Bizimle iletişime geçin

GENEL

Systemair’den duman egzoz sistemlerinde yeni nesil çözüm!

Yayınlandı

-

Kapalı mekanlarda meydana gelmesi muhtemel yangınlarda duman, ısı ve zararlı gazların dışarıya atılmasına yardımcı olan duman egzoz-tahliye fanları, oluşabilecek can kayıplarını önlemek adına da kritik rol üstleniyor. Systemair de EN 12101-3 standardına uygun olarak dört farklı tipte ürettiği ve farklı sıcaklık dayanımlarına sahip duman egzoz fanları ile farklı bina türleri ve ihtiyaçlara yönelik çözüm sunuyor. 200-300-400-600 °C’lerde iki saat dayanıma sahip duman egzoz fanları, 500 m³/h’den 200 bin m³/h’ye kadar geniş çalışma kapasite ve hızlı tepki süresi ile yüksek performans gösteriyor.

Yangın anında veya diğer benzeri durumlarda insanların güvenli bir şekilde tahliye edilmesini kolaylaştırırken zararlı gazların yayılmasını engelleyen duman egzoz fanları, acil durumlar için vazgeçilmez bir güvenlik önlemi arasında yer alıyor. Günümüzde yapılan inşaat projelerinde birçok ülkede yasal bir zorunluluk olarak kabul edilen duman egzoz sistemleri; endüstriyel tesislerde, otoparklarda ve benzeri yerlerde ise hava kalitesini koruma görevini üstleniyor. Systemair de “jet fanlar”, “kanal tipi duman egzoz fanları”, “çatı tipi duman egzoz fanları” ve “aksiyal duman egzoz fanları” olmak üzere ürettiği farklı tipte fanlar ile tüm bina türlerine ve her ihtiyaca en uygun çözümü sunuyor. 

“Duman egzoz fanları, her bina için zorunlu hale geliyor”

Duman egzoz fanlarının kullanımının acil durumlarda oluşabilecek kayıpların önüne geçmede en önemli çözümlerin başında geldiğini ifade eden Systemair Türkiye İş Geliştirme Direktörü Tamer Şenyuva, “Duman tahliyesi, zehirli gazların azaltılması, itfaiyecilerin müdahalesini kolaylaştırma, sıcaklık kontrolü ve yangının yayılmasını önleme konusunda duman egzoz fanları, her bina için büyük önem taşıyor. Halihazırda günümüzde yapılan inşaat projelerinde duman egzoz fanları birçok ülkede yasal bir zorunluluk olarak kabul edilmiş durumda. Bu zorunluluk bina türüne, yüksekliğine, kullanım amacına ve bulunduğu ülkenin yangın yönetmeliklerine bağlı olarak değişiklik gösterebiliyor. Türkiye’de ise Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik kapsamında belirli binalarda duman tahliye sistemleri ve duman egzoz fanları zorunlu kılınıyor. Bu da hiç kuşkusuz istenmeyen olası durumlarda hem can hem de mal güvenliğini maksimum düzeye çıkararak sürecin en az zararla atlatımasına imkan tanıyor” dedi.

Yangın anında hızla devreye girerek olası riskleri azaltıyor

Systemair’in EN 12101-3 standardına uygun olarak ürettiği duman egzoz fanlarının farklı sıcaklık dayanımlarına sahip olduğunu vurgulayan Şenyuva, öne çıkan özellikleri şöyle açıkladı: “Dört farklı tipte üretilen duman egzoz fanlarımız, 200 Pa – 1.500 Pa arası değişkenlik gösterirken 500 m³/h’den 200 bin m³/h’ye kadar geniş kapasite ve değişik kanat yapısı seçeneklerine sahip. Yangın anında hızla devreye giren bu sistemler, aynı zamanda bina yönetim sistemleri (BMS) ile tam entegrasyon da yapılabiliyor. Sensörlerden gelen verilere göre otomatik çalışan duman egzoz fanları, yangın alarm sistemleriyle senkronize olmasından dolayı olası bir durumda hızlıca devreye giriyor. Aerodinamik tasarımı sayesinde hava akışında maksimum verimlilik sağlayan fan sistemlerimizin susturucu (silencer) ve özel pervane tasarımı ise gürültüyü minimum seviyeye indiriyor. Modellerimizin diğer avantajları arasında ise modüler sistem tasarımı sayesinde bina ihtiyacına göre özelleştirilmesi, yalnızca ihtiyaç anında devreye girerek gereksiz enerji tüketiminin önüne geçmesi, yağlama gerektirmeyen motor teknolojisi sayesinde bakım maliyetlerini düşürmesi ile dar alanlarda bakım ve montaj kolaylığı sağlıyor.

