Bizimle iletişime geçin

GENEL

Bütün dünyanın gözü Suudi Arabistan’daki bu dev projede

Yayınlandı

-

Suudi Arabistan’da 26 bin 500 km²’lik bir alanda kurulan 500 milyar dolara mal olması planlanan geleceğin şehri Neom’un Baş Yatırım Direktörü Dr. Manar Al Moneef, 15’inci Boğaziçi Zirvesi’nin Kentsel Dönüşüm: Hikayeleri yeniden yazılan şehirler ve yeni nesil şehircilik modelleri, başlıklı panelinin açılış konuşmasını yaptı. Tüm dünyanın merakla izlediği bu devasa şehir için her şeyi sıfırdan tasarladıklarını ve 8 farklı alt bölge belirlediklerini söyleyen Al Moneef, “Burası sürdürülebilirliği yeniden tanımlayacak bir şehir olacak. Sıfır karbon salınımlı bir şehir oluşturuyoruz. Çok daha insani bir şehirleşme yaratacağız.” dedi. 

26.500 km²’lik bir alanı kaplayacak ve Kızıldeniz kıyısı boyunca 460 km uzanacak Neom’un tüm dünyanın ilgisinin üzerinde olduğu bir proje olduğuna dikkat çeken Neom’un Baş Yatırım Direktörü Dr. Manar Al Moneef, çalışmaların artık sona yaklaştığını ve ziyaretçi girişlerinin başladığını söyledi. 15’inci Boğaziçi Zirvesi’nin Kentsel Dönüşüm: Hikayeleri yeniden yazılan şehirler ve yeni nesil şehircilik modelleri, başlıklı panelinin açılış konuşmasını yapan Al Moneef, “Gelecekte dünya nüfusu 10 milyara çıkacak. Enerji tüketimi ve karbondioksit salınımı artacak ve çeşitli yeni zorluklarla karşılaşacağız. Bu yüzden şehirlere sıfırdan başlamalı ve yenilikçi çözümler ortaya koymalıyız. Her şeyi unutun, bütüncül yaklaşımlar içeren yepyeni sürdürülebilir kentleri hayal edin. İşte gelecek bu ve Neom şehri bunun tam da ortasında.” dedi. 

İNSAN ODAKLI İNŞA EDİLİYOR

Dünya ticaretinin yüzde 13’ünün Neom’un önünden geçtiğini ve 6 saatlik uçuş ile dünya nüfusunun yüzde 40’ına ulaşılabileceğini kaydeden Al Moneef, yeni şehrin aynı zamanda sürdürülebilirliği yeniden tanımlamak için bir fırsat olduğunu belirtti. Şehri sadece yenilenebilir enerji odağında değil aynı zamanda net sıfır karbon hedefiyle inşa ettiklerini anlatan Al Moneef, şunları anlattı:  

“ESG kurallarının temelini benimseyen ve geleceğin ESG standartlarını oluşturacak bir şehir kuruyoruz. Her şeye yepyeni bir düşünce ile sıfırdan başlıyoruz. Şehrin içinde yaşam standartları ve gelişimleri farklı 8 farklı alt bölge oluşturduk. Bunlardan kimisi dağ yamacında, kimisi göl kenarında, kimisi limanın yanında… Bölgeler, binaların boy farklılıklarına göre değil, insan odağında oluşturulmuş bölgeler. Örneğin şehrin sadece yüzde 5’ine inşaat yapılacak ve tamamen yürünebilirlik ön planda olacak.”

15 FARKLI SEKTÖR BELİRLENDİ

Şehrin iş dünyası için çok önemli avantajlar sağlayacağına işaret eden Al Moneef, “Burada iş dünyasını yeniden tanımlıyoruz. Hiçbir eski altyapı olmayacak ve iş yapış biçimlerini kolaylaştıracak üst düzey yeni teknolojiler kullanılacak. Tamamen şirketlerin büyümesine odaklı bir tasarım yapıyoruz ve tüm regülasyonları da buna göre ayarlıyoruz. Buradaki şirketlerin çok hızlı büyüme oranlarına sahip olacağını düşünüyoruz.” dedi. 

İş dünyası için 15 farklı sektör belirlediklerini ve bunların hepsinin geleceğin sektörleri olacağını ve geleceğin işlerinin burada şekilleneceğini kaydeden Al Moneef, sözlerini şöyle tamamladı: 

“Bu bölgede şu anda geleceğe dair büyük hayaller kuran 5 bin kişi çalışıyor. Biz Neom’u planlarken, sadece tek bir tarafın yürütmeyeceği bir proje olarak planladık. Kamu, özel sektör, akademi dünyası ve tüm paydaşlarla herkesin birlikte yürüttüğü bir proje. Şehirde 1500’den fazla girişim belirledik ve bu girişimler ortaklık şeklinde yürütülecek. Hayal ettiğimiz geleceği yavaş yavaş gerçekleştiriyoruz, Neom ile çok daha sürdürülebilir bir gelecek inşa edeceğiz, çok daha insani bir şehirleşme yaratacağız.”

