GENEL
Ödül rekortmeni Nu Koleksiyonu İstanbul’da tanıtıldı

Yayınlandı
1 yıl önce-
Yazar:
yapiinsaatdergisi
İspanyol tasarımcı Inma Bermudez tasarım sürecini paylaştı
Roca, iF Design Award 2024 dahil olmak üzere 9 ayrı ödülün sahibi Nu Armatür koleksiyonunun lansmanını Hope Alkazar’da gerçekleştirdi. Kişisel alanlarda farklı tasarımlara uygun renk ve şekilleri eşleştirmeye imkân tanıyan koleksiyon, dünyaca ünlü tasarımcı Inma Bermudez’in anlatımı ile tanıtıldı.Tasarladığı ve ürettiği yenilikçi ürünleriyle dünyanın önde gelen markalarından Roca, geniş ürün portföyüne yeni ürünler eklemeye devam ediyor. Son olarak, uzun ömürlü kullanımı ve sürdürülebilirlik esasları ile tasarlanan Nu Koleksiyonu’nu portföyüne ekleyen Roca, yeni ürün koleksiyonunun lansmanını Hope Alkazar’da gerçekleştirdi. Studio Inma Bermudez imzası taşıyan ve prestijli iF Design Award 2024 ve Good Desing ödülleriyle birlikte 9 ödülün sahibi olan Nu Koleksiyonu tanıtıldı.‘’Roca tasarımın özel olduğunu fark etti’’Nu koleksiyonun çıkış noktasına dair bilgi veren uluslararası tasarımcı Inma Bermudez, ‘’Nu Fransızca’da çıplak demek. Katalanca’da da aynı anlama geliyor. Biz buradan hareket ederek tasarımdan gereksiz olan her şeyi çıkardık. Çünkü biz nesnelerin ruhuna inanıyoruz. Onları yaratırken, bu ruhun kullanıcıyla nasıl iletişim kuracağını düşünmek zorundayız. Bu yüzden tasarım süreci biraz uzun sürdü. 2020’nin sonunda başladık ve 2023’te lansmanını yaptık. Başlangıçta verilen brief, TARGA koleksiyonunun yerini alacak yeni bir koleksiyon oluşturmaktı ancak proje ilerledikçe ve çok çalıştıkça dönüştü. Roca, geliştirdiğimiz projenin özel olduğunu ve katalogda yeni bir alanı hak ettiğini fark etti’’ dedi.
Üç farklı kumada kolu seçeneği sunuluyor
Koleksiyonun ayırt edici yönlerine değinen Bermudez, ‘’Nu’nun en önemli özelliği çok yönlülüğü ve kişiselleştirilebilmesidir. Üç farklı kumanda kolu seçeneği sunarak, tüketicilere ihtiyaçlarına ve proje gereksinimlerine en uygun olanı seçme olanağı tanıyor. Seçenekler arasında orijinal kubbe kumanda kolu, mimari çizgili kumanda kolu ve pimli daha ticari bir kumanda kolu yer alıyor’’ diye konuştu.
“Akdeniz renklerinden ilhamla tasarladık”
Koleksiyonun esin kaynaklarına yönelik Bermudez, “Armatür tasarımında yenilik yapmak çok zor çünkü alanımız çok kısıtlı, küçük bir üründe pek çok şey oluyor. Aynı zamanda, olasılıkları sınırlayan çok sayıda iç parça var. Ancak üstün çaba sarf ettikten sonra çok ikonik bir armatür ailesi elde ettik. Yaratıcılığı, sürdürülebilirliği ve kaliteyi bir araya getiren Nu Koleksiyonu’nu, Akdeniz evlerinin yeşil kapıları, mavi pencereleri ve Barselona’nın modernist binalarının iç mekan tasarımlarından ilham alarak tasarladık. Yuvarlak formlar, Nu’nun tasarım temelini ve çıkış noktasını oluşturuyor. Koleksiyonumuzu, kobalt mavisi, nane yeşili, bal sarısı, everlux titanyum siyah, parlak beyaz ve krom renk seçenekleriyle sunuyoruz. Altı renk ve üç farklı kumanda koluna sahip olan koleksiyonumuz, banyoları kişiselleştirmeye yardımcı oluyor” diye konuştu.