Rutin kontroller aksatılmamalı 

Duman egzoz sistemlerinin aylık, üç aylık ve yıllık rutin bakımlarının düzenli yapılmasının gerekliliğini belirten Şenyuva, “Yangın ile mücadeleyi bütüncül olarak değerlendirmek gerekirken bu süreçlerin birinde veya birkaçında yaşanabilecek aksaklıklar, sistemin yetersiz ve istenilen tasarım kriterlerinde çalışmaması ile sonuçlanabiliyor. Mühendislik etiği , doğru ve şartnamalere uygun ekipman temini, yetkin ve eğitimli personel ise bu süreçlerde kilit rol oynuyor. Binalarda bulunan diğer tesisat ekipmanları aktifken herhangi bir  sorun olduğunda bu durumu tespit etmek daha kolay olabiliyor. Yangın korunum sistemleri ise acil durumda belki bir veya birkaç kere devreye giriyor. O esnada tasarım kriterlerine uygun çalışması gerekiyor. Bakımı yapılmayan bir sistem, acil durumda kapalı bir kutudan farksız oluyor” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Elite World, Rezidans Konseptine İstanbul’da Bir Halka Daha Ekledi 

Yayınlandı

-

Elite World Hotels & Resorts, franchise iş modeliyle büyümeye devam ediyor. Zincir, rezidans kategorisindeki yeni oteli Elite World Residence İstanbul Başakşehir için Hayat Group İnşaat ile anlaşma imzaladı.

Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, rezidans konseptindeki otellerine bir yenisini daha ekledi. Zincir, bu kapsamda İstanbul’un gelişen bölgesi Başakşehir’de Hayat Group İnşaat ile Elite World Residence İstanbul Başakşehir projesi için franchise anlaşması imzaladı.

Konforlu Yaşam Alanları ve Geniş Sosyal Olanaklar

2027 Ocak ayında kapılarını açması planlanan Elite World Residence İstanbul Başakşehir, 45 otel odası ve 70 rezidans dairesi ile misafirlerini ağırlayacak. 2 bloktan oluşan ve 15 katlı ana binası otel ve rezidans olarak konumlandırılan proje, 600 metrekare alana sahip spa ve fitness alanı, 250 metrekarelik restoranı, açık alışveriş alanı, havuzu ve 400 kişilik 2 toplantı salonuyla iş ve tatil amaçlı konaklamalar için ideal bir deneyim sunacak. İstanbul Havalimanı ve Taksim’e 30 kilometre, Çam Sakura Hastanesi’ne yürüme mesafesinde yer alan proje, hem uzun hem de kısa süreli konaklamalarda iş seyahati, tatil ve sağlık turizmi hedef kitlesine hitap edecek şekilde tasarlandı.

Yeni Dönem İçin Güçlü Adım

Elite World Hotels & Resorts Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Emel Elik Bezaroğlu,  “Elite World Hotels & Resorts olarak, markamızı Türkiye’nin ve dünyanın farklı noktalarına taşımak için yatırımcılarımızla güç birliği yapmaya devam ediyoruz. Yeni otelimizle birlikte sadece konaklama değil; bulunduğumuz şehre değer katacak, istihdam ve turizm potansiyeli yaratacak adımlar atıyoruz. Elite World Residence İstanbul Başakşehir, zincirimizin rezidans konseptindeki 3. oteli olarak sürdürülebilir büyümemizin örneğini teşkil ediyor. Misafirlerimizin ihtiyaçlarına uygun konfor ve hizmet standartlarımızı her geçen gün daha geniş bir kitleyle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi. 

Elite World Hotels & Resorts CEO’su Orkun Petekçi ise  “Bugün imza attığımız bu anlaşma, franchise iş modeliyle büyüme stratejimizdeki kararlılığımızın önemli bir örneğini oluşturuyor. Zincirimizin İstanbul’daki 9’uncu oteli olacak bu tesis, portföyümüzdeki çeşitliliğin de önemli bir parçası olacak. Yeni otelimizin, İstanbul turizminin gelişimine katkı sağlayacağına ve markamızın büyüme yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olacağına inanıyoruz. Yatırımcılarımızın vizyonunu Elite World’ün uluslararası hizmet kalitesiyle buluşturarak güçlü ve sürdürülebilir büyümeye devam ediyoruz.” diye konuştu.