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Bi’Boya Comfort Kolay Temizlenen ile  Pürüzsüz ve Temiz Duvarlar

Yayınlandı

-

İnsan ve çevre dostu iç cephe boyaları ile yaşam alanlarının atmosferini değiştiren Bi’Boya’nın özel formüllü Comfort Kolay Temizlenen boyası, duvarlardaki kir ve lekeleri kolayca temizleyerek estetik ve pratik bir çözüm sunuyor. 

Bi’Boya’nın, özel teknolojiyle geliştirdiği leke itici, su bazlı Comfort Kolay Temizlenen iç cephe boyası ile duvar boyalarındaki lekeler ve kirler sorun olmaktan çıkıyor.

Lekelere karşı güçlü koruma

Bi’Boya’nın, iç mekanlarınızı dönüştürmek için özel olarak geliştirilmiş Comfort Kolay Temizlenen boyası boya özelliklerini bozmadan; çay, kahve, meyve suyu, çimen, çamur, ruj, toz ve parmak izi gibi inatçı lekeleri kolayca temizliyor. Hatta bir gün boyunca yüzeyde kalan lekeler bile mükemmel bir şekilde silinebiliyor.  İpek mat dokusu ile duvarlarınıza pürüzsüz bir görünüm kazandırırken, rulo izi bırakmadığı gibi, rötuşları de belli etmiyor. 

Çevre dostu ve sağlıklı formül

Su bazlı ve solvent içermeyen formülü ile insan ve çevre sağlığına zarar vermeyen Bi’Boya Comfort Kolay Temizlenen, düşük VOC değeri ile iç mekan hava kalitesini koruyor. İçeride oluşan nemi dışarı atarak duvarların nefes almasını sağlıyor.

Üstün örtme gücünün yanında içeride oluşan nemi de dışarıya atarak duvarların nefes almasını sağlayan ürün, solvent içermediği ve su ile seyreltildiği için de kokmuyor. 

Çevre dostu formülü ile yeşil bina sertifikasyonlarına uyum sağlayan Bi’Boya, sürdürülebilir bir gelecek için tercih ediliyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Yeni Yönetmelik ile 1,5 Yılda Mogan Gölü Kadar Sudan Tasarruf Hedefleniyor

Yayınlandı

-

Resmi Gazete’de yayımlanan düzenleme ile Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği güncellendi. Belli büyüklük ve tipteki kamu binaları ile özel binalarda yağmur suyu ve gri su sistemlerinin kurulumunu zorunlu kılan düzenleme sayesinde 1,5 yılda Mogan Gölü kadar sudan tasarruf edilmesi hedefleniyor.

Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, atık suyun 2/3’ünü oluşturan gri su kullanımı ile sağlanacak avantajlara, depolama sistemlerinin kurulum maliyetlerine, amortisman sürelerine ve güvenli depolamanın önemine dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Yıllık ortalama 4 milyon metreküp su tasarrufu sağlanacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikte binalarda yağmur suyu ve gri su kullanımı konusunda değişikliğe gidildi. Buna göre, gri su sistemleri, yatak sayısı 200’den fazla olan konaklama tesisleri, yapı inşaat alanı 10 bin metrekareden büyük olan AVM’ler ve yapı inşaat alanı 30 bin metrekareden büyük kamu binalarında zorunlu olacak. Böylece binalarda yıllık ortalama 4 milyon metreküp su tasarrufu sağlanacak.

“Yağmur suyu ve gri su kullanımını teşvik eden Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile 1,5 yılda Mogan Gölü kadar sudan tasarruf edilmesi hedefleniyor” diyen Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, gri su kullanımının önemine dikkat çeken açıklamalarda bulundu:

“Gri su olarak adlandırılan kullanım suyu, tuvaletlerden gelen ve fosseptik atığı içeren siyah su haricindeki suları kapsıyor. Apartmanlarda, otellerde ve işletmelerde; duş alma, el yıkama, bulaşık veya çamaşır yıkama amacıyla kullanılan atık su, gri su olarak tanımlanıyor. 

“Sudan yüzde 30 ila 50’lere varan oranlarda tasarruf sağlıyor”

TÜİK’in yayınladığı 2022 yılı ‘Su ve Atık Su İstatistikleri’ne göre; belediyeler tarafından içme ve kullanma suyu şebekesine çekilen kişi başı günlük ortalama su miktarı 229 litre iken kişi başı günlük ortalama atık su miktarı 197 litre. Atık suyun 2/3’ünü oluşturan gri suyun; bahçe sulamada, tuvalet rezervuarlarında ve temizlik amacıyla kullanılması sayesinde sudan yüzde 30 ila 50’lere varan oranlarda tasarruf sağlanabiliyor. Böylece gri su kullanarak hem kişilerin su ayak izini hem de su giderlerini düşürmek mümkün hale geliyor.

