İzocam Genel Direktörü Murat Savcı: “İzocam’da üretimin merkezinde insan ve doğa var!” - Yapı İnşaat Dergisi
Bizimle iletişime geçin

GENEL

İzocam Genel Direktörü Murat Savcı: “İzocam’da üretimin merkezinde insan ve doğa var!”

Yayınlandı

-

Türkiye’yi 59 yıl önce çevre dostu ve sağlıklı yalıtımla tanıştıran öncü marka İzocam olarak, insan sağlığını ve doğayı merkeze alan ürünlerimizle ülkemizde ve yurt dışında iddialı projelerin çözüm ortağı olmayı sürdürmekteyiz. Yapımında geri dönüşümlü malzemelerin de kullanıldığı, insan sağlığına zarar vermediği ve çevre dostu olduğu kanıtlanmış ürünlerimizle sürdürülebilir geleceğe katkı sağlarken, attığımız her adımla karbon ayak izini azaltmakta kararlıyız!

İzocam olarak 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefimiz doğrultusunda sürdürülebilirliğe katkı sağlayan uzun vadeli hedeflerimizi hayata geçirebilmek için aksiyonlarımız devam etmektedir. Seragazı emisyonlarımızın azaltılması, su tüketimlerinin ve atıksu oluşumlarının sınırlandırılması, alternatif hammadde kaynaklarının üretim süreçlerine adapte edilmesi ve döngüsel ekonomiye katkı sağlayacak birçok proje çalışması 2030 yılı ve 2050 yılı sürdürülebilirlik hedeflerimize uyum sağlamak için detaylı programlar halinde ele alınmaktadır.

Bu yaklaşım bizim için elbetteki yeni değil… İzocam’ın hikayesinin başladığı 59 yıl önce varoluş amacımızı, doğal kaynaklara zarar vermeden, can ve mal güvenliğini dikkate alarak, enerji tasarrufu ve konfor sağlayan çevreci ve sürdürülebilir yalıtım çözümleri geliştirmek olarak tanımlamıştık. Çıktığımız bu yolda, kaynakların verimli kullanılması, iklim değişikliği, sürdürülebilir yapıların inşası, enerji tasarrufu, çevreyi koruma ve yaşam kalitesini iyileştirme motivasyonu ile çalışan bir şirket olma özelliğimizi halen korumaktayız. Bu konularda toplumumuzu bilinçlendirmek amacıyla çalışmalar yürütmekte ve çevre dostu ürünler geliştirerek, tesislerimizde enerji yönetim sistemlerini uygulayarak ve çevresel ürün beyanlarıyla hem topluma hem de sektörümüze karşı üzerimize düşen görevi yerine getirmekteyiz.

Üretimde, yüzde 80’e kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullanılıyor

Doğadan ilham alarak doğal olanı destekleyen İzocam, ülkemizdeki yasaların zorunlu tutmamasına rağmen, yapımında geri dönüşümlü malzemeler kullanılan, insan sağlığına zarar vermediği ve doğa dostu olduğu kanıtlanmış ürünler sunmaktadır. Çevre dostu malzemeler içeren İzocam mineral yünler, dünyada en çok bilinen ve en güvenilir ürünler arasında yer almaktadır. Üretiminde yüzde 80’e kadar “yedinci doğal kaynak” olarak adlandırılan geri dönüştürülmüş malzeme kullanarak atık yönetimini zirveye taşıyan firmamız, yerel ve en az yüzde 30 oranında geri-dönüştürülmüş içeriğe sahip ürünleriyle sürdürülebilirliğe hizmet ederken, ürünlerinin içeriği ile de tüm canlılara ve doğaya sağlıklı bir yaşam imkanı sunmaktadır. İzocam Taşyünü ve Camyünü, üretiminde kullanılan geri dönüştürülmüş malzemeler sayesinde, binaların yeşil bina sertifikasyon değerlendirmelerinde, projelere ek puan kazandırmaktadır. İzocam Taşyünü ve Camyünü ürünler, üretimlerinde kullanılan geri dönüştürülmüş malzemeler sayesinde, kullanılan binaların LEED – BREAM ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca verilmeye başlanan Ulusal Yeşil Sertifika Sistemi “YeS-TR” gibi yeşil bina sertifikaları almalarına olanak sağlamaktadır.

