Bizimle iletişime geçin

GENEL

İleri Düzey Sensörler ile Yapısal Sağlık İzleme Sistemleri

Yayınlandı

-

Yapıların güvenliği, dayanıklılığı ve uzun ömürlü olması, inşaat sektöründe en önemli konuların başında gelir. Geleneksel yöntemlerle yapılan denetimler, yapısal sorunların tespitinde yetersiz kalabilir ve risklerin geç fark edilmesine neden olabilir. Ancak ileri düzey sensör teknolojileri ile donatılmış yapısal sağlık izleme (Structural Health Monitoring – SHM) sistemleri, binaların ve altyapıların durumunu sürekli takip ederek anlık veri sağlayabilir. Bu sistemler, köprülerden gökdelenlere, barajlardan tünellere kadar birçok yapı için erken uyarı mekanizması oluşturarak ciddi kazaların ve maddi kayıpların önüne geçebilir.

1. Yapısal Sağlık İzleme Sistemleri Nedir?

Yapısal sağlık izleme sistemleri, bir yapının fiziksel durumunu değerlendirmek, olası hasarları tespit etmek ve önleyici bakım süreçlerini optimize etmek için kullanılan bir teknolojidir. Bu sistemler, farklı sensörler yardımıyla gerilme, sıcaklık değişimleri, titreşim, nem, çatlak oluşumu ve diğer yapısal değişkenleri anlık olarak ölçebilir.

Bu sistemlerin temel bileşenleri şunlardır:

  • Sensörler: Fiziksel değişkenleri algılayan cihazlar (ivmeölçer, nem sensörü, fiber optik sensörler vb.).
  • Veri Toplama Birimi: Sensörlerden gelen bilgileri kaydedip analiz eden sistemler.
  • İletişim Ağı: Kablosuz veya kablolu bağlantılarla verilerin merkezi bir platforma aktarılması.
  • Analiz Yazılımı: Toplanan verileri işleyerek olası riskleri belirleyen yapay zeka ve makine öğrenimi destekli yazılımlar.

2. Kullanılan İleri Düzey Sensör Teknolojileri

Günümüzde yapısal sağlık izleme sistemlerinde kullanılan çeşitli sensör türleri bulunmaktadır:

a) Fiber Optik Sensörler

  • Avantajları: Elektrik sinyali yerine ışık kullanarak veri toplar, uzun ömürlüdür ve elektromanyetik alanlardan etkilenmez.
  • Kullanım Alanı: Büyük ölçekli altyapı projelerinde (köprüler, barajlar, gökdelenler).

b) İvmeölçer Sensörleri

  • Avantajları: Yapının titreşim seviyesini ölçerek olası deprem etkilerini analiz edebilir.
  • Kullanım Alanı: Depreme dayanıklı bina tasarımlarında ve mevcut yapıların sismik analizlerinde.

c) Akustik Emisyon Sensörleri

  • Avantajları: Mikro çatlakların oluşumunu algılayarak erken teşhis imkanı sunar.
  • Kullanım Alanı: Betonarme ve çelik yapılar, tüneller, köprüler.

d) LIDAR Sensörleri

  • Avantajları: Yapının üç boyutlu haritasını çıkararak deformasyonları hassas bir şekilde tespit eder.
  • Kullanım Alanı: Tarihi yapılar ve yüksek hassasiyet gerektiren projeler.

e) Nem ve Sıcaklık Sensörleri

  • Avantajları: Yapının çevresel koşullara karşı direncini analiz eder, korozyon risklerini belirler.
  • Kullanım Alanı: Çelik yapılar, tüneller, su altı yapıları.

3. Yapısal Sağlık İzleme Sistemlerinin Avantajları

Yapısal sağlık izleme sistemleri, geleneksel yöntemlere kıyasla birçok avantaj sunar:

  • Gerçek Zamanlı Takip: Sensörler sayesinde yapıların durumu 7/24 izlenebilir.
  • Erken Uyarı Sistemi: Oluşabilecek hasarlar önceden tespit edilerek büyük maliyetlerin ve kazaların önüne geçilir.
  • Bakım Maliyetlerini Azaltma: Gereksiz bakım işlemleri yerine, sadece gerekli noktalara müdahale edilmesini sağlar.
  • Güvenlik Seviyesini Artırma: Deprem, aşırı yükleme veya hava koşulları gibi faktörlerden kaynaklanan riskleri minimuma indirir.
  • Uzun Ömürlü Yapılar: Düzenli izleme sayesinde yapıların kullanım ömrü uzatılır.

4. Uygulama Alanları ve Örnek Projeler

İleri düzey sensör teknolojileri, dünya genelinde birçok kritik altyapı projesinde başarıyla kullanılmaktadır.

