Bizimle iletişime geçin

GENEL

İzocam, yüksek standartlardaki doğa dostu üretimini EPD Belgesi ve RAL Sertifikası’yla taçlandırdı

Yayınlandı

-

Türkiye’nin en büyük yalıtım üreticisi İzocam, yüksek kalite standartlarındaki, çevreye duyarlı üretimini belge ve sertifikasyon çalışmaları ile taçlandırıyor.

Son olarak 9 ayrı ürünü için EPD Belgesi alan lider firma, tüm camyünü ürünleri için de RAL Sertifikası’nın sahibi oldu.

Türkiye’nin dünyaca ünlü yalıtım markası İzocam, yapımında geri dönüşümlü malzemelerin de kullanıldığı, insan sağlığına zarar vermediği ve çevre dostu olduğu kanıtlanmış ürünleriyle, 59 yıldır yalıtım sektörüne liderlik ediyor. “Bugünlere Yalıtım, Yarınlara Yatırım” mottosu ve sürdürülebilir gelecek için çalışmalarına yön veren İzocam, tüm tesislerinde gerçekleştirdiği yüksek kalite standartlarındaki, çevreye duyarlı üretim faaliyetlerini belge ve sertifikasyon çalışmaları ile de taçlandırıyor. Son olarak 9 ayrı ürünü için EPD (Environmental Product Declaration – Çevresel Ürün Beyanı) Belgesi alan lider firma, tüm camyünü ürünleri için de RAL (Alman Malzeme ve Kalite Standartları Komitesi) Sertifikası’nın sahibi oldu.

EPD Belgesi, ISO 14025 standartına dayanan ISO Tip III çevre beyanı olup, ürün veya hizmetlerin çevresel performansını yaşam döngüsü değerlendirmesi (LCA) yöntemini kullanarak şeffaf bir şekilde paylaşır. Bu belge ile bir ürünün yaşam döngüsü boyunca çevresel ayak izi, enerji tüketimi, atık miktarı ve sera gazı emisyonları değerlendirmeye alınır. Tüketicilere ve karar vericilere şeffaflık sunarak bilinçli seçim yapmalarına yardımcı olan EPD Belgesi, İzocam’ın çevresel sorumluluğunu ve sürdürülebilirlik taahhüdünü pekiştirmekte olup İzocam’ın EPD Belgesi’ne sahip olan ürünleri; Endüstriyel Bina Levhası R+, Optima Smart, Camyünü Prefabrik Boru, Taşyünü Ara Bölme Levhası, Dış Cephe Levhası, Manto Taşyünü R+, Camyünü Çatı Şiltesi, Camyünü Klima Şiltesi, Foamboard 3000 şeklinde sıralanmaktadır.

Almanya kökenli bir sistem olan ve 1925 yılında Alman Malzeme ve Kalite Standartları Komitesi (Reichs-Ausschuss für Lieferbedingungen) tarafından oluşturulan RAL Sertifikası ise, mineral yünlerin kalitesini ve çevreye zarar vermediğini belirtmesi nedeniyle, dünya genelinde referans olarak kullanılmaktadır. RAL Sertifikası verilen ürünler; “Kalite Güvencesi”, “Sağlık Güvenliği”, “Rekabet Avantajı”, “Uluslararası Geçerlilik”, “Tüketici Güveni”, “Regülasyon Uyumu”, “Performans Garantisi” ve “Sürdürülebilirlik” konularında belgelenmiş olur. Bağımsız araştırma firması GGM (Mineral Yün Kalite Derneği) tarafından değerlendirilerek, tüm İzocam camyünü ürünlerine verilen RAL Sertifikası, İzocam marka camyünü ürünlerin kalitesini ve güvenilirliğini bir kez daha vurgulamaktadır. RAL Sertifikası sayesinde tüketiciler, İzocam’ın camyünü ürünlerini tercih ederken, yüksek kaliteli bir ürün satın aldıklarından da emin olabilir.

