Bizimle iletişime geçin

GENEL

Binalarda yangın sistemi nasıl olmalı, yangınlara nasıl müdahale edilmeli!

Yayınlandı

-

Uzmanı yangına karşı alınması gereken önlemleri anlattı!

Kaçış yollarını gösteren ışıklar 1 saniye bile kapanmamalı!

Yangına karşı nasıl önlem alınması gerektiğini anlatan İSG Uzmanı Dr. Rüştü Uçan, 4 katlı veya daha yüksek binalarda yangın tüplerinin, her 25 metrede bir yerleştirilmesi, bu tüplerin yerden 30-40 cm yukarıda, duvara asılı bir şekilde bulunması gerektiğini kaydetti. 

Yangın söndürme tüplerinden kaçış yollarına kadar birçok kritik detaya dikkat çeken Uçan, “Her binada en az iki yangın merdiveni bulunması gereklidir. Katlarda kat planı yer almalı. Bu plan, her kattaki kişilerin nasıl tahliye olacağını ve hangi yollardan kurtulacaklarını göstermeli.” diye konuştu. 

4 katlı ve üzeri binalarda yangın önlemlerin zorunlu olduğunu ifade eden Dr. Uçan, “Yangın anında tüm bu sistemlerin eksiksiz çalışması şart.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, yangına karşı nasıl önlem alınması gerektiğini anlattı.

Koridor uzunluğu 25 metreyi geçiyorsa, 2 veya 3 tüp yerleştirilebilir

Bir binada yangına karşı nasıl önlem alınması gerektiğine işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Öncelikle, 4 katlı veya daha yüksek binalarda alınması gereken yangın önlemlerine bir örnek üzerinden bakalım. İlk olarak, binalarda yangın tüplerinin bulunması gerekiyor. Yangın tüpleri, her 25 metrede bir yerleştirilmelidir. Bu tüpler, yerden 30-40 cm yukarıda, duvara asılı bir şekilde bulunmalıdır ve düzenli aralıklarla kontrol edilmelidir. Eğer koridor uzunluğu 25 metreyi geçiyorsa, 2 veya 3 tüp yerleştirilebilir. Bu durum, binanın büyüklüğüne ve yapısına bağlı olarak değişiklik gösterebilir.” dedi.

Her binada en az iki yangın merdiveni bulunması gerekli

Yangın merdivenlerinin önemine dikkat çeken Uçan, “Her binada en az iki yangın merdiveni bulunması gereklidir. Binanın büyüklüğüne bağlı olarak bu sayı artabilir; örneğin, bazı binalarda üç yangın merdiveni bulunabilir. Katlarda kat planı yer almalı. Bu plan, her kattaki kişilerin nasıl tahliye olacağını ve hangi yollardan kurtulacaklarını göstermeli. Bir binaya, otele ya da hastaneye gittiğimizde bu tür bilgilendirmeleri mutlaka incelemeliyiz. Bu bilgiler, yangın anında nasıl hareket edeceğimizi bilmemiz açısından oldukça önemlidir.” diye konuştu.

Acil yardım butonu ve yangın dolabı bulunmalı!

Acil durum butonuna da dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, şöyle devam etti:

“Bu buton kırılarak yangın başladığına dair uyarı verilmeli. Bu uyarı, yüksek sesle duyulabilir ve böylece hızlı bir şekilde harekete geçilmiş olur. Türkiye’deki en büyük sorunlardan biri de olay anında, özellikle karanlıkta, bu tür talimatları okumanın mümkün olmaması. Acil çıkış ışığı olmalı ve elektrikler kesildiği anda akü, jeneratör, batarya…gibi sistemlerle beslenerek çıkış yönünü göstermeli. Binalarda yangın dolabı bulunmalı. Yangın dolabının içinde genellikle 25 metre uzunluğunda bir alana erişim sağlayan hortum olmalı.”

