Bizimle iletişime geçin

GENEL

DAIKIN DAİMA TEKNOLOJİLERİNİ GELİŞTİRİYOR: YEPYENİ BİR KONTROL PLATFORMU OLAN DAIKIN CLOUD PLUS ŞİMDİ TÜRKİYE’DE

Yayınlandı

-

100 yıllık geçmişe sahip iklimlendirme sektörünün öncüsü Daikin akıllı, web tabanlı bir uzaktan izleme ve servis çözümü olan Daikin Cloud Plus’ı, yeni sürümü ile Türkiye’de de devreye aldı. Kullanıcıların HVAC sistemlerini her yerden yönetmesine ve optimize etmesine olanak tanıyan Daikin Cloud Plus, enerji tasarrufu ve optimum performans odaklı bir kontrol sistemi. Bulut tabanlı teknoloji, merkezi bir portala bireysel oturum açma yoluyla kolayca erişim sağlıyor, konfigürasyon da dahil olmak üzere enerji kullanımı ve operasyonel performans yönetimine kadar 7/24 izleme ve kontrol gerçekleştiriyor. Durum izleme yoluyla maliyetlerin düşük tutulmasına yardımcı olmak için bakımı basitleştiren bir sistem olarak son derece verimli olmasıyla öne çıkıyor.

100 yıllık geçmişe sahip iklimlendirme sektörünün öncüsü Daikin, tesis yöneticilerinin, teknik personelin, bina sahiplerinin ve enerji danışmanlarının işini Daikin Cloud Plus ile kolaylaştırıyor. Bina sakinlerinin konforunu sağlamak ve bina yaşam döngüsü boyunca çevresel performansı optimize etmek için ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme(HVAC) sistemlerini uzaktan kontrol etmelerini, yönetmelerini ve servis  vermelerini sağlayan güçlü işlevselliğe  sahip yenilikçi bir çözüm olan Daikin Cloud Plus yenilenen sürümü ile Türkiye’de. Daikin’in yeni uzaktan HVAC yönetim ve kontrol platformu, karbon ayak izini iyileştiriyor ve bakımı basitleştiriyor, optimum konfor ve verimlilik sunarken işletme maliyetlerinden tasarruf sağlıyor.

Daha akıllı ve daha yeşil binalar

Gerçek zamanlı olarak çalışan Daikin Cloud Plus, ısıtma, havalandırma, klima ve diğer bina olanakları gibi binanın çeşitli yönlerini yakalıyor ve analiz ediyor. Bu çalışma, enerji maliyetlerini düşürürken konfor seviyelerini korumak için tasarlanmış kurumsal ısıtma veya soğutma politikalarının planlanması, uygulanması ve düzenlenmesine dahil edilebilecek enerji kullanım karşılaştırmalarını kolaylaştırıyor.

Kullanımı kolay bir sistem olan Daikin Cloud Plus, kullanıcı merkezli kontroller, yerel kullanıcıların konfor ve operasyonel ihtiyaçlarının tam olarak karşılanmasını sağlamak için portal kullanıcılarının sıcaklık ve ayar noktaları, fan hızı ve yönü ile hava akış hacimleri dahil olmak üzere bir dizi sistem ayarına erişmesine ve bunları uzaktan ayarlamasına olanak tanıyor. Esnek planlama seçenekleri, doluluk modellerini yansıtarak daha fazla enerji tasarrufu sağlamak için ayarların merkezi olarak önceden programlanmasına fırsat veriyor. Bütün bu özelliklere ek olarak, gelişmiş kilitleme işlevi, daha fazla esneklik ve yanıt verebilirlik için bina sistemleriyle dinamik olarak etkileşim kurmak üzere “Eğer buysa… o zaman bu” mantığını kullanıyor. Örneğin bir pencere açıldığında, enerji kullanımını azaltmak ve işletme maliyetlerini en aza indirmek için klima ayarlanıyor veya kapatılıyor.

