GENEL
Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı: “Yepyeni bir ekonomik düzen kuruluyor. Öncelikli çözüm verimlilik ve ölçek ekonomisi”

Yayınlandı
11 ay önce-
Yazar:
yapiinsaatdergisi
Tosyalı, yurt içinden gelen 200’den fazla iş ortağını Antalya’da bir araya getirdi. “Her Koşulda Verimlilik Her Adımda Sürdürülebilirlik” mottosuyla düzenlenen Tosyalı İş Ortakları Buluşması’nda konuşan Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı; “ Ülke olarak yeni dünya düzeninde güçlü bir ekonomi için çeşitli senaryolara hazırlık yapmamız gerekiyor. Bir yandan ölçeğimizi daha verimli kullanırken bir yandan da Ar-Ge’ye yatırım yapmaya odaklanmalıyız. Tosyalı olarak hedefimiz, dünyanın en büyük 20 çelik şirketinden biri olmak ve bunu muazzam bir verimlilikle başarmak. Bunun için odağında sürdürülebilirliğin olduğu nitelikli yeşil çelik üretiminin yanı sıra verimliliğimizi ve ölçeğimizi de artıran yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Karbon salımını düşüren yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına yönelmeyi sürdürüyoruz” dedi.
Türkiye’nin global demir-çelik üreticisi Tosyalı, Tosyalı İş Ortakları Buluşması’nı, yurt içinden gelen 200’den fazla iş ortağının katılımıyla Antalya’da gerçekleştirdi.
Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı: “Ülke olarak yeni dünya düzeninde güçlü bir ekonomi için çeşitli senaryolara hazırlık yapmamız gerekiyor.”
Tosyalı İş Ortakları Buluşması’nda konuşan Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, “Dünya son 5 yılda, önce pandeminin sonra da jeopolitik gerginliklerin etkisiyle küresel ekonomide dengelerin değişmeye başladığı bir süreçten geçiyor. Bunlara yaşlanan nüfus, iklim krizi, makro ekonomik dengesizlikler, küreselleşmeye bakışta olan değişimler ve yapay zeka ile birlikte ileri teknolojideki gelişmeler gibi genel eğilimleri de eklediğimizde dünyanın bir dönüşüm içerisinde olduğunu rahatlıkla görüyoruz. Büyüme dünyanın birçok bölgesinde istenen ve beklenen seviyede değil. Bu gelişmeler Türkiye ekonomisini de etkilemeye devam ediyor. Küresel ekonomideki değişimin bir yansıması olarak sanayinin çoğunda ve özellikle demir-çelik sektöründe Çin gerçeği ile yüzleşmeye devam ediyoruz. Çin’in üretim fazlası ve düşük maliyetli ürünleri, bizim gibi ülkelerin pazarlarına girmeye devam ederse, bu durum ekonomimizi daha da zorlayacak. Ülke olarak bu konuda çeşitli senaryolara hazırlık yapmamız gerekiyor. Bir yandan ölçeğimizi büyütürken bir yandan da buna paralel olarak verimliliğimizi artırarak rekabetçi fiyatlara nitelikli ürünler sunabilmemiz gerekiyor. Merkezinde sürdürülebilirliğin olduğu; ileri teknoloji, verimlilik ve ölçek ekonomisi ile şekillenecek bir ekonomi doğuyor. Sürdürülebilirliğin ana konularından biri verimlilik, bir başka deyişle daha az kaynak tüketerek daha fazla üretim yapmak. İşte yeni dönemin ana konusu bu olacak, tam da Tosyalı’nın iş yapış kültürü” dedi.
