Bizimle iletişime geçin

GENEL

TÜRKÇİMENTO PORTLAND ÇİMENTO’NUN 200 YILLIK BAŞARISINI KUTLADI

Yayınlandı

-

TÜRKÇİMENTO organizasyonuyla, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü ev sahipliğinde ve Cemtech Global sponsorluğunda inşaat sektörünün temel yapı taşlarından biri olan Portland çimentonun patentinin 200. yıl dönümü, geniş katılımlı bir etkinlikle kutlandı. TÜRKÇİMENTO ARGE Enstitüsü’nün direktörlüğünü yapmış olan değerli bilim insanı Prof. Dr. Mustafa Tokyay’ın onuruna düzenlenen etkinlik, sektördeki birçok önemli ismi de bir araya getirdi.

TÜRKÇİMENTO tarafından Portland çimentonun patentinin 200. yılı nedeniyle ODTÜ’de “Prof. Dr. Mustafa Tokyay Onuruna Portland Çimentonun Dünü Bugünü Yarını: 200 Yıllık Serüven” etkinliği düzenlendi. Etkinliğin açılışında konuşan TÜRKÇİMENTO CEO’su Volkan Bozay, Prof. Dr. Mustafa Tokyay’a sektöre ve Birliğe olan katkılarından ötürü teşekkürlerini iletti. Portland çimentonun iki asırlık mirasının yanı sıra sektörde yaşanan dönüşüm ve yeniliklere vurgu yapan Bozay şunları söyledi:

“Portland çimento yalnızca geçmişin bir ürünü değil, aynı zamanda geleceği şekillendirecek bir malzeme olmaya devam ediyor.  Bu malzeme, modern şehirlerin inşasında önemli bir kilometre taşı olmuştur ve gelecekte de sağlam, güvenilir yapılar inşa etmeye katkı sağlamaya devam edecektir. Portland çimentonun mirasını geleceğe taşırken, aynı zamanda çevresel sorumluluğumuzu da göz ardı edemeyiz. Karbon salımını azaltmak, enerji verimliliğini artırmak ve çevre dostu üretim teknikleri geliştirmek, sektörümüzün odak noktaları arasında. Yeşil beton, alternatif hammaddeler ve enerji verimli üretim gibi alanlarda önemli adımlar atıyoruz. Portland çimentonun 200. yılı, geçmişe saygımızı ifade ederken, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliğe olan bağlılığımızı yeniden teyit ettiğimiz bir dönüm noktasıdır”.   

Portland çimentonun 200. yıl etkinliğinde konuşan ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdem Canbay da yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:

 “Hem bilime hem de çimento sektörüne büyük katkılarda bulunan, akademik çalışmalarıyla bizlere ilham vermiş olan ve 2019 yılında emekli olan çok değerli hocamız, eski bölüm başkanımız Prof. Dr. Mustafa Tokyay’ı onurlandırmak için toplanmış bulunuyoruz. 50 yılı aşkın süredir, özellikle çimento, beton ve mineral katkılar üzerine yaptığı araştırma çalışmaları ile sadece üniversitemizde değil, ülkemizde de bu alandaki bilgi birikimine önemli katkılar sunmuştur. Hepimiz onun çalışmalarından ve hayat felsefesinden çok şey öğrendik. Kendisine bugüne kadarki katkıları için yürekten teşekkür eder, sağlıklı bir emeklilik dönemi dilerim.”

Prof. Dr. Mustafa Tokyay’dan Duygu Dolu Sözler: “Öğrencilerimden de çok şey öğrendim”

Tokyay bu anlamlı etkinlikte şunları söyledi: “Değerli dostlar, değerli arkadaşlarım ben bütün öğrencilerimin boynuz olduğuna inanıyorum, ben ise kulağım.  Ve hepsiyle de gurur duyuyorum boynuz kulağı geçtiği için. Bundan sonra ne kadar devam ederiz onu bilmiyorum ama bir daha 200. yılı nereden buluruz. O yüzden bu güzel etkinliğin yapılmasından yana oldum. Hepinize katıldığınız için çok teşekkür ederim. Ama şunu da bilmenizi isterim ki ben öğrencilerimden de çok şey öğrendim” dedi.  