Daikin Cloud Plus, ortak iletişim protokollerine ve ilgili ağ geçitlerine/adaptörlere sahip açık sistemi sayesinde, daha akıllı binalar için özelleştirilebilir bir toplam HVAC kontrol çözümü oluşturmak üzere kapsamlı veri paylaşımı ve diğer bina sistemleriyle entegrasyon sağlayan kesintisiz bağlantı sunuyor. Bu durum gaz ve su gibi diğer enerji tüketen hizmetlerin yanı sıra bağımsız aydınlatma sistemlerinin izlenmesini de içeriyor. Aynı derecede önemli olan Daikin Cloud Plus aracılığıyla entegrasyon, birden fazla tesisi tek bir merkezi platformda birleştirme imkanı sunarak, şirket çapında üst düzeyde operasyonel ve enerji hedeflerine ulaşmak için yukarıdan aşağıya stratejik yönetimi kolaylaştırıyor. 

Daikin Cloud Plus: Aldığın nefesi düşünüyor 

Hava kalitesinin önemi, sağlıklı bir bina ortamı yaratmada önemli bir faktör olarak giderek daha fazla kabul görüyor. Daikin Cloud Plus platformu, İç Mekan Hava Kalitesi (IAQ) sensörleriyle entegre olarak çalışıyor. IAQ verilerini izleyen ve analiz eden sistem, bina sakinlerinin sağlığı için gerekli olan taze ve temiz havayı sağlamak için uyarılarda bulunuyor ve gerektiğinde de otomatik eylemler gerçekleştiriyor. 

Daikin Cloud Plus: Yaşam  konforun için düşünüyor

Enerji performansının yanı sıra, HVAC sistemi güvenilirliği de özellikle sıcaklık kontrolünün hayati önem taşıdığı durumlarda bina kullanıcılarına hizmet memnuniyeti sağlamada kilit öneme sahip. Daikin Cloud Plus, geçici onarım maliyetlerinden kaçınmak ve kesintileri en aza indirmek için ısıtma veya soğutmanın planlanmamış kesinti sürelerini tahmin ediyor ve bunları bertaraf ederek önleyici bakıma yardımcı oluyor.

Daikin Cloud Plus, mevcut kontrol ve bakım programlarını geliştirme becerisine sahip. Bireysel iç ve dış üniteler, performans ve işlevsellik açısından sürekli olarak izleniyor ve ayarların tamamen optimize edildiğinden emin olmak için uzaktan düzenli teşhisler gerçekleştiriliyor. Soğutucu akışkan kaçağı veya saha ziyareti gerektiren bileşen arızası gibi sorunların tespit edilmesi durumunda, platform tarafından sağlanan bilgiler, servis mühendisinin sahaya bilgilendirilmiş olarak gelmesi ve genellikle daha hızlı bir çözüm sağlaması anlamına geliyor.

Daikin Cloud Plus’ın sunduğu avantajlar hakkında bilgi veren Daikin Avrupa Servis ve Çözüm Departman Müdürü Saidja Geirnaert, konuyla ilgili şu bilgileri veriyor:

“Daikin, ekipmanlarımızın kullanım ömrü boyunca müşterilerimizin enerji kullanımını iyileştirmelerine ve karbon emisyonlarını azaltmalarına yardımcı olarak sürdürülebilir bir geleceğe kendini adamış bir şirket. Daikin’in yeni nesil Cloud Plus teknolojisi, gelişmiş zeka ve kontrol sağlıyor; böylece yalnızca enerji maliyetlerini düşürmekle kalmayıp aynı zamanda operasyonlarınızın sorunsuz çalışmasını da sağlayacak kararlı eylemler gerçekleştirme gücüne sahip olursunuz. Öngörülebilir bakım hizmetimiz sizin rahatınız düşünülerek tasarlanmıştır, gereksiz arıza sürelerini önlüyor ve işiniz için gerçekten önemli olan şeylere konsantre olmanıza olanak veriyor. Platform; otel, ofis ve gıda dışı perakende uygulamaları gibi özel iş ihtiyaçlarınıza göre uyarlanmış HVAC çözümleri sağlıyor.”