“Çin’e bile ihracat yapıyoruz, hedefimiz dünyada ilk 20”
Yurt içinde ve yurt dışındaki değişken koşullara rağmen kararlı bir şekilde üretimi artırmak için yıl boyunca çok çalıştıklarını dile getiren Fuat Tosyalı, “Bu yıl, sadece yurt içinde yaklaşık 6 milyon ton üretim yaptık. Ayrıca, Çin’e ilk kez ihracat gerçekleştirdik. 3 kıtada 40’dan fazla tesisimiz var. Yıllık toplam 15 milyon ton sıvı çelik üretim kapasitesine sahibiz. Türkiye’nin yanı sıra Cezayir, Libya, Angola, Senegal ve İspanya’da da global yatırımlarımız bulunuyor. Dünyanın en hızlı büyüyen demir-çelik şirketiyiz. 2022’de 78. sıradaydık, 2023’te 15 basamak birden yükselerek 63. sıraya yerleştik. Tabii ki bunları asla yeterli görmüyoruz. Bunun için de kendimize bir hedef koyduk; önümüzdeki 5 yıl içerisinde dünyanın en büyük 20 çelik şirketinden biri olmak ve bunu muazzam bir verimlilikle başarmak” dedi.
“Madenden nihai ürüne kadar her şeyi Tosyalı ekosisteminde çözümlüyoruz”
Tüm yatırımlarının merkezinde sürdürülebilirlik olduğunu, ölçek ekonomisi ve verimlilik yaklaşımıyla önümüzdeki dönemde kapasiteyi çok daha verimli kullanacaklarına değinen Fuat Tosyalı, “Ar-Ge’ye, ileri teknolojiye, döngüsel üretime, güneş ve hidrojen gibi temiz enerji kaynaklarına yatırımlarımız aralıksız devam ediyor. Bu yıl yeşil çelik markamız Tosyalı V-Green’in lansmanını yaptık ve dünya genelinden yoğun ilgi gördü. Dünyanın en prestijli ödüllerinden biri olan “The ESG & Sustainability Awards” da Yılın Çevresel Ürün- ESG Kampanyası ödülünü kazandı. Ürün kalitemizi artırırken yeni tesislerimizle ürün çeşitliliğimizi de artırıyoruz. Madenden nihai ürüne kadar her şeyi Tosyalı evreni de diyebileceğimiz, kendi ekosistemimiz içerisinde A’dan Z’ye üretiyoruz.” dedi.
“Yeni yatırım ve satın almalarla demir-çelik üretim kapasitemizi artıyoruz”
Türkiye’nin nitelikli çelik ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayacak Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisi yatırımını tamamladıklarını, tesisi verimlilik ve ölçek olarak da daha iyi bir şekilde çalıştırdıklarını, yurt içinde ve yurt dışında yeni yatırımlar ve satın almalarla nitelikli çelik üretim kapasitesini artırmaya devam ettiklerini dile getiren Fuat Tosyalı, “Türkiye’de bir süre önce gerçekleştirdiğimiz Baştuğ şirketlerinin satın alması ile yaklaşık 2 milyon ton sıvı çelik kapasitesi grubumuza katmış olduk. Baştuğ satın alması ile birlikte toplamda 15 milyon ton sıvı çelik üretim kapasitesine ulaştık” dedi.
“Cezayir’deki ikinci DRI tesisimiz %100 hidrojenle çalışabilme özelliğiyle dünyada ticari üretime başlayan ilk tesis oldu”
Yurt dışında, bütün Akdeniz Havzası ve Afrika’nın göz bebeği olan Tosyalı Cezayir Üretim Kompleksi’nde yatırımlara devam ettiklerini söyleyen Fuat Tosyalı, “Burada geçtiğimiz yıl en yüksek teknolojiye sahip yeni bir DRI tesisi ve onun önünde 4 milyon ton/yıl kapasite ile yassı çelik üretecek haddehanelerin yapımına başlamıştık. Bu yatırımın slab üretim tesisini mayıs ayı itibarıyla faaliyete aldık. Aynı şekilde bu fazdaki ikinci DRI’ımızı da eylül ayında devreye aldık. İkinci DRI tesisi hem doğal gaz hem de küçük bir modifikasyonla %100 hidrojenle çalışabilme özelliğiyle dünyada ticari üretime başlayan ilk tesis oldu. Bu yatırımla Tosyalı Algérie aynı tesiste 5 milyon tonun üzerine çıkan DRI üretim kapasitesiyle Avrupa ve Kuzey Afrika’yı kapsayan Akdeniz havzasındaki en büyük DRI üretim kapasitesine sahip oldu. Dünya’da doğal gazla üretilen DRI’ın %8’ini Tosyalı olarak tek başına üretiyoruz, bu gerçekten muazzam bir ölçek ” dedi.
