Binalardaki yangın riskine dikkat - Yapı İnşaat Dergisi
Bizimle iletişime geçin

GENEL

Binalardaki yangın riskine dikkat

Yayınlandı

-

Yangın hem kırsal yaşamı hem de şehir yaşamını tehdit eden unsurların içinde yer alıyor. Korunma önlemlerinin alınmaması, bilgisizlik, ihmal ve kazalar  can ve mal kayıplarının artmasına neden oluyor.

Türk Ytong Genel Müdürü Tolga Öztoprak, konut sayısındaki artış, zamanla eskiyen ve bakımı yapılmayan önleyici sistemler ve denetimsizlik gibi nedenlerden ötürü Türkiye’de bina yangınlarının sayısının her yıl arttığını belirtti. Isı yalıtım malzemesi tercihinde ürünün yangına dayanım performansının da mutlaka sorgulanması gerektiğini paylaştı.

Şehir yaşamı, barındırdığı olanaklar nedeniyle ülke nüfusunun büyük bölümü tarafından daha cazibeli alanlar olarak görülüyor. Şehirleşmenin sunduğu  fırsatlar, insanları kentlerde yaşamaya yönlendiriyor. Bunun doğal sonucu olarak da kent yaşamı içerisindeki tehlike ve riskler gün geçtikçe artıyor. Türk Ytong Genel Müdürü Tolga Öztoprak  yapılardaki yangın güvenliğinin tasarım ve inşaat aşamasında başladığına dikkat çekerek yapıyı yaparken doğru malzeme seçimi ile yapıların ömrü boyunca karşılaşılabileceği riskleri asgari düzeye indirmenin mümkün olduğunu vurguladı. Yangın Yönetmeliği’nin getirdiği şartlar nedeniyle, başta yüksek katlı binalar olmak üzere tüm yapılarda, yanmayan ya da yangına dayanıklı yapı malzemeleri kullanılması gerekiyor. Özellikle yapıları tepeden tırnağa saran ısı yalıtım ürünlerinin yangın dayanımı kritik önem taşıyor. Tüketicilerin ısı yalıtımında yangın dayanımının, enerji tasarrufu kadar önemli bir konu olduğunu göz önüne alması gerekiyor.

Isı yalıtım ürünlerinin yangın performanslarını sorgulayın

Türk Ytong Genel Müdürü Tolga Öztoprak, ısı yalıtım malzemesi tercihinde ürünün yangına dayanım performansının da mutlaka sorgulanması gerektiğini belirterek şu açıklamada bulundu: “Türkiye hızla şehirleşen, artan nüfusuyla birlikte konut ihtiyacı da artan bir ülke. Hem yapı stoğunun artırılması hem de eskiyen binaların ısı ve enerji verimliliği ihtiyaçları da göz önüne alınarak yönetmeliklere uygun doğru malzemeyle yenilenmesi gerekiyor. Her yıl artan yangın istatistikleri sadece denetim çalışmalarının değil tüketici bilincinin de geliştirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Yangın riskinin azaltılması için binalarda yangının kontrol altına alınıp genişlemesine izin vermeyecek malzeme ve yöntemlerin kullanılması son derece önemli. Kamuoyunun sağduyusu çok önemli. Tüketiciler bilinçli tercihler yapmalı; satın alacağı, kiralayacağı binaların yangın yalıtım koşullarını sorgulamalı.

Yüksek binalarda yangın riskine dikkat 

Yüksek binaların cephelerinde çıkan yangınlar yıllardır ülkemiz ve dünya medyasında yer alıyor.  Bu olayların çoğunda, yangınlar yüksek hızda yayılarak binaların dış yüzeylerini birkaç dakika içinde sarıyor. Yangına dayanıksız yalıtım malzemelerinin kullanılması yapının kısa sürede alev almasına, zehirli gazların açığa çıkmasına neden oluyor. İnsanlar cephedeki yangınların bina içine sızmayacağını düşünüyor. Yangınlarda ölüm nedenlerinin yüzde 40 ila 60 oranında, yanıcı malzemelerin yaydığı toksik maddelerden kaynaklanan zehirli gazlar ve duman olduğu kaydediliyor. Yüksek binalarda yangına dışarıdan müdahale etmek zor olduğu ve cephelere yangın algılama, söndürme sistemleri kurulamadığı için özellikle mantolama ve yalıtım uygulamalarında zor yanıcı A2 sınıfı veya hiç yanmaz A1 sınıfı sertifikalı malzemelerin kullanılmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Türk Ytong olarak ürettiğimiz mineral esaslı ısı yalıtım levhası Multipor ile uygulanan mantolama sistemi hem yüksek enerji tasarrufu sağlıyor hem de binaların cephelerinde yangın güvenliği sağlıyor.” dedi.

