Bizimle iletişime geçin

GENEL

Ravago Bina Çözümleri ile Türkiye’de Yangın Güvenliğinde Yenilikçi Adımlar

Yayınlandı

-

Alper Doğruer Ravago Bina Çözümleri Türkiye Direktörü

Ravago Bina Çözümleri, Türkiye’deki yangın yönetmeliklerine uygun, uluslararası normlarla uyumlu yalıtım ve cephe çözümleriyle hem can hem de mal güvenliğini artırıyor; kapsamlı eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarıyla uygulamada standartların tam hayata geçirilmesini hedefliyor.

  1. Öncelikle; firmanızı kısaca tanıyarak, markanız hakkında bilgi alabilir miyiz?

1961 yılında Belçika’da kurulan ve bugün 40’tan fazla ülkede 350’den fazla tesisiyle hizmet veren Ravago Grubu’nun inşaat sektöründeki iş kolu olan Ravago Bina Çözümleri olarak, güvenilir ve sürdürülebilir yalıtım ürünlerimizle faaliyet gösteriyoruz. Sektördeki 30 yılı aşkın bilgi ve tecrübemizle Türkiye’nin en kaliteli membranını üreten şirketi konumundayız. Bir diğer ürün grubumuz olan taş yününde ise pazar lideriyiz. ‘İnşaatın Kalbindeki Çözüm Ortağı’ olma misyonuyla yol alan bir şirket olarak, Türkiye çapında 8 bölge müdürlüğümüz ve 300’e yakın bayi ağımızla hizmet veriyoruz. Isı yalıtımı, yalıtımlı cephe çözümleri, çatı ve su yalıtımı, mekanik ve tesisat yalıtımının yanı sıra giydirme cepheler alanındaki üstün kaliteli ürün ve çözümlerimizle hem yerel hem de küresel pazarda hızlı bir ivmeyle büyümeye devam ediyoruz.  

  1. Türkiye’deki Yangın Yönetmeliklerinin uluslararası standartlarla uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Ülkemizde yürürlükte olan Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik esasen Türk ve Avrupa standartlarını yani TS/EN’i referans alacak şekilde kurgulanmış ve uluslararası normlarla uyum sağlama esnekliğine sahiptir. Yönetmelik, TS ve Avrupa standartlarının olmadığı durumlarda uluslararası geçerliliği kabul edilmiş normların kullanılabileceğini açıkça belirtiyor. Bu çerçeve, tasarım ve uygulama aşamasında uluslararası iyi uygulamalara yakın bir uyum sağlıyor olmakla birlikte, uygulamadaki uyum düzeyi denetim, sertifikasyon süreçleri ve saha kapasitesine bağlı olarak değişkenlik gösterebiliyor. 

Diğer yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde meydana gelen yangınların yüzde 24’ü binalarda çıkıyor ve bu yangınların büyük bir bölümü yerleşim yerlerinde yaşanıyor. TMMOB Makina Mühendisleri Odası’nın raporuna göre ise ülkemizde çıkan her 5 yangından 1’i, yangın yalıtımı eksikliği nedeniyle daha hızlı yayılıyor. Bu veriler, yangın yalıtımının yalnızca maddi kayıpları değil can kayıplarını da doğrudan etkileyen bir unsur olduğunu net biçimde ortaya koyuyor. Binalarda Yangın Yönetmeliği kapsamında yangın yalıtımı yasal bir zorunluluk olmasına rağmen İZODER’in değerlendirmelerine göre Türkiye’deki binaların yalnızca yüzde 15’inde bu sistemler doğru ve eksiksiz şekilde uygulanıyor.  

  1. Son yıllarda Türkiye’deki Yangın Güvenliği standartlarında öne çıkan değişiklikler nelerdir?

Son yıllarda yönetmelikte görülen en belirgin değişiklikler; kapsama alınan bina ve yapı tiplerinin genişletilmesi, mevcut binalara yönelik uyum süreçlerine ilişkin geçiş düzenlemelerinin getirilmesi ve denetim ile uygunsuzluk hâllerine yönelik yaptırım mekanizmalarının güçlendirilmesi oldu. Ayrıca yangın ekipmanları temini, sertifikalı ürün kullanımı, acil durum planları, görevli ve ekip zorunlulukları gibi hususlar daha net tanımlanarak uygulamaya yönelik gereklilikler artırıldı. 2025’te yapılan düzenlemelerle belirli standartlara uygun ürün kullanımının daha kısa süre içinde tamamlanması öngörüldü. Bu değişiklikler, yangına müdahale kapasitesini ve tahliye güvenliğini iyileştirmek üzere hem teknik hem de idari altyapıyı güçlendirme hedefiyle hayata geçirildi. 

  1. Ülkemizdeki Yangın Güvenliği eğitimi ve bilinçlendirmesi, projeler kapsamında standartlara uyumda ne kadar etkili ya da yeterli düzeyde midir?

Eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları son yıllarda kamu kurumları, belediyeler, AFAD ile itfaiye gibi aktörlerin programları ve özel sektör girişimleriyle artış gösterse de uygulamadaki etkinlik hâlâ kurumdan kuruma ve bölgeden bölgeye farklılık gösteriyor. Teorik eğitimler ve bilgilendirme kampanyaları yaygınlaşsa da sahada düzenli tatbikat, periyodik bakım kültürü, yetkin sertifikalı personel istihdamı ve uygulama odaklı eğitimlerin yaygınlaştırılması gerekiyor. Özellikle proje aşamasında uygulayıcıların eğitim düzeyi ve sorumluluk bilinci standartlara tam uyumu belirleyen kritik faktörlerdir. Kısacası adımlar atılıyor ancak sürdürülebilir uyum için eğitimlerin kalıcı, belgeye dayalı ve denetimle desteklenmesinin gerekli olduğu kaçınılmaz. 

