Bizimle iletişime geçin

GENEL

Sürdürülebilir Bir Dünya İçin Wilo’dan İnovatif Çözümler

Yayınlandı

-

Türkiye, su kaynaklarının önümüzdeki 6 yıl içinde yüzde 20 azalması riskiyle karşı karşıya. Nüfus artışı, kentleşme ve iklim değişikliği su krizini derinleştiriyor. Enerji verimliliği için suyun verimli kullanımı, modern pompa sistemleri ve akıllı teknolojilerle tasarruf sağlamak kritik önem taşıyor. Wilo, herkesi su tasarrufu için bilinçli adımlar atmaya çağırıyor.

Doğal kaynaklarımızın hızla tükendiği bu günlerde bireysel ve kurumsal düzeyde enerji verimliliği konusunda sorumluluk almamız gerekiyor. Dünyada 150 yılı Türkiye’de 30 yılı aşkın tecrübesiyle su pompası teknolojilerinin geleceğini şekillendiren Wilo, enerji tasarrufu sağlamak ve çevreye duyarlı bir yaklaşım benimsemek adına yıllardır sürdürülebilir çözümler sunmaya devam ediyor. Şirket su kaynaklarını korumak için gri su geri kazanımı, modern sulama teknikleri ve verimli su kullanımına yönelik pompa çözümleri sunarak tasarrufa katkıda bulunuyor. Wilo, IE5 motorlarla donatılmış yeni nesil pompa sistemleri ve akıllı su yönetimi çözümleriyle enerji verimliliğini artırarak karbon ayak izini de azaltıyor. Yüksek performanslı ürünleri, operasyonel maliyetleri düşürüp dayanıklılığı artırırken, dijital araçlarıyla pompa seçimini kolaylaştırıyor ve kullanıcıların projelerinde sürdürülebilirliği önceliklendirmesini sağlıyor. Bina otomasyon sistemlerine entegre edilebilen bu çözümler, su tasarrufu ve enerji optimizasyonu sunarak çevre dostu teknolojilerle geleceğin su yönetimini yeniden tanımlıyor.

Enerji Verimliliğinde Yeni Standartlar

Wilo’nun enerji verimliliği alanında öne çıkan ürünleri arasında Wilo-Helix VE 2.0, Wilo-Stratos GIGA2.0-I ve Wilo-Yonos GIGA2.0-I bulunuyor. Bu ürünler, ultra-premium verimlilik sunan IE5 motor teknolojisiyle donatılmış olup enerji kayıplarını yüzde 20 oranında azaltarak işletmelerin enerji maliyetlerini düşürmede etkili bir rol oynuyor. Wilo-Helix VE 2.0, özellikle soğutulmuş su uygulamalarında yüksek verimlilik sağlarken, Wilo-Stratos GIGA2.0-I büyük miktarlarda suyu yüksek basma yükseklikleriyle taşıyabiliyor.

Wilo-Yonos GIGA2.0-I ise Inline kuru rotorlu yapısıyla ısıtma ve soğutma sistemlerinde optimum enerji tüketimi sunuyor. Bu ürünler, düşük çalışma sıcaklıkları sayesinde daha uzun ömürlü olup daha az bakım gerektiriyor. Ayrıca, dijital ekranları ve sezgisel arayüzleriyle kolay kullanım imkanı sunuyor.