Yangın merdivenlerinin bulunduğu alanlara eşya konulmamalı

Yangın merdivenlerinin kapısının kilitli olmamasının önemine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Yangın merdivenleri binanın dışında çelikten yapılmış olabilir ya da içeride konumlandırılmış olabilir. Bu merdivenler, acil durumlarda insanların tahliye edilmesi için çok önemlidir. Ancak ne yazık ki apartmanlarda yangın merdivenlerinin bulunduğu alanlara eşya koyuluyor. Bu kesinlikle yapılmamalıdır. Yangın planının uygulandığı bu alanlar tamamen boş bırakılmalıdır, çünkü kaçış anında bu eşyalar ciddi engeller oluşturabilir. Ayrıca her katta, o katın kaçıncı kat olduğunu belirten bir işaret bulunmalıdır.” dedi.

Fıskiye sistemleri ve duman dedektörleri erken müdahale için kritik!

Normal apartmanlarda sprink (fıskiye) sistemlerinin gerekmeyebileceğini ancak birçok kişinin bulunduğu binalarda sprinklerin de olması gerektiğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Yangın anında alarm devreye girdiğinde ya da duman algılandığında bu sistemler otomatik olarak çalışır. İçlerindeki cam bir güvenlik mekanizmasıyla kırılır ve su püskürterek yangını bastırır. Bu sayede yangının yayılması önlenmiş olur. Bu sistemler, yangın güvenliği açısından oldukça önemlidir. Duman dedektörü de olmalıdır. Bu dedektörler, dumanı algıladığı anda alarm veriyor ve sistem devreye giriyor. Bu da yangın anında erken müdahale için kritik bir role sahip.” şeklinde konuştu.

Düzenli kontrol ve bakım şart!

Yangın pompasının aylık olarak test edilmesi ve yılda bir kez kapsamlı bakımdan geçirilmesi, yangın algılama sisitemlerinde duman ve ısı sensörlerinin 6 ayda bir kontrol edilmesi ve gerektiğinde kalibrasyon yapılması, yangın alarm panosunun da aylık olarak kontrol edilerek sistemin çalışır durumda olduğunun raporlanması gerektiğini de kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, sprink sistemlerinin yılda bir kez uzman ekiplerce kontrol edilerek test edilmesi gerektiğini ve kaçış yolları ile merdivenlerin de haftalık olarak denetlenmesi, kapıların açık ve engellerden arındırılmış olduğundan emin olunmasının önemini vurguladı.

Jeneratör devreye girerek yangın pompaları hemen çalışmalı!

Yangına müdahalede yangın pompalarının çok önemli olduğunu vurgulayan Uçan, “Yangın söndürme ve elektrik kesintisi durumunda hızlıca jeneratör devreye giriyor. Pompa fıskiyelerden yangın alanına su püskürtüyor. Elektriğin kesilmesiyle sistemin çalışmaması söz konusu olmamalı. Elektrikli jeneratörü yedekleyen dizel yakıtlı sistemler olmalı. Zaten yangın anında güvenlik protokolleri gereği elektrikler otomatik olarak kesiliyor. Elektrik kesildiği anda jeneratör devreye giriyor ve yangın pompaları hemen çalışmaya başlıyor. Büyük binalarda çok büyük su depoları bulunuyor. Bu depolarda yangın durumunda kullanılmak üzere özel bir alan var. Depolardaki su tamamen bitse bile, yangına özel ayrılan su miktarı bu durumu telafi ediyor. Bu sistemler, suyun kesintisiz bir şekilde kullanılmasını sağlıyor. Sprink sistemi çalışmaya başladığında, yangını bastırmak için su püskürtüyor. Ayrıca itfaiye ekipleri geldiğinde bu sistemler, itfaiyeye de destek sağlıyor.” dedi.

Tatbikatlar önemli!