  1. Denetim süreçlerinde en sık karşılaşılan Yangın Güvenliği eksikleri hakkında da bilgi alabilir miyiz? 

Denetimlerde sık rastlanan eksiklikler arasında; zorunlu yangın söndürme ve müdahale ekipmanlarının eksik veya standart dışı olması, kaçış yollarının yetersizliği veya engellenmiş olması, yangın algılama ve alarm sistemlerinin düzenli bakım ve testlerinin yapılmaması, yangın kapıları ve bölümlendirmenin uygun standartlara ve montaj kurallarına göre sağlanmaması ve proje ile uygulanma arasındaki farklılıklara ilişkin belgelerin ve kullanım talimatlarının eksikliği yer alıyor. Bu eksiklikler hem can güvenliğini doğrudan riske atıyor hem de binaların yangın anındaki yönetimini ve müdahale etkinliğini azaltıyor. Çözüm olarak periyodik, belgelendirilmiş denetimler, uygulama kontrol listeleri ve saha personelinin periyodik eğitimi önceliklendirilmelidir.

Doğru malzeme ve uygun uygulamalarla hayata geçirilen yangın yalıtım çözümleri, yangının başladığı noktadan yayılmasını önleyerek hem yangının büyümesini hem de tahliye süresince yaşanabilecek can kayıplarını engeller. Bu yönüyle yangın yalıtımı hem bina güvenliği açısından hem de doğrudan insan güvenliği açısından hayati bir rol üstleniyor. Ne yazık ki Türkiye’de yangın yalıtımıyla ilgili yönetmelikler belirli standartlar içerse de uygulama alanında ciddi eksiklikler görülebiliyor. Proje aşamasında doğru malzemeler belirlenmiş olsa dahi, uygulama sürecinde bu malzemelerin ya doğru biçimde kullanılmaması ya da maliyet kaygısıyla kalitesiz ürünlerin tercih edilmesi, tüm yangın güvenliği sistemini riske atabiliyor.  

  1. Yangın Güvenliğinde Yeni Nesil Çözümler kapsamında, son dönemde geliştirmiş olduğunuz ve pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz ve öne çıkan hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ravago Bina Çözümleri olarak yangın yalıtımının önemini göz önüne alarak yüksek performanslı, güvenilir çözümler sunmaya odaklanıyoruz. Yangına dayanıklı taş yünü esaslı yalıtım levhalarımızla hem yönetmeliklere tam uyum sağlayan hem de gerçek koşullarda test edilmiş sistemler geliştiriyoruz. Yangın yalıtımı yalnızca bir malzeme değil doğru bilgi, bilinçli tercih ve sorumluluk gerektiren bütüncül bir süreç. Bu kapsamda önceliğimiz ürün kalitemizi en üst seviyede tutarak daha güvenli yaşam alanları inşa edilmesine katkıda bulunmak.  

  1. Konut, Ticari ve Endüstriyel çözümler arasında nasıl bir ürün segmentasyonu sahipsiniz? 

Ravago Bina Çözümleri olarak farklı segmentlerin ihtiyaçlarını gözeten geniş bir ürün portföyüne sahibiz. Konut projelerinde daha çok ısı, su ve ses yalıtımına yönelik çözümler öne çıkarken, ticari yapılarda uzun ömürlü ve enerji verimliliği yüksek sistemlere odaklanıyoruz. Endüstriyel tarafta ise yüksek sıcaklık dayanımı, yangın güvenliği ve mekanik direncin ön planda olduğu özel ürünler tercih ediliyor. Portföyümüzde Ravatherm markası altında ısı yalıtım ürünlerimiz, Ravaproof ve Bitümex markalarıyla su yalıtım çözümlerimiz, ayrıca taş yünü ve seramik yünü ürünlerimiz bulunuyor. Bu ürünlerin her biri, kullanım alanına göre yangın güvenliği, enerji tasarrufu, dayanıklılık ve sürdürülebilirlik kriterlerini karşılayacak şekilde tasarlanıyor.

  1. Doğru sistem / uygun ürün secimi için nelere dikkat edilmeli? Projelerde tercih edilen ürün ve hizmetlerinizin, satış ya da uygulama sonrası müşterilerinize sağladığı avantajlar/katma değerler hakkında neler söylemek istersiniz?

Doğru ürün seçiminin temelinde projeye özel ihtiyaçların doğru analiz edilmesi yatıyor. Yapının fonksiyonu, bulunduğu bölgenin iklim koşulları, maruz kalınacak riskler ve yönetmelik gerekleri mutlaka dikkate alınmalı. Biz de bu noktada müşterilerimize yalnızca ürün değil, uçtan uca çözüm sunuyoruz. Örneğin bitümlü membranlarımız suya ve neme karşı yapıları korurken, esnek yapısıyla deprem anında oluşabilecek hareketlere uyum sağlayarak yalıtımın sürekliliğini güvence altına alıyor. Taş yünü ürünlerimiz yangın dayanımı ve ses yalıtımıyla yaşam alanlarında güvenlik ve konfor sağlıyor. Seramik yünü ise endüstriyel uygulamalarda yüksek sıcaklıklarda dahi hafif yapısıyla maksimum ısı yalıtımı sunuyor. Ürünlerimizin ortak noktası, uzun ömürlü kullanım, enerji tasarrufu ve güvenlik sağlamaları. Ayrıca satış öncesinde doğru ürün seçimi için teknik danışmanlık, satış sonrasında ise uygulama desteğiyle iş ortaklarımızın yanında yer alıyoruz. Bu yaklaşım hem proje verimliliğini artırıyor hem de müşterilerimizin yatırımının değerini koruyor.

