Bizimle iletişime geçin

GENEL

İZODER’DEN 6 ŞUBAT’IN YIL DÖNÜMÜNDE ÖNEMLİ HATIRLATMA

Yayınlandı

-

Su yalıtımı binaları depremlerin yıkıcı etkisine karşı korur

Yapılan araştırmalar, suya maruz kalan bir bina donatısının 15 yılda taşıma kapasitesinin yüzde 90’ını, 24 yılın sonunda ise tamamını kaybettiğini gösteriyor.  İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, 6 Şubat 2023’te yaşanan deprem faciasının yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Kamudan inşaat firmalarına, mühendisinden ustasına, kiracısından ev sahibine Türkiye’de herkesin güvenli bina anlayışını benimsemesi şart. Mümkünken tedbir almamak sonrasında çok fazla acıya sebep oluyor. Bugün, bina inşa edenin de bir gayrimenkul satın alanın da depreme karşı dayanıklı ve uzun ömürlü binalar için doğru yapılmış su yalıtımı uygulamasının hayati önem taşıdığını unutmaması gerekiyor” dedi.

Ülke olarak yüreklerimizde derin izler bırakan 6 Şubat deprem felaketinden çıkarılması gereken en önemli dersin güvenli yapılaşmanın tüm yönleri ile ele alınarak zaman kaybetmeden ülke çapında yaygınlaştırılması olduğunu belirten İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Depremler, yangınlar, seller ve yitip giden hayatlar. Bu konudan muzdarip vatandaşımız kalmayıncaya kadar ülkemizin bir numaralı gündemi güvenli yapılaşma olmalı. Deprem kuşağında yer alan ülkemizde kaybedecek bir dakikamız yok. Beklenen Büyük Marmara ve İstanbul depremi, yaklaşan tehlikenin boyutlarını daha iyi anlamamızı sağlıyor. Yeni inşa edilen tüm binalar deprem gerçeği göz önünde bulundurularak tasarlanmalı. Zemine uygun, kaliteli malzeme ve doğru işçilik ile inşa edilecek binalarda mevzuatlardaki tüm kurallar eksiksiz uygulanmalı ve sıkı şekilde denetlenmeli. Binalarda yaşanan en temel sorunlara baktığımızda; ısınamamadan evlerdeki rutubete, yangın güvenliğinden gürültüye kadar pek çok sorununun aslında yalıtımsızlıktan kaynaklandığını görüyoruz. Su ve ısı yalıtımının binaların düşmanı olan korozyona karşı kalkan görevi görerek binaları koruduğunu unutmamalıyız. Ancak yalıtımla korozyona karşı güçlendirilmiş binalar depremin yıkıcı etkisi karşısında sağlam bir şekilde ayakta kalabilir.”

Suya karşı yaşam alanlarını korozyondan koruyarak bina ömrünü uzatan su yalıtımının özellikle betonarme binaların güvencesi olduğunu vurgulayan İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki yapı stoku ağırlıklı olarak betonarme binalardan oluşuyor. Betonarme yapı sistemlerinin en zayıf noktalarından biri ise suya karşı olan hassasiyetleridir. Yağmur, kar, yeraltı suları, zeminde yer alan nem, mutfak, banyo, tuvalet gibi ıslak hacimlerdeki su kaçakları, binanın inşa edildiği zeminde bulunan basınçlı veya basınçsız yeraltı suları nedeniyle binalar sürekli olarak suya maruz kalabilir. Suyun taşıyıcı yapı elemanlarına nüfuz etmesi, betonun içindeki demirin paslanmasına yani korozyona neden olur. Korozyon ise yapının yük taşıma kapasitesini azaltır. Betonarme yapıların sağlıklı bir şekilde, tasarım ömürleri süresince işlevlerini sürdürebilmesi için yapının tamamının standartlara uygun şekilde ısı ve su yalıtımı ile korozyondan korunması gerekir. Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şakir Erdoğdu’nun yaptığı araştırma; suya maruz kalan bir donatının 5 yılın sonunda taşıma kapasitesinin yüzde 50’sini, 15 yılın sonunda yüzde 90’ını, 24 yılın sonunda ise tamamını kaybettiğini ortaya koyuyor. Yani herhangi bir deprem ya da dış etken olmadan bile sadece donatı korozyonu ile bir yapının çökmesi söz konusu. 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hasar Tespit Komisyonu tarafından yapılan incelemeler sonucunda, yüzde 79’u hasarlı bulunan 55 bin 651 konut ve iş yerinin yüzde 64’ünde korozyon tespit edilmişti.”