Dr. Uçan belirli periyotlarda tatbikatların da çok önemli olduğunu söyledi ve sistem denetim periyotlarını şu şekilde ifade etti:

Sprink Sistemleri:

Sprink sistemleri yılda bir kez uzman ekiplerce kontrol edilmeli ve test edilmelidir.

Yangın Pompa Grubu:

Yangın pompaları aylık olarak test edilmeli, yılda bir kez kapsamlı bakımdan geçirilmeli.

Yangın Algılama Sistemi:

Duman ve ısı sensörleri 6 ayda 1 kontrol edilmeli ve gerektiğinde kalibrasyon yapılmalı. Yangın alarm panosu, aylık olarak kontrol edilmeli, sistemin çalışır durumda olduğu raporlanmalı.

Kaçış Yolları ve Merdivenleri:

Haftalık olarak denetlenmeli, kapıların açık ve engellerden arındırılmış olduğundan emin olunmalıdır. Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.58243

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Sylvana İstanbul’da İnşaat Hız Kesmiyor; Projenin Yüzde 52’si Tamamlandı

Yayınlandı

-

 
Reportage Türkiye’nin ödüllü ve prestijli villa projesi Sylvana İstanbul, Avrupa Yakası’nın hızla gelişen bölgelerinden Bahçeşehir 2. Kısım’da hayata geçiyor. İnşaatının yüzde 52’si tamamlanan proje, yatay mimari anlayışıyla modern şehir yaşamına yepyeni bir soluk getiriyor.

Toplamda 232 adet 4+1 tripleks sıra villadan oluşan proje, sadece estetik değil, fonksiyonel ve aile dostu bir yaşamı da merkeze alıyor. Her villanın kendine ait özel bahçesi bulunurken, yatay mimarinin sunduğu yaşam alanlarıyla Sylvana İstanbul, şehrin karmaşasından uzaklaşmak isteyenler için bir alternatif sunuyor.

CEO Kemal Alamo: “Yatay mimariyle huzurlu ve dengeli bir yaşam sunmayı hedefliyoruz”
Reportage Türkiye CEO’su Kemal Alamo, projeye dair yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İstanbul gibi megapol şehirlerde insanlar yatay mimariye sahip yaşam alanlarına yöneliyor. Merkezi bir lokasyonda şehirle uyum içinde ve ayrıca kendine özel müstakil bir yaşam tercih edenler için Sylvana İstanbul, bu ihtiyaca tam anlamıyla yanıt veren bir yapıda, güvenli bir villa yaşamı sunuyor.”

Tapular hazır! Sınırlı sayıdaki villalar için satışlar devam ediyor.
Yatay mimarinin konforunu ön plana çıkaran Sylvana İstanbul, 44 bin metrekare arazi üzerinde uyum içinde planlandı. Projede barbekü alanları, özel otoparklar, çocuk oyun alanları, basketbol sahası, spor salonları, yürüyüş yolları, elektrikli araç şarj istasyonları ve 7/24 güvenlik gibi birçok sosyal donatı yer alıyor.

İnşaatın yüzde 52’si tamamlanan Sylvana İstanbul’da, altyapı, izolasyon ve teknik uygulamalar büyük titizlikle sürdürülüyor. Villalarda geniş çift camlı pencerelerle gün ışığı maksimum seviyede içeri alınırken, özelleştirilebilir hobi odalarıyla her bireye özel alanlar yaratılıyor. Proje ayrıca İstanbul Havalimanı’na yakınlığı ve çevredeki AVM, hastane, okul gibi noktalara kolay ulaşımıyla da yaşam kalitesini artırıyor.
European Property Awards 2024’te “Best Townhouse Community” kategorisinde ödüle layık görülen Sylvana İstanbul’da ilk teslimlerin Aralık 2025’te yapılacak olması, tapuların ise şimdiden hazır olması projeyi yatırım açısından da cazip kılıyor. Oturum ve yatırım için uygun olan projede sınırlı sayıda kalan villalar için satışlar devam ediyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Global Liderlik Hedefiyle Büyümeye Devam Eden Hareket, 132 Milyon Dolarlık Yatırımla Kapasitesini Artırıyor 