Bina cephesine yanmaz Multipor koruması

Multipor tamamen doğal ve yerli hammaddelerle üretiliyor. Multipor Mantolama Sistemi, mineral yapısı nedeniyle kullanıldığı binaların nefes almasına olanak sağlıyor, iç ortam nemini düzenleyerek yoğuşma ve küf oluşumunu engelliyor. Yapı ömrü boyunca ısı yalıtım özelliğini kaybetmeyen bu sistem, A1 sınıfı “Hiç Yanmaz” özelliği ile yangına karşı güvenli bir ısı yalıtım çözümü sunuyor. Binalarda dış duvarların dıştan ve içten mantolamasında, tavan ve teras ısı yalıtımında, ısıtılmayan hacimlerin tavanlarında, binaların konsol döşemelerinin ısı yalıtımında kullanılan ve tamamen mineral esaslı bir ürün olan Multipor, yapı ömrü boyunca ısı yalıtım özelliğini kaybetmiyor; yangına karşı yüzde 100 güvenli ve nefes alan bir ısı yalıtım çözümü sunuyor. Türk Ytong’un ürettiği A1 sınıfı yanmaz ısı yalıtım malzemesi Multipor, binalarda enerji verimliliği sağlarken aynı zamanda binaların yangın güvenliğini de en üst seviyeye çıkarıyor.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Dalmaçyalı’dan “12 milyar dolarlık” çağrı: “Enerji Tasarrufu, Binalardan Başlar”

Yayınlandı

-

Doğru ısı yalıtımıyla binalarda soğuk kış mevsiminde ısınmak ya da sıcak yaz günlerinde serinlemek için harcanan enerjide yüzde 60’a varan oranda tasarruf sağlanabiliyor. 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım Sistemleri, ülke olarak enerjinin yüzde 70’ini ithal ettiğimizi hatırlatarak, sadece binalarda yapılacak doğru ısı yalıtımı uygulamalarıyla yılda 12 milyar dolara varan tasarruf sağlanabileceğine dikkat çekiyor.

Nippon Paint-Betek’in dış cephe ısı yalıtımında faaliyet gösteren markası Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım Sistemleri, Türkiye’nin enerji tasarrufu potansiyelini ortaya koyarak ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedefliyor. Enerjide dışa bağımlılığın azaltılması için binalarda doğru ısı yalıtımının büyük önem taşıdığını vurgulayan marka, Dünya Tasarruf Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, yalnızca binalarda uygulanacak doğru ısı yalıtımı uygulamaları ile yılda 12 milyar dolara varan enerji tasarrufu elde edilebileceğine dikkat çekiyor.

31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’ne yönelik yaptığı açıklamada, en önemli hedeflerinden birinin enerjiye olan bağımlılığımızı azaltmaya destek vermek olduğunu açıklayan Nippon Paint-Betek Türkiye Genel Müdürü Hasan Gökhan Güner, “Ülke olarak kullandığımız enerjinin yaklaşık yüzde 70’ini ithal ediyoruz. İthal edilen enerjinin yaklaşık %35’i konut ve benzeri yapılarda tüketiliyor. Binalarda tüketilen enerjinin %80’i ise ısıtma ve soğutmada kullanılıyor. Oysa doğru ısı yalıtımı uygulamaları, yapıların ısıtılmasında ve soğutulmasında kullanılan enerjide yüzde 60’a varan oranda tasarruf sağlanması açısından büyük önem taşıyor. Binalarımızın başta ısı yalıtımı olmak üzere enerji verimli olarak inşa edilmesi durumunda yılda 10-12 milyar dolarlık bir tasarruf imkanına sahip olabiliriz. 20 yılı aşkın uzmanlığıyla Dalmaçyalı, dış cephe ısı yalıtım sistemlerinin tüm ana bileşenlerini birbirine uyumlu olarak aynı tesislerde üreterek, binalardaki enerji verimliliği konusunda üstün performans sunuyor” dedi.

280 milyon metrekareyi aşkın mantolamaya imza attı

Güner, Nippon Paint-Betek olarak, başta Dalmaçyalı ile olmak üzere, 2003 yılından bu yana 280 milyon metrekareyi aşkın mantolama yapıldığını vurgulayarak, “Bu, 3 milyon konut ve 12 milyon kişiye ulaşan bir dönüşüm anlamına geliyor. Bununla birlikte 15 milyar metreküp daha az doğal gaz kullanımı sağladık. Böylece 33 milyon tonun üzerinde karbondioksit eşdeğeri sera gazı salımını engelledik. Bu rakam, Bolu ormanlarının yıllık karbon emiliminin yaklaşık 24 katına eşdeğer. Bu sonuçlar, sadece bir marka olarak değil, dünyamızın geleceği için sorumluluk alan öncü bir kurum olduğumuzun kanıtı” diye konuştu.