Su yalıtımı zorunlu ama uygulama yetersiz 

Binanın doğrudan suya maruz kalan çatı, temel, ıslak hacim gibi bölgelerinde uygulanacak su yalıtımı ve halk arasında terleme olarak bilinen yoğuşmayı önleyen ısı yalıtımı uygulamalarının doğru ve eksiksiz yapılması ile binalarımızın depreme karşı korunabileceğini söyleyen Emrullah Eruslu, “Binalarda Su Yalıtımı Yönetmeliği’nin 2018 yılında yürürlüğe girmesi ile su yalıtımı zorunlu bir uygulamaya dönüştü. Söz konusu yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 1 Haziran 2018’den itibaren inşa edilen ve zorunlu olarak su yalıtımı yapılan bina sayısı toplam yapı stokunun sadece yüzde 5-5,5’ini oluşturuyor. 10 milyonun üzerinde bina, 30 milyonu aşan hanenin bulunduğu ülkemizde bu düşük oranlardaki su yalıtımı uygulaması maalesef bu işin yeterince ciddiye alınmadığını ortaya koyuyor. Ülkemizde ortalama bina ömrünün 30 yıl olduğunu görüyoruz ancak bir binanın ömrü en az 80-100 yıl olmalı.  Uzun yıllar boyunca güvenli barınma sağlayacak binalar için zemin etüdünün doğru yapılması, yapının tekniğine uygun olarak tasarlanması, iç ve dış etkenlerden yalıtım ile korunması ve bütün süreçlerin yine tekniğine uygun şekilde denetlenmesi gerekiyor” dedi.

İstanbul’da olası depremde 194 bin bina risk altında!

7,5 büyüklüğündeki senaryo depreminde İstanbul’daki binaların ortalama yüzde 17’sinin (yaklaşık 194 bin bina) orta ve üstü seviyede hasar göreceğinin tahmin edildiğini dile getiren Eruslu, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı tarafından hazırlanan ‘İstanbul İli Olası Deprem Kayıp Tahminlerinin Güncellenmesi Projesi’ raporunda yer alan sonuçlar, durumun ciddiyetini ortaya koyuyor: 7,5 büyüklüğündeki senaryo depreminde İstanbul’daki binaların ortalama yüzde 26’sının hafif, yüzde 13’ünün orta, yüzde 3’ünün ağır ve yüzde 1’inin çok ağır hasar görmesi bekleniyor. Buna göre ağır ve çok ağır hasarlı binaların yıkılıp tekrar yapılması gerektiği ortaya çıkıyor. Öte yandan orta hasarlı binaların da onarım yerine yıkılıp yeniden inşa edilmelerinin çoğunlukla daha uygun olduğuna işaret ediliyor. Durum böyleyken bir an önce Türkiye genelinde mevcut bina stokunun incelenmesi, güvenli hale getirilebilecek binaların ve güvenli olmayan binaların tespit edilmesine ihtiyaç var. Yeterli dayanıma sahip olan güvenli binaların güçlendirilmesi, güvenli olmayan binaların ise kentsel dönüşüme tabi tutulması ve yeniden inşa edilmesi hayati önem taşıyor” diye konuştu.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Alarko Carrier, Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Genç Mühendis Adaylarıyla Buluştu 

Yayınlandı

-

İklimlendirme sektörünün öncü markalarından Alarko Carrier, Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadın mühendis adaylarıyla bir araya geldi. Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği (MÜKAD) iş birliğiyle Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Makina Mühendisliği Bölümünde gerçekleşen etkinlikte mühendislik alanında kadınların daha fazla yer almasını teşvik etmek üzere sektördeki fırsatlar ve karşılaşılan zorluklar ele alındı.