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Şişecam RE+ Fuarı’nda Güneş Enerjisi Camlarını Sergiledi

Yayınlandı

-

Düz Cam faaliyet alanında dünyanın en büyük beş global üreticisi arasında yer alan Şişecam, 9-12 Eylül 2024 tarihleri arasında RE+ Fuarı’na katıldı. Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Anaheim Convention Center’da düzenlenen

RE+ Fuarı’nda Şişecam, güneş enerjisi camlarını ve ürün çeşitlerini sergiledi.

13.09.2024 – Camın tüm temel alanlarında faaliyet gösteren tek global oyuncu olan Şişecam, Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Anaheim Convention Center’da düzenlenen RE+ Fuarı’nda ürünlerini tanıttı. Şişecam, sektör profesyonellerinin bir araya geldiği fuarda, güneş enerjisi sektörü için Sandy ve Prisma desenleriyle ürettiği ve fotovoltaik modüllerde kullanılan güneş enerjisi camlarını sergiledi. Şişecam ayrıca standında güneş enerjisi camlarıyla ilgili yeni teknolojiler ve trendler hakkında ziyaretçileri bilgilendirdi.

Şişecam’ın, ürün gamında yer alan güneş enerjisi camlarının yüzeylerine uygulanan özel Anti-Reflektif kaplama, geçirgenliği artırırken ışık yansımalarını en aza indiriyor. Bu da güneş panellerinde performans artışı ve yüksek verimlilik sağlıyor. Ayrıca güneş paneli camlarının temperlenmesi mukavemeti artırıyor ve güneş panellerini çevresel koşullara karşı koruyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Serge Ferrari, Avrupa turnesinin startını İstanbul’da verdi

Yayınlandı

-

15 ülkede güneş koruma çözümlerini tanıtıyor

Güneş koruma ürünlerini Avrupa’ya tanıtmak için Soltis Tour organizasyonuna imza atan Serge Ferrari Group, başlangıç etkinliğini 9-10 Eylül tarihlerinde Hilton Bosphorus Otel’de gerçekleştirdi. 2025 yılına kadar sürmesi planlanan Soltis Tour kapsamında Serge Ferrari Group, iki tırla birlikte 15 ülke ve 60 farklı noktada güneş koruma çözümlerini sergileyecek.

Esnek kompozit malzeme teknolojisinde dünyanın önde gelen markalarından olan Serge Ferrari Group, ilkini 2023 yılında gerçekleştirdiği Soltis Tour’un ikincisini İstanbul’da başlattı. İlk kez Türkiye’nin ev sahipliği yaptığı Soltis Tour etkinliği çerçevesinde; Serge Ferrari tırlarının kapıları, 9-10 Eylül’de Hilton Bosphorus Otel’de açtı. Etkinlikte Serge Ferrari ürünlerinin kullanıldığı, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin simgeleri haline gelen Ziraat Bankası ve Vakıf Bank genel merkezlerinin vaka analizleri yapıldı. 

Üç farklı konsept bir arada

Serge Ferrari, büyük ölçekli Avrupa tanıtım turunda daha gelişmiş bir deneyim sunmak için bu yıl iki tır kullanıyor. Tırlardan biri markanın yeniliklerini ve teknik performansını sergileyen üç farklı konsept sunuyor. “Dönüşüm” konseptinde kumaş üretiminde daha fazla geri dönüştürülmüş malzeme kullanılmasına yer veriliyor. “Dış Mekan Güneş Kontrol Deneyimleri” konsepti ise kumaşların direnç, akustik ve şeffaflık gibi kıstaslar üzerinde performanslarının test edilmesine olanak tanıyor. Bir diğer konsept “İç Mekan Güneş Kontrol Deneyimleri”nde markanın yeni iç mekan güneş kontrol sisteminin de ilk tanıtımı yapıldı. Kullanılacak ikinci tır ise Serge Ferrari Group’un partner markalarına ev sahipliği yapıyor. 