Enerji verimliliği bilincini geliştirmek için de çalışıyor

Dalmaçyalı’nın faaliyete başladığı 2003 yılında binaların yüzde 98’inde ısı yalıtımı bulunmadığını hatırlatan Hasan Gökhan Güner, “Bu oran günümüzde ısı yalıtımının öneminin anlaşılmasıyla beraber yüzde 70’lere kadar inmiş durumda olsa da hala çok yüksek. Bu noktada TS 825 – Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı büyük önem taşıyor. Bu yıl içerisinde yenilenen TS 825 standardı ile yeni inşa edilecek binaların daha enerji verimli olması sağlanırken, aynı zamanda yüksek performanslı yalıtım ürünlerine olan ihtiyaç da artacak. Bu dönüşümde, doğru yalıtım uzmanını seçmenin ve işi ehline teslim etmenin önemi her zamankinden fazla. Biz de bu süreçte İZODER ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı iş birliğiyle düzenlenen bölgesel eğitimlere enerji verimliliği bilincini yaygınlaştırmak amacıyla destek vermeye devam ediyoruz” bilgisini verdi. 

Okumaya Devam Et

GENEL

Akçansa’nın ilk dokuz aylık satışları 17 milyar TL oldu

Yayınlandı

-

Akçansa 2025 yılının ilk dokuz aylık dönemine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Şirketin söz konusu dönemde satışları 17 milyar TL olarak gerçekleşti.

Sabancı Holding ve Heidelberg Materials ortak kuruluşu Akçansa, 2025 yılı ilk dokuz aylık finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre yılın ilk dokuz ayında şirketin satışları 17 milyar TL olarak gerçekleşirken, FAVÖK 2025 yılı ilk dokuz ayında 2 milyar TL oldu.  

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akçansa Genel Müdürü Vecih Yılmaz şunları kaydetti; “Akçansa’nın satış gelirleri, istikrarlı operasyonel performansımızı yansıtarak her çeyrek dönemde artış gösterdi. Her bir çeyrek dönemde yaşanan artış, zorlu koşullarda bile operasyonel ve finansal disiplini koruyarak gelecek yolculuğumuzu başarıyla sürdürdüğümüzü ortaya koyuyor. Güçlü operasyonel performansımız, marjlardaki toparlanma ve disiplinli maliyet yönetimimizle yılın geri kalan döneminde de kârlılığımızı sürdürmeye devam edecek, finansal esnekliğimizi korumaya odaklanacağız”.   

Sürdürülebilir gelecek yolculuklarında tüm paydaşları için en yüksek değeri oluşturmayı hedeflediklerini ve hayata geçirdikleri iş birlikleriyle de çalışmalarını zenginleştirdiklerini belirten Yılmaz şöyle devam etti; “Dünyanın önde gelen sürdürülebilirlik derecelendirme kuruluşlarından Refinitiv’in yaptığı değerlendirmeye göre çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performans puanımızı Ekim 2025 itibarıyla 88’e yükselttik ve 132 uluslararası inşaat malzemesi şirketi arasında ilk sırada yer alma başarısı gösterdik. Ayrıca gelecek için sorumlu üretim yaklaşımımız kapsamında alternatif kaynaklara odaklanmayı; bunu sağlayacak iş birliklerini hayata geçirmeyi çok önemsiyoruz. Bu kapsamda geri dönüşüm ve çevre yönetimi alanında faaliyet gösteren Akademi Çevre kuruluşu ile 60.000 ton/yıl kapasiteli Atıktan Türetilmiş Yakıt (ATY) tesisi kurulması konusunda 10 yıllık stratejik iş birliği yaptık”. 

Hayata geçirdikleri dijital dönüşüm odaklı projelere de değinen Yılmaz üretim planlamasını dijital ortama taşıyan Planner uygulaması ile enerji yönetiminde yeni bir döneme geçtiklerini söyledi. Yılmaz; “Manuel takipte oluşabilecek hataları minimuma indirirken, planlanan ile gerçekleşen tüketim farkından doğan elektrik dengesizlik maliyetini yüzde 30 azaltmayı hedefliyoruz. Söz konusu projemiz ile Sabancı Topluluğu çatısı altında projelerin ödüllendirildiği Altın Yaka yarışmasında birincilik ödülü de kazandık” dedi. 

Zorlu piyasa koşullarında güçlü duruşlarını koruyarak, sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerlediklerini belirten Yılmaz sözlerini şöyle tamamladı; “Yenilikçi çözümlerimiz, operasyonel disiplinimiz, güçlü iş birliklerimiz ve çevresel sorumluluk anlayışımızla; hem ülkemiz hem de paydaşlarımız için uzun vadeli değer yaratmaya devam edeceğiz”.