Yayınlandı

-

 
Türkiye’nin ağır yük kaldırma, proje taşımacılığı ve yük mühendisliği alanında dünya çapındaki lider firmalarından Hareket, global pazardaki iddiasını ortaya koyan önemli yatırımlara imza attı. Şirket, toplam tutarı 132 milyon dolara ulaşan yeni vinç, barge, SPMT, treyler ve çekici yatırımlarıyla operasyonel kapasitesini önemli ölçüde genişletirken, özellikle petrol, gaz ve yenilenebilir enerji projelerinde global ölçekteki rekabet gücünü ileri taşıyor.
Hareket, Çin’in önde gelen vinç üreticilerinden SANY ile imzaladığı 100 milyon dolarlık anlaşma kapsamında, 88 adet yüksek teknolojiye sahip vinç alımı gerçekleştirdi. Bu büyük ölçekli yatırım sayesinde ekipman kapasitesini yüzde 50 artırmayı hedefleyen Hareket, anlaşma kapsamında 4.000 tonluk kaldırma kapasitesiyle dünyanın en büyük paletli vinçlerinden birini de filoya dahil edecek. 
Hareket, yüksek taşıma kapasitesine sahip ve esnek manevra kabiliyetiyle proje ve ağır yük taşımacılığında öne çıkan, 9.600 ton kapasiteli toplam 200 akslık ‘Kendinden Tahrikli Modüler Treyler’ (SPMT) alımı için de 13,5 milyon Euro’luk (15,3 milyon dolar) anlaşmaya vardı. 2025 yılı içerisinde filoya katılacak olan SPMT’ler, enerji, petrol, gaz, petrokimya ve gemi inşa projelerinde kullanılacak. 
Off-Shore Projelerinde Hizmet Vermek Üzere Stratejik Yatırım
Off-shore sektöründeki büyüme stratejisi doğrultusunda Hareket, 10 milyon Euro (11,3 milyon dolar) yatırımla 2 adet, 10.000 ton taşıma kapasiteli özel Barge siparişi verdi. Çin’de üretilen ve Eylül ayında teslim edilmesi beklenen yeni barge’lar, Ortadoğu, Asya-Pasifik ve Akdeniz’de petrol, doğalgaz ve yenilenebilir enerji projelerinde aktif olarak kullanılacak.
 