Betonart Programı ve Gençlere Destek

TÜRKÇİMENTO’nun genç mühendis ve mimarlara yönelik yürüttüğü Betonart programı da etkinlikte geniş yer buldu. 2002 yılından bu yana sektöre genç yetenekler kazandırmak amacıyla yürütülen programın, öğrencilere teorik bilgilerini pratiğe dökme fırsatı sunduğu ve sektördeki öncülerle bir araya getirdiği vurgulandı. Bu yıl 18 öğrenci ve akademisyenin katkılarıyla gerçekleşen programın teması “timeless/zamansız” olarak belirlendi ve yaz okulunda önemli projeler hayata geçirildi. Etkinliğin açılışı, Mimar Dr. Ferhan Yalçın’ın yaz okulu projelerine dair sunumuyla devam etti. 

İki panel olarak organize edilen etkinliğin ilk oturumu ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Sinan Turhan Erdoğan’ın moderatörlüğünde ve “Portland Çimentonun Dünü Bugünü” konusunda düzenlendi. Patent öncesi dönemden itibaren bugünün çimentosunun ele alındığı oturumda ODTÜ İnşaat Mühendisliği Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tokyay, Çimko Çimento CEO’su Dr. Önder Kırca, Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kambiz Ramyar konuşmacı olarak yer aldılar.

Prof. Dr. İsmail Özgür Yaman’ın moderatörlüğünde düzenlenen ve “Çimentonun Yarını” konusunun konuşulduğu ikinci panelde ise 3 boyutlu beton yazıcılar, inşaat yıkıntı atıkları ve uzayda çimento üretimi gibi geleceğin konuları ele alındı. Bu panelde Hacettepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şahmaran, Cemtech Global Engineering Kurucu ve Yön. Kur. Baş. Yrd. Dr. Korhan Erdoğdu ve Oyak Çimento Dış Ticaret Direktörü Tuğhan Delibaş konuşmacı olarak katılım sağladılar.

Etkinliğin sonunda, Portland çimentonun sadece geçmişin değil, geleceğin de malzemesi olmaya devam edeceği mesajı verildi. TÜRKÇİMENTO olarak, sektördeki tüm paydaşların katkılarıyla bu iki asırlık mirasın sürdürülebilir bir şekilde geleceğe aktarılması hedefleniyor.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Polisan Holding 60 Yaşında!

Yayınlandı

-

Polisan Holding, kurucusu Necmettin Bitlis’in attığı sağlam temeller ve güçlü vizyonla 60. yılını kutluyor. Kimya, boya, liman işletmeciliği ve gayrimenkul sektörlerindeki faaliyetleriyle ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan Polisan Holding, yarım asrı aşan bu yolculuğunda güçlü iş birlikleri ve inovatif çözümlerle adını geleceğe taşırken 60. yılına özel reklam filmini dijital mecralarda yayınladı.

Poliport, Polisan Kimya, Polisan Yapıkim, Polisan Hellas gibi sektöründe öncü şirketleri bünyesinde bulunduran Polisan Holding, Polisan Kansai Boya ve Rohm and Haas ile olan güçlü ortaklıklarıyla 60. yılını kutluyor. “60 Yıllık Değer” temasıyla hazırlanan reklam filmi, Polisan Holding’in altmış yıllık başarı dolu hikayesini, tecrübesini ve kurduğu güçlü iş birliklerini vurgularken; 60. yıl için özel tasarlanan logo da bu anlamlı yolculuğa eşlik ediyor.

Polisan Holding CEO’su Cantekin Dinçerler: “60 yıllık bu mirasa sahip olmak bizler için büyük bir gurur kaynağı”

Polisan Holding CEO’su Cantekin Dinçerler, 60. yıl değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı: “Polisan Holding’in 60 yıllık tarihi, yalnızca bir büyüme hikayesi değil, aynı zamanda sektöre yön veren yenilikçi ve yerli çözümlerin doğuşuna tanıklık eden bir başarı öyküsüdür. Bu süreçte birçok ilke imza atarak ülke ekonomisine büyük katkılarda bulundu. Bu mirası bizlere kazandıran, vizyonuyla yolumuzu açan kıymetli kurucumuz rahmetli Necmettin Bitlis’e ve 60 yılda bu büyük başarıya emek veren, katkıda bulunan, şu an aramızda olan ya da olmayan herkese, teşekkür ediyor, minnetlerimizi sunuyorum. 60 yıllık bu değerli mirasa sahip olmak, bizler için büyük bir gurur kaynağı. Polisan Holding olarak köklü geçmişimiz ve sürekli gelişim arzusu sayesinde yerli ve milli markalarımızla sektörde öncü olmayı sürdürerek, bu başarı dolu yolculuğu daha da ileriye taşıyacağız.