Kanalizasyon sistemleri üzerindeki yükü azaltıyor

Üstelik gri su kullanımı yalnızca ekonomik değil, çevresel fayda da sağlıyor. Gri su, kanalizasyon sistemleri üzerindeki yükü azaltıyor. Sağladığı bu avantaj, taşkınlarla mücadelede kritik önem taşıyor. Ayıca yeraltı su kaynaklarını koruyor ve suyun geri dönüştürülmesini sağlayarak, ekosistem üzerindeki baskıyı hafifletiyor” dedi.

Osman Yağız, gri su depolama sistemlerinin kurulum maliyetleri ve amortisman süreleri hakkında da şunları söyledi:

“Proje maliyetini ortalama yüzde 0.5 ila 0.7 artırıyor”

Yağmur suyu ve gri su depolama sistemlerinin kurulum bedelleri, GRP su deposunun ve basınçlandırma sistemlerinin kapasitesine ve projeye göre değişiyor. Konutlara kurulan küçük sistemler için fiyatlar 1.500 ila 5 bin dolar aralığında değişiyor. Endüstriyel ve büyük ölçekli projeler içinse fiyatlar 10 bin dolardan başlıyor. Bu sistemlerin yeni inşa edilen binalara eklenmesi proje maliyetiniortalama yüzde 0.5 ila 0.7 oranında artırıyor. Ancak sistem, sağladığı su tasarrufu sayesinde yatırım maliyetini 5 ila 10 yıl içerisinde amorti ediyor.

“Mülk değerini yüzde 5 ila 15 artırıyor”

Su yönetiminde çevre dostu ve ekonomik avantajlar sunan yağmur suyu ve gri su depolama sistemleri, mülk değerini de yüzde 5 ila 15 oranında artırıyor. Üstelik modüler olan GRP su depoları, mevcut binalara da kolaylıkla kurulabiliyor.” dedi.

Osman Yağız, konuşmasında, gri su sistemlerinde güvenli depolamanın önemine de dikkat çekti:

“Gri suyu toplayıp, DIN 4046 standardına uygun kalitede arıtıp, güvenlik ve sağlık kriterlerini karşılayacak şekilde depolamak gerekiyor.

Su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşumunu önlüyor

Ekomaxi olarak, yüksek mühendislik malzemesi olan cam elyaf takviyeli kompozit malzemeyle ürettiğimiz GRP su depolarımız ile suyun kalitesini koruyoruz. Çünkü GRP depo, geleneksel sistemlerde olduğu gibi aşırı sıcak ve aşırı soğuklarda dış ortam şartlarından etkilenmiyor. GRP panellerin pürüzsüz yüzey yapısı ve cam elyaf içeriği sayesinde UV ışınlarının geçirgenliği sıfıra yakın olduğu için su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşumunu önlüyor.” diyerek sözlerini tamamladı.

Okumaya Devam Et

GENEL

DemirDöküm’ün İş Ortaklarıyla Güney Kore’de Buluştu

Yayınlandı

-

İklimlendirme sektörünün öncü markalarından DemirDöküm, iş ortaklarının motivasyonunu artırmak ve satışlarını desteklemek için her sene birbirinden farklı konseptte düzenlediği etkinliklerine yenisini ekledi. Şirket bu sene ödüllü seyahat kampanyası kapsamında başarılı olan iş ortaklarını teknoloji ve geleneklerin muhteşem uyumuyla bilinen Güney Kore’de ağırladı. Beş gün süren organizasyonda katılımcılar hem ülkenin modern yüzünü hem de zengin kültürel mirasını keşfetme fırsatı buldu.

DemirDöküm’ün gelenekselleşen yurt dışı seyahat programı, bu yıl Uzak Doğu’nun dinamik ülkesi Güney Kore’de gerçekleşti. DemirDöküm, yeni ürün gamını, müşteri beklentilerindeki değişimleri ve satış sonrası hizmetlerdeki yenilikleri Seul ve Busan şehirlerini kapsayan kültürel turda paylaştı.

Program, dünya tarihinin en çarpıcı noktalarından biri olan DMZ (Askerden Arındırılmış Bölge) ziyaretiyle başladı. Kuzey ve Güney Kore arasındaki 4 km genişliğindeki tampon bölge, Soğuk Savaş döneminin canlı bir tanığı olarak ziyaretçilerini etkileyici bir tarih yolculuğuna çıkardı. Ardından Seul ve Busan şehirlerinin tarihi ve doğal güzelliklerini içeren çok özel bir program gerçekleştirildi. 

Isı Pompası satışlarında başarılı olan iş ortaklarını bir araya getiren etkinlikte katılımcılar, hem dünyanın en özel bölgelerinden birini güzel bir programla ziyaret etme, hem de DemirDöküm’ ün 2025 yılı plan ve hedeflerini istişare etme fırsatını da yakalamış oldu.  

Okumaya Devam Et

Trendler