Sürdürülebilir Bir Gelecek, Bilinçli Adımlarla Mümkün

Uzmanlar, 2030 yılına kadar su açığının ciddi bir su krizine dönüşebileceği konusunda uyarıyor. Türkiye gibi su stresi altında olan bölgelerde, suyun verimli kullanımı her zamankinden daha büyük önem taşıyor. İklim değişikliği, su kaynaklarını hızla azalttığı gibi, tarım, endüstri ve günlük yaşamı da olumsuz etkiliyor. Bu kritik dönemde, yalnızca su kaynaklarının değil, enerjinin de etkin ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Su yönetiminde kullanılan sistemlerin enerji verimliliği hem çevresel sürdürülebilirlik hem de ekonomik sürdürülebilirlik için kilit bir faktör haline gelmiş durumda. Enerji tüketimini azaltırken yüksek performans sunan teknolojiler, doğal kaynakların korunmasına ve karbon ayak izinin düşürülmesine önemli katkı sağlıyor. Geleceğin su yönetimi, yenilikçi çözümleri benimsemekten geçiyor. Bugün attığımız her adım, yarın su krizinin önüne geçmek ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek adına kritik öneme sahip. Wilo, bu farkındalıkla geliştirdiği yeni çözümlerle, su yönetiminde enerji tasarrufunu ve dayanıklılığı bir araya getiriyor. Geleceğin teknolojilerini bugünden hayata geçirerek, sadece bugünkü ihtiyaçları karşılamakla kalmıyor, yarınlara daha yaşanabilir bir dünya bırakmayı hedefliyor. 

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Habib Makina ve Hollandalı Beveltools iş birliği ile Devrim Yaratan Patentli Kesici ve Makineler Türkiye’de!

Yayınlandı

-

Habib Makina ve Hollandalı Beveltools iş birliği ile Çelik Plaka ve Deliklerde Çapak Almada, Kaynak Ağzı Açmada ve Radius Vermede Yeni Bir Dönem Başlıyor

Habib Makina, Hollandalı Beveltools’un patentli teknolojisiyle kavisli plaka ve deliklerde çapak alma, kaynak ağzı açma ve radius verme sorununu ortadan kaldırıyor. Geleneksel yöntemlere kıyasla yüzde 85’e varan zaman tasarrufu sağlayan yeni nesil makineler, Türk sanayisine hız, kalite ve verimlilikte yeni bir dönem başlatıyor.

Sektördeki 45 yıllık deneyimiyle dünyanın lider çelik işleme makinelerini Türkiye endüstrisi ile buluşturan Habib Makina, şimdi de Hollandalı Beveltools markası ile stratejik bir iş birliğine imza attı. Fabrikalar, Beveltool’sun 12 kenarlı patentli kesicileri ile donatılmış makineleri sayesinde ister düz ister kavisli ister de delikli plakaları işleyebilen geniş bir ürün yelpazesine ulaşabiliyor. Yüksek hassasiyetli çapak alma, kaynak ağzı açma ve radius verme makinası arayanlar için en zorlu mühendislik problemlerine kesin çözüm sunan bu stratejik ortaklığın, Türk imalat ve çelik endüstrisinde, kaynak ağzı açma ve radius verme alanında yeni bir dönem başlattığı vurgulandı.

Alevle ve Taşlama İle Çapak Almaya, Kaynak Ağzı Açmaya ve Radius Vermeye Son!

Dünya lideri Beveltools markası ile gerçekleştirdikleri iş birliği ile kavisli plakalarda ve deliklerde kaynak ağzı açma sorununa kesin çözüm sunduklarını belirten Habib Makina Başkan Vekili Yusuf Habib, “Bugüne kadar alevle kesme ve sonra da taşlama işlemi ile yapılan çapak alma, radius verme ve kaynak ağzı açma (pah kırma) işlemleri hem malzeme yapısına zarar veriyor hem de 2 işlem olduğu için çok fazla zaman kaybına yol açıyordu. Beveltools’un devrim yaratan patentli teknolojisi sayesinde bu sorunlar artık tarihe karışıyor. Geleneksel yöntemlerle 45 dakikada tamamlanan işlemler, Beveltools makineleri ile tek işlemde yalnızca 7 dakikada sonuçlanarak yüzde 85’e varan zaman tasarrufu sağlıyor” diye konuştu.

Beveltools’un başarısının merkezinde, devrim niteliğindeki 12-kenarlı-patentli-kesicilerin yer aldığını aktaran Habib Makina Başkan Vekili Yusuf Habib, uzun ömürlü bu özel kesicilerin, metre başına en düşük maliyet avantajı sunarak kullanıcıların iş gücünü ve maliyetini minimuma indirdiğini aktardı.