Tüm tesislerimiz “Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi”ne sahip

Atık yönetimindeki tutumumuzu tesislerimize de yansıtmaktayız. Tüm tesislerimiz “Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi” ile faaliyet göstermektedir. İlk olarak 2021’in Temmuz ayında İzocam Tarsus Tesisi’mizin aldığı bu belgeyi, 2022 yılı itibariyle tüm tesislerimiz almaya hak kazanmıştır. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen bu belge; tesiste, temel seviyede israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesini veya asgariye indirilmesini, atığın oluşması durumunda ise kaynağında ayrı toplanmasını ve geri kazanımının sağlanmasını kapsayan bir dizi sürecin tamamlanmış olduğunu ifade etmektedir.

“Ambalajlarımız en az yüzde 50 geri dönüştürülebilir malzeme içeriyor”

Sürdürülebilirliğe katkı sağlayan çevre dostu faaliyetlerimiz tesislerimize yaptığımız yatırımlarla sınırlı değil. “Bugünlere yalıtım, yarınlara yatırım” mottosu ile ürünlerimizin içeriğinden, ambalajına kadar her detayda sürdürülebilirlik katkısını ön planda tutan çalışmalar ve yatırımlar gerçekleştirmekteyiz. Özellikle mineral yün ürünlerimizin insan sağlığına zarar vermemesi, enerji tasarrufu sağlaması, sürdürülebilirliğe olan katkısı nedeniyle, İzocam Taşyünü ve İzocam Camyünü ambalajlarımızda Birleşmiş Milletlerin (BM) Sürdürülebilir Kalkınma amacı arasında yer alan ‘Sağlıklı Bireyler’, ‘Erişebilir ve Temiz Enerji’, ‘İnsana Yakışır İş ve Büyüme’, ‘Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı’, ‘Sürdürülebilir Şehir ve Yaşam Alanları’, ‘Sorumlu Tüketim ve Üretim’, ‘İklim Eylemi’ ve ‘Amaçlar için Ortaklıklar’ gibi 8 önemli amaca ulaşılmasında üzerimize düşeni yaptığımızı ifade eden görsel ve ikonlara yer vermekteyiz. Bu sayede gerek son kullanıcının gerekse sektör profesyonellerinin ürün seçimi yaparken insan sağlına zarar vermeyecek nitelikte, karbon salımının azaltımına katkı sağlayan doğa dostu ürün seçimi konusunda farkındalıklarını artırmayı hedeflemekteyiz.

Ürün ambalajlarımızın tasarımını Birleşmiş Milletlerin (BM) Sürdürülebilir Kalkınma için belirlediği küresel hedeflere olan katkısını vurgulayacak şekilde 2020 yılında yenilemiştik. Ayrıca daha az boya ve plastik kullanarak, ambalaj boyları ve kullanılan paketleme miktarlarını yeniden düzenleyerek çevre dostu bir ambalajlama elde etmiştik. Şimdi bunu bir adım daha öteye taşıdık ve içeriğinde en az %50 geri dönüştürülebilir malzeme içeren yeni ambalajlarımız ile ürünlerimizi sevk etmeye başladık. Gelecekte de gerek çevreci yatırımlarımız gerekse sürdürülebilir ve çevreci ürünlerimiz ile örnek ve öncü olmak hedefiyle çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Creavit, “Bu Toprağın Renkleriyiz” Bayi Toplantısını Kıbrıs’ta Gerçekleştirdi

Yayınlandı

-

Creavit, 26–30 Ekim tarihleri arasında düzenlenen bayi toplantısında katılımcılarına markanın gelecek vizyonunu ve yeni ürünlerini tanıtırken, bu toprakların köklü tarihinden ilham alan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu da özel bir lansmanla tanıttı. 

