GENEL
25 Eylül Yangından Korunma Haftası’nda Masdaf CEO’su Erhan Özdemir’den çağrı: “Yangından korunmak bilinçle başlar, doğru sistemlerle güvence altına alınır”

Yayınlandı
2 hafta önce-
Yazar:
yapiinsaatdergisi
Yangınlar, günümüzde yalnızca bir güvenlik riski değil, aynı zamanda ciddi bir ekonomik tehdit olarak da öne çıkıyor. Evlerden iş yerlerine, otellerden sağlık tesislerine kadar birçok yapıda meydana gelen yangınlar hem can kayıplarına hem de geri dönüşü zor ekonomik kayıplara yol açıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı’nın 2024 yılı verilerine göre, yalnızca İstanbul’da bir yıl içinde 25 bini aşkın yangın meydana geldi. Bu sayı, yangının ne kadar yaygın ve yakın bir risk olduğunu gözler önüne seriyor.
Yangınlara karşı hazırlıklı olmak yalnızca bir güvenlik önlemi değil, aynı zamanda sürdürülebilir yaşam ve iş sürekliliği açısından da kritik. Yangın pompaları gibi sistemlerin doğru seçilmesi ve periyodik olarak kontrol edilmesi, bu tür felaketlerin etkilerini en aza indirmenin en temel adımları arasında yer alıyor.
Yangın güvenliği, önce doğru bir bilinçle başlar, sonra etkili sistemlerle tamamlanır
25 Eylül Yangından Korunma Haftası nedeniyle açıklamada bulunan Masdaf CEO’su Erhan Özdemir, “Yangından korunmak, her şeyin başında bir bilinç meselesidir. Doğru sistemleri tercih etmek ise bu bilincin en somut adımıdır. Toplumun tüm kesimlerinde yangın güvenliği konusunda farkındalığın artması ve bu konunun sadece bir ‘zorunluluk’ değil, yaşamsal bir öncelik olarak kabul edilmesi gerekiyor. Her yıl binlerce yangın vakasının yaşandığı ülkemizde, yangına karşı hazırlıklı olmak, can kayıplarını, yaralanmaları, ekonomik zararı ve itibar kaybını önlemek açısından hayati önem taşıyor. Özellikle şehirleşmenin yoğun olduğu bölgelerde, bireylerden kurumlara kadar herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Bu noktada yangın sistemleri, bir binanın en kritik bileşenlerinden biri haline geliyor. Ancak bu sistemlerin sadece varlığı değil, güvenilirliği ve sürdürülebilirliği de en az o kadar önemli. Çünkü bir yangın anında her saniye, doğru çalışan bir sistemle hayat kurtarabilir” dedi.
Yangın pompaları sistemin kalbidir
Gelişmiş yangından korunma sistemlerinin, bir yapının toplam inşaat maliyetinin ortalama yüzde 5’ini oluşturduğunu belirten Erhan Özdemir, “Bu küçük yatırım, can kaybının ve milyonlarca liralık ekonomik zararın önlenmesinde kritik bir rol oynar. Özellikle konutlar, oteller, AVM’ler, hastaneler, üretim alanları gibi yoğun insan veya mal varlığı barındıran yapılarda, bu sistemlerin işlevsel ve dayanıklı olması hayati önem taşır. Bu sistemlerin en kritik bileşeni ise yangın pompalarıdır. Yangın pompaları, suyu doğru zamanda ve yeterli basınçla sisteme ileterek müdahalenin etkili olmasını sağlar. Bir başka deyişle, yangın söndürme sistemlerinin kalbi bu pompalarla atar. Sistem doğru şekilde devreye girdiğinde, yangın henüz büyümeden kontrol altına alınabilir, gecikmeler ise telafisi imkânsız kayıplara yol açabilir” ifadelerini kullandı.
Doğru sisteme sahip olmak kadar, onu çalışır halde tutmak da hayati önem taşır
Yangın söndürme sistemlerine sahip olmanın tek başına yeterli olmadığını belirten Özdemir, “Bu sistemlerin, özellikle de yangın pompalarının düzenli aralıklarla test edilmesi ve bakımlarının yapılması gerekir. Zira kullanılmadığı sürece herhangi bir aksaklığı fark etmek mümkün olmayabilir. Olası bir arıza anında sistemin devreye girmemesi, ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle periyodik kontroller, yangın güvenliğinin en önemli adımlarından biridir. Bu konu bizim de en önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Masdaf olarak, yalnızca yangın pompaları üretmekle kalmıyor; aynı zamanda bu sistemlerin her an çalışır ve güvenilir durumda olması için teknik destek ve bakım hizmetleri de sunuyoruz. Doğru sisteme sahip olmak kadar, onu çalışır halde tutmak da hayati önem taşır” dedi.