‘’Canlı renk paletiyle ön plana çıkarken su ve enerji tasarrufu sağlıyor”
Koleksiyonun oluşturulma sürecinden itibaren tüm aşamalarda sürdürülebilirliğin ön planda yer aldığını belirten Bermudez, şöyle devam etti: “Nu, gizli perlatör ve Cold Start özellikleri ile su ve enerji tasarrufu sağlarken, karbondioksit salınımını da azaltıyor. 35 mm çapındaki gövdesiyle Roca’nın en ince armatürü, bu özelliği üretiminde hammadde kullanımını azaltıyor ve piyasadaki en küçük perlatörün takılmasına izin vererek su tüketimini dakikada çok daha az litreye düşürüyor. Ambalajlama ve nakliye süreçlerinde tek kullanımlık plastikler kullanılmazken, karbon ayak izinin azaltılmasına katkı sağlamak amacıyla koleksiyonun üretimi de Avrupa’da yapılıyor.” dedi.
Roca’nın tarihindeki en çok ödül alan koleksiyon
Lansmanından bu yana iF Design Award 2024 ile dokuzuncu ödülünü alan Nu Koleksiyonu; Red Dot, BDNY, Monocle, Iconic Awards, Dezeen ve Good Design ödülleriyle birlikte Roca’nın tarihindeki en çok ödül alan koleksiyon olma özelliğini taşıyor.
Bunları da Beğenebilirsin
GENEL
Reportage Türkiye Ceo’su Nazım Aybar: “Konut Satışlarında Yükseliş Devam Ediyor. Yatırımcı Güveninin Yeniden Tetiklendiği Bir Dönemdeyiz”

Yayınlandı
42 saniye önce-
Ekim 20, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde konut satışları Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,9 oranında artarak 150 bin 657 oldu. Konut satış sayısının en fazla olduğu illerde İstanbul ilk sırada yer aldı. Megakent’te 24 bin 119 adet konut satışı gerçekleşti. Rapora göre; Ankara’da 13 bin 417 İzmir’de ise 8 bin 544 konut satışı gerçekleşti.
“TÜİK’in Eylül ayı konut satış verileri, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre Türkiye genelinde dikkat çekici bir artışa işaret ediyor. Özellikle büyükşehirlerde konut satışlarındaki yükseliş, yatırımcı güveninin yeniden güçlendiğini ortaya koydu” şeklinde ifade eden Reportage Türkiye CEO’su Nazım Aybar konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Nazım Aybar “Ekonomik göstergelerdeki dengelenme süreciyle birlikte, Merkez Bankası’nın Eylül ayında sürdürdüğü faiz indirimi kararı da yatırımcılar açısından önemli bir motivasyon unsuru oldu. Faiz oranlarındaki bu indirim, gayrimenkulü yeniden güvenli ve kazanç potansiyeli yüksek bir yatırım aracı haline getirdi. Söz konusu indirimin özellikle orta ve üst segmentteki konut taleplerini artırdığını, yatırımcıların uzun vadeli getiri beklentisiyle gayrimenkule yöneldiğini ifade edebiliriz” diye belirtti.
“Yatırımcı güveninin yeniden güçlendiği bir döneme girdik”
Reportage Türkiye CEO’su Nazım Aybar, “İnşaat sektörü, Türkiye ekonomisini domine eden sektörlerin başında geliyor. Gayrimenkul geliştirme alanında faaliyet gösteren firmamız Reportage Türkiye olarak, İstanbul Bahçeşehir’de iki ayrı townhouse villa projesini hayata geçiriyoruz. Konut satışlarında özellikle yılın ikinci yarısından itibaren belirgin şekilde gözlemlenen yükseliş trendi, sektör dinamiklerine ilişkin öngörülerimizi doğrular nitelikte oldu. Bu eğilim, faiz oranlarının dengelenmesi, yatırımcı güveninin yeniden güçlenmesi ve konutun güvenli bir yatırım aracı olarak görülmeye devam etmesiyle birlikte, piyasanın istikrarlı bir sürece girdiğini gösteriyor. Yılın son çeyreğinde de bu yükseliş ivmesinin sürmesini ve konut talebinin artarak devam etmesini bekliyoruz. 2026 yılının da aynı şekilde konut sektöründe yoğun talebin oluşacağı, yatırımcı ilgisinin yüksek seyredeceği bir dönem olacağını öngörüyoruz” şeklinde açıkladı.
Aybar ayrıca; “Türkiye genelinde ve özellikle İstanbul’da artan konut satış grafiğine paralel olarak, Sylvana İstanbul ve Afra Park projelerimizdeki satış grafiğimizin yükselmesi, Reportage Türkiye’nin doğru lokasyon seçimi, güçlü global marka güveni, yatay mimariye dayalı konut anlayışı, şirket bünyesinde sağladığımız finansman kolaylıkları ve farklı ödeme planlarının yatırımcılar için oluşturduğu avantajlar sayesinde, beklentilere başarıyla karşılık verdiğini bir kez daha ortaya koyuyor. Eylül ayında ulaştığımız 260 milyon TL’lik satış hacmi ise hem markamızın gücünü hem de yatırımcıların sektöre duyduğu güveni somut şekilde yansıtmaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.