  • Köprüler: ABD’deki Golden Gate Köprüsü’nde fiber optik sensörler kullanılarak sürekli yapısal izleme sağlanıyor.
  • Gökdelenler: Japonya’daki Tokyo Skytree, deprem etkilerini analiz etmek için gelişmiş ivmeölçer sistemleri ile donatılmıştır.
  • Tüneller: İsviçre’deki Gotthard Tüneli’nde, deformasyon ve nem sensörleri ile yapısal değişiklikler anlık olarak takip edilmektedir.
  • Tarihi Yapılar: Roma’daki Kolezyum’da, zamanla oluşan çatlakları tespit etmek için LIDAR teknolojisi kullanılmaktadır.

5. Gelecekte Yapısal Sağlık İzleme Sistemleri

Gelecekte, yapısal sağlık izleme sistemlerinin daha akıllı hale gelmesi beklenmektedir. Yapay zeka ve büyük veri analitiği entegrasyonu sayesinde, sensörlerden gelen veriler çok daha hızlı işlenerek olası riskler daha doğru tahmin edilebilecek.

Gelecekte öne çıkması beklenen yenilikler:

  • Otonom Drone’lar ile Yapı Denetimi: Sensörlerden gelen verileri anında analiz eden otonom drone sistemleri, inşaat sektöründe yaygınlaşacak.
  • Yapay Zeka Destekli Tahmin Modelleri: Yapay zeka algoritmaları, olası hasarları önceden tahmin ederek önleyici bakım süreçlerini optimize edecek.
  • Akıllı Binalar ile Entegrasyon: Akıllı bina sistemleri ile entegre çalışarak yapıların enerji verimliliği ve dayanıklılığı artırılacak.

İleri düzey sensörler ile yapısal sağlık izleme sistemleri, inşaat sektöründe devrim niteliğinde bir yenilik sunmaktadır. Gerçek zamanlı veri toplama, erken uyarı sistemleri ve düşük bakım maliyetleri sayesinde, yapılar daha güvenli, uzun ömürlü ve sürdürülebilir hale gelmektedir. Gelecekte bu teknolojilerin daha fazla alanda kullanılmasıyla, inşaat projelerinin güvenliği ve verimliliği daha da artacaktır.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Panasonic’ten işlevsel aydınlatması: LED Işıklı Ayna

Yayınlandı

-

Panasonic Electric Works Türkiye, güçlü renk sıcaklığı ve yüksek renksel geri verimli LED ışığıyla kombine edilen ayna sistemini piyasaya sürdü. Her ortamda aydınlatma sağlayan LED Işıklı Ayna, HD görüntü elde edilmesini sağlıyor.

Panasonic Electric Works Türkiye, sektöründe 100 yılı aşkın tecrübesi ve birikiminden aldığı güçle ürettiği ürün ve çözümleriyle kullanıcılarına insan odaklı yaşam çözümleri sunmayı sürdürüyor. Şirketin satışa sunduğu yeni ürünü LED Işıklı Ayna, güçlü renk sıcaklığı ve yüksek renksel geri verimli LED ışığıyla kombine edilen ayna sistemi sayesinde HD kalitesinde görüntü elde edilmesini sağlıyor.

Kişisel bakım ve genel aydınlatma ihtiyaçları için ideal olan ürün, yatak odası ve çalışma masası gibi yaşam alanlarına hem işlevsellik hem de estetik bir dokunuş katıyor. Ayrıca kablosuz olarak kullanılabilen ve USB üzerinden kolayca şarj edilebilen ürün, gövdesindeki dokunmatik tuş sayesinde yoğunluğu ayarlanabilen ışığıyla kullanıcı odaklı çözümler sunuyor.

Daha iyi ve pratik yaşam sunan ürünler geliştirme çalışmalarına hız kesmeden devam eden şirketin yeni ürünü LED Işıklı Ayna, dahili Li-ion pili ile uzun kullanım ömrü de sunuyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Termo Teknik, Yeni Ürünü ‘Lotus Kombi’yi Pazara Sundu

Yayınlandı

-

Termo Teknik, A sınıfı enerji verimliliğine sahip olan yeni kombisi Lotus’u satışa sundu.

Premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde; uzun ömürlü kullanım, verimli yanma ve düşük emisyon değerleri sunan Lotus yoğuşmalı kombi, ısıtma pazarında çıtayı yükseltmeye devam ediyor.

Türkiye iklimlendirme sektörünün öncü markalarından Termo Teknik, yoğuşmalı kombi ailesinin yeni üyesi Lotus kombiyi pazara sundu.

