Bizimle iletişime geçin

GENEL

“Dünya’nın Sabancı’sı” vizyonuna destek veren Çimsa’dan son 3 yılda 3’üncü küresel hamle

Yayınlandı

-

“Çimentodan Yapı Malzemelerine”, “Yerelden Küresele” ve “Griden Yeşile” olarak tanımladığı üç ayaklı dönüşüm stratejisini başarıyla uygulamayı sürdüren Sabancı Topluluğu şirketlerinden Çimsa, küresel ayak izini güçlendirme yönünde önemli bir adım attı. 2021 yılında İspanya merkezli Bunol’u bünyesine katan, 2023 yılında ise ABD’deki yeni gri çimento öğütme tesisi yatırımına başlayan Çimsa, bu kez de Avrupa’nın en önemli yapı malzemeleri üreticilerinden İrlanda merkezli Mannok Holdings DAC hisselerinin yüzde 94,7’sini satın almak üzere anlaşma imzaladı.

Sabancı Holding Malzeme Teknolojileri Grubu şirketlerinden Çimsa, inorganik büyüme adımlarıyla küresel ayak izini güçlendirme çalışmalarına devam ediyor. 2021 yılında bünyesine kattığı İspanya merkezli Bunol ile beyaz çimento alanında konumunu güçlendiren Çimsa, 2023 yılında açıkladığı ABD yatırımıyla da küresel üretim ağını genişletmek üzere önemli bir adım atmıştı. Üretim coğrafyasını çeşitlendirmek, ürün portföyünü genişletmek, lokal ve global tedarik zincirini güçlendirerek müşteriye ve pazara yakınlık sağlamak için uluslararası yatırımlarına devam eden Çimsa, bu kez de İrlanda’nın ve Avrupa’nın önde gelen yapı malzemeleri üreticilerinden Mannok Holdings DAC’yi (Mannok) bünyesine katmak için anlaşma sağladı. 

AVRUPA PAZARINDA 50 YILI AŞKIN TECRÜBEYE SAHİP

Taraflar arasında imzalanan satın alma anlaşmasına göre, Mannok’un yüzde 94,7’lik hissesi, gerekli onay süreçlerinin tamamlanmasının ardından Çimsa’nın bağlı ortaklığı Sabanci Building Solutions BV’nin (SBS) yüzde 100 bağlı ortaklığı Cimsa Ireland Ltd’ye devredilecek. Mannok’un toplam şirket değeri 330 milyon Euro olup, kapanış tarihindeki finansal borçlar düşüldükten ve diğer düzeltmeler yapıldıktan sonra sermayenin yüzde 94,7’sine isabet eden nihai hisse alım bedeli belirlenecektir.

Avrupa pazarında 50 yılı aşkın tecrübeye sahip olan Mannok, yapı malzemeleri ve ambalaj ürünleri olmak üzere iki ana işi kolunda faaliyet gösteriyor. Merkezi İrlanda Cumhuriyeti’nde bulunan, bununla birlikte Birleşik Krallık’ta da, yapı malzemeleri alanında en geniş ürün gamına sahip şirketlerin başında gelen Mannok, çimento, çimento bazlı (kiremit, prekast, beton gibi) ürünler ile yalıtım malzemeleri ve geri dönüştürülmüş plastik ambalaj üretimi ve satışı gerçekleştiriyor. Mannok’un çalışan sayısı ise 800’ün üzerinde.

Bağımsız denetimden geçmemiş finansal tablolarına göre, 30 Haziran 2024 tarihi itibariyle sona eren 12 aylık dönemde konsolide 293,7 milyon euro net satış ve 57,5 milyon euro faiz, amortisman ve vergi öncesi kâr (FAVÖK) elde eden Mannok’un, İrlanda Cumhuriyeti ve Kuzey İrlanda’da üretim tesisleri; İrlanda Cumhuriyeti, Kuzey İrlanda ve İngiltere’de satış ve dağıtım ağı bulunuyor.