  1. Sektörümüzün gelişimi için büyük bütçeler ayırmaktasınız, emek yoğun AR-GE çalışmalarınız ile ilgili neler söylemek istersiniz? 

İnşaatın kalbindeki çözüm ortağı olma misyonumuz, Ar-Ge çalışmalarımızı da şekillendiriyor. Bu noktada Ar-Ge merkezimizde alışılagelmiş kalıpların dışına çıkarak ezber bozan yenilikçi çözümler sunuyor, müşterilerimizin beklentilerini aşan bir deneyim yaratmak için sürekli gelişiyoruz. Üstün nitelikli ürünlerimiz ile yenilikleri yakından takip ederek yapı sektörünün kalite standartlarını yükseltiyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızın bir ayağında teknolojik yenilikleri takip ederek; kaliteli, enerji verimliliği yüksek, enerji performansını artıran ve çevreye etkisi en aza indirilmiş hammadde kullanmaya özen gösteriyoruz. Diğer ayağında ise tüm bu süreçte ürünlerimizi tasarlarken ve üretirken fiyat maliyetini arttırmadan pazara sunmaya odaklanmak yatıyor. 

  1. Önümüzdeki dönemde özellikle konuşacağımız yeni ürünlerinizle ya da yeni hizmet modellerinizle ilgili de kısaca bilgi alabilir miyiz?

Yakın dönemde hem ürün gruplarımızı geliştirmeye hem de hizmet modelimizi güçlendirmeye odaklanıyoruz. Türkiye’nin ilk yüksek teknoloji seramik yünü üretim hattımızda geliştirdiğimiz Ravatherm Seramik Yünü, yüksek sıcaklık dayanımı ve kimyasal bağımsızlığıyla endüstriyel izolasyonda önümüzdeki dönemde daha fazla gündeme gelecek ürünlerimizden biri olacak. Su yalıtım tarafında da Ravaproof ve Bitümex markalarımızla hem yeni nesil ürün geliştirme hem de uygulama desteğini artırma hedefindeyiz. Bunun yanında sürdürülebilirlik odağında, enerji verimliliğini artıran ve yapıların karbon ayak izini azaltan çözümler geliştirmeye devam edeceğiz. Hizmet tarafında ise projelerin her aşamasında teknik destek ve danışmanlığı daha erişilebilir kılacak dijital çözümler üzerinde çalışıyoruz. Amacımız, geleceğin şehirlerinin güvenli, dayanıklı ve yaşanabilir yapılarla inşa edilmesine katkı sunmak.

  1. Sürdürülebilir Çevre Politikaları ve Yaşanabilir Çevre Stratejileri doğrultusunda, gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınız ile Sosyal Sorumluluk Projeleriniz hakkında neler söylemek istersiniz? 

Ravago Bina Çözümleri olarak sürdürülebilirlik yaklaşımını günlük işleyişimizin her alanına entegre ediyoruz. Tesisimizin sahip olduğu Sıfır Atık Belgesi doğrultusunda hem üretim hem de ofislerde geri dönüşüm kutuları bulunduruyor, çalışanlarımıza atıkların doğru şekilde ayrıştırılması konusunda düzenli eğitimler veriyoruz. Kâğıt israfını önlemek için Sharepoint ve QDMS gibi dijital arşivleme platformlarını kullanıyor, elektronik atıklarımızı lisanslı geri dönüşüm firmalarına kontrollü şekilde gönderiyoruz. Yemekhanelerimizde tek kullanımlık tabak, çatal ve bardaklar yerine yıkanabilir ekipmanları tercih ediyor, su tüketiminde sebiller yerine şişe su sağlıyoruz. Üretimden çıkan zorunlu karton ve naylon atıkları da yine lisanslı geri dönüşüm firmaları aracılığıyla ekonomiye kazandırıyoruz. Üretimde ve ofislerimizde hayata geçirdiğimiz her uygulama, ‘daha az atık, daha çok verimlilik’ anlayışımızı güçlendirdikçe Ravago Bina Çözümleri olarak daha yeşil bir geleceğe doğru adım atmaya devam edeceğiz. 

  1. Sürdürülebilir odaklı bir marka olarak geri dönüşüm, atık yönetimi ve yenilenebilir enerji kullanımı konularında neler yaptıklarınızı öğrenebilir miyiz?

Ravago Grubu olarak sürdürülebilirliği yalnızca bir çevre politikası olarak görmüyoruz. 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını yüzde 42 oranında azaltmayı, elektrik tüketimimizin en az yüzde 60’ını yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı ve enerji verimliliğimizi yüzde 10 artırmayı hedefliyoruz. Türkiye operasyonumuzda da aynı vizyonla ilerliyoruz. Ravago Bina Çözümleri olarak Kayseri fabrikamızda devreye aldığımız briket yatırımı sayesinde üretim sürecindeki atıkların yüzde 100’ünü geri dönüştürerek taş yünü elde ediyor ve pazara sunuyoruz. Bu modelle sıfır atık yaklaşımını sahada hayata geçiriyoruz. Yürüttüğümüz tüm çalışmalarımız gelecek nesilleri de düşünerek attığımız adımların bir yansıması. Şirket olarak sürdürülebilirlik adımlarını üretim süreçleriyle sınırlı tutmuyoruz. Enerji verimliliğini artırmaya yönelik yatırımlarımız, yenilenebilir kaynakların enerji tüketimimizdeki payını sürekli yükseltmemiz, çevresel etkileri daha ortaya çıkmadan kontrol altına almamız ve entegre yönetim sistemlerini uygulamamız bu vizyonun önemli parçaları arasında yer alıyor. Biz, kaliteli, enerji verimli ve çevresel etkileri minimum olan hammaddeleri tercih ederken, geri dönüşüm süreçlerini de üretim zincirimizin ayrılmaz bir parçası haline getiriyoruz.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Türkiye’de Yangın Güvenliği Yeni Standartlarla Güçleniyor: Uluslararası Uyum ve Yeni Nesil Çözümler