Hayat Group İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mohamed Abdel Halim ise yatırımla ilgili olarak şunları kaydetti: “Gayrimenkul ve karma yaşam projelerinde edindiğimiz deneyimi, turizm sektörünün güçlü markalarından Elite World ile yeni bir boyuta taşıyoruz. Elite World Residence İstanbul Başakşehir, grup olarak markalı otel ve rezidans projelerimizdeki ilk büyük adımımız olacak. Elite World’ün uluslararası hizmet kalitesiyle bölgeye ve İstanbul’a değer katacağımıza inanıyoruz.” 

Okumaya Devam Et

GENEL

Şeffaf iletişim marka sadakatini yüzde 94’e çıkarıyor

Yayınlandı

-

Günümüzde markaların tüketicilerle kurduğu ilişkinin doğası köklü bir değişimden geçiyor. Sadece kaliteli bir ürün ya da hizmet sunmak, müşterilerin güvenini kazanmak için artık yeterli değil. Tüketiciler, markaların arkasındaki değerleri, iş yapış biçimlerini, toplumsal sorumluluklarını ve hatta kriz anlarında sergiledikleri tavırları daha yakından takip ediyor. Özellikle dijitalleşmenin hız kazandığı çağımızda bilgiye erişimin hiç olmadığı kadar kolay hale geldiğini vurgulayan İnomist iletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Sibel Selvi, şeffaf iletişimin markalara kazandırdığı avantajlara dikkat çekiyor.

Tüketicilerin yüzde 90’ı satın alma kararında şeffaflığa öncelik veriyor

Şeffaf iletişimin artık bir tercih olmanın ötesinde zorunluluk haline geldiğine dikkat çeken Sibel Selvi, şunları söylüyor: Araştırmalar bu dönüşümü net bir şekilde ortaya koyuyor. NielsenIQ verilerine göre tüketicilerin yüzde 72’si, bir markanın amacını ve değerlerini açıkça ortaya koymasının satın alma kararlarını doğrudan etkilediğini belirtiyor. Label Insight tarafından yapılan başka bir araştırma ise tüketicilerin yüzde 94’ünün şeffaf davranan markalara daha sadık kaldığını gösteriyor. Benzer şekilde WebFX’in yayımladığı istatistiklere göre tüketicilerin yaklaşık yüzde 90’ı satın alma kararında şeffaflığı en önemli faktörlerden biri olarak görüyor. Bu oranlar, şeffaflığın artık marka değerinin ayrılmaz bir parçası haline geldiğini açıkça ortaya koyuyor.

Güven inşa etmenin en etkili yolu açık iletişim

Peki, şeffaf iletişim neden bu kadar önemli? Öncelikle güven inşa etmenin en etkili yolu açık iletişimden geçiyor. Tüketiciler, markaların hatalarını gizlemesindense sorumluluk almasını ve çözüm yolunu şeffaf şekilde paylaşmasını tercih ediyor. Kriz dönemlerinde şeffaf iletişimi öncelik haline getiren şirketler, tüketiciler tarafından çok daha güvenilir bulunuyor. Bu da itibar yönetiminde şeffaflığın kritik bir rol oynadığını gösteriyor. Bununla birlikte şeffaflık, müşteri sadakatini ve marka bağlılığını artırıyor. Şeffaf markalar yalnızca tercih edilmekle kalmıyor, aynı zamanda tüketicilerin gözünde “savunulmaya değer” hale geliyor.