Okumaya Devam Et

GENEL

Şebeke Suyunu Yönetirken ve Kullanırken Bunlara Dikkat!

Yayınlandı

-

Yaşam alanlarında kişisel bakım ve temizlik amacıyla kullandığımız şebeke suyunu içmek bizleri endişelendiriyor. Ancak uzmanlar, şebeke suyunun kalitesini yalnızca içerken değil, kullanırken de sorgulamamız gerektiğini söylüyor.

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır” diyen Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, şebeke suyunun güvenliği konusunda vatandaşları ve belediyeleri uyararak, güvenli su yönetimi için yapılması gerekenleri paylaştı.

Musluk suyu, günlük hayatımızın olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Evlerde, okullarda, hastanelerde,  işyerlerinde ve daha birçok yaşam alanında kişisel bakım ve temizlik amacıyla kullanılan hatta birçok ilimizde içme suyu olarak da tüketilen şebeke suyunun kalitesi, insan sağlığı açısından kritik önem taşıyor.

Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, şebeke suyunun güvenliği konusunda vatandaşları ve belediyeleri uyararak, güvenli su yönetimi için yapılması gerekenleri paylaştı:

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır”

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır. Musluktan akan suyun kalitesini etkileyen bazı önemli unsurlar vardır. Bu unsurlar; belediyeler tarafından suyun depolandığı tesisler, şehirlerdeki su boruları, binalardaki su tesisatı ve su depolarıdır.

Suyu, depolama ve taşıma yöntemlerine dikkat!

Su, yaşam alanlarına ulaşmadan önce belediyeler tarafından tedarik edilip, depolanıyor. Şebeke suyunu depolama tesislerinde yaygın olarak kullanılan betonarme depolarda muhafaza etmek yüksek risk taşıyor.  Çünkü betonarme depolarda zamanla oksitlenme oluşabiliyor. Depoda oluşan bu deformasyon ise suyun kimyasal yapısını bozuyor. İçme ve kullanma suyunun güvenli bir şekilde depolanması, suyun depolandıktan sonra kalitesinin bozulmaması ve insan sağlığını tehdit edebilecek mikroorganizmalar oluşturmayacak şekilde muhafaza edilmesi için GRP modüler su deposu sistemini tercih etmek kritik önem taşıyor. Avrupa’da oldukça yaygın olan bu sistemler, suyu, kalitesini bozmadan uzun yıllar güvenli bir şekilde muhafaza ediyor. Yüksek mühendislik malzemesi olarak tanımlanan ve SMC olarak adlandırılan ‘cam elyaf takviyeli kompozit malzeme’ ile üretilen GRP su depoları, geleneksel sistemlerden farklı olarak, aşırı sıcak ve aşırı soğuk dış ortam şartlarından etkilenmiyor. GRP panellerin pürüzsüz yüzey yapısı ve cam elyaf içeriği nedeniyle UV ışınlarının geçirgenliği sıfıra yakın olduğu için su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşmuyor. 

Su depolama tesislerinin yanı sıra şehirlerdeki su borularına da dikkat etmek gerekiyor. Çünkü suyu, belediyelerin depolama tesislerinden binalara taşıyan borular da suyun kalitesinde önemli rol oynuyor. Borularda zamanla meydana gelen pas ve sızıntılar, şebeke suyunun kalitesini bozuyor. Bu durumun kontrolü ve düzeltilmesi noktasında da belediyelere büyük sorumluluklar düşüyor.

Su, borular vasıtasıyla binalara ulaştıktan sonra da kirletici unsurlar bulunuyor. Binalardaki su tesisatı ve betonarme depolama yöntemleri de en büyük kirletici sınıfında yer alıyor.