Yayınlandı

-

Form Endüstri Tesisleri Türkiye Satış Müdürü Sinan Arısoy

Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’in 2025 güncellemeleriyle birlikte Türkiye’de yangın güvenliği standartları Avrupa normlarıyla daha da yakınlaştı. Form Endüstri Tesisleri, duman kontrolü ve doğal havalandırma çözümleriyle konut, ticari ve endüstriyel projelerde güvenlik ve konforu aynı çatı altında sunuyor.

  1. Türkiye’deki mevcut Yangın Yönetmeliklerinin uluslararası standartlarla uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de yangın güvenliği konusunda uzun süredir yürürlükte olan Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, 2025 yılında yayımlanan güncellemelerle uluslararası standartlarla daha güçlü bir uyum yakaladı. Biz, sektör temsilcileri olarak bu düzenlemelerin Avrupa normlarıyla paralellik taşımasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Bununla birlikte yönetmeliğimiz; endüstriyel tesisler hakkında çok detaylı bilgiler içermiyor. Özellikle kendi konumuz olan duman kontrolü hakkında tasarımcı ve uygulayıcılara net yön göstermektense, yoruma açık anlatımlar içeriyor. Bu nedenle de farklı şehirlerdeki itfaiye birimleri ruhsat açısından değerlendirirken farklı yorumlayabiliyorlar.

  • Son yıllarda Türkiye’deki Yangın Güvenliği standartlarında öne çıkan değişiklikler nelerdir?

Son dönemde en dikkat çekici gelişme, 2025 yılı başında yapılan düzenlemeler oldu. Özellikle konut ve ticari binalarda yangın güvenliği ekiplerinin oluşturulması, acil durum planlarının güncellenmesi ve ekipman eksiklerinin yıl sonuna kadar tamamlanması zorunlu hale getirildi. Ayrıca, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan uygulama kılavuzları sayesinde hem tasarım hem de uygulama tarafında sektör oyuncularının sorumlulukları daha açık şekilde tanımlandı. Biz, bu değişikliklerin uygulamada yeknesaklığı güçlendirdiğini ve ulusal ölçekte güvenlik seviyesini yukarı taşıdığını gözlemliyoruz.

  • Ülkemizdeki Yangın Güvenliği eğitimi ve bilinçlendirmesi, projeler kapsamında standartlara uyumda ne kadar etkili ya da yeterli düzeyde midir?

Eğitim ve bilinçlendirme alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyleyebiliriz. Üniversiteler, meslek liseleri ve özel eğitim merkezlerinde yangın güvenliği odaklı sertifika programlarının yaygınlaşması, sektör çalışanlarının teknik bilgi düzeyini artırıyor. Bununla birlikte, bizce hâlâ iyileştirilmesi gereken noktalar mevcut. Standartlara uyum, yalnızca mühendislik tasarımlarıyla değil, aynı zamanda sahadaki çalışanların doğru uygulamaları benimsemesiyle mümkün oluyor. Bu nedenle, periyodik eğitimlerin zorunlu hale gelmesi, denetlenmesi ve bilinçlendirme faaliyetlerinin sahaya daha güçlü şekilde yansıması gerektiğini düşünüyoruz.

  • Denetim süreçlerinde en sık karşılaşılan Yangın Güvenliği eksikleri hakkında da bilgi alabilir miyiz?

Denetimlerde en sık karşılaşılan eksiklikler, yangın söndürme ve algılama sistemlerinin periyodik bakımının aksatılması, acil çıkış kapılarının uygun kullanılmaması ve tahliye yollarındaki işaretleme ile aydınlatmaların standartlara uygun olmamasıdır. Biz, bu eksiklerin çoğunlukla uygulama ve bakım süreçlerindeki ihmalden kaynaklandığını görüyoruz. Yönetmeliğin güncel hükümleriyle birlikte bu eksiklerin daha sıkı takip edilmesi ve yaptırımların devreye girmesi, güvenlik kültürünün kalıcı şekilde yerleşmesine katkı sağlayacaktır.

  1. Yangın Güvenliğinde Yeni Nesil Çözümler kapsamında, son dönemde geliştirmiş olduğunuz ve pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz ve öne çıkan hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Yangın güvenliği kapsamında; doğal duman tahliyesi konusunda, çeşitli marka ve modelde ürünleri projelerle buluşturuyoruz. Endüstriyel yapılarda, uzun ömürlü ve dayanıklı ürün gamına sahip Alman menşeili RODA firmasının duman tahliye kapaklarının tedarik ve montajlarını yapıyoruz. Mimari bakış açısının önemli olduğu projelerde ise Alman Lamilux firmasının ürünlerini tercih ediyoruz. AVM, ofis binaları, eğitim ve sağlık yapıları, oteller gibi estetiğin ön planda olduğu projelerde, mimar ve yatırımcılar cam ışıklık ve cam duman tahliye kapaklarımızı tercih ediyorlar.