Güçlü Ekipman Parkuru ile Ortadoğu’da Büyüme
Kara taşımacılığı tarafında da filosunu güçlendirmeye devam eden Hareket, 3,3 milyon Euro yatırımla (3,7 milyon dolar) vagon taşımacılığı ve rüzgar santrali projelerinde kullanmak üzere 8 adet, 8 akslı Faymonville marka yarı römork satın aldı. Ayrıca 1,5 milyon Euro (1,7 milyon dolar) bedelle 300 ton kapasiteli Grove GMK6300L mobil vinç filoya katılırken, Temmuz 2025’te teslim alınmak üzere 13 adet 6×4 akslı Volvo çekici siparişi verildi. Bu yatırımların, Dubai, Abu Dabi ve Katar’daki projelerde aktif olarak kullanılması planlanıyor.
2025 yılında gerçekleştirdikleri yatırımları değerlendiren Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği CEO’su Abdullah Altunkum, “Hareket olarak istikrarlı büyüme hedefimiz doğrultusunda ilerlemeye kararlı bir şekilde devam ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz 132 milyon dolarlık yatırımla kapasitemizi yüzde 50 oranında artırıyoruz. Bu atılım ile global arenada ağır proje ve yük taşımacılığı alanında güçlenmeye devam ediyoruz. Deniz üstü projelerle Avrupa’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan Asya-Pasifik’e uzanan geniş bir coğrafyada daha etkili olacağız. Bu alanda sunacağımız hizmetler, çevresel etkileri en aza indirme yaklaşımımızla birlikte, sürdürülebilir ve sorumlu bir gelecek inşa etme vizyonumuzun güçlü bir yansıması. Hedefimiz, bir yandan Türkiye’deki liderliğimizi perçinlerken, terzi usulü proje yönetimimiz ve üstün mühendislik kabiliyetimizle dünyada da proje taşımacılığı ve yük mühendisliği alanında ilk üç marka arasında yer almak” dedi.
Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği Hakkında
Sektördeki 68 yıllık köklü tecrübesiyle hizmet veren Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği A.Ş.; güvenilirliği ve yüksek hizmet standartlarıyla, yük mühendisliği, proje taşımacılığı ve ağır yük kaldırma alanlarında Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarından biridir. Merkezi İstanbul’da olan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Suudi Arabistan, Özbekistan, Kazakistan, Tanzanya, Senegal ve Ukrayna başta olmak üzere Asya, Afrika ve Avrupa’da uluslararası hizmet vermektedir. Hareket; enerji, petrokimya, petrol ve gaz, nükleer enerji, alt yapı inşaat ve gemi inşa sektörlerinde; ağır yük kaldırma ve taşıma mühendisliği, proje taşımacılığı, yenilenebilir enerji anahtar teslim çözümleri, vinç ve ekipman kiralama, ağır yüklerin montaj ve yerine yerleştirme hizmetlerini vermektedir. Hareket, tüm özel taşıma ekipmanlarının toplam taşıma kapasitesine göre dünyanın en büyük ağır nakliye şirketlerinin yer aldığı Uluslararası Vinçler ve Özel Taşımacılık listesine (ICT50 2024) göre Türkiye’de 1., Avrupa’da 4. ve dünyada 16. sırada yer almaktadır. Hareket, tüm özel kaldırma ekipmanlarının toplam taşıma kapasitesine göre dünyanın en büyük vinç şirketlerinin yer aldığı Uluslararası Vinçler ve Özel Taşımacılık listesine (IC100 2024) göre Türkiye’de 1., Avrupa’da 11. ve dünyada 33. sırada yer almaktadır.

Okumaya Devam Et

GENEL

Legrand Türkiye Grubu’nun  Elektrik Güvenliğinde Geleceği Şekillendiren Yenilikçi Çözümleri

Yayınlandı

-

Legrand Türkiye Grubu, elektrik güvenliği alanında Türkiye pazarına sunduğu XS4, XG6, XD10 ve XC10 yeni nesil modüler ürünlerle sektörde fark yaratmaya devam ediyor. Gebze’deki üretim tesisinde üretilen 4.5kA, 6kA otomatik sigortalar ve kaçak akım koruma ürünlerine ek olarak, Türkiye pazarının ihtiyaçlarına uygun olarak ilk kez 10kA otomatik sigorta ürünleri de yerli üretimle pazara sunuluyor. Bu ürünler, konutlardan ticari binalara ve endüstriyel tesislere kadar geniş bir yelpazede elektriksel risklere karşı etkin koruma sağlıyor.

 

Legrand Türkiye Grubu, elektrik güvenliği alanındaki küresel liderliğini, Türkiye pazarındaki yenilikçi çözümleriyle pekiştirmeye devam ediyor. Gebze’deki üretim tesisinde, yerli üretimle geliştirilen XS4, XG6, XD10 ve XC10 serisi yeni nesil modüler ürünlerle sektöre katkı sağlanıyor. Yeni nesil modüler ürünler ile güvenliği, dayanıklılığı ve çevre dostu yaklaşımı ön planda tutuyor. Sektördeki teknoloji odaklı yenilikçilik anlayışını, Türkiye’nin özel gereksinimlerine uygun çözümlerle birleştirerek, yüksek performanslı ve sürdürülebilir ürünler sunuyor. Legrand Türkiye Grubu’nun elektrik güvenliği alanındaki bu hamlesi hem sektöre katkı sağlarken hem de yerli üretimin güçlendirilmesine olanak tanıyor.

