Bizimle iletişime geçin

GENEL

“Enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için yalıtım uygulamalarını yaygınlaştırmalıyız”

Yayınlandı

-


Günümüzde enerji tasarrufu ve çevresel sürdürülebilirlik, küresel düzeyde artış gösteren bir öneme sahip. Her geçen gün hızlanan kentleşme ve sanayileşme, enerji tüketimini artırırken dünyamız için de birçok sorunu beraberinde getiriyor. Bu noktada, doğru bir ısı yalıtımı, enerji verimliliği sağlamak ve karbon ayak izini azaltmak için en etkili yöntemlerden biri olarak öne çıkıyor. Doğru ve etkin bir yalıtım, bir evin ısıtma ve soğutma maliyetlerinde yüzde 70’e varan tasarruf sağlayabiliyor. Bu durum, ekonomik anlamda bireylere fayda sağlarken, enerji tüketimini düşürerek çevresel etkileri minimize ediyor. Özellikle Amerika ve Avrupa’da ısı yalıtımına çok ciddi yatırımlar yapılıyor.
 
Yalıtımın uygun şekilde yapılması, evlerde ve binalarda enerji kaybını önemli ölçüde azaltıyor. Özellikle evlerin çatılarında yapılan yalıtım, ısı kaybını yüzde 25-30 oranında azaltıyor. Bu durum, kış aylarında ısıtma maliyetlerini ve yaz aylarında soğutma maliyetlerini düşürerek enerji verimliliğini artırıyor. Ayrıca uygun yalıtım malzemelerinin ve tekniklerinin kullanılması, evlerin ısı performansını iyileştirerek konfor seviyesinin artmasını sağlıyor.
 
Isı yalıtımı sadece ekonomik tasarruf sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik açısından da kritik bir rol oynuyor. Birlemiş Milletler’in verilerine göre, doğru yalıtım uygulamaları sayesinde bir evin karbon ayak izini yıllık olarak yaklaşık 1 ton CO2 azaltmak mümkün. Bu, yalıtımın çevresel faydalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Doğru bir yalıtım,enerji tüketimini azaltarak enerji verimliliği sağlıyor ve böylece daha temiz bir çevreye katkıda bulunulmasına olanak sunuyor .
 
“Enerji verimliliği için yalıtım uygulamalarını yaygınlaştırmalıyız”
Konuyla ilgili olarak değerlendirme bulunan ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, “Bugün yalıtım tüm dünyanın üzerine büyük bir ciddiyetle konuştuğu konuların başında geliyor. Özellikle Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş bölgelerde yalıtımın enerji tasarrufuna olan katkıları geniş çapta kabul görüyor ve bununla ilgili önemli adımlar atılıyor. Avrupa Komisyonu, Avrupa’daki binaların yüzde 75’inden fazlasının enerji verimliliği açısından yetersiz olduğunu ve bu binaların yalıtımının iyileştirilmesinin yıllık enerji tüketiminde önemli tasarruflar sağlayabileceğini belirterek, bununla ilgili önemli adımlar atıyor. Avrupa Parlamentosu ve Konseyi tarafından yürürlüğe konan Binalarda Enerji Performansı Direktifi’yle (Energy Performance of Buildings Directive – EPBD), binaların enerji performansını artırmak için yalıtım standartları belirleniyor. Türkiye’nin de bu konuyla ilgili önemli adımlar atması gerekiyor; enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için yalıtım uygulamalarını yaygınlaştırmalıyız. Özellikle kentsel dönüşüm projelerinde ve yeni binaların inşasında yalıtım standartlarının yükseltilmesi hem ekonomik hem de çevresel açıdan büyük faydalar sağlayacaktır” dedi.
 
“Dünya standartlarında bir yalıtımla cari açığımızı düşürebiliriz”
Ozan Turan, yalıtımın önemiyle ilgili sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemiz enerji ithalatı için 2023 yılında yaklaşık 70 milyar dolar harcadı. Enerjinin üçte biri binalarda, üçte biri de endüstri tesislerinde tüketiliyor. Bizim konutlarımızı daha yaşanabilir kılmamız, ekonomimizi geliştirmemiz, dünya piyasalarında rekabetçi olabilmemiz ve her şeyden öte dünyamızı koruyabilmemiz için enerji verimliliğini sağlamamız gerekiyor. Bunun önüne geçmenin ilk ve en kolay yolu ise doğru ısı yalıtımı. Dünya standartlarında bir ısı yalıtımıyla sağlanan enerji verimliliğiyle enerji ithalatını azaltmak ve buna bağlı olarak cari açığımızı düşürmek mümkün. Özellikle endüstride enerji giderlerimizi aşağıya çektikçe, üretim maliyetlerimiz de aşağıya inecek ve rekabet şansımız artacak.”

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Polisan Holding 60 Yaşında!