Şeffaflık, verilerin güvenilir şekilde paylaşılmasını gerektiriyor

Elbette markaların şeffaflık konusunda adım atması kolay değil. Ölçülmesi güç veriler, farklı kültürel beklentiler ve rekabet kaygıları şirketlerin önüne önemli engeller çıkarabiliyor. Bu noktada şeffaflık sağlamak, birçok farklı aktörün verilerinin uyumlu ve güvenilir şekilde paylaşılmasını gerektiriyor. Ancak bu süreçte bilgi eksiklikleri veya doğrulama sorunları yaşanabiliyor. Şeffaflık ile “ticari sırların korunması” arasındaki ince denge, markalar için zaman zaman kafa karıştırıcı bir alan oluşturuyor. Çok fazla bilgi paylaşımı rakipler için avantaj yaratabileceği gibi tüketicilerde de karmaşa doğurabiliyor. Bununla birlikte, dünyada öne çıkan uygulamalar şeffaf iletişimin doğru şekilde kurgulandığında markalar için ciddi bir değer yarattığını ortaya koyuyor. Vogue Business tarafından “radikal dürüstlük” olarak tanımlanan akım, markaların başarılarının yanı sıra hatalarını da samimiyetle paylaşmasını kapsıyor. Bu yaklaşım özellikle genç kuşak tüketiciler arasında büyük yankı buluyor.

Uzun vadeli başarının temel koşulu, şeffaf iletişim stratejisi

Gelinen noktada şeffaf iletişim stratejisi oluşturmak günümüz markaları için artık bir tercih değil, uzun vadeli başarının temel koşullarından biri. Tüketiciler markalardan dürüstlük, hesap verebilirlik ve samimiyet bekliyor. Bu beklentiyi karşılayabilen şirketler hem güven hem de sadakat kazanarak rekabette öne çıkıyor. Buna karşın şeffaflıktan uzak duran markaların, dijital çağda itibarlarını koruması giderek zorlaşıyor. Şeffaf iletişim, geleceğin güçlü markalarının olmazsa olmaz yapıtaşı olmaya aday görünüyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

GAYRİMENKULDE İLKLERİN MARKASI BİZİM EVLER, YAPAY ZEKAYLA HAZIRLANAN İKİNCİ REKLAM FİLMİYLE YENİDEN SAHNEDE

Yayınlandı

-

“Sektörde ilk yapay zekâ reklam filmi de Bizim Evler için hazırlanmıştı” 

İhlas Holding İnşaat Grubu, binlerce aileyi ev sahibi yaptığı Ispartakule bölgesindeki Bizim Evler markalı projeleri için yeni bir reklam filmi hazırlattı. Şubat ayında yayınlanan ve gayrimenkul sektöründe ilk olma özelliği taşıyan yapay zekâ destekli reklam filmiyle büyük ses getiren marka, şimdi ikinci filmle bu yenilikçi yaklaşımı sürdürüyor. Bizim Evler için yapay zekâ teknolojisiyle hazırlanan her iki reklam filminde de yarım asra yakın tecrübesiyle Fikirevim Reklam Ajansı’nın imzası bulunuyor.

İstanbul’da planlı şehir hayatının en başarılı örnekleri arasında yer alan Ispartakule bölgesinin, en güçlü inşaat firması İhlas Holding İnşaat Grubu, Bizim Evler markası için yapay zekâ teknolojisiyle yeni bir reklam filmi hazırlattı. Daha önce Şubat ayında hazırlanan ve büyük ses getiren reklam filmi, “Yapay zekâ teknolojisiyle gayrimenkul sektöründe hazırlanan ilk reklam filmi” olmuştu.

HER DETAYDA YAPAY ZEKA TEKNOLOJİSİ

Senaryodan müziğe, görsellerden metinlere kadar tüm aşamalarda yapay zekâ teknolojisiyle üretilen yeni reklam filminde, teslime hazır Bizim Evler 10 ve yapımı süren Bizim Evler 11 projesindeki 48 aylık vade kampanyası anlatılıyor. Bu öncü çalışmada, yapay zeka teknolojisiyle hazırlanan ilk reklam filminde olduğu gibi yarım asra yaklaşan tecrübesi ve yenilikçi bakış açısına sahip Fikirevim Reklam Ajansı’nın imzası bulunuyor.

GEÇMİŞTEN İLHAM, GELECEĞE VİZYON

Hazırlanan yeni reklam filminde, Bizim Evler projeleriyle özlenen mahalle kültürü ve  komşuluk değerlerinin yeniden hayat bulduğu mesajı veriliyor. Ayrıca yapay zekâ teknolojisiyle hazırlanan yeni reklam filmiyle İhlas Holding İnşaat Grubu, tıpkı ilk filmde olduğu gibi teknoloji ile gayrimenkul sektörü arasında önemli bir bağ kurarak benzersiz bir müşteri deneyimi yaşatmayı hedefliyor. 

Okumaya Devam Et

Trendler