptığımız her faaliyetin merkezinde yer alıyor” dedi.
Sistem, güncel GSR2 (General Safety Regulation) standardını karşılıyor
Temmuz 2026’da yürürlüğe girecek ikinci adım dahil olmak üzere, Avrupa Birliği (AB) içindeki tüm kamyonların “Gelişmiş Sürücü Dikkatsizlik Uyarısı” (ADDW) sistemleriyle donatılması şart koşuluyor. Göz-takip Kamerası, 18 km/s üzerindeki hızlarda aktif hale geliyor.
Geliştirilmiş Sürücü Uyarı Destek Sistemi, AB’deki Volvo FH ve Volvo FM ile Volvo FL ve Volvo FE için standart olarak sunulacak. Sistem ayrıca Norveç, İsviçre ve Birleşik Krallık gibi bazı AB dışı pazarlarda da geçerli olacak. Diğer pazarlarda ise isteğe bağlı sipariş edilebilecek. Sistem, Kasım 2025’te üretime geçiyor. AB dışındaki pazarlarda, bugünkü ön kameralı Sürücü Uyarı Destek Sistemi sunulmaya devam edilecek.
Güvenlik, Volvo Trucks için temel bir değer. Şirketin en çok satılan modelleri Volvo FH ve Volvo FM, 2024’te ağır kamyonlar için ilk kez gerçekleştirilen Euro NCAP güvenlik testlerinde, en yüksek puan olan 5 yıldız ile ödüllendirildi. Volvo Trucks’ın 2024’teki ilk başarısının ardından; Euro NCAP’in 2025 yılında gerçekleştirdiği, ağır ticari araçlara yönelik ikinci güvenlik testinde, hem Volvo FH Aero hem de Volvo FM, en yüksek puan olan 5 yıldızla yeniden ödüllendirildi.
Geliştirilmiş Sürücü Uyarı Destek Sistemi özellikleri:
- Sistem iki kameraya dayanıyor: Göz-takip Kamerası, sürücünün nereye baktığını izleyerek dikkatsizlik belirtilerini algılıyor. Ön yönlü kamera ise şerit işaretleriyle sürücünün direksiyon hareketlerini karşılaştırıyor.
- Dikkatsizlik ya da uykulu sürüş belirtileri algılandığında, ekranda açılan mesajla ve sesli uyarıyla bilgilendiriliyor.
- Dikkatsiz sürüş devam ederse sesli uyarı seviyesi yükseliyor.
- Sistem, kontağın açılmasıyla otomatik olarak devreye giriyor.
GENEL
TÜRKİYE ÇİMENTO SEKTÖRÜNDE OYAK VE SİNTEK’TEN ÖNEMLİ İŞ BİRLİĞİ
Yayınlandı
2 gün önce-
Kasım 7, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Türkiye çimento sektöründe kapasite artışına yönelik yatırımlar hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda OYAK Çimento Fabrikaları A.Ş.’nin İskenderun Tesisi’nde inşaatı süren 120 t/h kapasiteli çimento değirmeni projesinin taahhüt işlerini Sintek Group başarıyla yürütüyor. Proje kapsamında Sintek Group; fore kazık, hafriyat, inşaat, mekanik işler, topraklama, yardımcı ekipman tedariği ve proje yönetimini üstlenerek, tesisin modernizasyon ve kapasite artış sürecine önemli katkı sağlıyor. Yer tesliminin ardından 12 ay 21 gün içerisinde, 1. aşama kapsamında katkı besleme hatları, yardımcı tesisler ve 2 bin ton kapasiteli çelik çimento silosu; 2. aşama kapsamında ise 20 bin ton kapasiteli betonarme çimento silosunun tamamlanması hedefleniyor…
Sintek Group, Türkiye çimento sektöründeki önemli projelerden biri olan OYAK Çimento İskenderun Tesisi Çimento Değirmeni inşaatında kritik görev üstleniyor. İnşaat kapsamında bugüne kadar yaklaşık 22 bin m³ beton döküldü ve 4 bin 800 ton demir kullanıldı. 20 bin ton kapasiteli çimento silosu, kayar kalıp yöntemiyle inşa edildi. Tüm ünitelerin inşaat işleri tamamlanırken, yol ve saha düzenleme çalışmaları ise devam ediyor. Mekanik işlerde bugüne kadar 2 bin 617 ton ekipmanın montaj ve demontajı, 1.623 ton çelik montajı başarıyla yapıldı. Proje kapsamında; çimento değirmeni, taşıma hatları, katkı besleme alanı, 2 bin tonluk çelik silo ve 20 bin tonluk betonarme silo, yollar, istinat duvarları, kompresör binası ve elektrik odasının yapımı Sintek Group tarafından yürütülüyor. Projenin sistem filtreleri, havalı bant, bunker, boru imalatları vb. ekipmanlar Sintek’in Ankara’daki atölyesinde üretiliyor. Diğer teknolojik ve mekanik ekipmanların bir kısmı da yerel üretimle sağlanıyor. Kamyon besleme bunkeri, çimento değirmeni besleme ve nakil hatlarının test ve devreye alımını yapan Sintek Group, her aşamasında mühendislik gücünü ve tecrübesini ortaya koyduğu OYAK Çimento İskenderun Tesisi Çimento Değirmeni projesini planlanan süre içerisinde tamamlamayı hedefliyor.