Yurt içinde ve yurt dışında 65’i aşkın ülkenin tüketicilerini seramik sağlık gereçleri, banyo mobilyaları, armatürler başta olmak üzere ıslak mekan ihtiyaçlarına yönelik geniş ürün gamı ve banyo çözümleriyle buluşturan Creavit, yeni premium segment banyo mobilyalarını, armatür ve duş sistemleri serilerini ve “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu Kıbrıs’da düzenlenen bayi toplantısı ile sundu. Türkiye’nin dört bir yanından gelen bayiler ve uluslararası iş ortakları, Creavit’in yeni koleksiyonunu ilk kez bu etkinlikte deneyimleme fırsatı buldu. “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu; Mezopotamya’nın tarihini, kültürel mirasını ve doğasını modern tasarım anlayışıyla harmanlıyor. Her ton bir medeniyetin izini, her yüzey geçmişin dokusunu yansıtıyor.

Bu koleksiyonun ilham kaynağını, Gılgamış Destanı’ndan Mezopotamya’nın kadim uygarlıklarına uzanan geniş bir kültürel perspektif oluşturdu. Uşak Üniversitesi Uşak Üniversitesi, İnsan Ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Arkeoloji Bölümü danışmanlığında, Creavit Ar-Ge ekibinin katkılarıyla yürütülen çalışma kapsamında; Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Tavşan Tepe Kazı Alanı’nda saha araştırmaları, literatür taramaları ve destan analizleri gerçekleştirildi. Bu disiplinler arası süreç, koleksiyonun estetik sınırlarının ötesinde derin bir hikayesel ve arkeolojik anlam katmanı kazanmasını sağladı.

Terrakotta, keten, serpantin, turkuaz ve lapis lazuli tonlarından oluşan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu, her bir rengin ardındaki kültürel simgeyi çağdaş bir tasarım diliyle yeniden yorumluyor. Terrakotta, insanlığın ilk yapı malzemelerinden pişmiş toprağın sıcaklığını ve uygarlığın doğuşunu temsil ederken; keten, doğallığın, zarafetin ve insan emeğiyle doğa arasındaki uyumun simgesi olarak öne çıkıyor. Serpantin, doğanın saf ve dengeli ruhunu; turkuaz, Fırat ve Dicle’nin yaşamı besleyen sürekliliğini; lapis lazuli ise bilgelik, gökyüzü ve tanrısal bağın simgesel ifadesini taşıyor.

Lansman kapsamında Creavit ekibi, koleksiyonun tasarım süreci, malzeme kalitesi ve üretim detaylarını paylaşarak katılımcılara ürünleri yakından inceleme ve yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı sundu. Etkinlik, Creavit’in modern tasarımı kültürel köklerle buluşturma vizyonunu vurgularken, Türkiye’de tasarlanan ve üretilen ürünlerin uluslararası pazarda fark yaratma iddiasını bir kez daha ortaya koydu.

Okumaya Devam Et

GENEL

Kale Tasarım Sohbetleri Başlıyor

Yayınlandı

-

Türkiye’nin öncü markalarından Kale, tasarım vizyonunu ve sektördeki entelektüel birikimini paylaşmak amacıyla “Kale Tasarım Sohbetleri” adıyla yeni bir etkinlik serisi başlatıyor. Serinin “Tasarımın DNA’sı: Bir Markanın Kimliği” temalı ilk buluşması, 26 Kasım Çarşamba günü Kale’nin Fulya’daki showroom’unda gerçekleşecek.

Kale’nin “iyi tasarım” anlayışını merkeze alan Kale Tasarım Sohbetleri’nin, ‘Tasarımın DNA’sı: Bir markanın kimliği’ temalı ilk buluşması, tasarımı yalnızca estetik bir unsur olarak değil, bir markanın karakterini tanımlayan stratejik bir dil olarak ele almayı hedefliyor. Bu vizyoner buluşmanın açılış konuşmacıları ise insancıl tasarım yaklaşımı ve inovatif ürünleri ile ABD’de en yaratıcı 1.000 insan arasında yer alan dünyaca ünlü tasarımcı Ayşe Birsel ve endüstri ürünleri tasarımı disiplininden gelen Kale’nin Banyo Kategorisi Pazarlama Direktörü, Fatih Mintaş olacak. Konuşmacılar, bir markanın kimliğini şekillendiren temel değerleri, kültürel referansları ve estetik karar süreçlerini kendi deneyimleri üzerinden aktaracak.

