Bizimle iletişime geçin

GENEL

Reportage Türkiye’den İstanbul’a İkinci Büyük Yatırım

Yayınlandı

-

Reportage Türkiye’nin ikinci projesi Afra Park, İstanbul Bahçeşehir 1. Kısım’da 1,5 milyar TL yatırımla hayata geçecek. Toplam 24 bin metrekare alan üzerine yeni nesil 177 adet sıra ve müstakil villadan oluşacak Afra Park’ta 2+1’den 4+1’e kadar farklı seçenekler, metrekare fiyatı ortalama 74 bin TL’den satışa sunulurken, projenin Aralık 2026’da teslim edilmesi hedefleniyor. Reportage Türkiye, Sylvana İstanbul ve Afra Park projeleriyle toplam 3,7 milyar TL yatırım gerçekleştirmiş olacak.

Uluslararası arenada ulaşılabilir, yenilikçi, lüks ve modern gayrimenkul geliştirme projeleriyle tanınan Reportage Properties’in Türkiye gayrimenkul pazarındaki markası Reportage Türkiye, Bahçeşehir’de inşa edeceği ikinci projesi Afra Park’ı duyurdu. Afra Park projesini tanıtmak üzere 27 Eylül Cuma günü İstanbul Wyndham Grand Levent Otel’de gerçekleşen basın toplantısına Reportage Türkiye CEO’su Kemal Alamo ile üst düzey yöneticiler katıldı.

Tüketicilerin Bahçeli Ev Talebi, Türkiye’ye Yatırım Yapmaya Yönlendirdi

Reportage Türkiye CEO’su Kemal Alamo, gayrimenkul geliştirme alanında 10 yıldır Avrupa merkezli yatırım ve uluslararası iş ortaklıklarıyla 4 kıtada faaliyetlerini sürdüren Reportage Properties’in bugün 12’si tamamlanmış toplam 46 projesi bulunduğunu, geçen yıl 1,3 milyar dolar satış başarısına ulaşarak 10 milyar dolardan fazla değere sahip küresel bir gayrimenkul geliştirme firması olduğunu aktardı.

Son yıllarda yaşanan dalgalanmaya karşın yatırım açısından güvenilir liman özelliğini koruyan ve ülke ekonomisinin büyümesinde büyük bir paya sahip olan Türkiye gayrimenkul pazarının Reportage Properties tarafından yakın takipte olduğunu belirten Kemal Alamo, Reportage Türkiye’nin kurulmasına ilişkin şunları dile getirdi: “Özellikle pandemi döneminde tüketici alışkanlıklarının villa tarzında bahçeli ev yönüne doğru evrilmesiyle Türkiye’de yapılanma kararı aldık. İlk projemiz, İtalyan mimarisine uygun bir konseptle Bahçeşehir’de 44 bin metrekare alan üzerine 2,2 milyar TL yatırımla, 232 adet 4+1 formatta bahçeli sıra villalardan oluşan Sylvana İstanbul oldu. Geçen sene 1 milyar TL ciro hedefimizi aştığımız European Properties ödüllü projemiz Sylvana İstanbul’un inşaatında yüzde 25’e eriştik ve yüzde 55’inin de satışını gerçekleştirdik. Sylvana İstanbul’u Aralık 2025 itibarıyla teslim etmeye başlayacağız.”

