KONUTDER ‘İstanbul’da Gelecek 10 Yıllık Konut Stratejisi Raporu’nun Yenisini Açıkladı: “İstanbul’un Her Yıl Ortalama 122 Bin Yeni Konuta İhtiyacı Var” - Yapı İnşaat Dergisi
Bizimle iletişime geçin

GENEL

KONUTDER ‘İstanbul’da Gelecek 10 Yıllık Konut Stratejisi Raporu’nun Yenisini Açıkladı: “İstanbul’un Her Yıl Ortalama 122 Bin Yeni Konuta İhtiyacı Var”

Yayınlandı

-

KONUTDER, PwC Türkiye’ye hazırlattığı İstanbul’un Gelecek 10 Yıllık Konut İhtiyacının Tespitine yönelik strateji raporunu güncel veriler eşliğinde yeniden yayınladı. 2025–2034 yıllarına yönelik projeksiyon yapan araştırmaya göre İstanbul’a 10 yılda 1 milyon 220 bin yeni konutun kazandırılması gerekiyor. Geçtiğimiz yılın raporunda bu rakam 1 milyon 230 bin olarak kayda geçmişti.

Göç hareketlerinin konut ihtiyacına etkisi raporun en çarpıcı bölümlerinin başında geliyor. Buna göre göç hareketleri ve geçici koruma kapsamındaki tersine göç sebebiyle İstanbul’da 127 bin ev boşalacak ve ihtiyaç buradan karşılanacak.

İstanbul nüfusu %3 artışla 2034 yılında 16,2 milyona çıkarken demografik yapımızın değişmesiyle hane sayısı %20 artışla 6 milyona çıkıyor. İstanbul’daki hane halkı sayısı düşerken tekil yaşamda bir artış gözlemleniyor. Bu da konut tiplerini küçültüyor ve 1+0 gibi küçük metrekare evlere daha çok ihtiyaç olduğuna işaret ediyor.

“İstanbul’un Gelecek 10 Yıldaki Konut İhtiyacının Tespiti” araştırması hakkında görüşlerini dile getiren KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova: “ Ocak 2024’te ilkini kamuoyu ile paylaştığımız rapora tüm kamuoyunun, sektör temsilcilerinin, basın mensuplarının, akademisyenlerin ve bürokrasinin gösterdiği yoğun ilgiye teşekkür ediyoruz. Her yıl yenilemeyi hedeflediğimiz rapor toplumun çok farklı kademelerinde karşılık buldu. Gördüğümüz takdir ve ilgi ikinci raporun hazırlanmasında bizleri daha da motive etti. Kadim şehir İstanbul’un gelecek on yıllarının planlanmasında sadece sektöre değil toplumun tamamına ışık tutacak bir kaynak oluşturmayı amaçlıyoruz. KONUTDER olarak inanıyoruz ki; tüm sektör paydaşlarının planlama yapabilmesi ve strateji geliştirebilmesi için önce konut ihtiyacının belirlenmesi gerekmektedir.”

Düşen hane halkı sayısı ve artan tekil yaşam konut tiplerini değişime zorluyor

2024’te yayınlanan ilk raporda gelecek 10 yılda, yıllık ortalama 123 bin konut ihtiyacı, bu yılın araştırmasında 122 bin adet olarak benzer bir tablo çiziyor. Rapordaki değişimleri değerlendiren Ramadan Kumova: “Hane yapısı ve demografik yapı değişiyor. Gerileyen hane halkı sayısının yanı sıra artan tek kişilik hane sayısı ve bekâr nüfustaki artış öngörüsü konut tiplerinde de bir değişime ve 1+0 gibi küçük metrekare evlere daha çok ihtiyaç olduğuna işaret ediyor. Üreticinin bu ihtiyacı karşılayabilmesi mevcut mevzuatla mümkün olmadığı için bunun tekrar gündeme gelerek tartışılmasını doğru buluyoruz. Geçmiş 5 yıldaki göç hareketlerinde pandemi ve ekonomik faktörler nedeniyle hızlı değişimler gözlemlense de önümüzdeki 10 yılda daha dengeli bir göç trendine dönüşeceğini öngörüyoruz. İstanbul’un ikametgâha dayalı nüfusunu ortaya koyan faktörleri de demografik yapının değişmesiyle izliyoruz. İkametgâha dayalı olmayan talepte ise ekonomik koşullara bağlı olarak daha hızlı değişimler yaşadığını araştırmamızda karşımıza çıkıyor. Kendi içindeki faktörlerin değişimlerinin sonunda geçen yıla yakın bir talep olduğunu görüyoruz.” dedi.