Ziraat Bankası ve VakıfBank’ın tasarım keşfine çıkıldı

Soltis Tour etkinliği kapsamında, Serge Ferrari ürünlerinin kullanıldığı Ziraat Bankası ve VakıfBank genel merkezlerinin vaka analizleri gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü ArcheThink kurucusu Selin Uysal’ın üstlendiği etkinlik çerçevesinde; 9 Eylül’de, Aukett Swanke Genel Müdürü Burcu Şenparlak, VakıfBank Genel Merkezi’nde bir vaka analizi konuşması yaparak, yapının iç mimari prensiplerini ve tasarım süreçlerini paylaştı. 

10 Eylül’de ise Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü’nde, A Tasarım Mimarlık Kurucu Başkanı Ali Osman Öztürk ve A Tasarım Mimarlık Başkan Yardımcısı Levent Çiftçi’nin katılımıyla ikinci vaka analizi” etkinliği düzenlendi. Etkinlikte, binanın gün ışığı ile olan ilişkisi ve çalışan konforu odaklı kontrol mekanizmaları anlatıldı. Ayrıca, mimari tasarımın yeşili ve peyzajı iç mekanlara nasıl taşıdığına, doğa ile insan arasında kurulan bu bağın çalışma alanlarında yarattığı pozitif etkilere dikkat çekildi. Bu vaka analizlerinde, her iki merkezin yalnızca birer iş yeri olarak değil, aynı zamanda yaşam alanı olarak tasarlandığına vurgu yapıldı. Nefes alma ve sosyalleşme alanlarının detaylıca ele alındığı bu örnekler, modern mimarinin iş yerlerine kattığı yenilikleri ve çalışan odaklı tasarımın değerini gözler önüne serdi.

Katılımcılar tarafından ilgi gören Soltis Tour; Eylül 2024’ten Şubat 2025’e kadar 15 ülke ve 60 farklı noktada düzenlenecek. Bir önceki edisyonunda 3.000’den fazla profesyonel katılımcıya ev sahipliği yapan tur, bu kez 9.000’den fazla montajcı, üretici, mimar ve meslek profesyoneli ile bir araya gelmeyi hedefliyor. 

Okumaya Devam Et

GENEL

İZODER TESİSAT YALITIMININ ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKİYOR

Yayınlandı

-

Enerji kayıplarını önleyen tesisat yalıtımı sanayinin rekabet gücünü artırıyor

Enerji maliyetlerinin azaltılmasında tesisat yalıtımının önemli rol oynadığını biliyor muydunuz? Yalıtım, yaygın olarak dış cephelerde uygulansa da binalardaki tesisatlara da yalıtım yapılması ısıtma ve soğutma için harcanan enerjiden önemli oranda tasarruf edilmesini sağlıyor. Konu hakkında bir açıklama yapan İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, “Tesisat yalıtımı ekonomik avantajları kadar sürdürülebilirlik açısından da kritik önem taşıyor” dedi.

Tesisat yalıtımı; içinden akışkan geçen borular, vanalar, havalandırma amaçlı kullanılan kanallar, tanklar, kazanlar, vb. tesisat elemanlarına ve kazan daireleri gibi tesisat elemanlarının bulunduğu mekanik odalarda ısı, ses ve yangın yalıtımı yapılması anlamına geliyor. Endüstriyel proseslerde ve binalarda ısıtma veya soğutma için harcanan enerjiden tasarruf edilmesinde büyük rol oynayan tesisat yalıtımı sayesinde enerji tüketimi ile birlikte atmosfere yayılan sera gazı miktarı da azalıyor. Bu noktada küresel ısınma ve iklim değişikliği ile mücadelede de tesisat yalıtımı önemli bir araç rolü üstleniyor.

