Yaşadığımız enerji dönüşümü ve dijitalleşmeyi büyük bir fırsat olarak değerlendiren Viessmann, ürün portföyünü her geçen gün yenilenebilir enerji alanına doğru genişletiyor. Önümüzdeki 3 sene içerisinde ısı pompaları ve yeşil enerji çözümlerine 3 milyar € yatırım yapma kararı alan marka, bu tarihsel kararla yenilikçi çalışmalara vermiş olduğu önemi bir kez daha göstermiş oldu.
Ürün grupları ve yeni ürünleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Viessmann, globalde bir asrı geride bırakmış, ülkemizde de 28 yıldır faaliyet gösteren öncü uluslararası ısıtma sistemleri üreticisi olmaktan, gelecek nesiller için yaşam alanı tasarlayan, sistem çözümleri sağlayan bir yapıya dönüşmüştür. Bireysel, ticari ve endüstriyel her alana uygun iklimlendirme ürünleri ve çözümlerimiz ile rakiplerimizden pozitif olarak ayrışmaktayız. Konutlarda kullanılan en küçük kapasiteli kombi, split klima, ısı pompası, hava temizleme, elektrikli ısıtıcı/sıcak su cihazlarından, yüksek kapasiteli merkezi duvar-yer tipi ısıtma kazanları ile multi ve sistem klimalara, ticari ve endüstriyel alanlarda kullanılan buhar, sıcak su ve atık ısı kazanları ile son dönemde artan enerji maliyetleri ile daha çok talep görmeye başlayan güneşten elektrik üreten fotovoltaik sistemlere kadar geniş bir ürün grubu ile hizmet vermekteyiz.
Dünyada yaşanan enerji dönüşümü ve dijitalleşmeyi büyük bir fırsat olarak görmekte ve tüm yatırımlarda değişen ve dönüşen enerji kaynakları ile yaşam biçimlerini referans almaktayız.
Bu sebeple de yenilenebilir enerji alanına doğru ürün portföyünü her geçen gün genişletmekle birlikte; ülkemizde halen yüksek oranda doğal gaz yakıtlı kullanılan cihazlarda da gerekli yenilikleri yapmaktayız.
Geçen sene son çeyrekte ürün lansmanını yaptığımız yeni nesil kombilerimiz Trend, Connect ve Vitodens 100 model cihazlarımız patenti sadece Viessmann’da olan ve daha yanma işlemi gerçekleşmeden, akıllı Lambda Pro Kontrol özelliği sayesinde farklı gazları ayırt ederek otomatik olarak tanıması, hava ile de en optimum birleşimi sağlaması sayesinde en iyi yanma ortaya çıkarmakta ve bunun sonucunda ciddi bir enerji tasarrufu sağlamaktadır. Bildiğiniz gibi ülkemizde kullanılan doğalgaz başta Rusya ve ABD olmak üzere, İran, Azerbaycan ile Cezayir, Mısır gibi birçok ülkeden tedarik edilmektedir. Ancak her gazın özelliği ve ısıl değeri değişmektedir. Lambda Pro Kontrol değişen gazı fark ederek; hava ile de optimum karışım sağlayarak daha yanma gerçekleşmeden ciddi bir tasarruf sağlar. Ek olarak; kombilerde, evde istenen sıcaklık sağlandıktan sonra, cihazın kendini kısması olarak adlandırılan modülasyon oranlarında da 1’e 10’a kadar olan oran da eklenince, akıllı oda termostatı kullanımı ile birlikte %20’ler civarında bir enerji tasarrufu elde etmiş oluruz.
Ayrıca Connect ve Vitodens 100 kombilerde entegre bulunan WiFi ara yüzü özelliği ile de tüketiciler akıllı telefonlarına kuracakları ViCare uygulaması ile kombinin tüm özelliklerine uzaktan erişebilmektedirler.
Gelecek nesiller için yaşam alanı tasarlama vizyonu doğrultusunda sadece ısıtma, soğutma ve hava temizleme değil; aynı zamanda da su kalitesine yönelik ürünlere de yatırım yapmaktayız. Bu sebeple de yeni su arıtma cihazlarımız çok yakın bir zamanda piyasaya sunulacaktır.
Yeni piyasaya sunmuş olduğumuz elektrikli kazan, ani su ısıtıcısı ve elektrikli yerden ısıtma ürünlerimiz yoğun ilgi görmeye devam etmektedir.
Döngüsel ekonomi anlayışıyla ne tür yatırımlar yapıyorsunuz? Bu konuda uzun vadede ne tür hedef ve beklentileriniz var?
Yenilenebilir enerji kaynaklarına çok ciddi yatırımlar yapmaktayız. Manisa’da 2013 yılında kurulan kombi fabrikamız DGNB ve LEED yeşil bina sertifikasına sahiptir.