Patentli Teknoloji ile Maksimum Hassasiyet ve Kalite

Beveltools’un kesicileri sayesinde, operatörlerin daha az efor ve daha az titreşime maruz kalarak yüksek hassasiyetli pürüzsüz yüzeyleri kolayca elde edebildiklerini belirten Yusuf Habib, “Uygulamanız ister çelik, ister paslanmaz, ister alüminyum üzerinde olsun, Beveltools makineleri malzeme tipine göre optimize edilmiş kesicileri ile donatılarak, zorlu endüstriyel sorunlara çözüm sunar” diye konuştu.

Geniş Ürün Yelpazesi: Tezgah Tipi ve Taşınabilir Makineler

Habib Makina’nın Türk sanayisiyle buluşturduğu Hollandalı Beveltools, kullanıcının ihtiyaçlarına ve üretim kapasitesine göre tezgah tipi makinelere ek olarak taşınabilir elektrikli ve pnömatik modeller de sunuyor. Her türlü uygulama veya atölye ortamına uygun çözümler üreten Beveltools’un ürün yelpazesi içerisinde, seri üretim yapmak isteyenler için tezgah tipi TopEdge makinesi, daha küçük ve kavisli parçaları işlemek içinse kompakt TEBI 4.0 makinesi bulunuyor.

Habib Makina, 45 Yıldır Taşınabilir Çelik Plaka ve Boru İşleme Makinelerinde Tek Adres

Tek yetkili distribütörü olarak Hollandalı Beveltools markasının Türkiye’deki gücünü arttıran Habib Makina, kurulduğu 1980 yılından bu yana Avrupa, Amerika ve Uzak Doğu menşeili birçok tanınmış markanın distribütörlüğünü gerçekleştiriyor.

Habib Makina olarak, çelik boru kesme ve kaynak ağzı açmada tek adres olduklarını vurgulayan Habib Makina Başkan Vekili Yusuf Habib, “Kurulduğu ilk yıllarda daha çok dahili ticaret ile faaliyet gösteren şirketimiz, sonraki yıllarda ithalat ve temsilcilik konusunda ilerlemiştir. Günümüzde çelik plaka ve boru işlemede uzmanlaşmış ve bu konularda endüstriyel çözümlerde tek adres olmuştur. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında 100’e yakın bayisi ile müşterilerine en iyi ürün ve hizmeti uygun fiyatlara vermeye devam etmektedir.

Değişen müşteri ihtiyaçlarını takip ederek, ürün sunduğumuz proje ve firmalara geniş bir portföyle hizmet vermekteyiz. Müşterilerimizin her ürün için farklı bir tedarikçi arayışında bulunmalarına gerek kalmadan, tek adres üzerinden profesyonel çözümlere ulaşmasını sağlamaktayız. Kuruluşundan bugüne, ana felsefesi, yenilikleri takip etmek ve kaliteli ürünleri uygun fiyata müşterilerine sunmak olan Habib Makina, günümüzün artan rekabet şartlarında teknik destek, satış sonrası servis, hızlı yedek parça tedariği ile rekabette öne geçmek ile kalmayıp sektörüne liderlik etmeye devam etmektedir” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

GENEL

İnşaat Son Çeyreğe Yavaş Girdi

Yayınlandı

-

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2025 Eylül Ayı Raporu’nu açıkladı. Temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Endekslerin geçen yıla göre yükselse de eşik değerin altında kalması, sektörün daha iyi bir noktada olduğunu ancak hâlâ istenen seviyede olmadığını göstermektedir.

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.

Hazır Beton Endeksi 2025 Eylül Ayı Raporu’na göre, temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Beklenti ve Güven Endekslerinin her ikisi de yine negatif tarafta hareket etmiştir. Beklentide görülen sınırlı artış, endeks değerini eşiğin üzerine taşımaya yeterli olmamıştır. Güven Endeksi ise eylül ayında gerilemiş görünmektedir. Son olarak birleşik Beton Endeksi de Güven Endeksi’ndeki azalışa paralel olarak düşüş kaydetmiştir.

Geride bıraktığımız eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı açısından bakıldığında ön plana çıkan endeksler Faaliyet ve Beklenti endeksleridir ancak bu durum, her iki endeksin de eylül ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte değerlendirilmelidir. Güven Endeksi’ndeki artış ise geçen yıla kıyasla oldukça sınırlı kalmıştır. Eylül ayındaki tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla kıyasla daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre daha iyi bir noktada olduğunu teyit etmekte, ancak mevcut durumun henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.

Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Temmuz ayındaki zirvenin ardından ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiştir. Tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla göre daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün geçen yıla kıyasla daha iyi bir noktada olduğunu, ancak henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.” dedi.

Ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye ekonomisinde yılın son çeyreğindeki, daha da önemlisi 2026 yılına dönük gelişmelerin belirleyicisi faiz ve ona bağlı olarak finansman maliyeti olacaktır. Dünyada ise küresel büyümede yavaşlama riskleri ve resesyon endişeleriyle birlikte, bazı piyasalarda normalleşen para politikalarının gevşemesi konusu öne çıkmaktadır. Sektörümüz için en olumlu senaryo; enflasyonun istikrarlı şekilde gerilemesi, TCMB’nin öngörülebilir bir duruşa kavuşması ve kamu altyapı harcamalarının planlandığı şekilde devam etmesi olacaktır. Bu senaryoda konut talebi ve yatırım iştahı güçlenebilir, inşaat sektörü de büyümeyi ve istihdamı sırtlayabilir ancak düşmeyen enflasyon, belirsiz faiz politikası veya dış kaynaklı şoklar olursa maliyetler ve finansman tablosu olumsuz etkilenebilir. Ekonomi yönetimi öngörülebilirliği artırıp maliyet ve finansman risklerini minimize ederek yatırımları sürdürülebilir kıldığı sürece inşaat sektörü ekonomiyi daha fazla destekleyecektir.” dedi.

Okumaya Devam Et

GENEL

Erdal Albayrak / Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı: “Yatırımcı, güvenli liman olan gayrimenkule yöneliyor”

Yayınlandı

-

Rakamlara baktığımızda konut piyasasında işlem hacminin belirgin bir şekilde toparlandığına şahit oluyoruz. Yatırımcı güvenli liman arıyor, bu liman da her dönem olduğu gibi yine gayrimenkul sektörü oluyor. Ancak burada düşük ve orta gelir grubunun konut ihtiyacını karşılamak konusu ön plana çıkıyor. Kamu da buradan yola çıkarak yüzde 56’ya kadar düşen ev sahipliği oranını 2035 yılına kadar yüzde 66’ya çıkarmayı hedefledi ve bir yandan sosyal konuta ağırlık vererek bir yandan orta gelir grubu için şartları iyileştirmek üzere formüller geliştirmek için çalışmalar yürütmeye başladı. Bundan sonra Türkiye’nin hızla erişilebilir veya uygun fiyatlı konut politikası geliştirmesi şart ancak işin mali yükünü kamu-özel iş birliği modellerinin uygulamaya konulmasıyla daha uygulanabilir ve hızlı bir süreç sağlanabilir.  

Cihat Algün  / Algün Yönetim Kurulu Başkanı: “Yıl sonu için rekor beklentisi güçlendi”

TÜİK rakamlarına göre; konut satışları ocak-eylül döneminde bir önceki yıla göre yüzde 19,2 artarak 1 milyon 128 bin 727 olarak gerçekleşti. Özellikle ipotekli satışlardaki yüzde 34,4’lük artış dikkat çekici. Bugün açıklanan resmi tabloya göre, 2025 yılı sonunda konut satışlarının eşik değer olan 1.5 milyonun üzerine çıkarak rekor kıracağı beklentisi güçleniyor. Artık parasını önceden kur korumalıda, faizde, döviz ve altında değerlendirenler konuta da yatırım yapmaya başladı. İleride konut fiyatlarının daha fazla artacağını öngören kesim, konut yatırımına yöneldi. Bir süredir devam eden konut satış rakamlarının yukarı yönlü seyrinin sebebi olarak bu etkenleri düşünebiliriz. Faizlerde aşağı yönlü hareketin devam etmesi ile konut kredisi kullananların sayısında ve dolayısıyla ipotekli satışlarda da artış olmasını bekliyoruz. 

Okumaya Devam Et

Son Yazılar

Trendler