“İHRACATÇI ÇİMENTO ŞİRKETİNDEN, KÜRESEL YAPI MALZEMELERİ ŞİRKETİNE DÖNÜŞTÜ”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, Çimsa’nın son yıllarda attığı adımlarla küresel ayak izini güçlendirdiğinin altını çizerken, “Topluluk şirketlerimizin, Dünya’nın Sabancı’sı olarak ortaya koyduğumuz vizyona sahip çıkmasından, üretimde ve inovasyonda ‘hudutsuz koşmaya’ devam etmelerinden son derece mutluyuz. Çimsa da bu koşuda, öne çıkan şirketlerimizden biri. Yakın geçmişe kadar, Türkiye’nin ihracatçı çimento şirketlerinden biri olarak tanımlanan Çimsa; İspanya, ABD, Almanya gibi ülkelerde gerçekleştirdiği ‘çimento ötesi’ yatırımlarla birlikte artık küresel bir yapı malzemeleri şirketine dönüşmüş durumda. Mannok yatırımı da bu dönüşümün önemli parçalarından biri olacak. Diğer yandan, bizim tüm inorganik büyüme adımlarımızda birinci koşulumuz yeni yatırımlarımızın sürdürülebilirliğe hizmet etmesi. Bu Sabancı için, her türlü finansal faydanın ötesinde, artık şirket kültürü haline gelmiş bir yatırım kriteri. Bununla birlikte, özellikle uluslararası müşteri portföyümüzü genişletecek yatırımlarımızı da önümüzdeki dönemde önceliklendirmenin izinde olacağız. Çimsa’nın imzaladığı bu anlaşma, bizim Sabancı Topluluğu olarak izlediğimiz bu iki yatırım kriterini de tam anlamıyla karşılıyor” ifadelerini kullandı.

“CAC GİBİ YÜKSEK NİTELİKTEKİ ÜRÜNLERİMİZ İÇİN PAZAR ÇEŞİTLENDİRME FIRSATI SUNACAK” 

Sabancı Holding Malzeme Teknolojileri Grup Başkanı Burak Orhun da, Mannok satın almasının Çimsa’nın dönüşüm stratejisiyle yüzde 100 uyumlu olduğuna dikkat çekerken, “‘Çimentodan Yapı Malzemelerine’, ‘Yerelden Küresele’ ve ‘Griden Yeşile’ olarak tanımladığımız bu dönüşüm stratejisi üç ayaktan oluşuyor. Bunlardan birincisi; çimentoyu daha katma değerli ürünlerle beslerken portföyümüze çimento dışında başka ürünler koymak. Bu kapsamda son dönemde hayata geçirdiğimiz yatırımlarla birlikte, bugün beyaz çimentoda dünyanın en büyük ikinci üreticisi konumuna geldik. Mersin tesisimizde geçtiğimiz aylarda tamamladığımız ilave yatırımımızla, bir yapı kimyasalı olarak konumladığımız kalsiyum alüminat çimentoda (CAC) dünyadaki ilk üç üretici arasındayız. Şimdi de Mannok satın almasıyla, yalıtım ürünleri ve ileri yapı malzemeleri alanında ürün gamımızı genişletiyoruz. İkinci stratejik önceliğimiz, küresel ayak izimizi güçlendirmek. Bu doğrultuda dünyanın her yerindeki müşterilerimiz ile daha da yakınlaşmak ve onların çözüm ortağı olmak için küresel çapta ama lokal yetkinlikler geliştiriyoruz. İrlanda’ya yapacağımız bu yatırım, hem Birleşik Krallık coğrafyasında yeni müşteri bağlantıları gerçekleştirmemizi sağlayacak hem de CAC gibi yüksek nitelikteki ürünlerimiz için bizlere bir pazar çeşitlendirme fırsatı sunacak. Ve son olarak, stratejimizin üçüncü ayağı da ürün portföyümüzü griden yeşile çevirmek. Bu noktada, çimento ürünlerimize ek olarak, hem üretimde karbon yoğunluğu daha az hem de yaşam döngüsündeki sürdürülebilirlik etkisi daha yüksek ürünleri portföyümüze katmayı, aynı zamanda dünyaya karşı bir sorumluluk olarak görüyoruz” dedi.