Isıtma sektörü hali hazırda ağırlıklı olarak doğalgazla çalışan cihazlardan oluşmaktadır. Fosil yakıtların giderek tükenmekte olması ve de çevresel etkilerden dolayı, kendi enerjisini üreten, karbon salınımsız yapılar ön plana çıkmaktadır. Bu sebeple binaların çatısına kurulan fotovoltaik paneller ile kendi elektriğini üreten binalar, üretilen elektrikle ihtiyaç duyulan, ısınma, sıcak su ve soğutma ihtiyacını ısı pompaları ve klima sistemleri ile kombine ederek karşılayan sistemler iklimlendirme sektörünün geleceğidir.

Elektrikle çalışan ısı pompaları, hava, toprak ve sudaki potansiyel ısı enerjisini evlerimize taşıyarak; evimizin sıcaklık konforunu sağlarken doğaya herhangi bir zehirli gaz salınımı yapmamaktadır. Bu sebeple de ısı pompası üretim kapasiteleri, ürün çeşitlendirmeleri ve Ar-Ge bütçeleri ciddi artmış durumdadır.
Artan enerji maliyetleri ile beraber zaten fabrikalarda kullanımı giderek artan fotovoltaik sistemler, en son açıklanan yönetmelik ile konut sektöründe de ivme kazanacaktır. 1 Ocak 2023’ten itibaren, toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan tüm binaların kullandığı enerjinin en az %5’inin güneş enerjisi paneli, rüzgar enerjisi, ısı pompası gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanması zorunlu oluyor.
Sonuç itibariyle doğal kaynaklardan elde edilen elektrik enerjisi ile karbon salınımsız çalışan iklimlendirme cihazları sektörün hem çevreye hem de ekonomiye sürdürülebilirlik adına yapacağı çok önemli bir katkıdır.
Önümüzdeki dönemde sizi rekabette avantajlı duruma getireceğini düşündüğünüz ne tür projeleriniz bulunuyor?
İlk girişte bahsettiğim geniş ürün gamı esasında çok ciddi bir avantajdır. Özellikle de fosil yakıtların ömrünün sınırlı olduğu ve iklimlendirme sektörünün yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüştüğü bir ortamda. Viessmann Türkiye işte böyle bir dönüşümde hali hazırda cirosunun yaklaşık %60’a yakınını fosil yakıtlı olmayan cihazlardan karşılamaktadır. Özellikle sistem klimalar ve ısı pompalarında yüksek pazar payına sahiptir. Bu başarı ve rekabette avantajın bir tarafı ürün portföyü, diğer tarafı da bu ürünler ile müşterilerin ihtiyaçlarının satış öncesi doğru örtüşmesini sağlayan mühendislik tecrübesi, nitelikli insan kaynağı ile satış sonrasında hem merkezi hem de bölgesel yaygın servis ağı ve de globalde 105, Türkiye’de 28 yıldır sağlanan güçlü ve güvenilir bir firma geçmişidir.
Ürün gamına yenilikçi ürünler dahil edebilir, sürekli genişletebilirsiniz. Ancak bu ürünlerin satış öncesi ve sonrası hizmetinde aksaklıklar olursa, doğru insan kaynağınız ve de tecrübeniz yoksa, sadece “geniş ürün gamı” kataloglarda ya da söylemde kalabilir. Viessmann olarak bizler sürdürülebilirlikte, çevre, ekonomi ve sosyal konuların kesiştiği alana odaklanmaktayız. Bu sebeple de gerek insan kaynaklarında gerekse de partnerlikte uzun vadeli ilişkilerden yanayız. Viessmann partnerlerine sadece ürün satmıyor, onları geleceğe de hazırlıyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
2020 yılından beri etkili olan pandemi dolayısıyla her yıl düzenlediğimiz, yüksek katılımlı bayi toplantılarımıza ara verdik. Geçen sene son çeyrekte başladığımız, halen de devam eden daha sınırlı katılımcı ile yaptığımız bölgesel seminerler çok yoğun ilgi görmektedir. Son 6 ayda yaklaşık 3.000 kişinin katıldığı, İstanbul’dan Van’a kadar 20 ilde 30 seminer organizasyonu gerçekleştirdik. Bu seminerlerde hem Viessmann yeni ürünlerini, firmamızın bakış açısını, hem de sektörümüzde yaşanan enerji dönüşümünü konuştuk. Karşılıklı çok şeyler öğrendik.
Son olarak şunu da vurgulamak isterim ki doğru partner tercihleri de ürün kalitesi, nitelikli satış ve servis hizmeti kadar etkilidir. Çünkü sizleri temsil etmektedir. Doğru partnerlik ilişkisi her zaman çok değerli ve anlamlı olacaktır. Doğru partnerlerimizle üstesinden gelemeyeceğiniz hiçbir zorluk yoktur.