Tüm ürünlerinde yüksek standartları gözetiyor

Sürdürülebilir, maliyet açısından verimli ve sağlıklı yalıtım çözümleriyle Türkiye’nin en büyük yalıtım üreticisi olan İzocam, son olarak sahip olduğu EPD Belgesi ve RAL Sertifikası ile de ürünlerinin kalitesi konusunda yüksek standartları gözettiğini kanıtlıyor. İzocam ayrıca; ISO 9001 Kalite Güvence Sistemi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi, ISO 45001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi, ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Sertifikalarının yanı sıra, uzun yıllardır İzocam Taşyünü ve İzocam Camyünü ürünlerini EUCEB güvencesi altında üreterek tüketicilerin sağlığını koruma altına almaktadır. İzocam ürünleri Avrupa Standartlarına (EN) ve Türk Standartları Enstitüsü (TSE) kriterlerine uygun olarak üretilmekte olup ayrıca İzocam Çatı Şiltesi ve Rulopan ürünleri AB ülkelerinin ulusal emisyon limitlerine uygunluk belgesi olan Eurofins Gold belgesine de sahiptir. İzocam’ın “Tekiz Yalıtımlı Sandviç Panel” ürünleri de aldıkları sertifikalarla yangın güvenliği konusundaki uzmanlığını belgelemektedir. İzocam Tekiz Taşyünü Yalıtımlı Panel ile bütünlük ve yalıtım kriterlerinde 60 dakika (EI60), bütünlük kriterinde 120 dakika (E120) yangın dayanımlı panel sertifikası alan firma, Taşyünü Çatı Paneli ile de taşıma, bütünlük ve yalıtım kriterlerinin tümünü başarıyla tamamlayarak 120 dakika (REI120) yangın dayanımlı panel sertifikasına sahiptir.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Bi’Boya Comfort Kolay Temizlenen ile  Pürüzsüz ve Temiz Duvarlar

Yayınlandı

-

İnsan ve çevre dostu iç cephe boyaları ile yaşam alanlarının atmosferini değiştiren Bi’Boya’nın özel formüllü Comfort Kolay Temizlenen boyası, duvarlardaki kir ve lekeleri kolayca temizleyerek estetik ve pratik bir çözüm sunuyor. 

Bi’Boya’nın, özel teknolojiyle geliştirdiği leke itici, su bazlı Comfort Kolay Temizlenen iç cephe boyası ile duvar boyalarındaki lekeler ve kirler sorun olmaktan çıkıyor.

Lekelere karşı güçlü koruma

Bi’Boya’nın, iç mekanlarınızı dönüştürmek için özel olarak geliştirilmiş Comfort Kolay Temizlenen boyası boya özelliklerini bozmadan; çay, kahve, meyve suyu, çimen, çamur, ruj, toz ve parmak izi gibi inatçı lekeleri kolayca temizliyor. Hatta bir gün boyunca yüzeyde kalan lekeler bile mükemmel bir şekilde silinebiliyor.  İpek mat dokusu ile duvarlarınıza pürüzsüz bir görünüm kazandırırken, rulo izi bırakmadığı gibi, rötuşları de belli etmiyor. 

Çevre dostu ve sağlıklı formül

Su bazlı ve solvent içermeyen formülü ile insan ve çevre sağlığına zarar vermeyen Bi’Boya Comfort Kolay Temizlenen, düşük VOC değeri ile iç mekan hava kalitesini koruyor. İçeride oluşan nemi dışarı atarak duvarların nefes almasını sağlıyor.

Üstün örtme gücünün yanında içeride oluşan nemi de dışarıya atarak duvarların nefes almasını sağlayan ürün, solvent içermediği ve su ile seyreltildiği için de kokmuyor. 