Bunları da Beğenebilirsin
GENEL
OYAK Çimento’nun Kurumsal Yönetişim Başarısı TİDE Ödülü ile Tescillendi

Yayınlandı
2 gün önce-
Ekim 10, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
TCC Group Holdings bünyesinde bulunan Cimpor ve OYAK Çimento, Türkiye İç Denetim Enstitüsü (TİDE) tarafından düzenlenen “15. Farkındalık Ödülleri” kapsamında “Kurumsal Farkındalık” kategorisinde ödüle layık görüldü.
OYAK Çimento, güçlü kurumsal yönetim, risk yönetimi ve iç kontrol mekanizmalarına verdiği önemle sektörde fark yaratmaya devam ediyor. Şirket, mesleki farkındalığın gelişimi ve yaygınlaşmasına katkıda bulunan kurum ve kişiler ile toplumsal alanda fark yaratan kişi ve kurumları onurlandırmak amacıyla Türkiye İç Denetim Enstitüsü (TİDE) tarafından 15 yıldır düzenlenen Farkındalık Ödülleri kapsamında “Kurumsal Farkındalık” kategorisinde ödüle layık görüldü.
OYAK Çimento’nun aldığı bu önemli ödül ile sadece sektöründeki güçlü konumunu değil, aynı zamanda kurumsal yönetim alanındaki öncü ve yenilikçi uygulamalarını da bir kez daha kanıtlamış olduğunu belirten Cimpor Global Holdings İç Denetim, RiskUyum Grup Direktörü Özge Aşcıoğlu, konuya ilişkin olarak şu değerlendirmelerde bulundu: “TCC Group Holdings bünyesinde bulunan Cimpor ve OYAK Çimento markaları olarak, kurumsal değerlerimizi ve sürdürülebilir yönetim anlayışımızı geleceğe taşırken önemli bir gururu yaşıyoruz. İç Denetim fonksiyonumuzun, kurumsal yönetim süreçlerimize kattığı değerin TİDE gibi saygın bir kurum tarafından tescillenmesi bizler için büyük bir gurur ve motivasyon kaynağı. Bu ödül, OYAK Çimento’nun şeffaf ve etik kurumsal yönetişim anlayışının sektör dışı saygın bir kurum tarafından da takdir edildiğini gösteriyor. Sürdürülebilir başarı ve güven inşa etme yolculuğumuzda, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerinden asla ödün vermeden, tüm paydaşlarımız için değer yaratmaya devam edeceğiz.”
Hedef, iç denetimin katma değerinin anlaşılması
TİDE Yönetim Kurulu tarafından tahsis edilen “Farkındalık Ödülleri”, İç Denetim mesleği ve değerleri ile ilgili toplumsal ve kurumsal farkındalık oluşturmak için gösterilen çabaların teşviki ve desteklenmesi amacıyla düzenleniyor. Her yıl düzenlenen organizasyon çerçevesinde; İç Denetimin güçlü kurumsal yönetişimde, kurum içi kontrollerde ve etkin risk yönetiminde oynadığı önemli rol hakkında toplumsal ve kurumsal bilgi birikiminin artırılması için iyi uygulama örnekleri ödüllendirilerek iç denetimin katma değerinin anlaşılması, genel kabul görmesi ve doğru uygulamanın yaygınlaştırılması hedefleniyor. Ayrıca ödüller aracılığıyla akademik, bireysel, toplumsal ve kurumsal alanlardaki farkındalığın geliştirilerek artırılması amaçlanıyor.
GENEL
ASAŞ, ISO 20400 Sürdürülebilir Satın Alma Rehberi Sertifikası’nı Alan Alüminyum Sektöründeki İlk Firma Oldu

Yayınlandı
2 gün önce-
Ekim 10, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarından ASAŞ Alüminyum, sürdürülebilirlik alanındaki kararlı adımlarına bir yenisini ekleyerek ISO 20400 Sürdürülebilir Satın Alma Rehberi Sertifikası’nı almaya hak kazandı. ASAŞ, bu belgeyi elde eden alüminyum sektöründeki ilk firma olarak sürdürülebilirlik vizyonunda öncü rolünü bir kez daha ortaya koydu.
ISO 20400 Sertifikası, kurumların yalnızca kendi faaliyetlerinde değil, aynı zamanda tüm tedarik zinciri boyunca sürdürülebilir iş modellerini benimsemesini teşvik eden uluslararası bir standart olarak öne çıkıyor. Bu sertifika ile ASAŞ, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) sorumluluklarını iş ortaklarıyla birlikte daha güçlü bir şekilde sahiplenerek, sürdürülebilirliği tüm değer zincirine yayma konusundaki kararlılığını kanıtladı.