Bunları da Beğenebilirsin

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2025 Eylül Ayı Raporu’nu açıkladı. Temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Endekslerin geçen yıla göre yükselse de eşik değerin altında kalması, sektörün daha iyi bir noktada olduğunu ancak hâlâ istenen seviyede olmadığını göstermektedir.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.
Hazır Beton Endeksi 2025 Eylül Ayı Raporu’na göre, temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Beklenti ve Güven Endekslerinin her ikisi de yine negatif tarafta hareket etmiştir. Beklentide görülen sınırlı artış, endeks değerini eşiğin üzerine taşımaya yeterli olmamıştır. Güven Endeksi ise eylül ayında gerilemiş görünmektedir. Son olarak birleşik Beton Endeksi de Güven Endeksi’ndeki azalışa paralel olarak düşüş kaydetmiştir.
Geride bıraktığımız eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı açısından bakıldığında ön plana çıkan endeksler Faaliyet ve Beklenti endeksleridir ancak bu durum, her iki endeksin de eylül ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte değerlendirilmelidir. Güven Endeksi’ndeki artış ise geçen yıla kıyasla oldukça sınırlı kalmıştır. Eylül ayındaki tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla kıyasla daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre daha iyi bir noktada olduğunu teyit etmekte, ancak mevcut durumun henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.
Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Temmuz ayındaki zirvenin ardından ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiştir. Tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla göre daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün geçen yıla kıyasla daha iyi bir noktada olduğunu, ancak henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.” dedi.
Ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye ekonomisinde yılın son çeyreğindeki, daha da önemlisi 2026 yılına dönük gelişmelerin belirleyicisi faiz ve ona bağlı olarak finansman maliyeti olacaktır. Dünyada ise küresel büyümede yavaşlama riskleri ve resesyon endişeleriyle birlikte, bazı piyasalarda normalleşen para politikalarının gevşemesi konusu öne çıkmaktadır. Sektörümüz için en olumlu senaryo; enflasyonun istikrarlı şekilde gerilemesi, TCMB’nin öngörülebilir bir duruşa kavuşması ve kamu altyapı harcamalarının planlandığı şekilde devam etmesi olacaktır. Bu senaryoda konut talebi ve yatırım iştahı güçlenebilir, inşaat sektörü de büyümeyi ve istihdamı sırtlayabilir ancak düşmeyen enflasyon, belirsiz faiz politikası veya dış kaynaklı şoklar olursa maliyetler ve finansman tablosu olumsuz etkilenebilir. Ekonomi yönetimi öngörülebilirliği artırıp maliyet ve finansman risklerini minimize ederek yatırımları sürdürülebilir kıldığı sürece inşaat sektörü ekonomiyi daha fazla destekleyecektir.” dedi.
GENEL
Erdal Albayrak / Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı: “Yatırımcı, güvenli liman olan gayrimenkule yöneliyor”

Yayınlandı
12 dakika önce-
Ekim 20, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Rakamlara baktığımızda konut piyasasında işlem hacminin belirgin bir şekilde toparlandığına şahit oluyoruz. Yatırımcı güvenli liman arıyor, bu liman da her dönem olduğu gibi yine gayrimenkul sektörü oluyor. Ancak burada düşük ve orta gelir grubunun konut ihtiyacını karşılamak konusu ön plana çıkıyor. Kamu da buradan yola çıkarak yüzde 56’ya kadar düşen ev sahipliği oranını 2035 yılına kadar yüzde 66’ya çıkarmayı hedefledi ve bir yandan sosyal konuta ağırlık vererek bir yandan orta gelir grubu için şartları iyileştirmek üzere formüller geliştirmek için çalışmalar yürütmeye başladı. Bundan sonra Türkiye’nin hızla erişilebilir veya uygun fiyatlı konut politikası geliştirmesi şart ancak işin mali yükünü kamu-özel iş birliği modellerinin uygulamaya konulmasıyla daha uygulanabilir ve hızlı bir süreç sağlanabilir.