Aile Yapısı Küçülüyor, Hane Sayısı Büyüyor

Konut ihtiyacını belirleyen en temel değişimlerden biri, hane büyüklüğündeki dramatik düşüş olarak rapora yansıyor. Buna göre;

  • 2012 yılında 3,57 olan ortalama hane halkı büyüklüğü, 2024’te 3,13’e ve 2034’te ise 2,68 kişiye kadar gerileyecek. Bu gerileme konut ihtiyacının daha hızlı artmasına sonuç vermektedir.

Buna paralel olarak:

  • Tek kişilik hanelerin oranı %17,1’den %21’e çıkıyor.
  • Bekâr birey oranı %42’den %44’e yükseliyor.

Nüfus artış hızı ve yaş değişimi de konut ihtiyacında önemli bir etken. Buna göre;

  • İstanbul’un nüfus artışı 2024 yılında son 10 yılın ortalamasının altında kalıyor. 2015-2024 arasında ortalama artış hızı %0,77 iken 2023-2024 arasındaki değişim sadece %0,29 ile sınırlı kalıyor.
  • İstanbul’un kaba doğum oranı 2014’te %1,56 iken 2024 yılında %0,99 düşüyor. 2034 yılı tahmini ise %0,79’a düşmesi yönünde.
  • İstanbul nüfusu yaşlanıyor. 50 yaş üzeri nüfus oranı 2024 yılında %25’ken 2034 yılında %33’e çıkıyor.

Göç Hareketleri Dengeleri Değiştiriyor; İstanbul’da 89 bin Ev Boşa Çıkıyor

İstanbul’un konut ihtiyacını etkileyen en önemli unsurlardan biri de göç hareketleri. Rapor verilerine göre:

  • Araştırmamızın kapsamına göre İstanbul’un toplam net göç hareketlerinde 2023’te yaşanan 336 bin kişilik kaybın ardından 2025’te 20 bin kişilik bir kayba kadar düşüyor. Gelecek 10 yılda (2025-2034) şehrin yıllık ortalama 11 bin göç alacağı tahminlenmiştir.
  • Önümüzdeki 10 yılda net iç göçün dengeli bir seyir izleyeceğini ve 27 bin net iç göç vereceğimiz öngörülmektedir. Net dış göçe baktığımızda ise yine bir dengelenmenin yaşanacağı ve 136 bin net dış göç alacağı beklenmektedir. Önümüzdeki 10 yılda İstanbul’un toplam 109 bin kişi göç alacağı beklenmektedir.
  • Göç hareketlerinin hane sayısına etkisi ise demografik veriler ile 89 bin evin boşalacağı tahmin edilmektedir. Bunun dışında, geçen yılki raporda geçici koruma kapsamındaki bireylerin konut ihtiyacına etkisi yokken son dönemde gerçekleşen tersine dış göç senelik ortalama 3.800 adet konutun boşalmasına neden olacaktır.

Evlilik Azalıyor, Boşanma Artıyor

Toplumsal yapıyı şekillendiren bir diğer önemli değişken medeni durum:

  • Evlilik oranları 2014-2024 yılları arasında yıllık birleşik büyüme oranı % -0,7 iken 2025-2034 aralığında % 0,3’e yükseliyor.
  • Aynı dönemlerde boşanmalara bakıldığında geçen 10 yılda yıllık %2 artış yaşanırken gelecek 10 yılda bunun %0,9’a düşmesi öngörülüyor.

Bu değişim, konut politikalarının sadece adet bazlı değil, kullanım tipi ve yaşam senaryosu odaklı yeniden tasarlanması gerektiğini de ortaya koyuyor.

İkametgaha dayalı olmayan konut talebinde 2024 yılında düşüş yaşandı. Gelecek 10 yılın projeksiyonunda da geçen seneki raporumuza göre düşüşün olacağı ön görülmektedir.

Öğrenciler ve Turizm Amaçlı Talepler Yükseliyor

  • İstanbul’daki ikametgâhını değiştirmeyen üniversite öğrencileri için yıllık 3 bin 300 konuta ihtiyaç olacağı görülüyor.
  • Turizm amaçlı talep yıllık 4 bin 800 konut,
  • Yabancı yatırımcılara yönelik yıllık 4 bin 200 konut,
  • İkinci ev sahipliğinde ise yıllık 3 bin konuta gereksinimi öngörülüyor.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Creavit, “Bu Toprağın Renkleriyiz” Bayi Toplantısını Kıbrıs’ta Gerçekleştirdi

Yayınlandı

-

Creavit, 26–30 Ekim tarihleri arasında düzenlenen bayi toplantısında katılımcılarına markanın gelecek vizyonunu ve yeni ürünlerini tanıtırken, bu toprakların köklü tarihinden ilham alan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu da özel bir lansmanla tanıttı. 