  • Konut, Ticari ve Endüstriyel çözümler arasında nasıl bir ürün segmentasyonu sahipsiniz?

Form Endüstri Tesisleri olarak, farklı kullanım alanlarına hitap eden geniş bir ürün portföyüyle sektörde yer alıyoruz. İzmir Pancar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 20.000 m²’lik üretim tesisimizde duman tahliye kapakları, doğal havalandırma sistemleri, günışığı aydınlatma çözümleri ve evaporatif soğutma ürünleri geliştiriyoruz. Ayrıca, su kaynaklı ısı pompaları, klima santralleri, fancoil cihazları ve ısı geri kazanım sistemleri de ürün gamımızda bulunuyor. Lennox’un lisanslı üretimini yapan dünyadaki ilk ve tek üretim tesisi olmamız, uluslararası düzeydeki mühendislik kabiliyetimizi gösteriyor. Ürünlerimiz; konut projelerinde enerji verimliliği sağlayan iklimlendirme çözümlerinden, ticari yapılarda konforu artıran sistemlere, ağır sanayi tesislerinde yüksek güvenlik sunan duman tahliye, doğal aydınlatma ve havalandırma çözümlerine kadar çok geniş bir alanda kullanılabiliyor. Böylece her segmentin ihtiyacına uygun çözümleri tek çatı altında sunabiliyoruz.

  • Doğru sistem / uygun ürün secimi için nelere dikkat edilmeli? 

Her projenin ihtiyaçları farklıdır ve biz bunun bilinciyle hareket ediyoruz. İklim koşulları, kullanım yoğunluğu, mimari tasarım ve enerji hedefleri göz önünde bulundurulmadan yapılan standart ürün seçimlerinin uzun vadede hem maliyet hem de verimlilik açısından sorun yaratabileceğini biliyoruz. Bu nedenle biz, her projeye özel mühendislik yaklaşımıyla çözümler sunuyoruz. Evaporatif soğutmada Fesklima, doğal havalandırmada GAL ve RODA Airstar, gün ışığı aydınlatma çözümlerinde Lamilux ve SunviaTube gibi markalarımızla enerji tasarrufunu ve düşük işletme maliyetini öncelikli hale getiriyoruz. Böylelikle müşterilerimizin kısa vadeli ihtiyaçlarına cevap verirken uzun vadede de sürdürülebilir avantajlar yaratıyoruz.

  • Projelerde tercih edilen ürün ve hizmetlerinizin, satış ya da uygulama sonrası müşterilerinize sağladığı avantajlar/katma değerler hakkında neler söylemek istersiniz?


Bizim en önemli farkımız, yalnızca ürün sunan bir tedarikçi olarak değil; çözüm ortağı olarak sahada yer almamızdır. Müşterilerimizle çalışırken ihtiyaca uygun çözümleri belirliyor, projelendirme aşamasından devreye alma sürecine kadar tüm süreci yönetiyoruz. Satış sonrası da periyodik bakım, teknik destek ve yedek parça temini gibi hizmetlerle müşterilerimizin yanında oluyoruz. Bu yaklaşım, enerji verimliliğini artırıyor, bakım maliyetlerini düşürüyor ve sistemlerin kesintisiz çalışmasını sağlıyor. Böylece biz müşterilerimize sadece teknik çözümler değil, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik anlamında da uzun vadeli bir katma değer sunmuş oluyoruz.

  1. Sektörümüzün gelişimi için büyük bütçeler ayırmaktasınız, emek yoğun AR-GE çalışmalarınız ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Biz Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımları, geleceğin ihtiyaçlarını bugünden karşılamak için stratejik bir zorunluluk olarak görüyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanmış Ar-Ge Merkezi unvanımızla, enerji verimliliği yüksek, düşük karbon ayak izine sahip ve akıllı teknolojilerle entegre çözümler geliştiriyoruz. İzmir’deki mühendislik merkezimizde kullanıcı alışkanlıklarını, iklim verilerini ve sürdürülebilir mimari trendlerini analiz ederek yeni nesil ürünler geliştiriyoruz. Yatırımlarımız sayesinde hem üretim hatlarımızı çevreci normlara uygun hale getirdik hem de sektörde karbon ayak izini azaltan öncü çözümleri pazara sunduk. Bu çalışmalarla sadece bugünün ihtiyaçlarını değil, geleceğin sürdürülebilir yapılarını da şekillendirmeyi hedefliyoruz.

  • Önümüzdeki dönemde özellikle konuşacağımız yeni ürünlerinizle ya da yeni hizmet modellerinizle ilgili de kısaca bilgi alabilir miyiz?

Biz geleceği akıllı sistemlerde görüyoruz. Önümüzdeki dönemde geliştireceğimiz yeni nesil havalandırma çözümlerinde dijitalleşmeyi ve yapay zekâ destekli analiz sistemlerini entegre etmeyi planlıyoruz. Özellikle akıllı bina otomasyonlarıyla uyumlu, dış hava koşullarına göre otomatik çalışan kontrol sistemleri önümüzdeki dönemin öne çıkan ürünleri olacak. Ayrıca, ürün yaşam döngüsünde düşük karbon ayak izli malzemelerin kullanımına daha fazla odaklanıyoruz. Bu yaklaşım hem sürdürülebilirlik hedeflerimize hem de müşterilerimizin çevreci beklentilerine yanıt veriyor. Biz yenilikçi çözümlerle sektöre yön vermeye ve geleceğin ihtiyaçlarını bugünden karşılamaya kararlıyız.

