“Ülkemizde birçok fabrika yaklaşık bir yıldır tam kapasite çalışmaya başladı.. Artan talebin 2022 yılında devam edeceğini öngörüyoruz. Benim tahminim 2023 yılına kadar bu talebin devam edeceği.”
2021 yılı için sektör ve firmanız özelinde kısa bir değerlendirmede bulunabilir misiniz?
2020 yılından itibaren, dünya maalesef bugüne kadar çok fazla tanık olmadığı global bir pandemi krizi ile karşı karşıya kaldı. Bu durum başta hizmet sektörü olmak üzere, faaliyette olduğumuz inşaat sektörünü de son derece olumsuz etkiledi. Pandemi sonrası süreçte meydana gelen koşullar tüm sektörleri olduğu gibi inşaat sektörünü de etkiliyor ve sektör yeniden şekillendiriyor. Bu dönemde ülke ekonomimiz korona virüsün etkisiyle birçok alanda kan kaybetmiş olsa da İnşaat sektörü açısından 2021 yılının başarılı geçtiğini söyleyebilirim. Yine bu süreçte Seramiksan olarak uzun zamandır üzerinde çalıştığımız ve geliştirilmesi gerektiğini düşündüğümüz yenileme pazarında da önemli hareketlilikler yaşandı, yasakların etkisiyle daha çok vakit geçirmeye başladığımız evlerimizi iyileştirmeye duyulan ihtiyaç, sektörümüzü hareketlendirdi. Bu hareketliliğin önümüzdeki dönemde de devam edeceğine inanıyorum. Sektörümüz oldukça güçlü, gelişmeye açık ve ihracatı her geçen gün artan bir sektör. Türk Seramik Sektörü pandemi yılı olarak değerlendirilen 2020 yılını bile %5’in üstünde bir büyüme ile kapatarak, ürettiği ürünün sadece yerel olarak değil uluslararası pazarda ne kadar vazgeçilmez bir ürün olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Ülke özelinde ise seramik sektörü %80’lik ihracat getiri endeksi ile yaptığı ihracat sonrasında ülkesine en çok katma değeri yaratarak döviz bırakan sektörlerin başında gelmektedir.
2021 yılında aşılama uygulamaları, ihracat pazarlarındaki normalleşme ve iyimser beklentiler doğrultusunda dünya ticaretinde büyüme hızlanırken, Türkiye ihracatına da bu gelişmeler olumlu yansıdı. 2021 yılının ilk 8 ayında Seramik kaplama malzemeleri ihracatı değer olarak %30 artarak 635 milyon dolara yükseldi. Seramik sağlık gereçleri ihracatı ise %38 artarak 225 milyon dolara ulaştı. 2021 yılı ilk yarı sonu katkı endeksi verilerine göre, en yüksek ihracat katkı oranını 32,36 ile inşaat seramikleri gerçekleştirdi. Türk seramik sektörü dünyada önemli bir oyuncu, ihracatın lokomotif sektörlerinden biri konumundadır.
Seramiksan olarak; geniş ürün portföyümüz, güçlü iş ortaklarımız, ihracat kapasitemiz ve doğru satış stratejimiz ile pandemiden minimum seviyede etkilendik. İlk olarak bizim için en önemli değerlerimizden olan çalışanlarımızı korumak adına sıkı güvenlik tedbirlerini hızlı bir şekilde uygulamaya koyduk. Ürün portföyünde sahip olduğumuz çeşitlilik ve hızlı hareket kabiliyetine sahip Ar-Ge departmanlarımızın katkıları ile bu zor dönemde bile çözüm ortaklarımızın yanında olmaya devam ettik. En önemli stratejimizi her zaman olduğu gibi paydaşlarımızla aramızda bulunan kuvvetli güven bağını her türlü zorluğa rağmen korumak ve en yüksek seviyede onlara destek olmak olarak dizayn ettik. Seramiksan olarak hızlı adaptasyon yeteneğimiz sayesinde bu zorlu süreçlerin de üstesinden gelmeye devam ettik. Tüm senaryolara hazırlıklıyız. Yıl sonu hedef rakamlarımıza ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz.
Sektördeki son gelişmeler ışığında yeni yıl için beklenti ve öngörüleriniz nasıl şekilleniyor? Biraz bahseder misiniz?
Seramik ve vitrifiye sektörü ülkemizin önde gelen sanayi sektörlerinden bir tanesidir ve ülkemize çok ciddi bir katma değer yaratır. Bu yarattığımız katma değer ile birlikte enerji dışında çok fazla dışa bağımlı da değiliz. Sektör olarak yaklaşık 290.000 kişiye istihdam sağlıyoruz. Dolaylı olarak ise 500.000’e yakın kişi bu sektörden faydalanıyor. Makine parkımızın ve üretim yaptığımız tesislerimizin durumunun son derece iyi olduğunu düşünüyorum. Ancak kalifiye personelle ilgili bazı eksiklerimiz bulunuyor. Eksiklerimizi giderip ihracat fiyatlarımızı biraz daha yukarıya taşıdığımızda seramik sektörünün Türkiye için hem dış piyasalarda hem de Ülke içinde en önemli sektörlerden birisi olacağını düşünüyorum.