Yurt içinde ve yurt dışında 65’i aşkın ülkenin tüketicilerini seramik sağlık gereçleri, banyo mobilyaları, armatürler başta olmak üzere ıslak mekan ihtiyaçlarına yönelik geniş ürün gamı ve banyo çözümleriyle buluşturan Creavit, yeni premium segment banyo mobilyalarını, armatür ve duş sistemleri serilerini ve “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu Kıbrıs’da düzenlenen bayi toplantısı ile sundu. Türkiye’nin dört bir yanından gelen bayiler ve uluslararası iş ortakları, Creavit’in yeni koleksiyonunu ilk kez bu etkinlikte deneyimleme fırsatı buldu. “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu; Mezopotamya’nın tarihini, kültürel mirasını ve doğasını modern tasarım anlayışıyla harmanlıyor. Her ton bir medeniyetin izini, her yüzey geçmişin dokusunu yansıtıyor.

Bu koleksiyonun ilham kaynağını, Gılgamış Destanı’ndan Mezopotamya’nın kadim uygarlıklarına uzanan geniş bir kültürel perspektif oluşturdu. Uşak Üniversitesi Uşak Üniversitesi, İnsan Ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Arkeoloji Bölümü danışmanlığında, Creavit Ar-Ge ekibinin katkılarıyla yürütülen çalışma kapsamında; Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Tavşan Tepe Kazı Alanı’nda saha araştırmaları, literatür taramaları ve destan analizleri gerçekleştirildi. Bu disiplinler arası süreç, koleksiyonun estetik sınırlarının ötesinde derin bir hikayesel ve arkeolojik anlam katmanı kazanmasını sağladı.

Terrakotta, keten, serpantin, turkuaz ve lapis lazuli tonlarından oluşan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu, her bir rengin ardındaki kültürel simgeyi çağdaş bir tasarım diliyle yeniden yorumluyor. Terrakotta, insanlığın ilk yapı malzemelerinden pişmiş toprağın sıcaklığını ve uygarlığın doğuşunu temsil ederken; keten, doğallığın, zarafetin ve insan emeğiyle doğa arasındaki uyumun simgesi olarak öne çıkıyor. Serpantin, doğanın saf ve dengeli ruhunu; turkuaz, Fırat ve Dicle’nin yaşamı besleyen sürekliliğini; lapis lazuli ise bilgelik, gökyüzü ve tanrısal bağın simgesel ifadesini taşıyor.

Lansman kapsamında Creavit ekibi, koleksiyonun tasarım süreci, malzeme kalitesi ve üretim detaylarını paylaşarak katılımcılara ürünleri yakından inceleme ve yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı sundu. Etkinlik, Creavit’in modern tasarımı kültürel köklerle buluşturma vizyonunu vurgularken, Türkiye’de tasarlanan ve üretilen ürünlerin uluslararası pazarda fark yaratma iddiasını bir kez daha ortaya koydu.

Okumaya Devam Et

GENEL

Kale Tasarım Sohbetleri Başlıyor

Yayınlandı

-

Türkiye’nin öncü markalarından Kale, tasarım vizyonunu ve sektördeki entelektüel birikimini paylaşmak amacıyla “Kale Tasarım Sohbetleri” adıyla yeni bir etkinlik serisi başlatıyor. Serinin “Tasarımın DNA’sı: Bir Markanın Kimliği” temalı ilk buluşması, 26 Kasım Çarşamba günü Kale’nin Fulya’daki showroom’unda gerçekleşecek.

Kale’nin “iyi tasarım” anlayışını merkeze alan Kale Tasarım Sohbetleri’nin, ‘Tasarımın DNA’sı: Bir markanın kimliği’ temalı ilk buluşması, tasarımı yalnızca estetik bir unsur olarak değil, bir markanın karakterini tanımlayan stratejik bir dil olarak ele almayı hedefliyor. Bu vizyoner buluşmanın açılış konuşmacıları ise insancıl tasarım yaklaşımı ve inovatif ürünleri ile ABD’de en yaratıcı 1.000 insan arasında yer alan dünyaca ünlü tasarımcı Ayşe Birsel ve endüstri ürünleri tasarımı disiplininden gelen Kale’nin Banyo Kategorisi Pazarlama Direktörü, Fatih Mintaş olacak. Konuşmacılar, bir markanın kimliğini şekillendiren temel değerleri, kültürel referansları ve estetik karar süreçlerini kendi deneyimleri üzerinden aktaracak.