  1. Sürdürülebilir Çevre Politikaları ve Yaşanabilir Çevre Stratejileri doğrultusunda, gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınız ile Sosyal Sorumluluk Projeleriniz hakkında neler söylemek istersiniz?

Biz sürdürülebilirliği yalnızca üretim süreçlerinde değil, toplumsal katkı sağladığımız projelerde de önceliklendiriyoruz. Üretim tesislerimizde enerji ve su tüketimini azaltmak amacıyla sensör tabanlı otomasyon uygulamalarını hayata geçirdik. 

Gençlerin mesleki gelişimlerini desteklemek üzere meslek liseleriyle iş birlikleri kurduk ve bu kapsamda teknik eğitimlere destek veriyoruz. 2025 yılı itibarıyla bu eğitim iş birliklerini daha da yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bizim için sürdürülebilir çevre politikaları hem çevresel etkimizi azaltmayı hem de gelecek nesillerin nitelikli iş gücü olarak yetişmesine katkıda bulunmayı kapsıyor.

  • Sürdürülebilir odaklı bir marka olarak geri dönüşüm, atık yönetimi ve yenilenebilir enerji kullanımı konularında neler yaptıklarınızı öğrenebilir miyiz?


Üretim anlayışımızda geri dönüşüm ve enerji verimliliği temel önceliklerimizden biri. Bu kapsamda geri dönüştürülebilir malzeme kullanım oranımızı %65’in üzerine çıkardık ve proseslerimizde sensör tabanlı verimlilik uygulamalarını devreye aldık. Ayrıca İzmir’deki tesisimizde kurduğumuz güneş enerjisi sistemi sayesinde elektrik ihtiyacımızın tamamını yenilenebilir kaynaklardan karşılıyoruz. Karbon ayak izimizi düzenli olarak ölçüyoruz.  2024 yılında sektörümüzde ilk karbon ayak izi raporunu yayımlayan firma olduk. 2030 yılına kadar karbon nötr olma hedefimiz doğrultusunda, atık yönetiminden tedarik zincirine kadar tüm süreçlerimizde çevreci standartları önceliklendiriyoruz.

Okumaya Devam Et

GENEL

GEZE Türkiye: Yangın Güvenliğinde Yenilikçi ve Akıllı Sistemler

Yayınlandı

-

GEZE Türkiye Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Serkan KILIÇ   

GEZE Türkiye, duman ve ısı tahliye sistemlerinden akıllı kapı ve kontrol çözümlerine kadar uluslararası normlara uygun ürün ve bina entegrasyon platformlarıyla, yangın anında güvenli kaçış yolları ve etkin bina yönetimi sağlıyor.

  1. Öncelikle; firmanızı kısaca tanıyarak, markanız hakkında bilgi alabilir miyiz?

GEZE GmbH, 1863 yılından bu yana faaliyette olan bir Alman aile şirketi. Bugün, dünya çapında 37 ülke ofisi ile 213 noktada kapı, pencere sistemleri ve bina otomasyon çözümleri alanında lider firmalardan biri olarak faaliyetini sürdürmekte.

2007 yılında irtibat ofisi olarak Türkiye pazarına giren GEZE, 2012 yılından itibaren GEZE Türkiye Limited Şirketi olarak Türkiye operasyonlarını devam ettirmeye başladı. 

2019 yılından itibaren GEZE, Ankara merkezli, otomatik döner kapı ve kayar kapı tasarımı ve üretiminde uzmanlaşmış bir firma olan EDORA Otomatik Kapı Sistemleri ile Türkiye’de üretim yapmaya başladı; 2022 yılında bu firmayı satın alarak Türkiye’de ciddi bir üretim yatırımı yaptı. Bu süreçten sonra İspanya ve Almanya’da bulunan döner kapı üretimini Türkiye’ye kaydıran GEZE, ülkemizdeki yatırımını artırarak dünyadaki tüm bağlı ülkelere Türkiye’den döner kapı üretir hale geldi.  

İstanbul’daki merkez satış ofisimiz, Ankara’daki fabrikamız ve dağıtım depomuz; Türkiye genelinde yaklaşık 30 bayimiz ve partner firmamız ile yurt içi müşterilere hizmet vermekteyiz. KKTC ile Azerbaycan ve Orta Asya Türki Cumhuriyetler de GEZE Türkiye ofisi olarak bizim sorumluluk alanımızda.

  1. Türkiye’deki mevcut Yangın Yönetmeliklerinin uluslararası standartlarla uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Türkiye’de mevcut Yangın Yönetmeliği, özellikle EN 12101 (Duman ve Isı Kontrol Sistemleri), EN 1154 (Kapı Kapatıcılar), EN 179 (Acil Çıkış Donanımları) gibi pek çok geçerli Avrupa standartlarıyla büyük ölçüde uyumlu hale getirilmiştir. Örneğin; yangın kapılarında kullanılan kapı kapatıcılar, acil çıkış donanımları veya ısı & duman tahliye çözümleri Avrupa’da kabul gören testlerden ve sertifika süreçlerinden geçmek zorundadır. Biz Alman GEZE’nin bir iştiraki olarak; tüm ürünlerimizi Türkiye’de de bu normlara uygun şekilde sunuyoruz. Bu sayede İstanbul’da yapılan bir projede kullanılan sistem, aynı şekilde Berlin’de veya Londra’da da geçerliliğini koruyor. 

  1. Ülkemizdeki Yangın Güvenliği eğitimi ve bilinçlendirmesi, projeler kapsamında standartlara uyumda ne kadar etkili ya da yeterli düzeyde midir? 

