Perşembe, Mart 28, 2024
Ana SayfaDosyaÇimento ve Hazır BetonÇCSİB Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz: “İhracatımızı 5,6 milyar dolar seviyesine çıkartmayı...

ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz: “İhracatımızı 5,6 milyar dolar seviyesine çıkartmayı hedeflemekteyiz”

“Yaptığımız ihracatın %80’i ülke ekonomimizde kalmaktadır. Bu bakımdan sektörlerimizdeki ihracat artışı ülkemiz ekonomisine doğrudan ciddi katkılar sağlamaktadır. “Yarının Türkiye’si ihracatla yükselecek” sloganında dile gelen hedef doğrultusunda ihracatımızı olabildiğince arttırmak için mücadele etmeye devam edeceğiz.”

Sayın Çenesiz, 2021 yılını rekor bir yıl olarak geride bıraktınız. Buradaki en temel faktör neydi?

Türkiye 2021 yılında hem toplam ihracatını hem de çimento, cam, seramik ve toprak ürünleri ihracatını  önemli ölçüde artırmıştır. Birliğimiz bir önceki yıla göre %22 artışla 2021 yılında 4.8 milyar dolar ihracat gerçekleştirmiştir.  İhracat artışlarımız dünya ortalamasının üzerinde gerçekleşmiştir. Buradaki en önemli faktör küresel tedarik zincirlerindeki değişim ve Türkiye’ye yönelen ilave tedarik talebidir. Pandemi salgını sonrası  küresel tedarik zincirlerinde değişim yaşanmaktadır. Tedarikte çeşitlendirme, tedarik güvenliği ve yakından tedarik eğilimleri güçlenmektedir. Ayrıca navlun fiyatlarındaki artışlar da uzaktan tedariki pahalı hale getirmiştir. Bu gelişen eğilimlere bağlı olarak Türkiye özellikle başta Avrupa pazarı olmak üzere alıcılar için yeni ihtiyaçlarını karşılayacakları en önemli seçeneklerden biri olmuştur. Türkiye’ye yönelik hem mevcut müşterilerden hem de yeni müşterilerden önemli bir ilave talep gelmiştir.

Türkiye’de çimento, cam ve seramik ile toprak ürünleri sanayi AB standartlarında, yüksek ürün kalitesiyle üretim yapmakta ve önemli bir üretim kapasitesine sahiptir. Alıcılar ile uzun yıllardır çalışılmaktadır ve alıcı tercihleri ve ihtiyaçları iyi bilinmektedir.  Türkiye’nin önemli bir lojistik alt yapısı bulunmaktadır. Alıcıların kalite, ölçek ve fiyat talepleri de rahatlıkla karşılanabilmektedir. Tüm bunlara bağlı olarak çimento, cam, seramik ve toprak ürünleri sanayi 2021 yılında ilave tedarik talebini azami ölçüde karşılamış ve yılı rekor bir ihracat ile kapatmıştır.

“Yarının Türkiye’si ihracatla yükselecek” sloganıyla 2022 yılında hangi hedefler doğrultusunda mücadele edeceksiniz? Ayrıca toplam rakamsal öngörünüz nedir?

2020 yılında ciddi bir toparlanma ve 2021 yılında pandemi öncesi seviyelerini de aşan bir ihracat performansı sergiledik. 2021 yılında Birlik genelinde 2019 yılına göre %31, 2020 yılına göre ise %22 değer bazında ihracat artışı sağlayarak 4,8 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. 2022 yılında başarılarımızı devam ettirerek ihracatımızı 5,6 milyar dolar seviyesine çıkartmayı hedeflemekteyiz.  

Başta ABD olmak üzere birçok ülkede altyapı ve inşaat faaliyetleri için ciddi bütçeler ayrılmaktadır. Bu ülkelerde pazar paylarımızı arttırmak ve ihracatımızın genelinde birim fiyatlarımızı yükseltmek istiyoruz. Türkiye’nin tedarik zincirindeki pandemi sonrası avantajlı konumu ve Türkiye’ye yönelik artan talebin önümüzdeki yılda da devam etmesiyle Türkiye’nin önemli bir tedarikçi olarak konumunu kuvvetlendirmek istiyoruz.