ASAŞ Genel Müdürü Derya Hatiboğlu konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede; “Sürdürülebilirlik, ASAŞ için yalnızca bir hedef değil, tüm iş süreçlerimizin merkezine yerleştirdiğimiz bir yönetim anlayışıdır. ISO 20400 Sertifikası, tedarik zincirimizde de bu yaklaşımı sistematik bir şekilde hayata geçirdiğimizin göstergesidir. Bu sayede iş ortaklarımızla birlikte sadece ekonomik değer yaratmayı değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal faydayı da büyütmeyi hedefliyoruz. ASAŞ olarak, sektörümüzde sürdürülebilir iş modellerine öncülük etmeye ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
ASAŞ, sürdürülebilirlik yolculuğunda bugüne kadar pek çok önemli projeyi hayata geçirdi. Enerji verimliliğini artırmaya yönelik yatırımlar, karbon ayak izinin azaltılması için yürütülen çalışmalar, döngüsel ekonomiyi destekleyen geri dönüşüm uygulamaları ve toplum yararına geliştirilen sosyal sorumluluk projeleri, bu kapsamda öne çıkan örnekler arasında yer aldı. ISO 20400 Sertifikası ile birlikte bu yaklaşım artık yalnızca kendi faaliyetleriyle sınırlı kalmayıp, tedarik zinciri yönetiminde de uluslararası standartlarla güvence altına alınmış oldu.
Bu önemli adım, ASAŞ’ın yalnızca bugünün ihtiyaçlarını değil, aynı zamanda geleceğin sorumluluklarını da gözeten bir anlayışla hareket ettiğinin altını çiziyor.
GENEL
Wilo, Sürdürülebilirlik Performansıyla Dünyanın En İyileri Arasında

Yayınlandı
2 gün önce-
Ekim 10, 2025Yazar:
yapiinsaatdergisi
Dünyada 150, Türkiye’de 30 yılı aşkın köklü geçmişe sahip modern su teknolojilerinin öncü markası Wilo, sürdürülebilirlik alanındaki kararlı çalışmalarıyla üst üste dördüncü kez EcoVadis tarafından en yüksek derece olan Platin Madalya ile ödüllendirildi. Böylece Wilo, EcoVadis tarafından değerlendirilen 150.000’den fazla işletmenin yalnızca %1’lik seçkin grubunda yer aldı.
Wilo, 2025 EcoVadis değerlendirmesinde 88 puana ulaşarak geçtiğimiz yıla göre performansını yükseltti. Bu başarıda tedarik zinciri ve risk yönetimindeki iyileştirmeler ile küresel sağlık yönetimine yapılan yatırımlar etkili oldu. Dortmund’daki merkezde 2026 yılında açılacak Health Cube sağlık merkezi ve Scope 1 ile Scope 2 emisyonlarında kaydedilen ilerleme, şirketin sürdürülebilirlik vizyonunu somutlaştırıyor. Ayrıca Wilo, 2018’de verdiği söz doğrultusunda 2025 sonunda tüm 16 yeşil fabrikasında karbon nötr hedefini hayata geçirerek sektördeki öncülüğünü bir kez daha kanıtlıyor.
Dördüncü Platin, Gücünü Stratejiden Alıyor
Wilo Grubu Başkanı ve CEO’su Oliver Hermes ödüle dair, “EcoVadis’ten aldığımız platin madalya bize büyük bir gurur veriyor. Bu ödül, sürdürülebilirlik yaklaşımımızın bir söylem olmadığını, somut etki yarattığını ortaya koyuyor. Bugün sürdürülebilirlik, iş ortaklarımızla paylaştığımız gerçek bir rekabet avantajına dönüştü” şeklinde konuştu.
Çevre duyarlılığı, çalışma koşulları, etik ve sürdürülebilirkaynak kullanımı gibi birçok kriterin değerlendirildiği EcoVadis tarafından ödüllendirilen Wilo, kapsamlı sürdürülebilirlik stratejisi olan ‘Creating, Caring, Connecting’ hedeflerinin çıktılarına bir yenisini daha ekledi. Wilo, bu vizyon doğrultusunda sürdürülebilirliği tüm kurumsal stratejisinin merkezine koyuyor. Teknolojiyle karbon azaltımı ve temiz suya erişim sağlayan marka, çevre ve toplum için sorumluluk üstleniyor ve güçlü uluslararası iş birlikleriyle küresel ölçekte etki yaratıyor.