Çevre dostu formülü ile yeşil bina sertifikasyonlarına uyum sağlayan Bi’Boya, sürdürülebilir bir gelecek için tercih ediliyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Yeni Yönetmelik ile 1,5 Yılda Mogan Gölü Kadar Sudan Tasarruf Hedefleniyor

Yayınlandı

-

Resmi Gazete’de yayımlanan düzenleme ile Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği güncellendi. Belli büyüklük ve tipteki kamu binaları ile özel binalarda yağmur suyu ve gri su sistemlerinin kurulumunu zorunlu kılan düzenleme sayesinde 1,5 yılda Mogan Gölü kadar sudan tasarruf edilmesi hedefleniyor.

Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, atık suyun 2/3’ünü oluşturan gri su kullanımı ile sağlanacak avantajlara, depolama sistemlerinin kurulum maliyetlerine, amortisman sürelerine ve güvenli depolamanın önemine dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Yıllık ortalama 4 milyon metreküp su tasarrufu sağlanacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikte binalarda yağmur suyu ve gri su kullanımı konusunda değişikliğe gidildi. Buna göre, gri su sistemleri, yatak sayısı 200’den fazla olan konaklama tesisleri, yapı inşaat alanı 10 bin metrekareden büyük olan AVM’ler ve yapı inşaat alanı 30 bin metrekareden büyük kamu binalarında zorunlu olacak. Böylece binalarda yıllık ortalama 4 milyon metreküp su tasarrufu sağlanacak.

“Yağmur suyu ve gri su kullanımını teşvik eden Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile 1,5 yılda Mogan Gölü kadar sudan tasarruf edilmesi hedefleniyor” diyen Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, gri su kullanımının önemine dikkat çeken açıklamalarda bulundu:

“Gri su olarak adlandırılan kullanım suyu, tuvaletlerden gelen ve fosseptik atığı içeren siyah su haricindeki suları kapsıyor. Apartmanlarda, otellerde ve işletmelerde; duş alma, el yıkama, bulaşık veya çamaşır yıkama amacıyla kullanılan atık su, gri su olarak tanımlanıyor. 

“Sudan yüzde 30 ila 50’lere varan oranlarda tasarruf sağlıyor”

TÜİK’in yayınladığı 2022 yılı ‘Su ve Atık Su İstatistikleri’ne göre; belediyeler tarafından içme ve kullanma suyu şebekesine çekilen kişi başı günlük ortalama su miktarı 229 litre iken kişi başı günlük ortalama atık su miktarı 197 litre. Atık suyun 2/3’ünü oluşturan gri suyun; bahçe sulamada, tuvalet rezervuarlarında ve temizlik amacıyla kullanılması sayesinde sudan yüzde 30 ila 50’lere varan oranlarda tasarruf sağlanabiliyor. Böylece gri su kullanarak hem kişilerin su ayak izini hem de su giderlerini düşürmek mümkün hale geliyor.

Kanalizasyon sistemleri üzerindeki yükü azaltıyor

Üstelik gri su kullanımı yalnızca ekonomik değil, çevresel fayda da sağlıyor. Gri su, kanalizasyon sistemleri üzerindeki yükü azaltıyor. Sağladığı bu avantaj, taşkınlarla mücadelede kritik önem taşıyor. Ayıca yeraltı su kaynaklarını koruyor ve suyun geri dönüştürülmesini sağlayarak, ekosistem üzerindeki baskıyı hafifletiyor” dedi.

Osman Yağız, gri su depolama sistemlerinin kurulum maliyetleri ve amortisman süreleri hakkında da şunları söyledi:

“Proje maliyetini ortalama yüzde 0.5 ila 0.7 artırıyor”

Yağmur suyu ve gri su depolama sistemlerinin kurulum bedelleri, GRP su deposunun ve basınçlandırma sistemlerinin kapasitesine ve projeye göre değişiyor. Konutlara kurulan küçük sistemler için fiyatlar 1.500 ila 5 bin dolar aralığında değişiyor. Endüstriyel ve büyük ölçekli projeler içinse fiyatlar 10 bin dolardan başlıyor. Bu sistemlerin yeni inşa edilen binalara eklenmesi proje maliyetiniortalama yüzde 0.5 ila 0.7 oranında artırıyor. Ancak sistem, sağladığı su tasarrufu sayesinde yatırım maliyetini 5 ila 10 yıl içerisinde amorti ediyor.