Prestij ve Konforu Bir Arada Sunan Benzersiz Bir Villa Projesi; Afra Park

“İstanbul’da ikinci projemizi hayata geçiriyor olmaktan mutluluk duyuyoruz. Afra Park, gayrimenkul geliştirme alanındaki vizyonumuzu tam olarak yansıtan bir proje olacak” diyen Kemal Alamo, projeye ilişkin olarak şu bilgileri paylaştı: “Sakinlerine modern ve konforlu bir yaşam deneyimi sunmak için Avrupa mimarisiyle ustaca tasarladığımız Afra Park, toplam 24 bin metrekare arazi üzerine 1,5 milyar TL yatırımla yeni nesil 177 adet sıra ve müstakil villadan oluşacak. Dış cephesini keyifli bir bahçe alanı ve aile yaşamı için çok çeşitli olanaklarla modern bir yaşam tarzının tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde titizlikle planladığımız projemizde 2+1’den 4+1’e kadar farklı büyüklüklerde villalar yer alacak. Villaları, siteyi çevreleyen geniş bir parka bakacak şekilde stratejik olarak yerleştirileceğiz. İç mekânlar ise villa sakinlerinin kendilerini çevreleyen doğanın ve mimari tasarımın çekici karışımının tadını çıkarmaları adına benzersiz bir perspektife sahip olacak. Villaların her odası geniş olup aile yaşantısının konforunu sağlayacak ünite özelliklerinden oluşacak. Afra Park’ın %7’sini peyzaja ayırıyoruz. Metrekaresi ortalama 74 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunduğumuz Afra Park’ta, inşaat çalışmalarına 2025 yılı itibarıyla başlamayı ve teslimleri de Aralık 2026’da gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.”

Bahçeşehir, İstanbul’un Gayrimenkulde Yeni Cazibe Merkezi

Afra Park’ı modernliğin ve lüksün yeni merkezi haline gelirken aynı zamanda bölgede yaşayanları İstanbul’un doğal güzellikleriyle de buluşturan Bahçeşehir 1. Kısım’da inşa edeceklerini söyleyen Kemal Alamo, bölgeye ilişkin olarak şöyle konuştu: “Bahçeşehir, modern yaşam olanakları ve yenilikçi altyapısıyla dikkat çekerken Avrupa’nın en önde gelen sağlık merkezlerine olan yakınlığı, dünyanın dört bir yanından medikal turizm için tercih edilen saygın bir yer olması, İstanbul Havalimanı, hastaneler, üniversiteler, okullar, sosyal imkânlar ve alışveriş merkezlerine olan mesafesi ile villa hayatı sürdürmek isteyenlere cazip bir yaşam alternatifi vadediyor. Bu özellikler, Bahçeşehir’i hem yaşam hem de yatırım yapmak için cazip bir lokasyon haline getirdiği için tercih ettik.”

Reportage Türkiye, Afra Park’ta 1,1 milyar TL Ciro Hedefliyor

Reportage Properties’in değerleri ve vizyonunu ülkemize yansıtacak şekilde ve Reportage Türkiye garantisiyle yeni projeler inşa etmek için görüşmelerini sürdürdüklerini vurgulayan Kemal Alamo, görüşlerini şu şekilde ifade etti: “İlk hedefimiz, Sylvana İstanbul’un inşasını tamamlamak ve teslimlerine başlamak. Bu süreçte de eş zamanlı olarak Afra Park’ın inşasına başlayıp farklı projelere yelken açmak istiyoruz. Afra Park ile hedefimiz 1,1 milyar TL ciro elde etmek, gelecek 3 yılda da yeni projelerimizde 1,6 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Reportage Türkiye olarak yenilikçi konseptlerimiz ve özgün iş planımızla gayrimenkul geliştirme pazarında farka imza atacağız. Globalden aldığımız güçlü sermaye yapısı ve bu ülkemize olan inancımızla yeni yatırımlarımızı hızla hayata geçirmeye devam edeceğiz. Hem İstanbul’da hem de Türkiye’nin farklı şehirlerinde de marka projeler üretmeyi sürdüreceğiz. Bu bağlamda uluslararası standartlarda projeler geliştirmeye ve dünyanın her yanından yatırımcılar için cazip fırsatlar sunacağız.”