GENEL
Türkiye’de Yangın Güvenliği Yeni Standartlarla Güçleniyor: Uluslararası Uyum ve Yeni Nesil Çözümler

Yayınlandı
3 gün önce-
Ekim 17, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Form Endüstri Tesisleri Türkiye Satış Müdürü Sinan Arısoy
Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’in 2025 güncellemeleriyle birlikte Türkiye’de yangın güvenliği standartları Avrupa normlarıyla daha da yakınlaştı. Form Endüstri Tesisleri, duman kontrolü ve doğal havalandırma çözümleriyle konut, ticari ve endüstriyel projelerde güvenlik ve konforu aynı çatı altında sunuyor.
- Türkiye’deki mevcut Yangın Yönetmeliklerinin uluslararası standartlarla uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de yangın güvenliği konusunda uzun süredir yürürlükte olan Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, 2025 yılında yayımlanan güncellemelerle uluslararası standartlarla daha güçlü bir uyum yakaladı. Biz, sektör temsilcileri olarak bu düzenlemelerin Avrupa normlarıyla paralellik taşımasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Bununla birlikte yönetmeliğimiz; endüstriyel tesisler hakkında çok detaylı bilgiler içermiyor. Özellikle kendi konumuz olan duman kontrolü hakkında tasarımcı ve uygulayıcılara net yön göstermektense, yoruma açık anlatımlar içeriyor. Bu nedenle de farklı şehirlerdeki itfaiye birimleri ruhsat açısından değerlendirirken farklı yorumlayabiliyorlar.
- Son yıllarda Türkiye’deki Yangın Güvenliği standartlarında öne çıkan değişiklikler nelerdir?
Son dönemde en dikkat çekici gelişme, 2025 yılı başında yapılan düzenlemeler oldu. Özellikle konut ve ticari binalarda yangın güvenliği ekiplerinin oluşturulması, acil durum planlarının güncellenmesi ve ekipman eksiklerinin yıl sonuna kadar tamamlanması zorunlu hale getirildi. Ayrıca, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan uygulama kılavuzları sayesinde hem tasarım hem de uygulama tarafında sektör oyuncularının sorumlulukları daha açık şekilde tanımlandı. Biz, bu değişikliklerin uygulamada yeknesaklığı güçlendirdiğini ve ulusal ölçekte güvenlik seviyesini yukarı taşıdığını gözlemliyoruz.
- Ülkemizdeki Yangın Güvenliği eğitimi ve bilinçlendirmesi, projeler kapsamında standartlara uyumda ne kadar etkili ya da yeterli düzeyde midir?
Eğitim ve bilinçlendirme alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyleyebiliriz. Üniversiteler, meslek liseleri ve özel eğitim merkezlerinde yangın güvenliği odaklı sertifika programlarının yaygınlaşması, sektör çalışanlarının teknik bilgi düzeyini artırıyor. Bununla birlikte, bizce hâlâ iyileştirilmesi gereken noktalar mevcut. Standartlara uyum, yalnızca mühendislik tasarımlarıyla değil, aynı zamanda sahadaki çalışanların doğru uygulamaları benimsemesiyle mümkün oluyor. Bu nedenle, periyodik eğitimlerin zorunlu hale gelmesi, denetlenmesi ve bilinçlendirme faaliyetlerinin sahaya daha güçlü şekilde yansıması gerektiğini düşünüyoruz.
- Denetim süreçlerinde en sık karşılaşılan Yangın Güvenliği eksikleri hakkında da bilgi alabilir miyiz?
Denetimlerde en sık karşılaşılan eksiklikler, yangın söndürme ve algılama sistemlerinin periyodik bakımının aksatılması, acil çıkış kapılarının uygun kullanılmaması ve tahliye yollarındaki işaretleme ile aydınlatmaların standartlara uygun olmamasıdır. Biz, bu eksiklerin çoğunlukla uygulama ve bakım süreçlerindeki ihmalden kaynaklandığını görüyoruz. Yönetmeliğin güncel hükümleriyle birlikte bu eksiklerin daha sıkı takip edilmesi ve yaptırımların devreye girmesi, güvenlik kültürünün kalıcı şekilde yerleşmesine katkı sağlayacaktır.
- Yangın Güvenliğinde Yeni Nesil Çözümler kapsamında, son dönemde geliştirmiş olduğunuz ve pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz ve öne çıkan hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?