“DÖVİZ BAZLI GELİRLERİMİZİN ORANINI YÜZDE 70’İN ÜZERİNE ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ” 

Mannok satın almasının birçok açıdan Çimsa’ya yeni yetkinlikler kazandıracağını vurgulayan Çimsa CEO’su Umut Zenar ise, “Geçtiğimiz yıl açıkladığımız ve bugün yapım süreçleri devam eden ABD’deki gri çimento yatırımımızı 2025 yılının son çeyreğinde devreye almayı planlıyoruz. Mannok satın almamızın tamamlanmasıyla birlikte, Mannok bünyesinde bulunan gri çimento tesisi, Çimsa’nın Türkiye dışındaki ilk gri çimento tesisi olma unvanını taşıyacak. Özellikle teknoloji transferi konusunda da Mannok tesisimiz ve Türkiye’deki üretim merkezlerimiz büyük bir sinerji içerisinde hareket edecek; alternatif yakıt kullanımı başta olmak üzere farklı teknolojilerin kullanımında iş ve güç birliği içerisinde olacak. Diğer yandan, satın almanın tamamlanmasıyla birlikte, döviz bazlı gelirlerimizin toplam içerisindeki payını da yüzde 70’in üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Bu da Çimsa’nın, çok daha uzun vadeli planlar yapabilmesinin önünü açarken, şirketimize bilanço kalitesi ve finansal belirsizliklerle mücadele konusunda önemli bir avantaj yaratacak” ifadelerini kullandı. 

“ALTERNATİF YAKIT TEKNOLOJİSİNDE, KÜRESEL STANDARTLARI BELİRLEYEN BİR ŞİRKETİZ” 

Mannok’un sadece bir yapı malzemeleri üreticisi olmadığını aynı zamanda ambalaj ürünleri konusunda da geniş bir deneyime sahip olduğunu hatırlatan Umut Zenar şunları söyledi: “Çimsa bugün kendi sektöründe özellikle alternatif yakıt kullanımı konusunda, mevcut teknolojileri takip eden değil; bu alanda küresel standartları belirleyen bir firma haline gelmiş durumda. Mannok’un ambalaj iş kolundaki yetkinlikleri ve Birleşik Krallık’a yayılmış geri dönüşüm tecrübesi, çimento üretimindeki alternatif yakıt kullanımımızı da ciddi ölçüde artıracak. 2023’te yüzde 30 seviyesinde olan ve 2030’da yüzde 40’a ulaştırmak istediğimiz alternatif yakıt kullanımı hedeflerine de bu yatırım sayesinde çok daha erken ulaşacağız. Diğer yandan, dünyadaki sürdürülebilirlik odaklı değişimle birlikte, lineer ekonomiden döngüsel ekonomiye geçiş de güçleniyor. Biz de ambalaj geri dönüşümünü, çimento ve yapı malzemeleri üretim süreçlerine entegre ederek, kendi sektörümüzde küresel ölçekte döngüsel ekonominin en iyi örneklerinden birini sergileyeceğiz.”

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTE ‘BİLİMSEL’ YOL HARİTASINI TAKİP EDİYOR

Sürdürülebilirlik hedefleri konusunda Avrupa pazarının en kararlı şirketleri arasında yer alan Mannok, 2017 yılında başlattığı verimlilik yatırımlarıyla birlikte, sahip olduğu gri çimento tesisinde 2024 yılı başına kadar 59 milyon kilowatt saatlik enerji tasarrufuna imza attı. Geçtiğimiz dönemde 2030 Sürdürülebilirlik Stratejisi’ni yayınlayan şirket, Çimsa gibi, sürdürülebilirlik hedefleri konusunda “Bilime Dayalı Hedefler Girişimi” (SBTi) ile uyumlu bir emisyon azaltım planını takip ediyor. Diğer yandan, 2021 yılında Çimsa bünyesine katılan Bunol’de olduğu gibi Mannok’un çimento faaliyetleri de Avrupa Birliği Emisyon Ticaret Sistemi (EU ETS) içerisinde yer alıyor. Bu da Çimsa’nın yurt dışı üretim faaliyetlerindeki tüm emisyonların ortak yönetimine dair bir sinerji imkanı sunuyor.  