İstanbul’u Bölge Merkezi Haline Getireceğiz

Reportage Türkiye CEO’su Kemal Alamo görüşlerini şöyle sonlandırdı: “Gayrimenkul sektörü, ülke ekonomisi için önem arz eden sektörlerin başında geliyor ve birçok sektörü yakından etkiliyor. Ülkemize döviz girdisi sağlayacak olan nitelikli yatırımlar için de daha çok marka projelere ve talebi karşılayacak daha çok gayrimenkul projesine ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. İstanbul, Avrupa ile Asya arasındaki güçlü konumu ile bu anlamda Avrupa’nın gayrimenkul başkenti niteliğindedir. Reportage Türkiye olarak yakın zamanda İstanbul’u bölge merkezi haline getirerek Arnavutluk ve Rusya’yı buradan yöneteceğiz, Portekiz ve Yunanistan’da geliştireceğimiz projelerin operasyon merkezi olarak İstanbul’u konumlandıracağız. Bu bakış açısıyla yabancı yatırımcıların da yönünü yeniden Türkiye’ye çekecek şekilde operasyonlarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.”

Proje Detayları:
Alan: 24,000 m² (İnşaat alanı 36,000 m²) (12,200 m² yeşil / açık alan)
Villaların Sayısı: 177
Mimari Seçenekler: 2+1’den 4+1’e farklı büyüklükte sıra villa ve müstakil villa alternatifleri
Teslim Tarihi: Aralık 2026
Sosyal Olanaklar:
Villaya Özel Ön veya Arka Bahçe
Villaya Özel Otopark Alanı
Yüzme Havuzu
Çocuk Yüzme Havuzu
Barbekü Alanı
Çocuk Oyun Alanı
Çok Amaçlı Spor Sahası
Açıkhava Satranç Masası
Açıkhava Masa Tenisi Alanı
Evcil Hayvan Bahçesi
Kamelya Oturma Yerleri
Elektrikli Araç Şarj İstasyonları
Peyzaj Alanları
Sosyal Tesis (Spor Salonu, Toplantı Odası, Buhar ve Sauna Odaları)

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Doğanın Enerjisini Aironn’un Gücüyle Buluşturan Proje

Yayınlandı

-

Modern şehir yaşamının dinamikleri ile doğanın enerjisini birleştiren bu özel projede, Aironn’un ileri teknolojiye sahip fan sistemleri başrolde yer alıyor. Dünya standartlarındaki mühendislik çözümleri ve yüksek performansıyla fark yaratan Aironn fanları, projeye üstün hava kalitesi sunarak sürdürülebilir yaşam standartlarına katkı sağlıyor.

Aironn, çevre dostu yaklaşımlarıyla modern projelerin ihtiyaçlarına yanıt verirken teknolojinin sınırlarını zorluyor. Fan Mühendisliğindeki uzmanlığı ve çevresel duyarlılığıyla öne çıkan Aironn, projelerin hava kalitesini artıran güvenilir çözümler sunmaya devam ediyor. Enerji verimliliğini artıran sistemleriyle doğaya duyarlı bir yaşam için güçlü bir altyapı oluşturuyor. Bu proje, Aironn’un sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda hayata geçirdiği bir diğer başarı hikayesi olarak dikkat çekiyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

SAVUNMA SANAYİ İÇİN ÇOK YÖNLÜ ÇÖZÜM: FLOKSER ANAFARTA

Yayınlandı

-

Flokser Kimya ve Flokser İleri Kimya Teknolojileri, savunma sanayi için geliştirdiği yenilikçi poliüretan çözümleriyle dikkat çekiyor. Poliüretan teknolojilerindeki uzmanlığı sayesinde, çeşitli askeri uygulamalara yönelik dayanıklılık ve koruyucu özelliklere sahip ürünler geliştiren marka, Flokser Anafarta ile yüksek balistik dayanıklılığı, geniş kullanım alanı ve uzun ömrüyle güven odaklı bir kaplama çözümü sunuyor.