Yayınlandı

-

Polisan Holding, kurucusu Necmettin Bitlis’in attığı sağlam temeller ve güçlü vizyonla 60. yılını kutluyor. Kimya, boya, liman işletmeciliği ve gayrimenkul sektörlerindeki faaliyetleriyle ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan Polisan Holding, yarım asrı aşan bu yolculuğunda güçlü iş birlikleri ve inovatif çözümlerle adını geleceğe taşırken 60. yılına özel reklam filmini dijital mecralarda yayınladı.

Poliport, Polisan Kimya, Polisan Yapıkim, Polisan Hellas gibi sektöründe öncü şirketleri bünyesinde bulunduran Polisan Holding, Polisan Kansai Boya ve Rohm and Haas ile olan güçlü ortaklıklarıyla 60. yılını kutluyor. “60 Yıllık Değer” temasıyla hazırlanan reklam filmi, Polisan Holding’in altmış yıllık başarı dolu hikayesini, tecrübesini ve kurduğu güçlü iş birliklerini vurgularken; 60. yıl için özel tasarlanan logo da bu anlamlı yolculuğa eşlik ediyor.

Polisan Holding CEO’su Cantekin Dinçerler: “60 yıllık bu mirasa sahip olmak bizler için büyük bir gurur kaynağı”

Polisan Holding CEO’su Cantekin Dinçerler, 60. yıl değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı: “Polisan Holding’in 60 yıllık tarihi, yalnızca bir büyüme hikayesi değil, aynı zamanda sektöre yön veren yenilikçi ve yerli çözümlerin doğuşuna tanıklık eden bir başarı öyküsüdür. Bu süreçte birçok ilke imza atarak ülke ekonomisine büyük katkılarda bulundu. Bu mirası bizlere kazandıran, vizyonuyla yolumuzu açan kıymetli kurucumuz rahmetli Necmettin Bitlis’e ve 60 yılda bu büyük başarıya emek veren, katkıda bulunan, şu an aramızda olan ya da olmayan herkese, teşekkür ediyor, minnetlerimizi sunuyorum. 60 yıllık bu değerli mirasa sahip olmak, bizler için büyük bir gurur kaynağı. Polisan Holding olarak köklü geçmişimiz ve sürekli gelişim arzusu sayesinde yerli ve milli markalarımızla sektörde öncü olmayı sürdürerek, bu başarı dolu yolculuğu daha da ileriye taşıyacağız.

Okumaya Devam Et

GENEL

Şebeke Suyunu Yönetirken ve Kullanırken Bunlara Dikkat!

Yayınlandı

-

Yaşam alanlarında kişisel bakım ve temizlik amacıyla kullandığımız şebeke suyunu içmek bizleri endişelendiriyor. Ancak uzmanlar, şebeke suyunun kalitesini yalnızca içerken değil, kullanırken de sorgulamamız gerektiğini söylüyor.

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır” diyen Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, şebeke suyunun güvenliği konusunda vatandaşları ve belediyeleri uyararak, güvenli su yönetimi için yapılması gerekenleri paylaştı.

Musluk suyu, günlük hayatımızın olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Evlerde, okullarda, hastanelerde,  işyerlerinde ve daha birçok yaşam alanında kişisel bakım ve temizlik amacıyla kullanılan hatta birçok ilimizde içme suyu olarak da tüketilen şebeke suyunun kalitesi, insan sağlığı açısından kritik önem taşıyor.

Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, şebeke suyunun güvenliği konusunda vatandaşları ve belediyeleri uyararak, güvenli su yönetimi için yapılması gerekenleri paylaştı:

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır”

“Musluktan akan su temizdir, algısı yanlıştır. Musluktan akan suyun kalitesini etkileyen bazı önemli unsurlar vardır. Bu unsurlar; belediyeler tarafından suyun depolandığı tesisler, şehirlerdeki su boruları, binalardaki su tesisatı ve su depolarıdır.

Suyu, depolama ve taşıma yöntemlerine dikkat!

Su, yaşam alanlarına ulaşmadan önce belediyeler tarafından tedarik edilip, depolanıyor. Şebeke suyunu depolama tesislerinde yaygın olarak kullanılan betonarme depolarda muhafaza etmek yüksek risk taşıyor.  Çünkü betonarme depolarda zamanla oksitlenme oluşabiliyor. Depoda oluşan bu deformasyon ise suyun kimyasal yapısını bozuyor. İçme ve kullanma suyunun güvenli bir şekilde depolanması, suyun depolandıktan sonra kalitesinin bozulmaması ve insan sağlığını tehdit edebilecek mikroorganizmalar oluşturmayacak şekilde muhafaza edilmesi için GRP modüler su deposu sistemini tercih etmek kritik önem taşıyor. Avrupa’da oldukça yaygın olan bu sistemler, suyu, kalitesini bozmadan uzun yıllar güvenli bir şekilde muhafaza ediyor. Yüksek mühendislik malzemesi olarak tanımlanan ve SMC olarak adlandırılan ‘cam elyaf takviyeli kompozit malzeme’ ile üretilen GRP su depoları, geleneksel sistemlerden farklı olarak, aşırı sıcak ve aşırı soğuk dış ortam şartlarından etkilenmiyor. GRP panellerin pürüzsüz yüzey yapısı ve cam elyaf içeriği nedeniyle UV ışınlarının geçirgenliği sıfıra yakın olduğu için su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşmuyor. 