Binalarda da belediyelerin depolama tesislerinde olduğu gibi GRP su depoları tercih etmek ve su tesisatının bakımını yaptırmak gerekiyor. Bu konuda da ev sahiplerine, site yönetimlerine ve işletmelere önemli sorumluluklar düşüyor. 

Su yönetiminde bu hususlara hassasiyet gösterdiğimiz taktirde musluk suyunu güvenle kullanabilir, hatta içebilirsiniz.”dedi.

Osman Yağız,  konuşmasında her GRP su deposunun aynı kalite ve standartlarda üretilmediğinin, marka tercihi yapılırken sistemin, ulusal ve uluslararası standartlara uygunluğuna dikkat edilmesi gerektiğinin de altını çizdi:

WRAS tarafından tescillenmeli

“GRP su deposu tercihinde dünyada içme suyu kalitesinin ölçüm ve kontrol standartlarını belirleyen WRAS (Water Regulations Advisory Scheme) belgesi önemli bir satın alma kriteridir.  Ancak tercih aşamasında ürünün hangi derecelendirme sınıfı ile belgelendirildiğine dikkat edilmesi gerekiyor. Türkiye’de kullanılan bazı GRP panellerde depolanan su, 23 0C’ye kadar sağlıklı kalabiliyor. Biz Ekomaxi olarak,  üretimde yakaladığımız yüksek standartlar ile yurt içinde bu oranı 27 0C daha arttırarak 50 0C’ye çıkarabilen tek firma olma unvanını taşıyoruz. WRAS belgesi ve bu kapsamda GRP panelin sunduğu sıcaklık değeri, önemli bir satın alma kriteri olarak kabul ediliyor.” diyerek sözlerini tamamladı.

Okumaya Devam Et

GENEL

Legrand Türkiye Grubu, A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na Katıldı

Yayınlandı

-

Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, 2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na katıldı. Bu yıl 7. kez düzenlenen A-Tech 2024 Akıllı Bina Teknolojileri, Elektrik, Aydınlatma ve Elektronik Fuarı, akıllı bina teknolojileri ve elektrik sistemleri alanındaki en son yenilikleri sergilemek üzere sektördeki profesyonelleri bir araya getirdi.

Legrand Türkiye Grubu, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na katıldı. Legrand Türkiye Grubu, ev otomasyon sistemlerinden alçak gerilim dağıtım ve koruma ürünlerine, anahtar priz ve çalışma ortamı çözümlerinden aydınlatma kontrol sistemleri ve UPS-kesintisiz güç kaynaklarına ürün ve sistemlerini, sektör profesyonellerinin ve fuar ziyaretçilerinin beğenisine sundu. Özellikle son kullanıcıya yönelik IoT çözümlerimiz ve kablolu/kablosuz otomasyon sistemlerimiz, akıllı bina projelerinde dijital altyapı ve verimliliği artıran özellikleriyle öne çıktı. Ziyaretçiler, stantta yer alan bu çözümleri yakından inceleyerek, uzmanlardan teknik detaylar hakkında bilgi aldı.

Fuar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Legrand Türkiye Grubu CMO’su Gül Sevinç Selçuk, “A-Tech Fuarı, sektördeki profesyonellerle bir araya gelmek ve inovatif çözümlerimizi paylaşmak adına bizler için önemli bir platform oldu. Özellikle sürdürülebilirlik ve enerji verimliliğine odaklanan ürünlerimiz, ziyaretçilerden büyük ilgi gördü. Bunun yanı sıra, sürdürülebilirlik için çalışan bir firma olarak değerlerimizi ve kurumsal sosyal sorumluluk taahhütlerimizi, aynı zamanda genç profesyonellere fırsatlar sunan Genç Kurul gibi inisiyatiflerimizi tanıtma fırsatı bulduk. Akıllı bina teknolojilerinde sunduğumuz çözümlerle, geleceğin sürdürülebilir yaşam alanlarına katkı sağlamaktan gurur duyuyoruz.” açıklamalarında bulundu.

Okumaya Devam Et

Trendler

Kitap


Kapanma Süresi 20Saniye