Yeterli düzeyde olduğunu söylemek ne yazık ki gerçekçi olmayacaktır. Son yıllarda ülkemizde meydana gelen otel yangınları, bu alanda başarılı bir sınav veremediğimizi açıkça göstermektedir. Söz konusu olayların sonuçlarına bakıldığında; yangın güvenliği konusunun çok daha bilinçli ve disiplinli bir şekilde ele alınması gerektiği ve etkin bir denetim mekanizmasına duyulan ihtiyacın kaçınılmaz olduğu görülmektedir.

  1. Yangın Güvenliğinde Yeni Nesil Çözümler kapsamında, son dönemde geliştirmiş olduğunuz ve pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz ve öne çıkan hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? 

GEZE olarak özellikle duman ve ısı tahliye sistemleri (SHEV) alanında, uluslararası normlara uygun şekilde geliştirdiğimiz pencere açma motorları ve kontrol panolarımız ile binalarda yangın anında -başlangıçta kurgulanan senaryolara bağlı olarak- mahaldeki duman ve ısıyı tahliye ederek; kaçış rotalarında güvenli “yaşam koridorları” oluşturmayı amaçlıyoruz. BACnet altyapısına sahip yeni nesil bina entegrasyon platformumuz myGEZE Control ile tüm ürünlerimizi gerek birbirleriyle gerekse bina yönetim sistemleriyle iletişim kurabilir hale getiriyor; kullanıcıların sistemi diledikleri yerden görüntülemelerine ve yönetmelerine olanak sağlıyoruz.

  1. Konut, Ticari ve Endüstriyel çözümler arasında nasıl bir ürün segmentasyonu sahipsiniz? 

GEZE olarak, kapı kapatıcılar ve kapı kontrol donanımları, manuel ve otomatik kayar kapı sistemleri, otomatik kanat açma mekanizmaları, döner kapılar, hareketli cam bölme sistemleri, pencere sistemleri (otomatik havalandırma & duman ve ısı tahliye sistemleri) ürün gruplarımız aracılığıyla tüm sektörlerde faaliyet gösteren kapsamlı bir çözüm ortağı konumundayız.

Her sektörün ve bina türünün kendine ve kullanıcısına özgü ihtiyaçlarını anlıyor ve buna uygun sistemlerin seçiminde danışmanlık sağlıyoruz; sonrasında ise uygulama ve kullanım süreçlerinin tümünde, yani bina yaşam döngüsü boyunca her aşamada destek vermeyi sürüdürüyoruz.

  1. Doğru sistem / uygun ürün seçimi için nelere dikkat edilmeli?  

Doğru sistem ve uygun ürün seçimi, bir binanın kullanım amacı, yoğunluğu ve güvenlik gereklilikleri dikkate alınarak yapılmalıdır. Örneğin, konut projelerinde portföyümüzdeki manuel sürme sistemler ve kapı kapatıcılar ön plana çıkarken; ticari alanlarda otomatik kayar kapılar, panik çıkış donanımları ve havalandırma ile duman& ısı tahliye sistemleri kritik önem arz ediyor. Endüstriyel tesislerde ise yüksek dayanıklılığa sahip otomatik kapıların ve yoğun kullanıma uygun çözümlerin tercih edilmesi gereği öne geçiyor.

Ayrıca seçilecek ürünlerin uluslararası standartlara (EN 1154, EN 1125, EN 12101-2 gibi) uygunluğu ve mevcut yangın güvenliği sistemleriyle entegrasyon kapasitesi büyük önem taşıyor. GEZE olarak, ürünlerimizi hem birbirleriyle hem de bina yönetim sistemleriyle entegre edilebilir şekilde tasarlıyor, kullanıcıların güvenli ve etkin bir yangın güvenliği altyapısına sahip olmasını sağlamayı hedefliyoruz.

  1. Projelerde tercih edilen ürün ve hizmetlerinizin, satış ya da uygulama sonrası müşterilerinize sağladığı avantajlar/katma değerler hakkında neler söylemek istersiniz? 

GEZE olarak projelerde tercih edilen ürünlerimiz, uluslararası standartlara uygunluğu ve güvenilir performansı sayesinde kullanıcı deneyimini ve güvenliğini en üst seviyeye çıkarır. 

Ayrıca gerek sunduğumuz teknik destek ve danışmanlık gerekse satış sonrası servis, bakım ve yedek parça hizmetleri müşterilerimizin uzun vadede kesintisiz ve sorunsuz bir deneyim yaşamasını temin eder. Bu yaklaşım, yalnızca güvenliği artırmakla kalmaz, aynı zamanda projelerde sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği açısından da önemli bir katma değer oluşturur.

  1. Sektörümüzün gelişimi için büyük bütçeler ayırmaktasınız, emek yoğun AR-GE çalışmalarınız ile ilgili neler söylemek istersiniz? 

Yazılım ve yapay zeka inovasyonlarının hızla yol kat ettiği yeni dünyada artık ürünlerin uzaktan kontrolü, diğer bina sistemleri ve birbirleri ile bağlantılılığı artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Biz de GEZE olarak geliştirdiğimiz MyGEZE Connectivity Çözüm ailesi ile kendimizi artık farklı bir çözüm sağlayıcı konumuna taşımayı hedefliyoruz. MyGEZE Control ile kapı, pencere ve güvenlik sistemlerini ağ üzerinden birbirine bağlama ve merkezi olarak yönetme imkanı sunuyoruz. Bu, ya üçüncü taraf bir bina yönetim sistemi üzerinden ya da GEZE’nin kendi myGEZE Visu bina yönetim sistemi aracılığıyla monitorize ve kontrol edilebilmekte.