45 yıldan fazla tecrübeye sahip Flokser Kimya ve savunma sanayi için ileri kimya ürünleri üreten Flokser İleri Kimya Teknolojileri, ilk kez SAHA EXPO-24 Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda tanıttığı Flokser Anafarta ürünü ile savunma sanayindeki varlığını güçlendiriyor.  Savunma sanayinde ve endüstriyel alanlarda kullanılan, kaplandığı yüzeylerin balistik direncini artırarak üstün koruma sağlayan yüksek dayanımlı ürün olan Flokser Anafarta, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) envanterinde de yer alarak hem askeri hem de endüstriyel alanlarda güvenle kullanılabilecek bir çözüm olarak konumlanıyor. Yüksek balistik dayanıklılığı, geniş kullanım alanı ve uzun ömrüyle yenilikçi ve güvenlik odaklı bir kaplama çözümü olan Flokser Anafarta, özel bir makine ile sprey yöntemi kullanılarak uygulanıyor. Sprey yöntemi sayesinde kaplama yapıldıktan sonra yüzey, 10-15 saniye içerisinde hızlıca kürleniyor ve ek yeri olmadan tek parça halinde kaplama sağlanıyor. Bu özellik, her türlü yüzeyde kesintisiz ve dayanıklı bir kaplama elde edilmesine imkan sağlıyor.

Milli Savunma Bakanlığı envanterine girdi: Sahadaki zorlu ve gerçekçi senaryolarda etkin koruma

Balistik dayanım sağlayan yenilikçi yapısıyla sektörde fark yaratan bir ürün olan Flokser Anafarta’yı rakiplerinden ayıran en önemli özelliklerden biri de Milli Savunma Bakanlığı (MSB) envanterine dahil edilmiş olması. Bu durum, ürünün güvenilirliğini ve balistik koruma kabiliyetini resmi olarak kanıtlıyor. Ayrıca, Flokser Anafarta’nın performansı, MSB desteğiyle gerçekleştirilen gerçek patlatma testleri ile doğrulanmış durumda. Bu testler, ürünün yalnızca laboratuvar koşullarında değil, sahadaki zorlu ve gerçekçi senaryolarda da etkin bir koruma sunduğunu gösteriyor. Yalnızca savunma sanayine değil, endüstriyel alanlara da hitap eden Flokser Anafarta, kaplandığı yüzeylerin balistik dayanımını artırarak çok yönlü kullanım imkanı sunuyor.

Ar-Ge süreci bilimsel yaklaşımlarla desteklendi: Gerçek koşullarda test edildi

Flokser Anafarta’nın Ar-Ge süreci, savunma sanayinin zorlu gereksinimlerini karşılayacak şekilde, kapsamlı ve titiz bir şekilde yürütüldü. Ar-Ge çalışmalarına öncelikle balistik koruma alanındaki ihtiyaçların analiziyle başlandı. Bu analizler, sahadaki gerçek ihtiyaçları belirlemek ve ürünün kullanım alanlarını netleştirmek için kritik öneme sahipti. Süreç boyunca, ulusal ve uluslararası standartlar ile sektörün talepleri dikkate alındı. Ürünün formülasyonu ve performansı, teorik modelleme ve laboratuvar testleri ile geliştirildi. Ardından, MSB desteğiyle gerçekleştirilen gerçek patlatma testleri ile ürünün sahada nasıl bir performans sergilediği detaylı bir şekilde ölçümlendi. Bu aşama, ürünün balistik dayanıklılığını en yüksek seviyeye çıkarma ve saha gereksinimlerini birebir karşılayacak bir yapı oluşturma açısından kritik bir adım oldu.

Ar-Ge sürecinde kullanılan ileri teknoloji ve yenilikçi malzemeler, Flokser Anafarta’nın hem savunma sanayi hem de endüstriyel alanlar için uygun, yüksek performanslı bir çözüm olarak geliştirilmesini sağladı. Sonuç olarak, Flokser Anafarta’nın Ar-Ge süreci, kullanıcı ihtiyaçlarına odaklanan, bilimsel yaklaşımlarla desteklenen ve gerçek koşullarda test edilmiş bir ürün ortaya konmuş oldu.