Yangın güvenliği kapsamında; doğal duman tahliyesi konusunda, çeşitli marka ve modelde ürünleri projelerle buluşturuyoruz. Endüstriyel yapılarda, uzun ömürlü ve dayanıklı ürün gamına sahip Alman menşeili RODA firmasının duman tahliye kapaklarının tedarik ve montajlarını yapıyoruz. Mimari bakış açısının önemli olduğu projelerde ise Alman Lamilux firmasının ürünlerini tercih ediyoruz. AVM, ofis binaları, eğitim ve sağlık yapıları, oteller gibi estetiğin ön planda olduğu projelerde, mimar ve yatırımcılar cam ışıklık ve cam duman tahliye kapaklarımızı tercih ediyorlar.
- Konut, Ticari ve Endüstriyel çözümler arasında nasıl bir ürün segmentasyonu sahipsiniz?
Form Endüstri Tesisleri olarak, farklı kullanım alanlarına hitap eden geniş bir ürün portföyüyle sektörde yer alıyoruz. İzmir Pancar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 20.000 m²’lik üretim tesisimizde duman tahliye kapakları, doğal havalandırma sistemleri, günışığı aydınlatma çözümleri ve evaporatif soğutma ürünleri geliştiriyoruz. Ayrıca, su kaynaklı ısı pompaları, klima santralleri, fancoil cihazları ve ısı geri kazanım sistemleri de ürün gamımızda bulunuyor. Lennox’un lisanslı üretimini yapan dünyadaki ilk ve tek üretim tesisi olmamız, uluslararası düzeydeki mühendislik kabiliyetimizi gösteriyor. Ürünlerimiz; konut projelerinde enerji verimliliği sağlayan iklimlendirme çözümlerinden, ticari yapılarda konforu artıran sistemlere, ağır sanayi tesislerinde yüksek güvenlik sunan duman tahliye, doğal aydınlatma ve havalandırma çözümlerine kadar çok geniş bir alanda kullanılabiliyor. Böylece her segmentin ihtiyacına uygun çözümleri tek çatı altında sunabiliyoruz.
- Doğru sistem / uygun ürün secimi için nelere dikkat edilmeli?
Her projenin ihtiyaçları farklıdır ve biz bunun bilinciyle hareket ediyoruz. İklim koşulları, kullanım yoğunluğu, mimari tasarım ve enerji hedefleri göz önünde bulundurulmadan yapılan standart ürün seçimlerinin uzun vadede hem maliyet hem de verimlilik açısından sorun yaratabileceğini biliyoruz. Bu nedenle biz, her projeye özel mühendislik yaklaşımıyla çözümler sunuyoruz. Evaporatif soğutmada Fesklima, doğal havalandırmada GAL ve RODA Airstar, gün ışığı aydınlatma çözümlerinde Lamilux ve SunviaTube gibi markalarımızla enerji tasarrufunu ve düşük işletme maliyetini öncelikli hale getiriyoruz. Böylelikle müşterilerimizin kısa vadeli ihtiyaçlarına cevap verirken uzun vadede de sürdürülebilir avantajlar yaratıyoruz.
- Projelerde tercih edilen ürün ve hizmetlerinizin, satış ya da uygulama sonrası müşterilerinize sağladığı avantajlar/katma değerler hakkında neler söylemek istersiniz?
Bizim en önemli farkımız, yalnızca ürün sunan bir tedarikçi olarak değil; çözüm ortağı olarak sahada yer almamızdır. Müşterilerimizle çalışırken ihtiyaca uygun çözümleri belirliyor, projelendirme aşamasından devreye alma sürecine kadar tüm süreci yönetiyoruz. Satış sonrası da periyodik bakım, teknik destek ve yedek parça temini gibi hizmetlerle müşterilerimizin yanında oluyoruz. Bu yaklaşım, enerji verimliliğini artırıyor, bakım maliyetlerini düşürüyor ve sistemlerin kesintisiz çalışmasını sağlıyor. Böylece biz müşterilerimize sadece teknik çözümler değil, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik anlamında da uzun vadeli bir katma değer sunmuş oluyoruz.
- Sektörümüzün gelişimi için büyük bütçeler ayırmaktasınız, emek yoğun AR-GE çalışmalarınız ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Biz Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımları, geleceğin ihtiyaçlarını bugünden karşılamak için stratejik bir zorunluluk olarak görüyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanmış Ar-Ge Merkezi unvanımızla, enerji verimliliği yüksek, düşük karbon ayak izine sahip ve akıllı teknolojilerle entegre çözümler geliştiriyoruz. İzmir’deki mühendislik merkezimizde kullanıcı alışkanlıklarını, iklim verilerini ve sürdürülebilir mimari trendlerini analiz ederek yeni nesil ürünler geliştiriyoruz. Yatırımlarımız sayesinde hem üretim hatlarımızı çevreci normlara uygun hale getirdik hem de sektörde karbon ayak izini azaltan öncü çözümleri pazara sunduk. Bu çalışmalarla sadece bugünün ihtiyaçlarını değil, geleceğin sürdürülebilir yapılarını da şekillendirmeyi hedefliyoruz.