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Baumit Türkiye Teknik Müdürü Meltem Bayraktar San, yapı sağlığı ve enerji verimliliği için uygulanması gereken mantolama adımlarını paylaştı 

Yayınlandı

-

Mantolamanın 5 püf noktası

Sürdürülebilir gelecek ve enerji tasarrufu sağlamak için binalarda mantolamanın önemli olduğu bilinci giderek yaygınlaşıyor. Sıcak ve soğuk iklim fark etmeksizin mantolama hem çevreye hem binaya hem de bina sakinlerine birçok avantaj sunuyor. Bu avantajlardan maksimum fayda sağlamak içinse mantolama sürecinde dikkat edilmesi gereken kritik noktalar bulunuyor. Mantolamada yanlış malzeme seçimi ve hatalı uygulama ciddi enerji kayıplarına ve yüksek maliyetlere yol açabiliyor. Bu noktada nitelikli mantolamanın doğru malzeme seçimi, profesyonel uygulama, detaylara verilen önem, uygun hava koşullarında çalışma ve düzenli bakımdan geçtiğini ifade eden Baumit Türkiye Teknik Müdürü Meltem Bayraktar San, nitelikli mantolamanın 5 püf noktasını açıkladı.

Kış gelmeden binalar renovasyon sürecine hazırlanıyor. Binaların enerji tasarrufu sağlamasında kilit rol oynayan mantolama da bu süreçte bina yönetimleri tarafından listenin başında yer alıyor. Kışın ısıtma, yazın soğutma faturalarını düşüren ve konforlu yaşam alanlarına imkân tanıyan mantolamanın bu faydalarını elde edebilmek içinse önemli noktalar bulunuyor. Baumit Türkiye Teknik Müdürü Meltem Bayraktar San, binalarına mantolama yaptırmak isteyenlerin dikkat etmesi gereken 5 kritik adımı sıraladı. 

          1. Kaliteli malzeme, nitelikli mantolamanın ilk adımını oluşturuyor

Mantolama işleminin başarısının büyük ölçüde kullanılan malzemelerin kalitesine bağlı olduğunu vurgulayan Meltem Bayraktar San; “Isı yalıtım malzemeleri, binaların enerji verimliliğini artırmada en kritik unsurlardan biri. Bu noktada yanlış malzeme seçimi, mantolamanın amacına ulaşmasını engelleyebilir. Örneğin seçilecek yalıtım malzemesinin ısı iletkenlik katsayısının, bir diğer ifadeyle lambda değerinin düşük olması gerekiyor. Bu bize malzemenin ısıyı ne kadar iyi yalıttığını gösteriyor. Düşük bir lambda değeri, malzemenin daha iyi yalıtım sağladığı anlamına geliyor. Yalıtım malzemelerinin yangına karşı dayanıklı olması da çok önemli. Binaların güvenliğini sağlamak için yanmaz özellikteki malzemeler tercih edilmeli. Elbette mantolama malzemelerinin çevre dostu olması ve uzun süre dayanabilecek özellikte seçilmesi de büyük öneme sahip. Çünkü ekolojik özellikleriyle öne çıkan malzemeler hem enerji tasarrufu sağlıyor hem de olumsuz çevresel etkileri en aza indiriyor. Özellikle sıcak iklimlerde, yüksek sıcaklıkların etkisini en aza indirecek malzemeler tercih edilmeli” dedi.

          2. Mantolama ustalık gerektiren bir sanat, profesyonellere bırakılmalı

Mantolama işleminin yalnızca doğru malzeme seçimiyle sınırlı kalmadığını, profesyonel bir uygulama ile desteklenmesi gerektiğini belirten Meltem Bayraktar San; “Mantolama, uzmanlık gerektiren bir işlem. Bu nedenle eğitimli ve deneyimli ekipler tarafından yapılması gerekiyor. Uygulama sırasında yapılan küçük hatalar bile yalıtımın verimliliğini olumsuz etkileyebilir. Yalıtım levhalarının düzgün yerleştirilmesi, levhalar arasında boşluk kalmaması ve köşe noktalarının en iyi şekilde yalıtılması gibi detaylar son derece önemli noktalar arasında yer alıyor.  Aksi takdirde bu bölgelerden enerji kaçışı olabilir ve mantolamanın verimliliği düşebilir. Ayrıca bu işlem sırasında levhaların kenarlarına ve köşelerine özel dikkat gösterilmeli. Sıva işlemi ise yalıtımın dış etkenlere karşı korunması için kritik adımlar arasında bulunuyor” dedi.