Termo Teknik Türkiye Satış Müdürü Cem Bayramoğlu, yeni Lotus yoğuşmalı kombi serisi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

Üstün dayanım ve yüksek verim

“A sınıfı enerji verimliliğine (NOx Sınıf 6) sahip olan yeni Lotus yoğuşmalı kombi, premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde uzun ömürlü kullanım avantajı ve verimli yanma sağlıyor.

20, 26, 36, 42 kW kapasite seçenekleri bulunanLotus yoğuşmalı kombi,ekonomik vekonforlu ısınmanın yanı sıra aynı anda birden fazla musluktan sıcak su kullanımına da olanak tanıyor.

Kullanıcı dostu

Lotus kombi;LCD ekranı, yeni nesil dokunmatik tuş takımı ve modern ara yüze sahip olan kontrol paneliyle de kullanıcı dostu çözüm sunuyor. Kullanım suyu sıcaklığını 30-65°C, tesisat suyu sıcaklığını ise 30-80°C aralığında kontrol etme imkânı sağlayanLotus kombi, arıza durumlarında da arızanın çeşidi konusunda bilgi veriyor. Üstün dayanıma sahip olan yeni kombimizinişletim sistemindeki donma koruma fonksiyonu ise kombi çıkış suyu sıcaklığının 8°C den az olduğu durumlarda devreye girerek cihazı, donmaya karşı koruyor.

Kolay kurulum

Sadece 41,3 cm olan genişliği ve 2,5 cm olan montaj mesafesi ile mutfak gibi dar alanlarda kolay kurulum avantajı sunan Lotus kombi, estetik tasarımıyla da fark yaratıyor.” dedi.

Okumaya Devam Et

GENEL

Volvo Trucks, 2024 Yılında Avrupa’nın En Çok Tercih Edilen Ağır Ticari Araç Markası Oldu!

Yayınlandı

-

Volvo Trucks, 2024 yılında Avrupa bölgesinde 56.331 adet ağır ticari araç teslim ederek pazar payını %17,9’a yükseltti. Tarihinde ilk kez 16 ton üzeri ticari araç pazarının liderliğini kazanan Volvo Trucks, 2024’te en fazla kamyon teslimatlarını Birleşik Krallık, Fransa, Almanya, Polonya ve İspanya’da gerçekleştirdi. 

Volvo Trucks, tarihinde ilk defa Avrupa bölgesinde en fazla teslimat gerçekleştiren 16 ton üzeri ticari araç üreticisi olarak 2024 yılını lider olarak tamamladı. 56.331 adetlik teslimata ulaşarak pazar payını %17,9 seviyesine getiren Volvo Trucks, 2024 yılı boyunca aldığı ödüller ve başarılarla adından söz ettirdi. 0 emisyonlu Volvo FH Electric ile “2024 Uluslararası Yılın Kamyonu” ödülünü kazanarak 2024’e giriş yapan Volvo Trucks, Avrupa Yeni Araç Değerlendirme Programı Euro NCAP’in ağır hizmet kamyonlarının güvenlik ve performansının ilk kez defa test edildiği değerlendirmede 5 yıldız kazanan ilk ve tek marka olma başarısına da erişti. Volvo Trucks’ın yakıt verimliliği, güvenlik ve konfor standartlarını belirleyen ve bağımsız kuruluşlar tarafından ödüllendirilen kamyonları, uygun işletme maliyetleri sunmasıyla Avrupa bölgesinde bu önemli başarıyı getirdi. 

Yeni Aero Serisi ile Verimlilik Artırıldı

2023 yılını, Türkiye’nin ithal kamyon ve çekici pazarı olarak tamamlayan Volvo Trucks, 2024 yılında yeni ürün ve hizmetleri iş ortaklarına sunarak sektördeki konumunu güçlendirdi. Yıl boyunca yapılan teslimatlara ek olarak Mayıs 2024’te Yeni Aero Serisi’nin Türkiye lansmanı gerçekleştirildi. Tamamen yeni, aerodinamik tasarımıyla %5’e varan yakıt tüketimi avantajı sağlayan Volvo Aero Serisi, ağır vasıta segmentindeki enerji verimliliği ve akustik konfor standartlarını yükseltirken daha düşük emisyon değerleriyle de çevreci kullanım özelliklerini artırarak yeni siparişlerin alınmasını sağladı. Volvo Trucks ürün ve hizmetlerini tercih eden iş ortakları, emisyon değerlerinin düşürülmesinde, yakıt tüketiminin azaltılmasında ve işletim maliyetlerinin verimliliğinde avantaj sağlayarak sürdürülebilir bir geleceğe destek oluyor. 

Okumaya Devam Et

Trendler