- Önümüzdeki dönemde özellikle konuşacağımız yeni ürünlerinizle ya da yeni hizmet modellerinizle ilgili de kısaca bilgi alabilir miyiz?
Biz geleceği akıllı sistemlerde görüyoruz. Önümüzdeki dönemde geliştireceğimiz yeni nesil havalandırma çözümlerinde dijitalleşmeyi ve yapay zekâ destekli analiz sistemlerini entegre etmeyi planlıyoruz. Özellikle akıllı bina otomasyonlarıyla uyumlu, dış hava koşullarına göre otomatik çalışan kontrol sistemleri önümüzdeki dönemin öne çıkan ürünleri olacak. Ayrıca, ürün yaşam döngüsünde düşük karbon ayak izli malzemelerin kullanımına daha fazla odaklanıyoruz. Bu yaklaşım hem sürdürülebilirlik hedeflerimize hem de müşterilerimizin çevreci beklentilerine yanıt veriyor. Biz yenilikçi çözümlerle sektöre yön vermeye ve geleceğin ihtiyaçlarını bugünden karşılamaya kararlıyız.
- Sürdürülebilir Çevre Politikaları ve Yaşanabilir Çevre Stratejileri doğrultusunda, gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınız ile Sosyal Sorumluluk Projeleriniz hakkında neler söylemek istersiniz?
Biz sürdürülebilirliği yalnızca üretim süreçlerinde değil, toplumsal katkı sağladığımız projelerde de önceliklendiriyoruz. Üretim tesislerimizde enerji ve su tüketimini azaltmak amacıyla sensör tabanlı otomasyon uygulamalarını hayata geçirdik.
Gençlerin mesleki gelişimlerini desteklemek üzere meslek liseleriyle iş birlikleri kurduk ve bu kapsamda teknik eğitimlere destek veriyoruz. 2025 yılı itibarıyla bu eğitim iş birliklerini daha da yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bizim için sürdürülebilir çevre politikaları hem çevresel etkimizi azaltmayı hem de gelecek nesillerin nitelikli iş gücü olarak yetişmesine katkıda bulunmayı kapsıyor.
- Sürdürülebilir odaklı bir marka olarak geri dönüşüm, atık yönetimi ve yenilenebilir enerji kullanımı konularında neler yaptıklarınızı öğrenebilir miyiz?
Üretim anlayışımızda geri dönüşüm ve enerji verimliliği temel önceliklerimizden biri. Bu kapsamda geri dönüştürülebilir malzeme kullanım oranımızı %65’in üzerine çıkardık ve proseslerimizde sensör tabanlı verimlilik uygulamalarını devreye aldık. Ayrıca İzmir’deki tesisimizde kurduğumuz güneş enerjisi sistemi sayesinde elektrik ihtiyacımızın tamamını yenilenebilir kaynaklardan karşılıyoruz. Karbon ayak izimizi düzenli olarak ölçüyoruz. 2024 yılında sektörümüzde ilk karbon ayak izi raporunu yayımlayan firma olduk. 2030 yılına kadar karbon nötr olma hedefimiz doğrultusunda, atık yönetiminden tedarik zincirine kadar tüm süreçlerimizde çevreci standartları önceliklendiriyoruz.
GENEL
GEZE Türkiye: Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Akıllı Sistemler

Yayınlandı
3 gün önce-
Ekim 17, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
GEZE Türkiye Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Serkan KILIÇ
GEZE Türkiye, duman ve ısı tahliye sistemlerinden akıllı kapı ve kontrol çözümlerine kadar uluslararası normlara uygun ürün ve bina entegrasyon platformlarıyla, yangın anında güvenli kaçış yolları ve etkin bina yönetimi sağlıyor.
- Öncelikle; firmanızı kısaca tanıyarak, markanız hakkında bilgi alabilir miyiz?
GEZE GmbH, 1863 yılından bu yana faaliyette olan bir Alman aile şirketi. Bugün, dünya çapında 37 ülke ofisi ile 213 noktada kapı, pencere sistemleri ve bina otomasyon çözümleri alanında lider firmalardan biri olarak faaliyetini sürdürmekte.