Cihat Algün / Algün Yönetim Kurulu Başkanı: “Yıl sonu için rekor beklentisi güçlendi”

TÜİK rakamlarına göre; konut satışları ocak-eylül döneminde bir önceki yıla göre yüzde 19,2 artarak 1 milyon 128 bin 727 olarak gerçekleşti. Özellikle ipotekli satışlardaki yüzde 34,4’lük artış dikkat çekici. Bugün açıklanan resmi tabloya göre, 2025 yılı sonunda konut satışlarının eşik değer olan 1.5 milyonun üzerine çıkarak rekor kıracağı beklentisi güçleniyor. Artık parasını önceden kur korumalıda, faizde, döviz ve altında değerlendirenler konuta da yatırım yapmaya başladı. İleride konut fiyatlarının daha fazla artacağını öngören kesim, konut yatırımına yöneldi. Bir süredir devam eden konut satış rakamlarının yukarı yönlü seyrinin sebebi olarak bu etkenleri düşünebiliriz. Faizlerde aşağı yönlü hareketin devam etmesi ile konut kredisi kullananların sayısında ve dolayısıyla ipotekli satışlarda da artış olmasını bekliyoruz.
GENEL
İZODER TESİSAT YALITIMININ ÖNEMİNİ VURGULADI

Yayınlandı
2 saat önce-
Ekim 20, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
İŞ’te dönüşümün anahtarı tesisat yalıtımında
Enerji verimliliği konusundaki farkındalık son yıllarda yükselişe geçse de bu süreçte çok önemli bir nokta gözlerden kaçıyor: Tesisat Yalıtımı… İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, tesisat yalıtımının öneminin henüz net olarak anlaşılmadığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Tesisat yalıtımı yapılmamış her bina, enerji tasarrufunda bir adım geride kalıyor. Bu binalarda yaşayanlar daha yüksek fatura öderken enerjiyi de israf ediyor. Binalardaki tesisatlara yalıtım yapılması ısıtma ve soğutma için harcanan enerjiden tasarruf edilmesini sağlıyor. Yalıtım uygulamaları her alanda enerji tasarruflu, güvenli, sağlıklı ve konforlu yaşam alanları oluşturan bütüncül uygulamalardır. Sanayi tesislerinde verimliliğin artırılması ve enerji dönüşümü için de işe yalıtımla başlamak gerekiyor.”
Tesisat yalıtımı; içinden akışkan geçen borular, vanalar, havalandırma amaçlı kullanılan kanallar, tanklar, kazanlar gibi tesisat elemanları vb. ile kazan daireleri gibi tesisat elemanlarının bulunduğu mekanik odalarda ısı, ses ve yangın yalıtımı yapılması anlamına geliyor. Endüstriyel üretim süreçlerinde ve binalarda ısıtma veya soğutma için harcanan enerjiden tasarruf edilmesinde büyük rol oynayan tesisat yalıtımı sayesinde hem tüketilen enerji hem de atmosfere yayılan sera gazı miktarı azalıyor. Bu noktada küresel ısınma ve iklim değişikliği ile mücadelede de tesisat yalıtımı önemli bir rol oynuyor.