Marka Kimliğine ‘Tasarım Odaklı’ ve ‘Vizyoner’ Bir Boyut

Kale, “Güveni odağına alarak, yenilikçi ürünleri ve iyi tasarım yaklaşımıyla insanların keyif alacağı konforlu mekanlar yaratır” misyonu doğrultusunda hayata geçirdiği bu seriyle, ‘güvenilir’ ve ‘köklü’ marka algısına ‘tasarım odaklı’ ve ‘vizyoner’ bir kimlik boyutu eklemeyi amaçlıyor. Sektörün önde gelen profesyonelleri ile genç yetenekleri bir araya getirecek olan Kale Tasarım Sohbetleri, geleceğin tasarım dünyasında kalıcı ilişkiler kurmanın temelini oluşturacak.

Bu etkinlik serisiyle Kale, markayı yalnızca ürün kalitesiyle değil, düşünsel üretimiyle de farklılaştırarak ilham veren ve yön belirleyen bir marka kimliğini daha da güçlendirmeye hazırlanıyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Yaşam Alanlarına 15 Yıl Garantiyle Sıcaklık Sunan ‘Silüet Serisi’

Yayınlandı

-

Kışın evlerde sıcak yaşam alanları oluşturmak her anı konforlu ve keyifli hâle getiriyor. Termo Teknik, Silüet serisi panel radyatörleri ile konforu, 15 yıl garantili olarak evlere taşıyor. Silüet’in modern tasarımı ise yaşam alanlarına zarif bir dokunuş katıyor.

Isıtma sistemlerinde kalite, dayanıklılık ve estetiği ön planda tutan Termo Teknik, bu vizyonunu Silüet serisi panel radyatörlerle de ortaya koyuyor. Şirketin, Çorlu’daki modern tesislerinde robot teknolojisiyle üretilen Silüet serisi radyatörler, yalnızca bir ısıtma çözümü değil; uzun ömürlü konfor, güven ve tasarımın birleşimi olarak dikkat çekiyor. 15 yıllık garanti desteğiyle satışa sunulan seri, Termo Teknik’in mühendislik gücünü ve kaliteye verdiği önemi yansıtıyor.

Fonksiyonellik ve estetik bir arada

Yüksek ısıl verimlilik ve dayanıklılıkla öne çıkan Silüet serisi radyatörlerin üstün dayanım özelliği, 13 bar basınç testiyle de kanıtlanıyor. Avrupa’da tercih edilen özel üst ızgara tasarımı, Silüet serisinde standart olarak sunuluyor. Böylece hem estetik hem de fonksiyonellik bir arada sağlanıyor.

Termo Teknik Türkiye Satış Müdürü Cem Bayramoğlu, Silüet serisi hakkında şunları söyledi:

“Silüet Serisi, Termo Teknik’in üretim kalitesini ve müşteri memnuniyetine verdiği önemi simgeliyor. 15 yıl garanti süresi ise markamıza ve ürünlerimize duyduğumuz güvenin bir göstergesi. Estetik, performans ve dayanıklılığı bir arada sunan bu seri, hem bireysel kullanıcıların hem de prestijli projelerin ilk tercihi olmaya devam ediyor.”

İhtiyaca uygun renk ve model seçenekleri

Beyaz ve antrasit renk seçenekleri bulunan Silüet serisi, dört farklı model seçeneğiyle satışa sunuluyor. Minima modeli, çizgisiz ve sade yüzeyiyle minimal tasarımı sevenler için ideal bir tercih olurken; Style ve Latida, yatay çizgileri ve pürüzsüz yüzeyleriyle iç mekânlara zarif bir görünüm katıyor. Vertica modeli ise dikey formu ve dinamik çizgileriyle dar veya yüksek tavanlı alanlarda estetik bir çözüm sunuyor.

Silüet serisi, tesisata kolay bağlanan yapısı, farklı boyut seçenekleri ve zamana meydan okuyan tasarımıyla ısıtma çözümlerinde kalite, estetik ve güveni tek bir üründe buluşturuyor.

Okumaya Devam Et

Trendler