  1. Önümüzdeki dönemde özellikle konuşacağımız yeni ürünlerinizle ya da yeni hizmet modellerinizle ilgili de kısaca bilgi alabilir miyiz? 

Yazılım ve yapay zeka teknolojilerinin hızla geliştiği günümüzde, ürünlerin uzaktan kontrolü ve birbirleriyle entegrasyonu artık vazgeçilmez hale gelmiştir. GEZE olarak geliştirdiğimiz myGEZE Control ve myGEZE Visu sistemleri ile otomatik kapılarımızı, kanat açma mekanizmalarımızı, döner kapılarımızı ve  ısı & duman tahliye sistemlerimizi ağ üzerinden birbirine bağlama ve merkezi olarak yönetme imkanı sunuyoruz. Türkiye’de de bu çözümlerin lansman çalışmalarını yürütmekteyiz ve 15 – 18 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleşecek TÜYAP Avrasya Kapı Fuarı’ndaki standımızda (4. Hol – Stand 415) ziyaretçilerimize çok daha detaylı şekilde sunacağız.

  1. Son olarak, röportajımızın sonuna eklemek istediklerinizi bizimle paylaşır mısınız? 

Duman ve ısı tahliye sistemleri, yangın güvenliğinde hayati bir rol oynar. İstatistikler, yangınlarda can kayıplarının büyük çoğunluğunun alevlere maruziyetten değil, duman zehirlenmesinden kaynaklandığını göstermektedir. Doğru planlanmış kaçış rotaları ve standartlara uygun duman tahliye sistemleri yangın anında insanları güvenli ve hızlı bir şekilde binadan tahliye etmeyi sağlarken; itfaiye ekiplerinin müdahalesini de kolaylaştırır. Bu sayede hem can hem de mal kayıpları büyük ölçüde önlenebilir.

Bu konuda daha fazla bilgi almak isteyen herkese sunumlarımızla, eğitimlerimizle ve içerik üretimlerimizle ulaşmaya ve destek olmaya çalışıyoruz. Bizlere tüm talepler için office-turkey@geze.com mail adresimizden, web sitemizdeki irtibat formlarından veya telefon numaramızdan ulaşabilirler.

Bu önemli konunun derinlemesine ele alındığı özel sayınızda bize yer verdiğiniz için de özellikle size teşekkür etmek isteriz.

Okumaya Devam Et

GENEL

Jotun Mağazalarında İlham Veren Renk ve Boya Deneyimi

Yayınlandı

-

Jotun mağazaları, yenilenen konseptiyle geliştirilmiş renk ve boya seçimi deneyimiyle tüketicilere hayallerindeki yaşam alanlarını rahatça tasarlama imkânı sunuyor. Kullanıcı odaklı renk stantları, renk ve ürün seçimini pratik ve ilham verici bir deneyim merkezine dönüştürüyor.

Türkiye’deki faaliyetlerine 1986 yılından bu yana başarıyla devam eden Jotun, yaşam alanlarında estetik görünüm, kalite, sürdürülebilirlik ve dayanıklılığı bir arada sunma misyonunu sürdürüyor. Jotun mağazalarında yenilenen renk ve boya seçim araçları sayesinde, tüketiciler artık tüm yaşam alanları için en doğru tonları ve ürünler daha pratik şekilde seçebiliyor.

128 rengin sergilendiği iç cephe renk standı, tüketicilere ilham vermek, onları trendlerden haberdar etmek ve hayallerindeki renkleri kolayca bulabilmelerini sağlamak için yeniden tasarlandı. Stantta, yatay ve düşey düzlemde birbirleriyle uyumlu olacak şekilde konumlandırılan tüm renklerin boyalı MDF örnekleri ve kağıt çipleri yer alıyor. Jotun mağazalarından ücretsiz olarak temin edilebilen renk çiplerinin arka yüzünde, seçilen tonla ilgili detaylı bilgilere ve uyumlu renk önerilerine ulaşmak mümkün. Bu sayede kullanıcılar, birbirine uyumlu tonları kolaylıkla bir araya getirebiliyor.

Boya seçim ünitesi ise renk ve ürünlerin yakından incelenebileceği bir deneyim alanı. Renk stantlarından seçilen renkler ve renklere uyumlu tonlar kolayca incelenebilirken tüketiciler seçtikleri tonların farklı dekorasyon malzemeleriyle nasıl görüneceğini bu alanda inceleyebiliyor. Kullanıcılar ayrıca boyaların dokuları ve öne çıkan özelliklerini bu alanda görme şansı bulabiliyor. Ünitenin ön yüzünde, Jotun’un iç cephe boyaları arasında yer alan Fenomastic Zen ürününün leke tutmama özelliği test edilebiliyor. Böylece kullanıcılar, ürünün performansını doğrudan gözlemleme fırsatı buluyor.

Seçilen renk ve ürünler, Jotun’un Multicolor teknolojisi sayesinde üç dakikadan kısa sürede hazırlanarak tüketiciye teslim ediliyor. Bu teknoloji, boya seçim sürecini hem pratik hem de kişiselleştirilebilir hale getiriyor.

Tüm yeniliklerle birlikte Jotun mağazaları, renk ve boya seçimini kolaylaştıran, kullanıcıların yaşam alanlarını planlarken ihtiyaç duyduğu rehberliği ve ilhamı bir arada sunan deneyim alanlarına dönüşüyor.

Okumaya Devam Et

Trendler