“Mülk değerini yüzde 5 ila 15 artırıyor”

Su yönetiminde çevre dostu ve ekonomik avantajlar sunan yağmur suyu ve gri su depolama sistemleri, mülk değerini de yüzde 5 ila 15 oranında artırıyor. Üstelik modüler olan GRP su depoları, mevcut binalara da kolaylıkla kurulabiliyor.” dedi.

Osman Yağız, konuşmasında, gri su sistemlerinde güvenli depolamanın önemine de dikkat çekti:

“Gri suyu toplayıp, DIN 4046 standardına uygun kalitede arıtıp, güvenlik ve sağlık kriterlerini karşılayacak şekilde depolamak gerekiyor.

Su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşumunu önlüyor

Ekomaxi olarak, yüksek mühendislik malzemesi olan cam elyaf takviyeli kompozit malzemeyle ürettiğimiz GRP su depolarımız ile suyun kalitesini koruyoruz. Çünkü GRP depo, geleneksel sistemlerde olduğu gibi aşırı sıcak ve aşırı soğuklarda dış ortam şartlarından etkilenmiyor. GRP panellerin pürüzsüz yüzey yapısı ve cam elyaf içeriği sayesinde UV ışınlarının geçirgenliği sıfıra yakın olduğu için su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşumunu önlüyor.” diyerek sözlerini tamamladı.

Okumaya Devam Et

GENEL

DemirDöküm’ün İş Ortaklarıyla Güney Kore’de Buluştu

Yayınlandı

-

İklimlendirme sektörünün öncü markalarından DemirDöküm, iş ortaklarının motivasyonunu artırmak ve satışlarını desteklemek için her sene birbirinden farklı konseptte düzenlediği etkinliklerine yenisini ekledi. Şirket bu sene ödüllü seyahat kampanyası kapsamında başarılı olan iş ortaklarını teknoloji ve geleneklerin muhteşem uyumuyla bilinen Güney Kore’de ağırladı. Beş gün süren organizasyonda katılımcılar hem ülkenin modern yüzünü hem de zengin kültürel mirasını keşfetme fırsatı buldu.

DemirDöküm’ün gelenekselleşen yurt dışı seyahat programı, bu yıl Uzak Doğu’nun dinamik ülkesi Güney Kore’de gerçekleşti. DemirDöküm, yeni ürün gamını, müşteri beklentilerindeki değişimleri ve satış sonrası hizmetlerdeki yenilikleri Seul ve Busan şehirlerini kapsayan kültürel turda paylaştı.

Program, dünya tarihinin en çarpıcı noktalarından biri olan DMZ (Askerden Arındırılmış Bölge) ziyaretiyle başladı. Kuzey ve Güney Kore arasındaki 4 km genişliğindeki tampon bölge, Soğuk Savaş döneminin canlı bir tanığı olarak ziyaretçilerini etkileyici bir tarih yolculuğuna çıkardı. Ardından Seul ve Busan şehirlerinin tarihi ve doğal güzelliklerini içeren çok özel bir program gerçekleştirildi. 

Isı Pompası satışlarında başarılı olan iş ortaklarını bir araya getiren etkinlikte katılımcılar, hem dünyanın en özel bölgelerinden birini güzel bir programla ziyaret etme, hem de DemirDöküm’ ün 2025 yılı plan ve hedeflerini istişare etme fırsatını da yakalamış oldu.  

Okumaya Devam Et

Trendler