2007 yılında irtibat ofisi olarak Türkiye pazarına giren GEZE, 2012 yılından itibaren GEZE Türkiye Limited Şirketi olarak Türkiye operasyonlarını devam ettirmeye başladı.
2019 yılından itibaren GEZE, Ankara merkezli, otomatik döner kapı ve kayar kapı tasarımı ve üretiminde uzmanlaşmış bir firma olan EDORA Otomatik Kapı Sistemleri ile Türkiye’de üretim yapmaya başladı; 2022 yılında bu firmayı satın alarak Türkiye’de ciddi bir üretim yatırımı yaptı. Bu süreçten sonra İspanya ve Almanya’da bulunan döner kapı üretimini Türkiye’ye kaydıran GEZE, ülkemizdeki yatırımını artırarak dünyadaki tüm bağlı ülkelere Türkiye’den döner kapı üretir hale geldi.
İstanbul’daki merkez satış ofisimiz, Ankara’daki fabrikamız ve dağıtım depomuz; Türkiye genelinde yaklaşık 30 bayimiz ve partner firmamız ile yurt içi müşterilere hizmet vermekteyiz. KKTC ile Azerbaycan ve Orta Asya Türki Cumhuriyetler de GEZE Türkiye ofisi olarak bizim sorumluluk alanımızda.
- Türkiye’deki mevcut Yangın Yönetmeliklerinin uluslararası standartlarla uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de mevcut Yangın Yönetmeliği, özellikle EN 12101 (Duman ve Isı Kontrol Sistemleri), EN 1154 (Kapı Kapatıcılar), EN 179 (Acil Çıkış Donanımları) gibi pek çok geçerli Avrupa standartlarıyla büyük ölçüde uyumlu hale getirilmiştir. Örneğin; yangın kapılarında kullanılan kapı kapatıcılar, acil çıkış donanımları veya ısı & duman tahliye çözümleri Avrupa’da kabul gören testlerden ve sertifika süreçlerinden geçmek zorundadır. Biz Alman GEZE’nin bir iştiraki olarak; tüm ürünlerimizi Türkiye’de de bu normlara uygun şekilde sunuyoruz. Bu sayede İstanbul’da yapılan bir projede kullanılan sistem, aynı şekilde Berlin’de veya Londra’da da geçerliliğini koruyor.
- Ülkemizdeki Yangın Güvenliği eğitimi ve bilinçlendirmesi, projeler kapsamında standartlara uyumda ne kadar etkili ya da yeterli düzeyde midir?
Yeterli düzeyde olduğunu söylemek ne yazık ki gerçekçi olmayacaktır. Son yıllarda ülkemizde meydana gelen otel yangınları, bu alanda başarılı bir sınav veremediğimizi açıkça göstermektedir. Söz konusu olayların sonuçlarına bakıldığında; yangın güvenliği konusunun çok daha bilinçli ve disiplinli bir şekilde ele alınması gerektiği ve etkin bir denetim mekanizmasına duyulan ihtiyacın kaçınılmaz olduğu görülmektedir.
- Yangın Güvenliğinde Yeni Nesil Çözümler kapsamında, son dönemde geliştirmiş olduğunuz ve pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz ve öne çıkan hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?
GEZE olarak özellikle duman ve ısı tahliye sistemleri (SHEV) alanında, uluslararası normlara uygun şekilde geliştirdiğimiz pencere açma motorları ve kontrol panolarımız ile binalarda yangın anında -başlangıçta kurgulanan senaryolara bağlı olarak- mahaldeki duman ve ısıyı tahliye ederek; kaçış rotalarında güvenli “yaşam koridorları” oluşturmayı amaçlıyoruz. BACnet altyapısına sahip yeni nesil bina entegrasyon platformumuz myGEZE Control ile tüm ürünlerimizi gerek birbirleriyle gerekse bina yönetim sistemleriyle iletişim kurabilir hale getiriyor; kullanıcıların sistemi diledikleri yerden görüntülemelerine ve yönetmelerine olanak sağlıyoruz.
- Konut, Ticari ve Endüstriyel çözümler arasında nasıl bir ürün segmentasyonu sahipsiniz?
GEZE olarak, kapı kapatıcılar ve kapı kontrol donanımları, manuel ve otomatik kayar kapı sistemleri, otomatik kanat açma mekanizmaları, döner kapılar, hareketli cam bölme sistemleri, pencere sistemleri (otomatik havalandırma & duman ve ısı tahliye sistemleri) ürün gruplarımız aracılığıyla tüm sektörlerde faaliyet gösteren kapsamlı bir çözüm ortağı konumundayız.