Su depolama tesislerinin yanı sıra şehirlerdeki su borularına da dikkat etmek gerekiyor. Çünkü suyu, belediyelerin depolama tesislerinden binalara taşıyan borular da suyun kalitesinde önemli rol oynuyor. Borularda zamanla meydana gelen pas ve sızıntılar, şebeke suyunun kalitesini bozuyor. Bu durumun kontrolü ve düzeltilmesi noktasında da belediyelere büyük sorumluluklar düşüyor.

Su, borular vasıtasıyla binalara ulaştıktan sonra da kirletici unsurlar bulunuyor. Binalardaki su tesisatı ve betonarme depolama yöntemleri de en büyük kirletici sınıfında yer alıyor.

Binalarda da belediyelerin depolama tesislerinde olduğu gibi GRP su depoları tercih etmek ve su tesisatının bakımını yaptırmak gerekiyor. Bu konuda da ev sahiplerine, site yönetimlerine ve işletmelere önemli sorumluluklar düşüyor. 

Su yönetiminde bu hususlara hassasiyet gösterdiğimiz taktirde musluk suyunu güvenle kullanabilir, hatta içebilirsiniz.”dedi.

Osman Yağız,  konuşmasında her GRP su deposunun aynı kalite ve standartlarda üretilmediğinin, marka tercihi yapılırken sistemin, ulusal ve uluslararası standartlara uygunluğuna dikkat edilmesi gerektiğinin de altını çizdi:

WRAS tarafından tescillenmeli

“GRP su deposu tercihinde dünyada içme suyu kalitesinin ölçüm ve kontrol standartlarını belirleyen WRAS (Water Regulations Advisory Scheme) belgesi önemli bir satın alma kriteridir.  Ancak tercih aşamasında ürünün hangi derecelendirme sınıfı ile belgelendirildiğine dikkat edilmesi gerekiyor. Türkiye’de kullanılan bazı GRP panellerde depolanan su, 23 0C’ye kadar sağlıklı kalabiliyor. Biz Ekomaxi olarak,  üretimde yakaladığımız yüksek standartlar ile yurt içinde bu oranı 27 0C daha arttırarak 50 0C’ye çıkarabilen tek firma olma unvanını taşıyoruz. WRAS belgesi ve bu kapsamda GRP panelin sunduğu sıcaklık değeri, önemli bir satın alma kriteri olarak kabul ediliyor.” diyerek sözlerini tamamladı.

Okumaya Devam Et

GENEL

Legrand Türkiye Grubu, A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na Katıldı

Yayınlandı

-

Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, 2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na katıldı. Bu yıl 7. kez düzenlenen A-Tech 2024 Akıllı Bina Teknolojileri, Elektrik, Aydınlatma ve Elektronik Fuarı, akıllı bina teknolojileri ve elektrik sistemleri alanındaki en son yenilikleri sergilemek üzere sektördeki profesyonelleri bir araya getirdi.

Legrand Türkiye Grubu, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen A-Tech Akıllı Bina Teknolojileri Fuarı’na katıldı. Legrand Türkiye Grubu, ev otomasyon sistemlerinden alçak gerilim dağıtım ve koruma ürünlerine, anahtar priz ve çalışma ortamı çözümlerinden aydınlatma kontrol sistemleri ve UPS-kesintisiz güç kaynaklarına ürün ve sistemlerini, sektör profesyonellerinin ve fuar ziyaretçilerinin beğenisine sundu. Özellikle son kullanıcıya yönelik IoT çözümlerimiz ve kablolu/kablosuz otomasyon sistemlerimiz, akıllı bina projelerinde dijital altyapı ve verimliliği artıran özellikleriyle öne çıktı. Ziyaretçiler, stantta yer alan bu çözümleri yakından inceleyerek, uzmanlardan teknik detaylar hakkında bilgi aldı.

Fuar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Legrand Türkiye Grubu CMO’su Gül Sevinç Selçuk, “A-Tech Fuarı, sektördeki profesyonellerle bir araya gelmek ve inovatif çözümlerimizi paylaşmak adına bizler için önemli bir platform oldu. Özellikle sürdürülebilirlik ve enerji verimliliğine odaklanan ürünlerimiz, ziyaretçilerden büyük ilgi gördü. Bunun yanı sıra, sürdürülebilirlik için çalışan bir firma olarak değerlerimizi ve kurumsal sosyal sorumluluk taahhütlerimizi, aynı zamanda genç profesyonellere fırsatlar sunan Genç Kurul gibi inisiyatiflerimizi tanıtma fırsatı bulduk. Akıllı bina teknolojilerinde sunduğumuz çözümlerle, geleceğin sürdürülebilir yaşam alanlarına katkı sağlamaktan gurur duyuyoruz.” açıklamalarında bulundu.

Okumaya Devam Et

Trendler

Kitap


Kapanma Süresi 20Saniye