GENEL
Pusula Holding Antalya’da Gerçekleştirilen Lansman Toplantısıyla Tanıtıldı
Yayınlandı
2 gün önce-
Kasım 7, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Türkiye’nin Önde Gelen Markaları Katılımevim, Birevim ve Pusula Portföy Yönetimi, Pusula Holding Çatısı Altında Güçlerini Birleştirdi.
Türkiye ekonomisine değer katmayı hedefleyen Pusula Holding, Antalya Rixos Sungate Otel’de düzenlenen özel bir lansman toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı. Etkinlik, Pusula Holding Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Turhan’ın ev sahipliğinde, holding bünyesindeki şirketlerin yöneticileri ve çalışanlarının katılımıyla gerçekleşti.
Toplantıda konuşan Serdar Turhan, Pusula Holding’in vizyonunu ve hedeflerini katılımcılarla paylaştı. Turhan, “Kararlı adımlarla başladığımız bu yolculukta birçok başarıya imza attık. Bugün daha güçlü bir yapıyla yolumuza devam ediyoruz. Katılımevim, Birevim, Pusula Portföy Yönetimi ve diğer şirketlerimizin Pusula Holding çatısı altında güçlerini birleştirmesiyle ülke ekonomisine daha büyük katkılar sunmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Finans, yatırım, gayrimenkul ve ulaşım alanlarında faaliyet gösteren Pusula Holding, güçlü organizasyon yapısı, yenilikçi vizyonu ve sürdürülebilir büyüme hedefleriyle Türkiye’nin geleceğine yön vermeyi amaçlıyor.
Pusula Holding çatısı altında faaliyet gösteren şirketler arasında İktisat Katılım Bankası, Katılımevim Tasarruf Finansman A.Ş., Birevim Tasarruf Finansman A.Ş., Pusula Portföy Yönetimi A.Ş., Pusula Yatırım Menkul Değerler, Prime Car Filo Kiralama ve Havacılık, Katılımoto ve T6 Gayrimenkul bulunuyor.
Son Yazılar
- Volvo Trucks, Göz Takip Teknolojisi İle Sürücü Uyarı Destek Sistemini Üst Seviyeye Taşıyor! Kasım 7, 2025
- TÜRKİYE ÇİMENTO SEKTÖRÜNDE OYAK VE SİNTEK’TEN ÖNEMLİ İŞ BİRLİĞİ Kasım 7, 2025
- Pusula Holding Antalya’da Gerçekleştirilen Lansman Toplantısıyla Tanıtıldı Kasım 7, 2025
- BOMAG’ın Kasım Ayına Özel “Filtre ve Bakım Kampanyası” Başladı! Kasım 7, 2025
- İZODER’DEN DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ’NE ÖZEL AÇIKLAMA Kasım 7, 2025
- KALEKİM’DEN SEKTÖRDE GÜVEN VE KALİTEYİ GÜÇLENDİREN İMZA Kasım 7, 2025
- İzocam Genel Direktörü Murat Savcı: “Yeni Düzenlemelerle Yalıtımda Yeni Bir Dönem Başlıyor!” Kasım 7, 2025
- Sabancı, çevik icra ve ortak sorumluluk kültürünü portföy odaklı yeni yönetim modeliyle güçlendiriyor. Kasım 7, 2025
- Seranit’ten İklim Koşullarına Karşı Dayanıklı Dış Cephe Çözümleri Kasım 6, 2025
- Rönesans Gayrimenkul Yatırım’ın operasyonel karı yılın üçüncü çeyreğinde 135 milyon Euro’ya ulaştı Kasım 6, 2025
- Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Albayrak: “Konut sahibi olmayı kolaylaştırmak için mortgage sistemi kurulmalı” Kasım 6, 2025
- Modüler inşa teknikleri proje maliyetini azaltıyor Kasım 6, 2025
- NG Kütahya Seramik, ‘2024 Sürdürülebilirlik Raporu’nu Yayınladı! Kasım 6, 2025
- Form Şirketler Grubu, 60 yıllık başarı hikayesini unutulmaz bir geceyle taçlandırdı Kasım 6, 2025
- TLC Klima, Otellerde VRF Klima Sistemlerinin Avantajlarını Antalya’da Anlattı Kasım 6, 2025
Trendler
RÖPORTAJ1 yıl önce“İklimlendirme Sektöründe Kullanıcıların Daha İyi Bir Yaşam Sürmelerine Yardımcı Olacak Yeniliklere Öncülük Etmeyi Sürdüreceğiz”
GENEL1 yıl önceAlarko Carrier, 11 Yıldır İhracatta Zirvenin Sahibi!
GENEL2 yıl önceEnerji verimliliğinin yolu ısı yalıtımından geçiyor
GENEL2 yıl önceSika Yapı Kimyasalları, Deprem ile İlgili Bilinçlendirme Projesine devam ediyor
GENEL1 yıl önceSektörel Liderlikte Bir Adım Daha: Hareket, Heavy Lift Awards’da İnovasyon Ödülü Aldı!
SEKTÖREL2 yıl önceDoka Türkiye, 17-20 Nisan 2024 tarihleri arasında bu yılın merakla beklenen TurkeyBuild Fuarı’na katılım sağlayacak
GENEL1 yıl önceİsra Portföy’ün Birinci ve İkinci GSYF İhraç Belgelerine SPK’dan Onay Geldi
GENEL1 yıl önceIrak Kalkınma Yolu ile yıllık 5 milyar dolarlık potansiyel