Her sektörün ve bina türünün kendine ve kullanıcısına özgü ihtiyaçlarını anlıyor ve buna uygun sistemlerin seçiminde danışmanlık sağlıyoruz; sonrasında ise uygulama ve kullanım süreçlerinin tümünde, yani bina yaşam döngüsü boyunca her aşamada destek vermeyi sürüdürüyoruz.
- Doğru sistem / uygun ürün seçimi için nelere dikkat edilmeli?
Doğru sistem ve uygun ürün seçimi, bir binanın kullanım amacı, yoğunluğu ve güvenlik gereklilikleri dikkate alınarak yapılmalıdır. Örneğin, konut projelerinde portföyümüzdeki manuel sürme sistemler ve kapı kapatıcılar ön plana çıkarken; ticari alanlarda otomatik kayar kapılar, panik çıkış donanımları ve havalandırma ile duman& ısı tahliye sistemleri kritik önem arz ediyor. Endüstriyel tesislerde ise yüksek dayanıklılığa sahip otomatik kapıların ve yoğun kullanıma uygun çözümlerin tercih edilmesi gereği öne geçiyor.
Ayrıca seçilecek ürünlerin uluslararası standartlara (EN 1154, EN 1125, EN 12101-2 gibi) uygunluğu ve mevcut yangın güvenliği sistemleriyle entegrasyon kapasitesi büyük önem taşıyor. GEZE olarak, ürünlerimizi hem birbirleriyle hem de bina yönetim sistemleriyle entegre edilebilir şekilde tasarlıyor, kullanıcıların güvenli ve etkin bir yangın güvenliği altyapısına sahip olmasını sağlamayı hedefliyoruz.
- Projelerde tercih edilen ürün ve hizmetlerinizin, satış ya da uygulama sonrası müşterilerinize sağladığı avantajlar/katma değerler hakkında neler söylemek istersiniz?
GEZE olarak projelerde tercih edilen ürünlerimiz, uluslararası standartlara uygunluğu ve güvenilir performansı sayesinde kullanıcı deneyimini ve güvenliğini en üst seviyeye çıkarır.
Ayrıca gerek sunduğumuz teknik destek ve danışmanlık gerekse satış sonrası servis, bakım ve yedek parça hizmetleri müşterilerimizin uzun vadede kesintisiz ve sorunsuz bir deneyim yaşamasını temin eder. Bu yaklaşım, yalnızca güvenliği artırmakla kalmaz, aynı zamanda projelerde sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği açısından da önemli bir katma değer oluşturur.
- Sektörümüzün gelişimi için büyük bütçeler ayırmaktasınız, emek yoğun AR-GE çalışmalarınız ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Yazılım ve yapay zeka inovasyonlarının hızla yol kat ettiği yeni dünyada artık ürünlerin uzaktan kontrolü, diğer bina sistemleri ve birbirleri ile bağlantılılığı artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Biz de GEZE olarak geliştirdiğimiz MyGEZE Connectivity Çözüm ailesi ile kendimizi artık farklı bir çözüm sağlayıcı konumuna taşımayı hedefliyoruz. MyGEZE Control ile kapı, pencere ve güvenlik sistemlerini ağ üzerinden birbirine bağlama ve merkezi olarak yönetme imkanı sunuyoruz. Bu, ya üçüncü taraf bir bina yönetim sistemi üzerinden ya da GEZE’nin kendi myGEZE Visu bina yönetim sistemi aracılığıyla monitorize ve kontrol edilebilmekte.
- Önümüzdeki dönemde özellikle konuşacağımız yeni ürünlerinizle ya da yeni hizmet modellerinizle ilgili de kısaca bilgi alabilir miyiz?
Yazılım ve yapay zeka teknolojilerinin hızla geliştiği günümüzde, ürünlerin uzaktan kontrolü ve birbirleriyle entegrasyonu artık vazgeçilmez hale gelmiştir. GEZE olarak geliştirdiğimiz myGEZE Control ve myGEZE Visu sistemleri ile otomatik kapılarımızı, kanat açma mekanizmalarımızı, döner kapılarımızı ve ısı & duman tahliye sistemlerimizi ağ üzerinden birbirine bağlama ve merkezi olarak yönetme imkanı sunuyoruz. Türkiye’de de bu çözümlerin lansman çalışmalarını yürütmekteyiz ve 15 – 18 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleşecek TÜYAP Avrasya Kapı Fuarı’ndaki standımızda (4. Hol – Stand 415) ziyaretçilerimize çok daha detaylı şekilde sunacağız.