          3. Büyük kayıplar yaşanmaması için küçük ayrıntılara dikkat edilmeli

Mantolama sürecinde gözden kaçan küçük detayların zamanla büyük sorunlara yol açabileceğini ifade eden Meltem Bayraktar San, “Bu nedenle uygulama sırasında tüm detaylara dikkat edilmesi gerekiyor. Örneğin, pencere ve kapı çerçeveleri mantolama işlemi sırasında en çok özen gösterilmesi gereken bölgeler arasında yer alıyor. Bu alanlarda yalıtımın nitelikli şekilde yapılmaması, ciddi enerji kayıplarına neden olabilir. Çerçevelerin etrafında oluşabilecek boşluklar uygun yalıtım malzemeleriyle doldurulmalı. Çatı ve zemin birleşim noktaları da özel dikkat gerektiren bölgeler arasında yer alıyor. Bu noktalar, ısı kayıplarının en fazla yaşandığı yerler ve burada yapılacak iyi bir yalıtım enerji verimliliğini büyük ölçüde artırır. Bu alanların nitelikli bir şekilde yalıtılması, binanın genel enerji verimliliği açısından son derece önemli” diye belirtti.  

          4. Mantolama uygun hava koşullarında yapılmalı

Mantolama işlemi sırasında hava koşullarının yalıtımın kalitesini doğrudan etkileyebileceğini bildiren Meltem Bayraktar San, “Mantolama uygulaması genellikle 5°C ile 30°C arasındaki sıcaklıklarda yapılmalı. Aşırı sıcak, soğuk veya yağışlı hava koşulları yalıtım malzemesinin yapışma kalitesini düşürebilir. Uygulama sırasında hava koşullarının uygun olup olmadığı mutlaka kontrol edilmeli. Rüzgârlı ve nemli havalarda yapılan uygulamalar, yalıtımın dayanıklılığını olumsuz etkiliyor. Özellikle sıva işlemleri sırasında bu tür hava koşullarından kaçınılması büyük önem taşıyor. Hava koşullarının değişken olduğu dönemlerde uygulamanın, uygulama talimatlarına uyarak mümkün olan en kısa sürede tamamlanması gerekiyor. Bu durum, yalıtımın dış etkenlere maruz kalmasını engelleyerek uzun ömürlü olmasını sağlaması açısından çok önemli” şeklinde konuştu.   

          5. Uzun ömürlü yalıtım için bakım uygulamaları şart

Mantolama uygulaması tamamlandıktan sonra yalıtımın etkinliğini sürdürebilmesi için düzenli bakımların yapılması gerektiğini vurgulayan Meltem Bayraktar San, “Mantolama uygulamasının ardından özellikle ilk birkaç yıl içinde periyodik kontrollerin yapılmasını öneriyoruz. Çünkü zamanla meydana gelebilecek çatlaklar, sıva üzerinde oluşabilecek hasarlar ve renk değişiklikleri yalıtımın performansını olumsuz etkileyebiliyor. Tespit edilen sorunların zamanında onarılması da yalıtımın uzun ömürlü olmasına katkı sağlıyor. Özellikle küçük çatlaklar veya yüzeyde oluşan deformasyonlar zamanında müdahale edilmediğinde daha büyük sorunlara yol açabilir. Mantolamanın dış cephede uzun süre dayanabilmesi için düzenli temizlik yapılması ve gerekiyorsa koruyucu katmanlar uygulanması gerekiyor. Bu önemli adım mantolamanın estetik görünümünü korurken yalıtımın da etkinliğini sürdürmesini sağlıyor” diye konuştu.