Tesisat yalıtımı, enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlikte kilit öneme sahip
Tesisat yalıtımının ekonomik avantajlarının yanı sıra sürdürülebilirliğe yaptığı katkılarla da önemli bir noktada olduğunu dile getiren İZODER-Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “Ülkemizde nihai enerji tüketiminin sektörel dağılımı incelendiğinde yaklaşık yüzde 30,3 ile sanayi sektörünün binalar ile başı çektiği görülüyor. Sanayide enerji tüketiminin ağırlıklı kısmı proses ve alan ısıtması veya soğutmasında kullanılıyor. Sanayide verimlilik artışının ve buna yönelik uygulamaların her zamankinden daha fazla önem kazandığı gümümüzde enerji kayıplarının yaşandığı noktaların saptanması ve tesisat yalıtımı ile bu kayıpların önüne geçilmesi mümkün. Endüstriyel üretim süreçlerinde yapılacak olan ısı yalıtımı uygulamaları, sağlamış oldukları enerji verimliliği ile kendini çok kısa sürede geri ödüyor. Öte yandan Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM), uluslararası ticaret arenasında rekabetçi olmak isteyen tüm sanayi tesislerini enerji verimliliği projelerini hayata geçirmeye ve karbon ayak izlerini azaltmaya teşvik ediyor. Dolayısıyla endüstriyel tesislerde yapılacak tesisat yalıtımı uygulamaları, enerji verimliliğinin sağlanması ve sera gazı emisyonlarının azaltılması noktasında kilit rol oynuyor. Gerçekleştirilecek tesisat yalıtımı uygulamaları; üretim maliyetlerindeki enerji yükünü azaltırken uluslararası pazarlarda daha rekabetçi çözümler sunulması ile mali sürdürülebilirliğe de önemli kazanımlar getirebiliyor. Sanayimizin yeşil dönüşümü ve sürdürülebilirlik hedeflerini konuşurken önemli bir tasarruf alanı oluşturan tesisat yalıtımı uygulamalarını gözden kaçırmamamız lazım” dedi.
Tesisat Yalıtımı, iş kazaları için alınacak önlemler listesinde yer alıyor
Tesisat yalıtımının bazı iş kazalarının önlenmesinde de etkin rol oynadığını belirten İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Endüstriyel proseslerde tesisat elemanlarında farklı sıcaklıklarda sıcak veya soğuk su, kızgın buhar, kızgın yağ, süt vb. birçok akışkan taşınabiliyor. Sıcak su, kızgın buhar veya kızgın yağ taşınan hatlarda yüzey sıcaklıkları çok yüksek oluyor. Çalışanların istemsiz veya kazara söz konusu tesisat elemanlarına temas etmeleri durumunda meydana gelecek iş kazalarına karşı tesisat yalıtımı yapılıp, yüzeyin makul sıcaklıklara getirilmesi işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından şart. Ayrıca düşük sıcaklıklarda akışkanların taşındığı hatlarda da yalıtım yaparak yoğuşmadan kaynaklı oluşan korozyonun önüne geçilmesi ve tesisatın ömrünün uzatılması mümkün. Tesisteki tüm tesisat elemanlarının doğru yöntem ve malzemelerle yalıtılması büyük önem taşıyor.”
Isı, su, ses, tesisat ve yangın yalıtımının tek tek ya da birlikte ele alındığında, binanın ve tesisatın kullanım süresinin uzadığına dikkat çeken Emrullah Eruslu, açıklamalarını şu sözlerle bitirdi: “Tesisatlarımız vücudumuzdaki damarlar gibi binalarda tüm alanlara dağılıyor. Bu yolla yaşamımız ve konforumuz için gerekli temiz ve şartlandırılmış hava, ısı gibi tüm unsurların taşınması sağlanıyor. Bu çerçevede gürültü ve yangının zararlı etkilerinin tesisatlar vasıtasıyla yayılmaması için yalıtım tedbirlerinin alınması hayati önemde. Bir binada tesisata ısı yalıtımı ile birlikte ses yalıtımı da yaptırılırsa binalarda gürültü azalır ve böylece konfor artmış olur. Tesisat boruları, havalandırma kanalları, elektrik kablolarının şaftları gibi olası bir yangın durumunda en riskli noktaları oluşturan yerlerde yangın yalıtımı yapılması ise can ve mal kaybını ciddi oranda azaltarak daha güvenli binalara kavuşmamızı sağlar. Yeni yapılacak binalarda tesisat yalıtımına da diğer yalıtım uygulamaları kadar öncelik verilmesini ve yapı inşasının vazgeçilmez bir ögesi olarak kabul edilmesini önemli buluyoruz. Enerji verimli, güvenli ve konforlu yapılar için tüm yalıtım uygulamalarını kaliteli malzemeler ile doğru olarak uygulanması gerekiyor.”