“Savunma sanayine yönelik çok yönlü bir çözüm sunuyor”

Flokser Anafarta’nın savunma sanayinde ihtiyaç duyulan balistik koruma çözümlerine yenilikçi bir yaklaşım getirdiğini söyleyen Flokser Kimya CEO’su Ekin Tükek, “Ürün, kaplandığı yüzeylerin dayanıklılığını artırarak güvenlik standartlarını üst seviyeye çıkararak stratejik öneme sahip alanlarda üstün koruma sağlıyor. Savunma sanayine yönelik geliştirilen bu ürün, farklı yüzeylere uygulanabilen yapısıyla askeri araçlardan stratejik tesislere kadar geniş bir kullanım yelpazesi sunuyor. Bu esneklik, ürünün savunma sanayi için çok yönlü bir çözüm olmasını sağlıyor. Ayrıca, Flokser Anafarta’nın üretiminde kullanılan yerli ve milli teknolojiler, dışa bağımlılığı azaltarak sektöre maliyet avantajı da sağlıyor” dedi. Uzun ömürlü yapısı sayesinde zorlu çevre koşullarında bile etkinliğini koruyan ürünün sürdürülebilir güvenlik çözümleri için ideal bir tercih haline geldiğini söyleyen Tükek, Flokser Anafarta’nın savunma sanayine sağladığı yenilikçi çözümlerle stratejik bir değer kattığını ve sektöre güvenilir, çok yönlü ve sürdürülebilir bir katkı sunduğunu belirtti.

Okumaya Devam Et

GENEL

Legrand Türkiye Grubu, Data Center İstanbul’da Veri Merkezi Sektöründeki Yenilikçi Çözümlerini Tanıttı!

Yayınlandı

-

Legrand Türkiye Grubu, Data Center İstanbul’a Katıldı

Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, 3 Aralık tarihinde Grand Cevahir Hotel’de gerçekleştirilen Data Center İstanbul’a katıldı. Ulusal çapta veri merkezi ve IT profesyonellerini bir araya getiren Data Center İstanbul’da bronz sponsor olarak yerini alan Legrand Türkiye Grubu, ziyaretçilere veri merkezleri için geliştirdiği yenilikçi ürünlerini tanıttı.

Legrand Türkiye Grubu, ulusal çapta veri merkezi ve IT profesyonellerini bir araya getiren Data Center İstanbul etkinliğine bronz sponsor olarak katıldı. Legrand Türkiye Grubu, özellikle veri merkezleri için geliştirdiği çözümlerle dijital dönüşüm ve güvenilir altyapı ihtiyaçlarına yönelik sunduğu yenilikçi ürünlerini tanıttı. Sergilenen ürünler arasında yüksek enerji verimliliği sağlayan PDU (Power Distribution Unit) sistemleri ve modüler kabin çözümleri öne çıktı. Legrand Türkiye Grubu, etkinlik boyunca standını ziyaret eden sektör temsilcilerine yenilikçi ürünlerini tanıtma fırsatı buldu ve veri merkezi sektöründeki gelişmeleri yakından takip eden paydaşlarıyla fikir alışverişinde bulundu.

Etkinlik ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Legrand Türkiye Grubu CMO’su Gül Sevinç Selçuk, “Data Center Network Turkey, sektörün öncüleriyle bir araya geldiğimiz, çözümlerimizi tanıttığımız ve yeni iş birliği fırsatlarını değerlendirdiğimiz önemli bir platform. Legrand Türkiye Grubu olarak, veri merkezlerinin sürdürülebilirliğini ve verimliliğini artırmak için çalışmaya devam ediyoruz. Bu alanda liderliğimizi koruyarak sektöre değer katmayı hedefliyoruz.” açıklamalarında bulundu.   

Okumaya Devam Et

Trendler