İnovatif mantolama çözümleri yapıların enerji ihtiyacını azaltıyor 

Mantolamada yeniliğin öncüsü Baumit olarak ısı yalıtımında üst düzey kaliteye sahip yenilikçi çözümler sunduklarını belirten Meltem Bayraktar San, “Nitelikli ısı yalıtımı çözümlerimiz sayesinde iç mekân sıcaklığının dört mevsim boyunca ideal değerlerde sabit kalmasına yardımcı oluyoruz. Uzun yıllara dayanan tecrübemiz ve Ar-Ge çalışmalarımız ile ihtiyaçlara yönelik çözümler geliştiriyoruz. İş ortaklarımıza daha hızlı, daha dayanıklı, daha yüksek tasarruflu ve daha sürdürülebilir ürünler üretmek için çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Yapı malzemeleri sektöründe birçok yeniliğe imza atarken, sunduğumuz inovatif çözümlerle de enerji ihtiyacını azaltmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

Okumaya Devam Et

GENEL

Doka’nın yeni modüler iş iskelesi sistemi Ringlock,inşaat projelerinde hız ve verimliliği artıracak

Yayınlandı

-

Ürün yelpazesini sürekli yeni ürünlerle zenginleştiren Doka, son olarak Ringlock modüler iş iskelesi sistemini Türkiye pazarına sundu. Doka, ayrıca Türkiye’deki kullanıcılarının inşaat projelerinin daha hızlı ve verimli ilerlemesi için artık tek noktadan kalıp ve iskele tedarik etme hizmeti sunuyor. Bunun yanında kusursuz planlama, hızlı erişilebilirlik ve profesyonel tedarik süreci gibi avantajlarla kullanıcılarına destek oluyor.

Portföyünü inşaat projeleri için iskele çözümlerini de içerecek şekilde genişleten Doka, yüksek nakliye maliyetleri, tedarik zincirindeki tıkanıklıklar, artan organizasyon ve koordinasyon ihtiyacı dahil olmak üzere sektörde yaşanan zorluklara çözüm getiriyor. Doka, son olarak inşaat projelerinin hızlı ilerlemesine önemli katkı sağlayan başarılı iş iskelesi sistemi Ringlock’u Türkiye pazarına sundu.

Ringlock, sahada birçok ihtiyaca tek ürünle çözüm sunuyor
Ringlock iş iskelesi sistemi, müşterilerinin Doka’dan beklediği tüm operasyonel avantajları sağlıyor.
Üstün kalitesi, cazip fiyatı ve performansıyla öne çıkan Ringlock iş iskelesi sistemi, modüler özellikleri sayesinde çok yönlü kullanılarak, sahada birçok ihtiyaca tek bir ürünle cevap veriyor.

İskele piyasasında onlarca yıldır varlığını sürdüren test edilmiş ve onaylanmış bu çözüm sistemi, kalıp donatı işlemlerinin gerçekleştirilmesi için ideal sistem bileşeni olma özelliğine sahip. Ringlock, ayrıca kalıp altı iskele ve merdiven kulesi olarak da kullanılabiliyor. Ürün, benzerlerine göre çok sağlam olması ve kolay kurulumu nedeniyle avantaj sağlıyor. Alman Yapı Tekniği Enstitüsü (DIBt) sertifikasına sahip olan Ringlock, tüm genel güvenlik standartlarına uygun.

Güvenli ve dayanıklı olmasıyla ideal iş iskelesi
Sıradışı güvenlik ve dayanıklılık sunan Ringlock iş iskelesi sistemi, bu özellikleriyle inşaat projeleri için ideal çözüm oluyor.
Ringlock, güçlü ve sağlam dizaynı sayesinde iş kazalarının da oranını azaltarak, çalışanların görevlerini güvenle ve verimlilikle yerine getirmelerini sağlıyor. Ringlock’un galvaniz kaplaması, uzun süreli kullanım sağlarken bakım onarım maliyetini de düşürüyor. Bu özellikleri modüler tasarımı ile birleştiğinde, ortaya çok yönlü ve uzun süreli kullanım sağlayan bir ürün çıkıyor.