Birliğimiz bünyesindeki sektörler ortalama %80’lik bir ihracatta katma değer oranıyla en yüksek katma değer oranlarına sahip sektörlerdir. Yaptığımız ihracatın %80’i ülke ekonomimizde kalmaktadır. Bu bakımdan sektörlerimizdeki ihracat artışı ülkemiz ekonomisine doğrudan ciddi katkılar sağlamaktadır. “Yarının Türkiye’si ihracatla yükselecek” sloganında dile gelen hedef doğrultusunda ihracatımızı olabildiğince arttırmak için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Enerji maliyetleri en büyük kamburumuz. Enerji verimliliği ve çevre temizliği noktasında bu yıl ne tür somut adımlar atmayı planlıyorsunuz?

Seramik, cam ve çimento sektörlerimiz enerji yoğun sektörlerdir. Artan enerji maliyetleri, özellikle doğal gaz, üreticilerimiz için çok ciddi maliyetler oluşturmaktadır. Artarda gelen zamlarla birlikte bugün sanayicilerimiz geçen seneye göre 5.8 katına çıkmış doğal gaz giderleriyle karşı karşıya kalmıştır.

Sanayide doğal gaz kullanımında Avrupa’da en yüksek maliyete katlanan ülkelerden biri haline geldik. Öte yandan Avrupa’daki rakiplerimiz LNG gaz olanaklarından yararlanmaktadır. Türkiye’de bu imkanın olmayışı rekabet koşullarımızı etkilemektedir. Bu bakımdan enerji maliyetleri konusunda üreticilerimize kolaylaştırıcı olanakların sağlanması ihracatımıza olumlu yönde sirayet edecektir. Bu doğrultuda enerji maliyetlerinin düzenlenmesi konusunda ilgili makamlarla irtibatımızı sürdüreceğiz.

Çevre temizliği ve yeşil dönüşüm konusunda hem Avrupa Birliği hem de ülkemizin belirlediği düzenlemeleri takip edip gerekli adımları atmayı planlamaktayız. Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Mekanizması Düzenlemesi sektörlerimizin takip ettiği ve uyum sağlamak için çalışmalar yaptığı bir alandır. Bu düzenleme kapsamında ilk etapta Birliğimiz bünyesindeki çimento sektörü açısından önemli hususlar mevcuttur. Yeşil dönüşümü teşvik etmek adına Avrupa Birliği tarafından sağlanan desteklerden ve teşviklerden faydalanmak noktasında sektörlerimizin faaliyetlerini desteklemeye devam edeceğiz. Ayrıca, bu alanda Türkiye İhracatçılar Meclisi bünyesinde sürdürülen çalışmalara katılmakta ve takip etmekteyiz.

Bu yıl özelinde, ülkemizi ne tür avantaj ve dezavantajlar bekliyor sizce?

2022 yılında salgının gelişme seyrine bağlı olarak küresel tedarik zincirlerindeki değişim devam edecek ve Türkiye’ye yönelik ilave tedarik talebi giderek kalıcı hale gelecektir. Türkiye için en önemli gelişme bu eğilimin 2022 yılında da devam edecek olmasıdır. Yüksek navlun fiyatları Türkiye’ye yakından tedarik için yine avantaj sağlayacaktır. Yüksek enerji fiyatları bir çok ülkedeki sanayilerde üretimi zorlayacaktır. Yine Çin’de ve Asya’da salgına karşı yürütülen sıfır taviz politikası çerçevesindeki kapatma ve kısıtlamalar Türkiye’nin tedarikçi olarak önemini ve cazibesini artırmaya devam edecektir. Bunlar 2022 yılında ihracatımız için olumlu unsurlar olacaktır.

Enerji maliyetlerinde öngörülebilir fiyatlama sektörlerimiz için son derece kritik bir konudur. Ayrıca enerji tedariği güvenliği başta doğal gaz olmak üzere sektörlerimiz için hayati derecede önemlidir. Bunlara ilave olarak ihracatin finansmanı konusunda da riskler olabileceğini dikkate almaktayız.

- Sponsorlu -spot_img
İLGİLİ İÇERİKLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

DİKKAT ÇEKENLER