Marka Kimliğine ‘Tasarım Odaklı’ ve ‘Vizyoner’ Bir Boyut

Kale, “Güveni odağına alarak, yenilikçi ürünleri ve iyi tasarım yaklaşımıyla insanların keyif alacağı konforlu mekanlar yaratır” misyonu doğrultusunda hayata geçirdiği bu seriyle, ‘güvenilir’ ve ‘köklü’ marka algısına ‘tasarım odaklı’ ve ‘vizyoner’ bir kimlik boyutu eklemeyi amaçlıyor. Sektörün önde gelen profesyonelleri ile genç yetenekleri bir araya getirecek olan Kale Tasarım Sohbetleri, geleceğin tasarım dünyasında kalıcı ilişkiler kurmanın temelini oluşturacak.

Bu etkinlik serisiyle Kale, markayı yalnızca ürün kalitesiyle değil, düşünsel üretimiyle de farklılaştırarak ilham veren ve yön belirleyen bir marka kimliğini daha da güçlendirmeye hazırlanıyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Yaşam Alanlarına 15 Yıl Garantiyle Sıcaklık Sunan ‘Silüet Serisi’

Yayınlandı

-

Kışın evlerde sıcak yaşam alanları oluşturmak her anı konforlu ve keyifli hâle getiriyor. Termo Teknik, Silüet serisi panel radyatörleri ile konforu, 15 yıl garantili olarak evlere taşıyor. Silüet’in modern tasarımı ise yaşam alanlarına zarif bir dokunuş katıyor.

Isıtma sistemlerinde kalite, dayanıklılık ve estetiği ön planda tutan Termo Teknik, bu vizyonunu Silüet serisi panel radyatörlerle de ortaya koyuyor. Şirketin, Çorlu’daki modern tesislerinde robot teknolojisiyle üretilen Silüet serisi radyatörler, yalnızca bir ısıtma çözümü değil; uzun ömürlü konfor, güven ve tasarımın birleşimi olarak dikkat çekiyor. 15 yıllık garanti desteğiyle satışa sunulan seri, Termo Teknik’in mühendislik gücünü ve kaliteye verdiği önemi yansıtıyor.

Fonksiyonellik ve estetik bir arada

Yüksek ısıl verimlilik ve dayanıklılıkla öne çıkan Silüet serisi radyatörlerin üstün dayanım özelliği, 13 bar basınç testiyle de kanıtlanıyor. Avrupa’da tercih edilen özel üst ızgara tasarımı, Silüet serisinde standart olarak sunuluyor. Böylece hem estetik hem de fonksiyonellik bir arada sağlanıyor.

Termo Teknik Türkiye Satış Müdürü Cem Bayramoğlu, Silüet serisi hakkında şunları söyledi:

“Silüet Serisi, Termo Teknik’in üretim kalitesini ve müşteri memnuniyetine verdiği önemi simgeliyor. 15 yıl garanti süresi ise markamıza ve ürünlerimize duyduğumuz güvenin bir göstergesi. Estetik, performans ve dayanıklılığı bir arada sunan bu seri, hem bireysel kullanıcıların hem de prestijli projelerin ilk tercihi olmaya devam ediyor.”

İhtiyaca uygun renk ve model seçenekleri

Beyaz ve antrasit renk seçenekleri bulunan Silüet serisi, dört farklı model seçeneğiyle satışa sunuluyor. Minima modeli, çizgisiz ve sade yüzeyiyle minimal tasarımı sevenler için ideal bir tercih olurken; Style ve Latida, yatay çizgileri ve pürüzsüz yüzeyleriyle iç mekânlara zarif bir görünüm katıyor. Vertica modeli ise dikey formu ve dinamik çizgileriyle dar veya yüksek tavanlı alanlarda estetik bir çözüm sunuyor.

Silüet serisi, tesisata kolay bağlanan yapısı, farklı boyut seçenekleri ve zamana meydan okuyan tasarımıyla ısıtma çözümlerinde kalite, estetik ve güveni tek bir üründe buluşturuyor.

Okumaya Devam Et

Trendler