Son Yazılar
- İnşaat Son Çeyreğe Yavaş Girdi Ekim 20, 2025
- Erdal Albayrak / Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı: “Yatırımcı, güvenli liman olan gayrimenkule yöneliyor” Ekim 20, 2025
- İZODER TESİSAT YALITIMININ ÖNEMİNİ VURGULADI Ekim 20, 2025
- Mitsubishi Heavy Diamond; ileri teknolojiyle konforu yeniden tanımlıyor Ekim 20, 2025
- 3 Adet Komatsu PC950LC-11E0 ile SSS Yıldızlar Holding Daha da Güçlendi! Ekim 20, 2025
- OYAK Çimento’nun Mühendis Geliştirme Programı CEMSTART’ın 2025 mezunları belli oldu Ekim 20, 2025
- TÜRKÇİMENTO AKADEMİ, YEŞİL DÖNÜŞÜM YOLUNDA SEKTÖRÜ ANKARA’DA BULUŞTURDU Ekim 20, 2025
- Kozanlar Jeotermal’in Kazakistan’daki Sera Projesinin Isıtma Altyapısı Mimsan’a Emanet Ekim 20, 2025
- Kışa hazırlıkta ısıtma verimliliğinin anahtarı enerji dostu pompalar ve düzenli bakım Ekim 20, 2025
- Reportage Türkiye Ceo’su Nazım Aybar: “Konut Satışlarında Yükseliş Devam Ediyor. Yatırımcı Güveninin Yeniden Tetiklendiği Bir Dönemdeyiz” Ekim 20, 2025
- Türkiye’de Yangın Güvenliği Yeni Standartlarla Güçleniyor: Uluslararası Uyum ve Yeni Nesil Çözümler Ekim 17, 2025
- OYAK Çimento ile Türkiye’de Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Sürdürülebilir Çözümler Ekim 17, 2025
- Sika: Pasif Yangın Güvenliğinde Uluslararası Standartlarla Uyumlu Çözümler Ekim 17, 2025
- GEZE Türkiye: Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Akıllı Sistemler Ekim 17, 2025
- İzocam: 60 Yıldır Güvenli ve Sürdürülebilir Yapılar İçin Çalışıyor Ekim 17, 2025
Trendler
- RÖPORTAJ1 yıl önce
“İklimlendirme Sektöründe Kullanıcıların Daha İyi Bir Yaşam Sürmelerine Yardımcı Olacak Yeniliklere Öncülük Etmeyi Sürdüreceğiz”
- GENEL1 yıl önce
Alarko Carrier, 11 Yıldır İhracatta Zirvenin Sahibi!
- GENEL1 yıl önce
Sika Yapı Kimyasalları, Deprem ile İlgili Bilinçlendirme Projesine devam ediyor
- GENEL1 yıl önce
Enerji verimliliğinin yolu ısı yalıtımından geçiyor
- SEKTÖREL1 yıl önce
Doka Türkiye, 17-20 Nisan 2024 tarihleri arasında bu yılın merakla beklenen TurkeyBuild Fuarı’na katılım sağlayacak
- GENEL12 ay önce
Sektörel Liderlikte Bir Adım Daha: Hareket, Heavy Lift Awards’da İnovasyon Ödülü Aldı!
- GENEL1 yıl önce
Irak Kalkınma Yolu ile yıllık 5 milyar dolarlık potansiyel
- GENEL1 yıl önce
İsra Portföy’ün Birinci ve İkinci GSYF İhraç Belgelerine SPK’dan Onay Geldi