Pandemi süreciyle beraber 2021 yılı tüm dünyadaki ülkeler için oldukça zor geçti. Ancak inşaat sektörü pandemiden çok fazla etkilenmedi. Tam tersine bireysel yaşamın biraz daha artması ile beraber insanların evlerinde daha fazla zaman geçirmeleri ciddi anlamda bir talep patlamasına sebep oldu. Bunun yanı sıra Uzak Doğu’dan başlayıp tüm Avrupa ve Amerika’ya yayılan nakliye ve konteyner krizi navlun maliyetlerini de artırdı. Dolayısıyla artan maliyetler özellikle Avrupa ve Amerika’daki ülkelerin ürün taleplerinin Türkiye’ye kaymasına sebep oldu. Artan taleple beraber ülkemizde birçok fabrika yaklaşık bir yıldır tam kapasite çalışmaya başladı.. Artan talebin 2022 yılında devam edeceğini öngörüyoruz. Benim tahminim 2023 yılına kadar bu talebin devam edeceği.
Sürekli yatırımlarla büyüyen seramik sektörü net döviz kazandıran pozisyonu ile ülke ekonomisine katkısını artırarak devam ettirecek.
Çünkü ülkemizde talebe paralel olarak karo grubunda ciddi yatırımlar yapılıyor. Yatırımların bu hızla devam etmesi halinde ülkemiz 2023 yılında Avrupa’nın en büyük karo ve vitrifiye üreticisi olacak gibi görünüyor. Ben ülkemize gösterilen bu ilginin uzun yıllar devam etmesini diliyorum.
2022 yılı hedefleriniz ve bu yılda özellike ön plana çıkaracağınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Her yıl olduğu gibi 2022 yılı içinde kendimize bir büyüme hedefi belirledik. Yeni yılda da başta İstanbul, Ankara, Antalya, Bursa ve Adana olmak üzere Türkiye’nin en önemli merkezlerinde mevcut showroomlarımızı yenilemeye ve yeni Showroomlar açmaya devam etmeyi planlıyoruz. Her geçen yıl artan kapasitemiz ile birlikte yurtdışı satış kanallarımızı da artırıyoruz. Üretimimizin % 30’unu yurtdışına ihraç ediyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde doğru satış stratejisi ve eksiliği duyulan ürünleri pazara sunduğumuz tüm lokasyonlarda optimum verimlilik sağladığımızı söyleyebilirim. Yurtdışında projeler yürüten inşaat şirketlerinden oluşan yurt dışı müşteri portföyümüz ile geniş bir pazara çalışıyoruz. Başta Azerbaycan, Gürcistan, Kanada, İngiltere olmak üzere 57 ülkeye ihracat yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde de mevcut tesislerimizin ve yeni yatırımlarımızın maksimum kapasiteyle çalışmasını sağlayarak, ihracat ağımıza dahil olan ülkelerde Pazar payımızı yükseltmek, ihracat yaptığımız ülke sayısını artırmak öncelikli hedefimizi oluşturuyor.
Banyolar özellikle insanların kendilerini özel hissettikleri kişisel alanlardır. Dolayısıyla bu alanlarda bireyler daha fazla zaman geçirmek ve kendilerini hem daha mutlu hem de enerjik hissetmek istiyorlar. Biz bu ihtiyaçtan yola çıkarak Seramiksan markasıyla sadece seramiğe değil aynı zamanda banyodaki ürünlerin tamamına talibiz ve onlarla ilgili yeni tasarımlar düşünüyor ve hayata geçiriyoruz. Yenilikçi teknolojimiz ve yılların tecrübesiyle, seramik ve vitrifiye ürün grubumuzun yanına VOQ adı altında yeni bir banyo mobilyası markası yarattık. Ürün koleksiyonumuzu ‘’VOQ Yaşam Tarzınızı Organize Eder’’ mottosuyla bu yıl Unicera Fuarın’da ilk kez görücüye çıkardık. Seramiksan concept mağazalarında yerini alan VOQ hızlı, dinamik ve hızla gelişen ürün portföyü ile sektöre farklılık katacağına inanıyoruz. Banyo mobilyasında yerde veya duvarda kullanılan porselen karonun banyo tezgahına aktarılması gibi yeniliklerle müşterilerimize hayal ettikleri banyoyu tasarlayabilme imkânı sunuyoruz. Pandemi ile beraber vitrifiyede hijyen detayı daha önemli hale geldi. Vitrifiye, bire bir insan vücudu ile temas eden bir ürün grubu. Mümkün olduğu kadar ürünün hijyenik tarafını çözmemiz gerekiyor. Biz Seramiksan olarak Vitrifiye grubu ürünlerimizin tamamı gümüş iyonları ile kapladığımız için yüzde 99,9 oranında bakteri ve Mikrop barındırmayacağını garanti ediyoruz. Vitrifiye grubundaki tüm ürünlerimize 10 yıl garanti veriyoruz. Ürettiğimiz bu ürünler hem Türkiye hem de Almanya’daki bağımsız kurumlar tarafından sertifikalandırılmıştır. Bunlar hiçbir deterjan kullanmadan sadece su ile temizlenebilen ürünlerdir. Bunun yanı sıra ;
Öncelikle 2014 yılında devreye aldığımız ve bugün dünyanın en gelişmiş vitrifiye üretim tesislerinden birisi olan, Seramiksan vitrifiye fabrikamızın kapasitesini 2 katına çıkarmak için gerekli çalışmalara başladık. Dünyada neredeyse el değmeden vitrifiye üretebilen bu tesisin yatırımı tamamlandığında, hem kapasite hem de teknoloji olarak dünyanın sayılı tesislerinden birisi olacaktır. Bunun yanı sıra dünyada değişen ve gelişen trendlere bağlı olarak mevcut tesislerimizi de daha büyük ebatlı porselen karo üretimi için yenilemeye başladık. Her 2 yatırımında 2022 yılı içerisinde tamamlanmasını planlıyoruz.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Derginizi severek ve beğenerek okuyor ve takip ediyoruz. Yayın hayatınızda başarılar diliyoruz.