Kaliteli ürünlerle profesyonel tedarik hizmeti sunuyor
Doka’nın müşterileri, kusursuz planlama, hızlı tedarik, kaliteli ve güvenilir ürünlerle desteklenen profesyonel tedarik sürecinden de faydalanabiliyor. Hem kalıp, hem de iskele işleri için tek bir tedarik noktası sunması sayesinde organizasyon ve koordinasyon ihtiyacını en aza düşüren Doka, böylece müşterilerine zamandan ve kaynaklardan tasarruf etme imkanı veriyor.
Doka’nın yerel temsilcileri ise, hızlı ve esnek bir destek sağlayan servis ağı ile birlikte, geliştirilmiş bir tedarik süreci ve güvenilir teslimatı garantiliyor.

Doka Türkiye Genel Müdürü Can Ali Güven:
“Tek noktadan tedarik imkanı, müşterilerimize işlevsellik sağlıyor“
Doka Türkiye Genel Müdürü Can Ali Güven, yaptığı açıklamada, Doka’nın artık müşterilerinin kalıp ve iskele ihtiyaçları için tek durak noktası haline geldiğini vurguladı.
Can Ali Güven, “Bu sistem, tedarikçi sayısını azaltmakla kalmayıp aynı zamanda kalıp ve iskele sistemlerinin tek bir noktadan tedarik edilmesi sürecinde müşterilerimiz için işlevsellik sağlıyor” ifadesini kullandı.

Müşterilerine kalıp ve iskele ihtiyaçları için verimli ve yüksek kaliteli tedarik ağı sunduklarının altını çizen Doka Türkiye Genel Müdürü Güven “Böylece müşterilerimizin basit ve kusursuz bir tedarik sürecinden yararlanarak asıl önemli konuları olan inşaat projelerine odaklanmalarını sağlıyoruz“ dedi.

2040 yılına kadar “sıfır karbon” hedefi koydu
Doka, 2040 yılına kadar net “sıfır karbon” emisyonuna ulaşmayı hedefliyor. Karbondan arınmaya odaklanan Doka, şimdiye kadar 7 binden fazla ürününün karbon ayak izini hesapladı. Doka CEO’su Robert Hauser bu konuda, şu açıklamayı yaptı:
“Doka, ekolojik şeffaflık yoluyla sürdürülebilir bir geleceği desteklemeye gayret etmektedir. 2024 yılının başında kalıp ürünleri portföyümüzün yanı sıra bir dönüm noktasına daha imza atarak, iskele ürünlerimizin karbon ayak izi verilerini yayınladık. Sektörde bunu yapan ilk firma olmaktan gurur duyuyoruz.”
Doka, bu çalışmasıyla sera gazı emisyonları hakkında şeffaf veriler sunarak, müşterilerinin renovasyon ve yeniden yapılandırma projelerinde çevreye duyarlı satın alma kararları vermelerine olanak tanıyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Kastamonu Entegre’den yeni kenar bantları

Yayınlandı

-

Dekoratif Panellere Estetik Dokunuş

Ağaç bazlı panel sektörünün global markası Kastamonu Entegre, yaşam alanlarına estetik dokunuşlar katmaya devam ederek ürün gamını yeni çözümlerle genişletiyor. Şirketin dekoratif panel grubu markaları MattplusGlossmaxGlossmaxProEvogloss ve Evosoft için farklı tonlarda 0.8 mm PVC kenar bandı müşterilere sunuluyor. Yeni kenar bantları, hem estetik hem de fonksiyonel avantajlar sunarak yenilikçi bir alternatif yaratıyor.

Panel gruplarına uyumlu kenar bantları; bayi, marangoz ve uygulayıcı ustalara sürdürülebilir ve pratik çözümler sunarken tasarım aşamasına da işlevsel ve modern katkılar sağlıyor.  

Mükemmel Uyum

Kenar bantları, mobilyaların ham kenarlarını kapatarak daha dayanıklı ve uzun ömürlü olmalarını sağlarken aynı zamanda mobilyaların tasarımı ile uyum içinde çalışıyor. Kastamonu Entegre’nin dekoratif panel grubu ile mükemmel uyum sağlayan kenar bantları, estetik ve fonksiyonelliği bir arada sunuyor.

Okumaya Devam Et

Trendler

Egepen


Kapanma Süresi 20Saniye