- Son olarak, röportajımızın sonuna eklemek istediklerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Duman ve ısı tahliye sistemleri, yangın güvenliğinde hayati bir rol oynar. İstatistikler, yangınlarda can kayıplarının büyük çoğunluğunun alevlere maruziyetten değil, duman zehirlenmesinden kaynaklandığını göstermektedir. Doğru planlanmış kaçış rotaları ve standartlara uygun duman tahliye sistemleri yangın anında insanları güvenli ve hızlı bir şekilde binadan tahliye etmeyi sağlarken; itfaiye ekiplerinin müdahalesini de kolaylaştırır. Bu sayede hem can hem de mal kayıpları büyük ölçüde önlenebilir.
Bu konuda daha fazla bilgi almak isteyen herkese sunumlarımızla, eğitimlerimizle ve içerik üretimlerimizle ulaşmaya ve destek olmaya çalışıyoruz. Bizlere tüm talepler için office-turkey@geze.com mail adresimizden, web sitemizdeki irtibat formlarından veya telefon numaramızdan ulaşabilirler.
Bu önemli konunun derinlemesine ele alındığı özel sayınızda bize yer verdiğiniz için de özellikle size teşekkür etmek isteriz.
Son Yazılar
- Reportage Türkiye Ceo’su Nazım Aybar: “Konut Satışlarında Yükseliş Devam Ediyor. Yatırımcı Güveninin Yeniden Tetiklendiği Bir Dönemdeyiz” Ekim 20, 2025
- Türkiye’de Yangın Güvenliği Yeni Standartlarla Güçleniyor: Uluslararası Uyum ve Yeni Nesil Çözümler Ekim 17, 2025
- OYAK Çimento ile Türkiye’de Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Sürdürülebilir Çözümler Ekim 17, 2025
- Sika: Pasif Yangın Güvenliğinde Uluslararası Standartlarla Uyumlu Çözümler Ekim 17, 2025
- GEZE Türkiye: Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Akıllı Sistemler Ekim 17, 2025
- İzocam: 60 Yıldır Güvenli ve Sürdürülebilir Yapılar İçin Çalışıyor Ekim 17, 2025
- Jotun Mağazalarında İlham Veren Renk ve Boya Deneyimi Ekim 17, 2025
- Saint-Gobain uluslararası Mimarlık Öğrencileri Yarışması’nın finali, 2026 yılında Sırbistan’da gerçekleştirilecek Ekim 17, 2025
- Ravago Bina Çözümleri ile Türkiye’de Yangın Güvenliğinde Yenilikçi Adımlar Ekim 17, 2025
- Soğuk Havalarda Bahçe, Balkon ve Teras Keyfi Goldsun’la Yaşanıyor Ekim 17, 2025
- Tremco CPG Türkiye: Yangın Güvenliğinde Uluslararası Standartlarla Güvenli Adımlar Ekim 17, 2025
- Kriz Anında Samimiyet ve Şeffaflık Başarılı İtibar Yönetiminin Anahtarı Ekim 16, 2025
- ASAŞPEN, CSTB Sertifikalarıyla Avrupa Standartlarını Bir Üst Seviyeye Taşıdı Ekim 16, 2025
- İtfaiye ve Özel Güvenlik Şirketleri Birlikte Çalışmalı Ekim 16, 2025
- PORCELANOSA GROUP, TÜRKİYE’DE YENİ BİR DÖNEM BAŞLATIYOR Ekim 16, 2025
Trendler
- RÖPORTAJ1 yıl önce
“İklimlendirme Sektöründe Kullanıcıların Daha İyi Bir Yaşam Sürmelerine Yardımcı Olacak Yeniliklere Öncülük Etmeyi Sürdüreceğiz”
- GENEL1 yıl önce
Alarko Carrier, 11 Yıldır İhracatta Zirvenin Sahibi!
- GENEL1 yıl önce
Sika Yapı Kimyasalları, Deprem ile İlgili Bilinçlendirme Projesine devam ediyor
- GENEL1 yıl önce
Enerji verimliliğinin yolu ısı yalıtımından geçiyor
- SEKTÖREL1 yıl önce
Doka Türkiye, 17-20 Nisan 2024 tarihleri arasında bu yılın merakla beklenen TurkeyBuild Fuarı’na katılım sağlayacak
- GENEL12 ay önce
Sektörel Liderlikte Bir Adım Daha: Hareket, Heavy Lift Awards’da İnovasyon Ödülü Aldı!
- GENEL1 yıl önce
Irak Kalkınma Yolu ile yıllık 5 milyar dolarlık potansiyel
- GENEL1 yıl önce
İsra Portföy’ün Birinci ve İkinci GSYF İhraç Belgelerine SPK’dan Onay Geldi