Yeşil Fabrikalarla Sürdürülebilirlikte Dönüm Noktası
Wilo Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve CTO’su Georg Weber ise şu değerlendirmeyi yaptı: “2018’de tüm 16 yeşil fabrikamızın 2025 yılına kadar karbon nötr olacağına söz vermiştik. Bu yılın sonunda bu taahhüdümüzü yerine getiriyoruz ve bu bizim için gerçek bir dönüm noktasıdır.”
Wilo Türkiye Genel Müdürü Duygu Erdem ise şunları ekledi: “Türkiye’de yürüttüğümüz projelerde sürdürülebilirliği bir hedef değil, iş yapış biçimimizin temel unsuru olarak görüyoruz. Üretim süreçlerimizden tedarik zincirimize kadar her aşamada çevresel etkileri azaltmaya odaklanıyoruz. Çalışanlarımızı kapsayan farkındalık programlarımız ve yerel iş birliklerimizle de bu yaklaşımı toplum genelinde yaygınlaştırmaya önem veriyoruz. EcoVadis’ten alınan platin madalya, tüm ekibin katkılarıyla elde edilmiş ortak bir başarıdır.”
Son Yazılar
- OYAK Çimento’nun Kurumsal Yönetişim Başarısı TİDE Ödülü ile Tescillendi Ekim 10, 2025
- ASAŞ, ISO 20400 Sürdürülebilir Satın Alma Rehberi Sertifikası’nı Alan Alüminyum Sektöründeki İlk Firma Oldu Ekim 10, 2025
- Wilo, Sürdürülebilirlik Performansıyla Dünyanın En İyileri Arasında Ekim 10, 2025
- Çağdaş Living markasıyla entegre yapılanmaya geçti! Ekim 10, 2025
- Emar A.Ş. 11. Enerji Verimliliği Forum ve Fuarı’nda Yer Aldı. Ekim 10, 2025
- RUSAL, alüminyum hurdayı elektrolizle geri kazanmak için devrim niteliğinde bir teknoloji geliştirdi Ekim 9, 2025
- MARSHALL 2026 YILININ RENGİNİ AÇIKLADI: “MAVİNİN RİTMİ” Ekim 9, 2025
- Baymak’tan Geleceğin Bilim İnsanlarına Destek Ekim 9, 2025
- DemirDöküm 8. Ankara İç Tesisat Buluşması’nda sektörün nabzını tuttu Ekim 9, 2025
- İntema, İzmir Karşıyaka’daki Yeni Satış Noktasıyla Hizmet Ağını Genişletiyor Ekim 9, 2025
- Warmhaus’un Yeni Genel Müdürü Şebnem Güner İşmak Oldu Ekim 9, 2025
- Akçansa ve Akademi Çevre’den Sürdürülebilirlik Odaklı Stratejik İş Birliği Ekim 9, 2025
- BASF, Dilovası’nda dekoratif boyalar ve inşaat endüstrisi için dispersiyon üretim kapasitesini artırıyor Ekim 8, 2025
- Yoğurt kaplarından kalıp levhasına uzanan bir yolculuk: Doka’nın yeni ürünü Xlife Top, geri dönüştürülmüş plastikten üretildi Ekim 8, 2025
- Vaillant Başarılı İş Ortaklarını Taşkent’te Ağırladı Ekim 8, 2025
Trendler
- RÖPORTAJ1 yıl önce
“İklimlendirme Sektöründe Kullanıcıların Daha İyi Bir Yaşam Sürmelerine Yardımcı Olacak Yeniliklere Öncülük Etmeyi Sürdüreceğiz”
- GENEL1 yıl önce
Alarko Carrier, 11 Yıldır İhracatta Zirvenin Sahibi!
- GENEL1 yıl önce
Sika Yapı Kimyasalları, Deprem ile İlgili Bilinçlendirme Projesine devam ediyor
- GENEL1 yıl önce
Enerji verimliliğinin yolu ısı yalıtımından geçiyor
- SEKTÖREL1 yıl önce
Doka Türkiye, 17-20 Nisan 2024 tarihleri arasında bu yılın merakla beklenen TurkeyBuild Fuarı’na katılım sağlayacak
- GENEL12 ay önce
Sektörel Liderlikte Bir Adım Daha: Hareket, Heavy Lift Awards’da İnovasyon Ödülü Aldı!
- GENEL1 yıl önce
Irak Kalkınma Yolu ile yıllık 5 milyar dolarlık potansiyel
- GENEL1 yıl önce
İsra Portföy’ün Birinci ve İkinci GSYF İhraç Belgelerine SPK’dan Onay Geldi