Tesisat yalıtımı, endüstriyel tesislerin sürdürülebilirliğinde önemli bir adım

Tesisat yalıtımının ekonomik avantajları kadar sürdürülebilirlik açısından da dikkate değer katkılar sunduğunu dile getiren İZODER-Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “Ülkemizde nihai enerji tüketiminin sektörel dağılımı incelendiğinde yüzde 33 ile sanayi sektörünün binalar ile birlikte başı çektiği görülüyor. Sanayide enerji tüketiminin ağırlıklı kısmı proses ve alan ısıtması veya soğutmasında kullanılıyor. Endüstriyel proseslerde yapılacak olan ısı yalıtımı uygulamaları, sağlamış oldukları enerji verimliliği ile kendini çok kısa sürede geri ödüyor. Öte yandan Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM), uluslararası ticaret arenasında rekabetçi olmak isteyen tüm sanayi tesislerinin enerji verimliliği projelerini hayata geçirmeye ve karbon ayak izlerini azaltmaya teşvik ediyor. Dolayısıyla endüstriyel tesislerde yapılacak tesisat yalıtımı uygulamaları sağladıkları enerji verimliliği ve sera gazı salımlarındaki azalma ile sürdürülebilirlik anlamında öne çıkıyor. Hayata geçirilecek olan tesisat yalıtımı uygulamaları; üretim maliyetlerindeki enerji yükünü azaltırken uluslararası pazarlarda daha rekabetçi çözümler sunulması ile mali sürdürülebilirliğe de önemli kazanımlar getirebiliyor. Yalıtım uygulamaları ile düşük karbonlu ve enerji verimli üretime geçmemiz coğrafi yakınlık avantajı ile ülkemizin AB ülkelerine olan ihracatının artmasına da olanak sağlayabilir” dedi.

Tesisat yalıtımı bazı iş kazalarının minimize edilmesini sağlayabilir

Tesisat yalıtımının bazı iş kazalarından korunmada da etkin rol oynadığını söyleyen İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, açıklamalarına şöyle devam etti; “Endüstriyel proseslerde tesisat elemanlarında farklı sıcaklıklarda sıcak veya soğuk su, kızgın buhar, kızgın yağ, süt vb. birçok akışkan taşınabiliyor. Sıcak su, kızgın buhar veya kızgın yağ taşınan hatlarda yüzey sıcaklıkları çok yüksek oluyor. Çalışanların istemsiz veya kazara söz konusu tesisat elemanlarına temas etmeleri durumunda meydana gelecek iş kazalarına karşı tesisat yalıtımı yapılıp, yüzeyin makul sıcaklıklara getirilmesi işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından şart. Ayrıca düşük sıcaklıklarda akışkanların taşındığı hatlarda da yalıtım yaparak yoğuşmanın ve tesisatın ömrünün korozyonla azalmasının önlenmesi mümkün. Bu noktada tüm tesisat elemanlarına mutlaka yalıtım yapılması gerekiyor.”

Isı, su, ses, tesisat ve yangın yalıtımının tek tek ya da birlikte ele alındığında, binanın ve tesisatın ömrüne de önemli katkılar sunduğuna değinen Emrullah Eruslu, açıklamalarını şu sözlerle bitirdi: “Tesisatlarımız vücudumuzdaki damarlar gibi binalarda tüm alanlara dağılıyor. Bu yolla yaşamımız ve konforumuz için gerekli temiz ve şartlandırılmış hava, ısı gibi tüm unsurların taşınması sağlanıyor. Bu çerçevede gürültü ve yangının zararlı etkilerinin tesisatlar vasıtasıyla yayılmaması için yalıtım tedbirlerinin alınması gerekiyor. Bir binada tesisata ısı yalıtımı ile birlikte ses yalıtımı da yaptırılırsa binalarda gürültü azalır ve böylece konfor artmış olur. Tesisat boruları, havalandırma kanalları, elektrik kablolarının şaftları gibi olası bir yangın durumunda en riskli noktaları oluşturan yerlerde yangın yalıtımı yapılması ise can ve mal kaybını ciddi oranda azaltarak daha güvenli binalara kavuşmamızı sağlar. Yeni yapılacak binalarda tesisat yalıtımına da diğer yalıtım uygulamaları kadar öncelik verilmesini ve yapı inşasının vazgeçilmez bir ögesi olarak kabul edilmesini önemli buluyoruz. Enerji verimli, güvenli ve konforlu yapılar için tüm yalıtım uygulamalarını kaliteli malzemeler ile doğru olarak uygulanması gerekiyor.”

Okumaya Devam Et

Trendler

Egepen


Kapanma Süresi 20Saniye