Bu anlamlı buluşmada, Alarko Carrier Merkezi İklimlendirme Ürünleri Marka Müdürü Merve Nama Ünsaç, HVAC sektöründeki deneyimlerini paylaşarak iklimlendirme ürünleri pazarının dinamikleri, sektörün gelecekteki yönelimleri ve teknolojik yenilikler hakkında kapsamlı bir sunum yaptı. Ünsaç, öğrencilere mühendislik kariyerlerinde ilerlerken nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda rehberlik ederken, sektörün sunduğu iş imkanları ve kariyer gelişimi üzerine de bilgiler aktardı.

Öğrenciler, sektör profesyonelleriyle birebir iletişim kurarak hem teknik hem de kariyer gelişimi açısından önemli kazanımlar elde etme fırsatı yakaladı. Etkinlik boyunca mühendislik alanında kadınların rolü ve bu alandaki farkındalığın artırılması gerektiği vurgulanırken, sektörde daha fazla kadının yer almasının sağlayacağı avantajlar üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.

Alarko Carrier, geleceğin kadın mühendislerini desteklemeye ve kariyer yolculuklarında onların yanında olmaya devam edecek.

Okumaya Devam Et

GENEL

Ethno Belek Otel’de Konfor Standardın Ötesine Geçiyor: Doğu İklimlendirme’nin Yenilikçi Çözümleriyle Fark Yaratıyor

Yayınlandı

-

Türkiye’nin turizm cenneti Antalya’da yer alan Ethno Belek Otel, otelin iç mekân hava kalitesini artırarak enerji verimliliğini üst düzeye çıkarmayı hedefleyen proje, Doğu İklimlendirme’nin yenilikçi çözümleriyle hayata geçirildi.

Doğu İklimlendirme bu proje kapsamında otelin iklimlendirme ve havalandırma sistemlerini güçlendirmek için projeye özel enerji verimliliği yüksek konfor santralleri, havuz nem alma santrali, mutfak havalandırması ürün grupları ile hava dağıtım ve kontrol ekipmanları olmak üzere üç farklı gruptaki ürünleri ile yerini aldı. Projede, ortamın ihtiyacına uygun filtreleme, ısıtma, soğutma, nemlendirme ve düşük ses seviyesi özellikleriyle öne çıkan, Doğu İklimlendirme San. ve Tic. A.Ş. tarafından üretilen Eurovent Sertifikalı DKS Klima Santralleri ilk sırada yer alıyor. Projeye özel olarak otomasyonlu olarak tasarlanan DKS Klima Santralleri, düz iç yüzeyi sayesinde kolay temizlenebilir olup, toz birikimini önleyerek müşteri memnuniyetini artırıyor. Ayrıca, mutlak nem kontrolü ve mekanik soğutma özelliğine sahip POOL Havuz Nem Alma Santralleri ise kapalı havuz ortamlarında ideal hava koşullarını sağlayarak projeye değer katıyor. Bununla birlikte projede yer alan BGK By-Pass Damperli Isı Geri Kazanım Cihazı, taze hava ihtiyacı bulunan mahallerde egzoz edilen havanın taşıdığı ısı yükünü plakalı ısı değiştiricisinde toplayarak taze havanın ön şartlandırılmasını sağlıyor. Böylece enerji verimliliği artırarak bu prestijli projeye ayrıca değer katıyor.