Okumaya Devam Et

GENEL

Boreas Teknoloji, ISK-SODEX 2025’te Yenilikçi Sistemleriyle Yoğun İlgi Gördü

Yayınlandı

-

Isıtma, havalandırma, klima ve soğutma sistemlerini kapsayan HVAC&R sektörü, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşen ISK-SODEX 2025 ile bir kez daha bir araya geldi. 22–25 Ekim tarihleri arasında düzenlenen fuar, yalnızca sektör profesyonellerini değil, aynı zamanda enerji verimliliği, dijitalleşme ve sürdürülebilir iklimlendirme teknolojilerindeki son yenilikleri yakından takip eden ziyaretçileri de buluşturdu.

Bu yılki organizasyon, son dönemlerin en yüksek ve en verimli katılımına sahne olarak sektörün en başarılı fuarlarından biri olarak öne çıktı. ISK-SODEX 2025, geleceğin trendlerini şekillendiren ürün ve çözümlerin sergilendiği, bilgi paylaşımı ve iş birliği fırsatlarının öne çıktığı güçlü bir platforma dönüştü.

Boreas Teknoloji, endüstriyel tesis ve konfor uygulamaları ile veri merkezlerine yönelik soğutma çözümleri sunarak dikkat çekti. Uzun yıllardır Samsung distribütörlüğünde yürüttüğü VRF sistem çözümleri başta olmak üzere, üç ana ürün grubunu fuarda sergileyen Boreas Teknoloji, 35.000 m²’lik üretim alanıyla Türkiye’deki en büyük tesislerden birine sahip. Yüksek üretim kapasitesi ve mühendislik gücüyle öne çıkan Boreas Teknoloji, yenilikçi ve özel tasarım ürünleriyle sektördeki konumunu pekiştirdi. Salon 4 – Stant D18’de yer alan şirket, üretim, sertifikasyon ve teknik mühendislik alanlarında fark yaratan yüksek teknolojili çözümleriyle katılımcılardan yoğun ilgi gördü.

Boreas Teknoloji Merkezi Sistemler Satış Müdürü Orhun Aksoy, fuarla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi “ISK-SODEX, HVAC&R sektörünün sadece bugününü değil, geleceğini de şekillendiren önemli bir buluşma noktası. Boreas Teknoloji olarak bu yıl da yüksek verimlilik, ileri teknoloji ve sürdürülebilirlik prensipleriyle geliştirdiğimiz çözümlerimizi tanıttık. Endüstriyel tesisler, merkezi sistem çözümleri, konfor uygulamaları, hassas iklimlendirme, veri merkezleri ve kritik tesisler için sunduğumuz soğutma odaklı sistemlerin yanı sıra, uzun yıllardır sürdürdüğümüz Samsung distribütörlüğündeki VRF sistem çözümlerimizle de geniş bir ürün yelpazesi sunduk. Projelerin türüne ve uygulama ihtiyaçlarına göre farklı senaryolara uygun, uçtan uca çözümler geliştirme hedefimizi fuar boyunca ziyaretçilerimizle paylaşma fırsatı bulduk. Böylece hem sektörün gelişen ihtiyaçlarına yanıt vermeyi hem de müşterilerimize, iş ortaklarımıza ve partnerlerimize daha fazla değer yaratmayı amaçladık.”dedi.

Uluslararası hijyen standartları ve Boreas Teknoloji’nin sahip olduğu Eurovent Hijyen Sertifikası’nın sektöre kattığı değerden de bahseden Aksoy, “Eurovent Certification kapsamında gerçekleştirdiğim ‘Certification of Hygienic AHUs: Benchmark of Eurovent, VDI, and DIN’ başlıklı teknik sunumda katılımcılarla bir araya gelme fırsatı bulduk. Sunumda, hijyen standartlarının önemini ve bu alandaki sertifikasyon süreçlerinin sektöre sağladığı güveni paylaşarak katılımcıların konuyla ilgili farkındalığını artırmayı amaçladık” dedi.

Fuar boyunca Boreas Teknoloji standını ziyaret eden katılımcılar, ürünlerin çalışma prensipleri ve uygulama alanları hakkında detaylı bilgi aldı. HVAC&R sektörünün geleceğini belirleyen teknolojilerin konuşulduğu ISK-SODEX 2025, Boreas Teknoloji için de sektörle bütünleşen vizyonunu ve yenilikçi yaklaşımını ortaya koyduğu bir etkinlik olarak hafızalarda kaldı.

Okumaya Devam Et

Son Yazılar

Trendler