 

Güvenlik ve Sürdürülebilirlik Bir Arada: Yeni Nesil Modüler Ürünler

 

Legrand Türkiye Grubu, XS4, XG6, XD10 ve XC10 serisi modüler sigortalar, yüksek güvenlikli tasarımlarıyla elektriksel hataların önüne geçerken, IP2X güvenlik seviyeleriyle kullanıcı güvenliğini artırıyor. Bu özellikler, montaj, bakım ve kullanım sırasında doğabilecek tüm tehlikeleri minimize ederken, elektrik tesisatlarının uzun vadede güvenliğini sağlıyor. XS4, XG6, XD10 ve XC10 serisi modüler sigortalar, sadece yüksek güvenlik sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurarak enerji verimliliği sağlayan çözümler sunuyor. Bu ürünlerin tasarımı, modern mühendislik ve inovasyonun birleşimi olarak, kullanıcıların elektriksel altyapılarındaki güvenliği en üst düzeye çıkarıyor. Türkiye pazarındaki çeşitli sektörlerdeki talep ve ihtiyaçları göz önünde bulundurarak, Legrand Türkiye Grubu, her bir ürün serisinin özelleştirilmiş versiyonlarını geliştiriyor. Konutlardan ticari binalara, hatta endüstriyel tesislere kadar geniş bir kullanım alanına hitap eden bu ürünler, sadece yüksek performansla değil, aynı zamanda çevre dostu materyaller ve sürdürülebilir üretim süreçleriyle de sektördeki çevre bilincini artırıyor.

 

10kA Otomatik Sigorta ile Elektrik Güvenliğinde Yeni Dönem

 

Yeni 10kA otomatik sigorta ürünü ile Legrand Türkiye Grubu, özellikle büyük ölçekli projelerde elektrik güvenliğini sağlamak için önemli bir adım atıyor. Bu ürün, yalnızca yüksek güç gereksinimlerine sahip altyapılara uygun olmakla kalmayıp, aynı zamanda yerli üretimle pazara sunulması sayesinde Türk ekonomisine katkı sağlamayı sürdürüyor. Yüksek kaliteli malzemelerle üretilen ve titizlikle test edilen bu sigorta, dayanıklılığı ve güvenliğiyle zorlu koşullarda bile maksimum performans sağlıyor. Legrand Türkiye Grubu’nun çevreci üretim anlayışı, bu ürünü daha sürdürülebilir bir çözüm haline getirirken, gelecekteki projeler için güvenilir ve verimli bir altyapı oluşturma fırsatı sunuyor. Ayrıca, 10kA otomatik sigorta, sektördeki en son teknolojilerle uyumlu olarak, enerji verimliliğini artırmak ve elektrik güvenliğini en üst düzeye çıkarmak için gerekli tüm özellikleri barındırıyor.

 

Legrand Türkiye’nin modüler sigorta çözümleri hem endüstriyel hem de ticari kullanımlar için yüksek düzeyde güvenlik sağlarken, aynı zamanda kullanıcıların enerji tüketimlerini optimize etmelerine olanak tanıyor. Legrand Türkiye Grubu’nun yeni nesil modüler ürünleri, enerji tasarrufu sağlarken, kullanıcıların enerji altyapılarındaki sürdürülebilirliği artırıyor. Ayrıca, geniş aksesuar seçenekleri ve esnek tasarımı sayesinde farklı ihtiyaçlara uyum sağlayarak, elektrik güvenliğini daha erişilebilir ve verimli bir hale getiriyor. Yüksek güvenlik seviyeleri ve kullanıcı dostu tasarımlarıyla, her türlü tesisat için pratik ve güvenli çözümler sunuyor.

Okumaya Devam Et

Son Yazılar

Trendler