Projenin mutfak bölümünde ise Eurovent Panel yapısı ile dikkat çeken % 99’a varan koku ve yağ tutma verimi ile KITCHEN Hava Filtrasyon Cihazları, Otomatik kontrollü sayesinde 7 gün 24 saat programlanabilir deterjanlı yıkama fonksiyonu ve IP65 sınıfı 300 °C’e dayanıklı aydınlatma modülü ile her ölçüde modüler olarak üretilebilen çift cidarlı HWW Yüksek Performanslı Yıkamalı Davlumbazları ve mutfakta pişirme sırasında oluşan duman, buhar ve kokuları dışarıya atmak için tasarlanmış KEF Mutfak Egzoz Fanları yerini alıyor.

Ethno Belek Otel’in hava dağıtım ve kontrol ekipmanları ürün grubunda ise hava dağılımını optimize etmek amacıyla VKM Kontrol Kapağı, DMK Kare Petek Kasalı Menfez, DML Lineer Menfez, OAK Kare Anemostat, DPE Dış Hava Panjuru, OAV Gemici Anemostat, OAC Klipin Kare Anemostat ve OLB Slot Difüzör gibi yüksek performanslı ürünler tercih edildi. 

Doğu İklimlendirme’ nin Ethno Belek Otel’de sunmuş olduğu çözümler, modern mimariye uygun, enerji verimli ve uzun ömürlü sistemlerden oluşuyor. Bu prestijli projeye özel olarak üretmiş olduğu ürünler ile Doğu İklimlendirme sürdürülebilir ve yüksek verimli sistemleriyle sektörde fark yaratmaya devam ediyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Termo Teknik, Yeni Ürünü ‘Lotus Kombi’yi Pazara Sundu

Yayınlandı

-

Termo Teknik, A sınıfı enerji verimliliğine sahip olan yeni kombisi Lotus’u satışa sundu.

Premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde; uzun ömürlü kullanım, verimli yanma ve düşük emisyon değerleri sunan Lotus yoğuşmalı kombi, ısıtma pazarında çıtayı yükseltmeye devam ediyor.

Türkiye iklimlendirme sektörünün öncü markalarından Termo Teknik, yoğuşmalı kombi ailesinin yeni üyesi Lotus kombiyi pazara sundu.

Termo Teknik Türkiye Satış Müdürü Cem Bayramoğlu, yeni Lotus yoğuşmalı kombi serisi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

Üstün dayanım ve yüksek verim

“A sınıfı enerji verimliliğine (NOx Sınıf 6) sahip olan yeni Lotus yoğuşmalı kombi, premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde uzun ömürlü kullanım avantajı ve verimli yanma sağlıyor.

20, 26, 36, 42 kW kapasite seçenekleri bulunanLotus yoğuşmalı kombi,ekonomik vekonforlu ısınmanın yanı sıra aynı anda birden fazla musluktan sıcak su kullanımına da olanak tanıyor.

Kullanıcı dostu

Lotus kombi;LCD ekranı, yeni nesil dokunmatik tuş takımı ve modern ara yüze sahip olan kontrol paneliyle de kullanıcı dostu çözüm sunuyor. Kullanım suyu sıcaklığını 30-65°C, tesisat suyu sıcaklığını ise 30-80°C aralığında kontrol etme imkânı sağlayanLotus kombi, arıza durumlarında da arızanın çeşidi konusunda bilgi veriyor. Üstün dayanıma sahip olan yeni kombimizinişletim sistemindeki donma koruma fonksiyonu ise kombi çıkış suyu sıcaklığının 8°C den az olduğu durumlarda devreye girerek cihazı, donmaya karşı koruyor.

Kolay kurulum

Sadece 41,3 cm olan genişliği ve 2,5 cm olan montaj mesafesi ile mutfak gibi dar alanlarda kolay kurulum avantajı sunan Lotus kombi, estetik tasarımıyla da fark yaratıyor.” dedi.

Okumaya Devam Et

Trendler